yeni insanlar tanımaya çok mesafeli biri hale gelmişim arkadaşımın söylediğine göre.
normalde sosyalimdir.
geçen arkadaşla oturuyoruz, bunun arkadaşları da geldi oturdu.
mecburi bir iki tanıştık. sohbet devam ediyor.
masadaki görece olarak güzel sayılabilecek kızlardan biriyle çoğu konuda hemfikiriz.
beyaz tenli, çekik gözlü, eskiden anlattığım aradığım tip bile diyebilirim.
üniversiteyi yeni bitirmiş, yine mühendis bir arkadaş.
işte bu bana burcumu sordu söyledim, aynı burçtanmışız.
ısınmış bana, adana'ya gidelim mi birlikte vb soruyor herkesin içinde.
iş gücümün yoğun olduğunu söyleyerek reddettim ve ileriye dönük ihtimalli bir cümle de kurmadım.
neyse grup dağıldı, arkadaşımla kaldım tekrar.
arkadaşım bu kızın çoğu kişiye soğukken bana böyle davranmasına şaşırdığını, benim neden yabani davrandığımı sordu.
verdiğim tek cevap ne gerek var?
o kadar hayal kırıklığı, hevessizlik yaşamışım ki.
kimseyi sıfırdan tanımaya mecalim, heyecanım yok.
gece eşimin dudaklarını yara yapmışım. benim ağzıma kan tadı gelmişti ama gündüz ölü derisini koparırken kanattığım dudaklarımdan geliyor sandım. benden gelmiyormuş. eşim de fark etmemiş. mutfakta oyalanırken beyaz ışıkta düzgünce görebildim. krem sürsek açık yaraya olur mu bilmiyorum ama bu sefer nasıl yemek yiyecek.
aranızda eczacı, doktor falan varsa bana bi' yazarsanız çok mesut olurum.
At ölür meydan kalır yigit ölür şan kalır
At ölür meydan kalır vay yigit ölür şan kalır
Kör olası dünyada vay can gider zaman kalır can gider zaman kalır
Kör olası dünyada vay can gider zaman kalır can gider zaman kalır...
Evet bunu demek istedim. Bu ara bu türküyü fazla dinlememin sonucu sanırım.
Beni kaba ve sevimsiz biri gibi görüyor insanlar tanıyınca ne kadarda iyisin diyorlsr. Ben patavatsız biriyim maskeler kullanmam. Ağzıma geleni söylerim. Bu kötü mü iyi mi bilmiyorum.. dünyanın en nefret edilen insanlarından biri olabilirim galiba sjsj..