Temizlik takıntımdan kaynaklanan her şeyi koklama huyum hele ki güzel kokan bir şey varsa manyak gibi saatlerce koklarım sürekli güzel kokulu kolanya filan sıkarım bulunduğum ortamdaki insanların ellerine, büyük boy el kremiyle filan geziyordum bi dönem güzel koku fetişim var galiba.
-Kafama enseme dokunulmasını hiç sevmem
-Kendi isim olduğu halde tam saatlerde çıkmaya çalışırım
-yanımda/arabada mutlaka yedek hiç açılmamış çorap bulundururum, düşman ayağa bakarmış
-iki günlük yemek yemem, o gün yaptığımı o gün bitirmeye çalışırım, kalırsa köpeklerime veririm
Normal, çok normal bir andayken kötü bir olay olabileceğini varsayarak çözüm yolları aramak veya sonucu düşünmek, Gittiğim herhangi kapalı bir yerde; arka, gizli, çıkış kapısı olup olmadığını ve varsa da ne kadar uzaklıkta olduğumu merak etmenin de aralarında bulunduğu saçma huylardır.
Akıl hastası olduğumdan mütevellit her huyum garip. Gece uyumadan önce 50 adet saldırıya uğrama senaryosu yazıyorum. Hayatta kalabilmek için planlar yapıyorum. içtiğim ağır ilaçlara rağmen saatlerce sağa sola bakarak düşünüyorum.
aklı kendine fazla gelenlerdenim. zaman zaman aklımda olan, içimden geçenden ziyade olup olabilecek en uç manaları keşfedip sonra sanki düşüncem o imiş gibi aksettirdiğim oluyor istemsiz. halbuki sadece düşünebildiğim, zihin pratiği yapmak için kullandığım birşeydi.
bazı meseleleri çok kafaya takarım. yıllar geçse bile intikam alırım. aldırırım. bir yolunu bulurum işte. kolay kolay unutmam yapılan iyiliği ve kötülüğü. insanları istemesemde girdiğim roller gereği kandırabilirim farkında olmadan. bu o kadar da önemli değil. önemli olan günün sonunda kimin ayakta kalabildiği bence.
geceleri horlarim. evlenecegim hatunun cekecegi var, evlenmeyeceksem bile benimle ayni odada uyuyacak herhangi bir disi kisisinin nasil bir canavarla ayni odada uyudugunu bilmesini saglayacagimi dusunmeklerdeyim.
En basitinden bugün boyun çıtlatmanın ne kadar tehlikeli bir şey olduğunu anlattığım çocuğum gittiğinden beri boynumu çıtlatıyorum. ( Entry i yazarken farkettim, beynimizin çalışma prensibi bu)
ben biriyle yazıştığımda ne söyleyeceğimi düşünürken hep b harfine basıyorum.
o öyle kalıyor orda.
ne söyleyeceğime karar verdiğimde ise harfi siliyorum.
buna benzer başlıkta
pencereyi açıp bir şey yapıyorum diyordu
onu bulamadım.
anaa buldum demek bu başlıktaymış
kaç aydır bulamıyordum aq başlıklarını.
her gece saat tam 12 de camı açıp aşağıya sarkmak. neden yapıyorum bilemiyorum.
iyiymiş bu da kesin daha önce güldüm
genel olarak bana hesap sorulmasını sevmediğim için, refleks ya da savunma mekanizması olacak herhalde ki,
ardarda 3 taneden fazla soru sorulunca ve bu sorular gayet tırt bir şekilde " napıyorsun", "nerdesin,kimlerlesin" "ee napıyorsun şimdi,nasılsın" türünde sorular dahi olsa sinirleniyorum, kendimi sorguya çekiliyormuş gibi hissediyorum " sana ne lan" diye bağırasım geliyor.
aynı ben. ama ben sana ne lan diye bağırmam
geberdim gülmekten güzelmiş bu başlık
kusacaktım. üzgünüm bana çok komik geldi
mutfakta herhangi bir şey yaptığımda bulaşık yıkamış da olsam mutfaktaki lavaboda elimi yıkarım sonra tekrar banyodaki lavaboda yıkarım. çünkü mutfaktaki lavabodan akan su mutfak suyudur. banyoda elimi yıkandıktan sonra da mutfağa gittiğimde mutfakta bir şey yapmadan önce tekrar elimi yıkarım. mutfaktaki ve banyodaki su başka suymuş gibi davranırım. otuz bin kadınla nasıl birlikte oldum. not al arkadaşım.