dibine kadar yaşadığım olaydır. nereye dönsem, hangi yöne baksam oluk oluk üzerime gelen ama çok da sesimi çıkaramadığım. büyük bir sessiz çığlığın ortasında olup, kulaklarımda sadece özlediğim muhabbetin vızıltıları ve daha fazla. sahi, çok aradığın birini ya da bir şeyleri bulamamakta yalnızlığın bir parçası mı? halbuki bulunduğu an bitecek bu sessiz çığlık, kapanacak saçma sapan sahnelerde dönen senaryolar. konuşuyorsun, duyulmuyor, dokunmaya çalışıyorsun hava boşluğu ile tokalaşıyorsun. neye ya da kime anlatsam da diner bu yalnızlık?
telefon kullanmiyorum kafam rahat.
acil bir durum kotu bir haber olsaydi coktan ulasirlardi.
banka uygulamalarini tasimak disinda sorun yok.
onlari kontrol ederken
bildirim geliyor bazen okumuyorum ama cumleler kisa kisa gozukuyor.
evde mis..
şu kada..
telefona ceva..
iyi gec..
ama barı..
23bin kank..
gecmis ols..
Kuş uçmaz, kervan geçmez bir yerdesin. Su olsan kimse içmez, Ölür de susundan Yol olsan kimse geçmez, Sarp kayalara uğratır da yolunu Elin adamı ne anlar senden? Çıkarsın bir dağ başına, Bir ağaç bulursun Tellersin pullarsın Gelin eylersin. Bir de bulutları görürsün, bir de bulutları görürsün Bir de bulutları görürsün Köpürmüş gelen bulutları Başka ne gelir elden? Çın çın ötüyar yüreğimin kökünde şu dünyanın ıssızlığı Tanrı kimsenin başına vermesin böyle bir yalnızlığı
Her ne kadar ezikvari bir şekilde kullanılsa da bence çok güçlü bir sıfat. Tecrübelerle pekişince çok daha anlamlı bir güce dönüşüyor Türkçe datamda.
Çift kişi olmak, her ne kadar romantize edilip "biz" olarak insanlığa pazarlanmaya çalışılsa da hiçbir zaman aynı yükü taşıyorsunuz anlamına gelmez.
Sevgili iken çift oluruz, evlilik çok daha farklı. Çift olunan hiçbir yükte, eşitlik söz konusu olmaz, ya oluyor gibi olur veyahut bir taraf tüm yükü sirtanıp yanındakini kaybetmemek adına sırtındaki yükü sevimli bulur.
(Ender rastlanan çiftlerde, yük, periyodik olarak devirdaim olur, işte onlar korunası karakterlerdir)
Ama yalnız olmak öyle değildir, yükünü bilirsin, nerde indirip nerede tekrar sırtlanacağini hesaplarsın. Yarı yolda kalma ihtimalin sıfırdır. diğer tarafın sorumsuzluğu yüzünden olabilitesi her hata ignore edilmiştir.
Bu bir, "kendini sev" projesi değildir, aksine "yalnızlığın tadını çıkart" biri onu bozana kadar uyarısıdır
Her ne kadar kalabalığın tersi gibi görülse de çoğu zaman kalabalığın içinde yalnızdır insan. Çünkü bir çok insanın davranışlarına *maruz kalmaktadır. Ancak ve ancak yalnız kaldığında gerçekten kendi olabilmekte ve kendini bulabilmektedir. Bu yüzden iyidir yalnızlık.
Ciddi anlamda sizi yoracak, size uyumlu olmayan, kendinizi sorguladığınız bir ilişkiden daha iyidir.
Burda önemli olan ne istediğini biliyor olmak. Sırf duygusal boşlukların arkasına sığınıp, biri olmalı düşüncesiyle hayatın belirli bir dönemini belki de sonrasında çok pişman olunacak hataları yapmak yerine böylesi daha iyidir.
Bazen çok yıpratıcı olabilsede insanın birçok konuda dönüm noktasının başlangıcı kesinlikle büyük yalnızlıklarıdır.
Ups boobs'u kim imana getirdi lan acaba. Neyse yalnızlık iyidir efendim, sosyal medyanın mallaştırdığı insanlardan uzak durarak iq'nuzun düşmemesini sağlar. Ups boobs yine meme dedim bak eski alışkanlık kusura bakma.
zülü livaneli'nin gazete oksijendeki köşe yazısının başlığı.
köşe yazısından sevdiğim bir paragraf:
‘Sen biriciksin, kendini sev, kendini şımart’ gibi mal satma cümleleri de kültüre iyice yerleşti. Bu koşullarda yetişen bir çocuk için, üretim değil tüketim yoluyla kendini kanıtlamak kural haline geldi. Egolar gereksiz biçimde yükseldi, temeli olmayan özgüven patlamaları, hırsı aklından ve gönlünden büyük kitleler yarattı.
Aşırı hırs çok tehlikeli bir dürtü. insanı da toplumu da felakete götüren bir kavram. Ve ne yazık ki giderek artıyor.
bir yaşar kemal şiiridir. insanı farklı duygulara yönlendirir.
''kuş uçmaz, kervan geçmez bir yerdesin.
su olsan kimse içmez,
ölür de susundan
yol olsan kimse geçmez,
sarp kayalara uğratır da yolunu
elin adamı ne anlar senden?
çıkarsın bir dağ başına,
bir ağaç bulursun
tellersin pullarsın
gelin eylersin.
bir de bulutları görürsün, bir de bulutları görürsün
bir de bulutları görürsün
köpürmüş gelen bulutları
başka ne gelir elden?
çın çın ötüyor yüreğimin kökünde şu dünyanın ıssızlığı
tanrı kimsenin başına vermesin böyle bir yalnızlığı!''