Yaşadığım şehir. izmit kent meydanı'ndaki kafeler sokağında egzoz bağrıtan lise terk kekolarıyla ve o kafelerde oturup arabalı ve sponsor olacak erkek arayan aşko kuşkolarıyla meşhurdur. Bu açıdan bakacak olursak; neyse, bakmayalım.
Çok yakın olmasına rağmen bir türlü gidip göremediğim şehir.
liseden bir arkadaşım evlenip oraya yerleşti o davet ediyor hep, kendisi de kaç defa bize geldi ayıp oluyor Gitmem gerekiyor ama hep bir bahane bulup erteliyorum. Sanıyorum korkuyorum bu şehirden.
Kopamadığım şehir.
Asıl Kocaeli kıyı şeridinden içerilere girildikçe Karadeniz’le Marmara arasında bulunur. Aslında yerleşimler bu arada yoğunlaşsa o çok beğenilen yatay mimari burada yeşillenir, çoğalır. Bıktım sitesinden, apartmanından. En kısa sürede kuzeyden yer alıp ev yapmak lazım. Hiç olmazsa yatırım kalır toruna şeye… Körfez olmasa durmazdım bu kadar.
Merkez nüfusu izmit'e ek Başiskele ve Kartepe ile birlikte 628 bindir.
Merkeze bağlı Gebze ilçe nüfusu ise 407 bindir.
Gebze nüfusu bütünleşik ilçelerle birlikte ise (darıca, Dilovası, Çayırova dahil) 841 bindir.
Sanayi daha çok Gebze'de yoğunlaşmıştır.
bana ankara'ya giderken yaşadığım travmayı hatırlatan, bundan sonra ne zaman o yerden geçsem yaşadığım olayı hatırlayacağım ve otoyolundan zevk alarak geçmek istediğim ilimiz. etkisi geçene kadar seyahat ederken sırf oradan geçmemek için yolu uzatmak zorunda kalacağım.
2000-2002 arası yüksekokul'a gittiğim şehir. Bu şehri Real Market hâlâ faaliyette olduğu zamanlardaki ekmeği ve okul önü kafeteryada Dünya Kupası izlediğimde Hasan Şaş'ın attığı gol sonrası sevincimle anımsıyorum. Kullar yemyeşil köylük yerdi. Bazı bazı rüyalarımda oralarda uğraşırım. Kaset taktığım walkman ile Asya Tur ya da Efe Tur otobüsüne biner, her haftasonu umut dolu dimağımda serin hayallerle istanbul'a dönerdim. Ben ne bileyim felaketin hemen yanıbaşımızda olduğunu? Bir süre daha anlayamadan devam ettiğim hayatımın en güzel rahatlığını o dönemde yaşamışım, anlayamamışım. Şimdi sadece rüyalarda kalan bir tatlı anı bu şehir. Bir de askerliğimi yaptığım Bitlis Tatvan öyledir benim için.
havası insanın boğazını tıkayan şehir. yeşil, imkanları güzel sayılır, insanı yardım etmeyi sever ama havası leş gibi arkadaş. malatya'dan buraya gelince boğuluyorum. izmit'ten malatya'ya dönünce temiz hava, oksijen ciğerlerimi yakıyor. bir de doğru düzgün yemek yiyebileceğiniz bir müessese yok.