Cumhurbaşkanı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı Akif Çağatay Kılıç, ibn Haldun Üniversitesi’nde katıldığı bir programda gergin anlar yaşadı. Program sırasında bir katılımcının, "Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Türkiye ve Türk milletine ihanet edeceğine inanır mısınız?" sorusuna salondan “Evet” yanıtı gelmesi üzerine Kılıç sinirlendi.
cevabı veren 18 yaşındaki kıza sinirlenen çağatay şöyle devam etti,
-Senin annen, baban bundan 30 sene, 40 sene önce hükümetin bir temsilcisi olan kişiye bu sorusuna senin verdiğin cevabı verse sicili bozulur.
-Bu sicilimizin bozulmaması, buradaki arkadaşlarınla beraber rahat bir şekilde bana istediğin soruyu sorup, istediğin cevabı alabilmenizin de altında Recep Tayyip Erdoğan'ın çok büyük emeği vardır.
çıkışta kızcağızı muhtemelen "soğuk" bir alana sevk etmişlerdir karga tulumba..
bunların bu "ülke çok özgür canımmm isteyen istediğini eleştirebilir bizden önce olsa idam edilirdiniz idam" triplerine bayılıyorum.. üstüne suç konduramadıkları herkesi "cumhurbaşkanına hakaret" kılıfına sokup içeri alan bunlar değil sanki. açız diyen adama "ananı da al git ulan" diyende bay kemaldi zaten.. gene geçinemiyoruz diyen adamı israil dölü diye kovalayanda baykaldı.. muhalif olan tüm belediye başkanları neden içeride misal ? neden akp belediyelerine veya eski belediye başkanlarına en ufak bir soruşturma açılmaz iken muhalefetin tüm belediye başkanları hapse atıldı ve görevden uzaklaştırıldı ? twitterda gak diyen hapiste guk diyen adliye koridorlarını aşındırıyor.. medyayı öyle baskıladılar ki özellikle son 10 senede muhalif yazar muhalif kanal bırakmadılar hangi kanalı açsan hükümetten nemalanan birkaç tip oturmuşlar dünyayı fethediyorlar..
nasıl bir döneme denk geldik anlamıyorum. hükümet kanadı bir yandan bu mamalanan sosyal medya trolleri de bizleri tehdit ediyorlar sürekli "cimere yazarım haaaaa cimere yazdım ebeninkini görecen" diye. sorsan memlekette zerre baskı yok herkes fikrini rahatça beyan edebiliyor..
20 yıldır ameliyat üzerine ameliyat ettikleri eğitim sisteminin bu soruya hep bir ağızdan "hayır" diyen biatçı nesiller yetiştirdiğini düşünen bir atanmışın, patronunu mutlu etmek için sorduğu, ama salondan cesaretle "evet" diyen de çıkınca dumura uğradığı sorudur.
siyaseten beğenirsin beğenmezsin. ben buna bakmıyorum. Atatürk siyasetinden başka bir şey yapmayanlar bu insana din siyaseti yapıyor diyorlar. 25 yıldır da şeriat geliyormuş. ama gücü elinde tutmasına rağmen gelmediğine göre öyle bir niyet olmadığını açıkça görebiliyoruz. dışarıda istediği gibi giyinebilen hatta giyinmeyen kızlar kadınlar görünce de bu yaklaşımın paranoya olduğunu anlıyoruz. muhalefet liderine sorsan kadınlar 2023'te sokağa bile çıkamıyordu. ama iktidarın bu yönde herhangi bir adamı olmadığı halde bu şekilde konuşmayan utanmaması gerçekten hayret verici bir durumdur.
ihanet edecek adam 80 yıl boyunca kendi silahını dahi üretemeyen, bir terör örgütü ile başa çıkamayan bir ülkeden, kendi savunma sistemlerini üretmek üzere çalışan bir ülkeye dönüştürmezdi. ben asteğmen iken baktığım ünitede kullanılan eğitim simülasyonu israil yapımı bir yazılım idi. bu yazılımı üretebilecek imkanlara sahip olmamıza rağmen başkasından satın alışımıza hayıflanırdım. ihanet edecek adam ihanetin aksi yönnde hareketler yapmaz diye düşünüyorum.
vatandaş yurttaş olarak özgürlüğümü, haklarımı, hukukumu, geleceğimi kimseye emanet etmem ve kimse de bu haklarımın sahibi de olamaz, garantörü de olamaz.
bireysel olarak karımı, kızımı, oğlumu -ailemi- paramı, evimi, işimi, canımı, sağlığımı kimseye emanet etmem.
neden mi?
güvenmem!
adı, sanı, yetkisi, makamı ne olursa olsun istisnasız kimseye güvenmem.
bugün cb. makamında r. t. erdoğan var.
yarın belki imamoğlu veya mansur yavaş olur ya da ali olur, veli olur, selami olur.
kim olursa, hangi parti olursa olsun isimler değil makamlar, kişiler değil temsil ettiği değerler hukuk devletinde önemlidir.
insan hata yapar, yanılır, aldatılır-aldanır...
bunun için hukuk devletinde denetleme kontrol mekanizmaları vardır.
sistemi ortaçağ derebeyliğinden, diktatörlükten, fundamental bir idareden ayırmak için denetleme ve kontrol her kurum-kuruluş-yapı-kişi-makam için vardır.
devlet denen sosyal yapıda devlet idaresinde en tepede olan ile en aşağıda olanlar tanrı rab allah -adına ne diyorsanız, nasıl anıyorsanız- bir yaratıcı tarafından yollanmış, genetik hafızasında yapısında yanlış yapmayan bir melek ya da peygamber değildir.
unutmayın, melekler de peygamberler de hata yapar, isyan eder, allah'ın hükmüne karşı çıkar, sorgular isyan eder, allah'a karşı içlerinde şüphe oluşur.
inanın veya inanmayın, bakınız; kur'an da insanın yaratılışı ve meleklerin allah'a "sen kan dökecek ve bozgunculuk yaratacak birini mi yaratıyorsun? biz sana yetmiyor muyuz?" diyerek allah'ı sorguluyorlar. neden nasıl diye hesap soruyorlar
şeytan allah'ın yanlış yaptığını ve allah'ın "insanlara secde edin" diye verdiği emre karşı gelip allah'ın haksız, kendisinin haklı olduğunu ispat etmek için allah'tan sure istiyor, allah da şeytana kıyamete kadar süre veriyor.
peygamberler bile hata yapar, hz muhammed, tu'me b. übeyrık denen sahabenin kamu/maun malını çalması ve suçu bir yahudiye atmasıyla hırsız olan sahabeden yana karar alacakken gelen nisa 105 ayet.
peygamberin başkalarını da islam'a sokmak onlara hoş görünmek için onların tanrılarına putlarına saygılı olması mesh etmesi istendiğinde isra 73-75. ayet.
peygamber bir sohbetteyken kör biri gelip peygambere soru sorduğunda ona dönüp cevap vermemesi yok saymasına gelen abese 1-12. ayet.
böyle nice uyarılar vardır. hz. musa'nın allah' görmek istemesi, içinde şüphenin kalmaması için isteği vb sayısız örnekler var.
insanın olduğu, etki ettiği her şeyde hata vardır.
ister yapay zeka, ister bir yazılım, uygulama vs ne olursa olsun insan etkisi olan her şeyde hata payı vardır ve hata da vardır.
yapay zekanın desteğiyle otomatik sürüşlerde facialar yaşanmıyor mu?
özellikle amerika avrupa sigorta şirketleri kaza raporlarında yaptığı araştırmalarda otopilot sisteminde yapay zeka 100-150km süratla seyredilen bir otobanda batan güneşin kızıllığını kırmızı ışık olarak algılayıp aracı fren yaptırıp durdurmasıyla yaşanan kazaları, trafik levhaları üzerinde yapıştırılmış çıkartma yazılmış sloganlarla trafik levhasını buzdolabı sanmasıyla sanki mutfağa giriş olarak görüp aracı adeta otobanda geyik testine sokması, kaçış manevrasıyla karşı şerite geçmeler vb.
insanın olduğu yerde hata vardır. yok canım o hata yapmaz diyorsanız o kişi tanrıdır. unutulmasın ki ülkeyi tanrı değil de insan yönetir.
bu açıdan bakıp konuyu öyle tartışalım.
yok yani, yarın birgün cb erdoğan gidip yerine başka biri muhalif olan gelince bu makama yaptıkları kutsiyet hassasiyeti de o zaman gösterecekler mi merak ediyorum.
tartışdığımız konuya bak...
moderatör, sen öyle soru sorarsan muhalefet yada siyaset yapmanın ne olduğunu bile bilmeyen daha dünkü çocuk yeni yetme cahilin teki çıkar evet der tabi. halbuki sorsan ihanet etmenin ne demek olduğunu bilmez. ama varsayımlarına inanır. evet..
devlet idaresinde yasama yürütmenin başında olan sivil birinin eylem ve kararlarına "devlete millete ihanet etmek" yakıştırması yapılmasına neden olacak gerekçeler nedir?
soruyu soran da Cumhurbaşkanı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı Akif Çağatay Kılıç denilen kişiymiş ki soruya verilen cevabı değil de soruyu soranı tartışmamız gerek.
tam bir rezalet durum olan bu soruyu bu kişi ne amaçla soruyor?
goebbels'in ters propagandasını yapmak isteyen, insanların aklında soru işareti olsun diyen, yaz mevsimi ya...
şu açılım sürecinde, pkk'lı militanların salıverilmesi, apo'ya özgürlük tartışmaları olduğu dönemde amiyane tabirle; eşeğin aklına karpuz kabuğu düşüreyim diyen (teşbihte hata olmaz, burada eşek ben oluyorum) en azılı muhalefetten biri bile çıkıp “Recep Tayyip Erdoğan'ın Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne ve Türk milletine ihanet edeceğine inanır mısınız?” diye bu soruyu sormaz, aklımıza soru işaretleri getirmez.
üstelik soruyu soran bilmiyor olacak ki sivil birinin vatana millete ihanet etmesi bir suç değil.
türk ceza kanununda vatana millete ihaneti açıklayan bir suç tanımı yoktur.
sadece asker olanlar için tck 125'den 145'e kadar vatan aleyhinde bir cürüm yapan askeri şahıslar hakkında fiilleri ve yaptırımları açıklar. siviller için vatan millet hainliğini tanımlayan suçu açıklayan cezayı belirten hükümler yoktur.
ya cahil ya geri zekalıyım ki bu suç kavramını ceza hukukunda kavramın ne olduğunu bilmiyorum.
sağır da olabilirim, duymadım.
kör de olabilirim böyle bir kavram okumadım.
olmayan bir suçu cumhurbaşkanına yakıştırma, cumhurbaşkanlığı makamı üzerinden suç yaratmada ne amaç edilmiş aklım ermedi.
türkiye cumhuriyeti bir hukuk devletidir.
hukuk devletinde kanunsuz suç ve ceza olmaz.
kanunla belirlenmiş suç olmayan bir fiil (millete ihanet etmek) suç olarak sokakta yatan evsiz ayyaşa da sarayda oturan cumhurbaşkanına da ne varsayım olarak, ne örnek olarak, ne de farazi olarak isnad edilemez.
bu insanlar nasıl cumhurbaşkanı danışmanı olabiliyor, gerçekten hayretler içindeyim.
kaç gündür iktidar muhalefet kesiminden insanlar kalkıp bu rezalete neden olan kişiyi ve cumhurbaşkanlığı makamına isnat ettiği fiili değil de “Recep Tayyip Erdoğan'ın Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne ve Türk milletine ihanet edeceğine inanır mısınız?” diye sorulan bu soruya "evet" diyen cevap veren genci tartışıyor.
akıl tutulması yaşıyoruz.
Cumhurbaşkanı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı, eski Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç "evet" diyen gence "Senin annen, baban bundan 30 sene, 40 sene önce hükümetin bir temsilcisi olan kişiye bu sorusuna senin verdiğin cevabı verse sicili bozulur." demiş.
30-40 sene önce devlet adabı ve devlet adamlığı olduğundan kimse cumhurbaşkanlığı makamına, hizmet ettiği makama böyle bir fiil suç isnat edemezdi. bunun için kimsenin sicili de bozulmazdı.
ayrıca cumhurbaşkanı danışmanı Akif Çağatay Kılıç “Recep Tayyip Erdoğan'ın Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne ve Türk milletine ihanet edeceğine inanır mısınız?” sorusuna "evet" diyen gence "Ayrıca hangi saikle söylediğini bilmiyorum ama söylediğin sözün ve söylerken ki tavrın düşüncenin doğru olduğunu değil, sabit fikirli olduğunu gösteriyor. Sabit fikirli olduğuna cevap veriyorum.” demiş.
hiç olmazsa "evet" diyen gencin sabit de olsa bir fikri var ama cumhurbaşkanı danışmanı olan bu kişi hizmet ettiği makamın değeri, görevinin bilinci, cumhurbaşkanlığı makamının anlamı yanı sıra sorduğu sorunun ne olduğu, hangi iç çekişme tartışmalar olduğu hakkında kendisinin hiç bir fikri yokmuş.
böyle insanlar hem cumhurbaşkanı olan erdoğan'a hem cumhurbaşkanlığı makamına zarar veriyor.
bir an önce görevden alınması lazım.
Etmediğine inanmak için hiçbir neden yok. Aksini düşünen kepazeler "bi' kereden bir şey olmaz" diyen Başörtülü fahişe Sema Ramazanoğlu'na BOPçu'nun laf ettiğini ve "haydi oradan kaltak" dediğini duydu da ben mi bilmiyorum? O karı CHP'li olsa; etmedikleri laf kalmazdı. Türk'üm diyemeyen Yahudi Cesaret Madalyalı birinden fazla şey bekliyorsunuz. Çıkarı olmadan yaralı parmağa işemez bunlar. imam Hatip diye kıçlarını yırtıp, sonra da erkek çocuklarını sırf başörtüsü takamadığı için yurtdışına gönderenlerden vatansever çıkaramazsınız, boşa yormayın kendinizi!
Ben gürcüyüm eşim arap
Ananı da al git
Kelle
Askerlik yan gelip yatma yeri değildir
Sakat ve askerden muaf evlatlar
Oğlun da mı başörtülüydü
Ne istediniz de vermedik
Şehit oldular (depremde ölenler)
15 temmuz öncesi milli bayram hastalıkları
Atatürk alerjisi (fetö paydaşı, bozacı şıracı)
TC ibaresinin kaldırılması
Andımızın kaldırılması