nesimi

entry67 galeri4 video3
    16.
  1. mansur ene'l hakk söyledi,
    haktır sözü hak söyledi.
    mısraları gibi hallac yanlısı olmasından ötürü derisi yüzülerek idam edilen divan şairi. mutasavvıf.

    rivayet odur ki; başmüftü onun hakkında: bu adam pistir, kanı da pistir. kimin neresine sıçrarsa, sıçrayanın da o uzvu kesilme gerektirir. fetvasını vermiş. derisi yüzülmek suretiyle infaz edilirken, tesadüf bu ya, başmüftünün parmağına sıçramış nesimi'nin kanı. başmüftü ise bunun üzerine "kesilme gerekmez, biraz suyla temizlenir" demiş. bu olayı gören nesimi ise derisi yüzülürken doğaçlama olarak bir gazel söyler:

    zahidin bir parmağın kesseler dönüp haktan kaçar
    gör ki bu miskin aşığı ser-pa soyarlar ağlamaz.
    6 ...
  2. 15.
  3. trtde hariçten gazel isimli programı sunan dr.iskender palanın anlattığına göre;

    "nesimi, infazının gerçekleşeceği yere götürülürken, bir minarenin tepesinden, imamın biri ezan okumaya başlar. nesimi bir anda bağırıp çağırmaya başlar bunu duyunca. "yalancı, sahtekar, hadi oradan, in oradan aşağı" şeklinde bağırır. orada bulunan herkes ona kızgınlıkla bakar ve içlerinden bir cellat ona hiddetle sorar, "sen nasıl bir adamsın, idama götürüyoruz seni, hala allaha küfrediyorsun, hiç mi akıllanmıyorsun?" nesimi bir anda cellatların elinden kurtulur, bir taşın üzerine çıkar ve cevap verir, "eğer o adam bir kez olsun, içinden gelerek allah deseydi, üstünde bulunduğu minare devrilir, taşları erir giderdi!" nesimi taşın üzerinde allah diye bağırır, üstünde bulunduğu taş toz haline gelir, erir gider. bu mucizeyi gören çevredekiler yine de nesimiye inanmaz ve de nesimi derisi yüzülerek idam edilir."

    enel hakk inancını benimsemiştir, idamı da bundan kaynaklanmaktadır.

    edit: buna benzer bir hikaye de hacı bektaşı veli için söylenir. hal böyle olunca, bu hikayelerin sadece halk arasında anlatılan ve kişiyi yüceltme maksadı taşıyan, aşırı abartılmış hikayelerden ibaret olduğu düşüncesindeyim. zira hem hacı bektaşı veli için hem nesimi için ezan okuyan imama "yalancı" dedikleri söylenir, bu bana kalırsa iki hikayenin de halkın uydurduğu hikayeler olduğuna bir delildir.

    kaldı ki bilal i habeşi(radıyallahu anh)gibi bir zatın da zamanında ezan okumuş olduğunu bilmemize rağmen altındaki yerin paramparça olduğuna dair bir rivayet hakkında bilgimiz yok ise, sanırım bugün bu hikayelere sadece hikaye dememizde bir mahzur da yoktur.
    3 ...
  4. 14.
  5. haydar haydar da dizelere döktüğü hayat felsefesinin aldına imzamı atıp damgamı basabileceğim yüze şahıs.

    (bkz: melamet hirkasi)
    1 ...
  6. 13.
  7. şiirleri şeriata aykırı görüldüğü için öldürülmüştür. birçok gazeli bulunan, şiirlerinde dili ve anlam bütünlüğünü kusursuz kullanan tasavvuf şairidir.
    3 ...
  8. 12.
  9. 1418'de Halep'de derisi yüzülerek öldürülmüş ünlü tasavvuf ozanı.
    3 ...
  10. 11.
  11. ömrünün sonlarında bunlardan vazgeçip tevbe ettiği bazı kitaplarda yazılıdır.
    1 ...
  12. 10.
  13. gel gel ki cümle savm-u salatın kazası var
    sensiz geçen zaman-ı hayatın kazası yok demiş büyük divan şairi.

    (bkz: sensiz gecen gunlerin kazasi yok be sevgili)
    (bkz: #2146947)
    3 ...
  14. 9.
  15. hurufîliğin en önemli isimlerinden birisidir. alevî kesimde ve anadolu'daki hurufî şairler için bir idol hâline gelmiştir. öldükten sonra arkasından bir çok ağıt (mersiye) yazılmıştır. rivayete göre derisi yüzüldükten sonra sarayın yedi giriş kapısına asılmıştır.

    özel bakınız: (bkz: hurufilik)
    2 ...
  16. 8.
  17. Bugün ben pîrime vardım
    Pirin cemali güldür gül
    Oturmuş taht makamına
    Taht-ı revanı güldür gül

    Gülden terazi tutarlar
    Gülü gül ile tartarlar
    Gül alırlar gül satarlar
    Çarşısı pazarı güldür gül

    Toprağı gül taşı gül
    Kurusu gül yaşı gül
    Has bahçenin içinde
    Serv-i revanı güldür gül

    Gülden değirmeni döner
    Onun ile gül döverler
    Akar arkı, çarkı döner
    Bendi pınarı güldür gül

    Ak gül ile kırmızı gül
    Çift yetişmiş bir bahçede
    Bakışırlar hara karşı
    Hârı ezharı güldür gül

    Gel ha gel Seyyit Nesimi
    Hak nefesi güldür gül
    Şu öten garip bülbülün
    Derd-ü figanı güldür gül

    Ben yitirdim ben ararım
    Yâr benimdir kime ne
    Gah giderim öz bağıma
    Gül dererim kime ne

    Gah giderim medreseye
    Ders okurum Hak için
    Gah giderim meyhaneye
    Dem çekerim kime ne

    Sofular haram demişler
    Bu aşkın şarabına
    Ben daldırır ben içerim
    Günah benim kime ne

    Ben melâmet hırkasını
    Kendim giydim eğnime
    Ar ü namus şişesini
    Taşa çaldım kime ne

    Sofular secde ederler
    Mescidin mihrabına
    Yâr eşiği secdegâhım
    Yüz sürerim kime ne

    Gah çıkarım gökyüzüne
    Hükmederim kaf-be-kaf
    Gah inerim yeryüzüne
    Yâr severim kime ne

    Kelp rakip böyle diyormuş
    Güzel sevmek pek günah
    Ben severim sevdiğimi
    Günah benim kime ne

    Nesimi'ye sordular ki
    Yârin ile hoş muşun
    Hoş olayım olmayayım
    O yâr benim kime ne

    Yaptığımız Kabe'dir
    Yıktığımız kilise
    Şu bizim seyranımız
    Bir seyrana benzemez

    Süleymanlar içinde
    Ali bir Süleyman'dır
    Süleymanlar bildiler
    Süleyman'a benzemez

    Abdestimiz katlanmak
    Namazımız sabretmek
    Biz bir oruç tutarız
    Ramazana benzemez

    Kitabımızda kıl var
    Dağlar kadar görünür
    Biz bir ayet okuruz
    Bir Kur'ana benzemez

    Kul Nesiml sen seni
    Manâ bilir söylersin
    Biz bir deniz geçeriz
    Bir ummana benzemez
    3 ...
  18. 7.
  19. mutasavvıf şair.

    --spoiler--
    can mülkünün armağanı sensin
    tendir bu cihan, ki canı sensin
    --spoiler--
    2 ...
  20. 7.
  21. ''nesimi'ye sordular ki
    yârin ile hoş muşun
    hoş olayım olmayayım
    o yâr benim kime ne''

    (bkz: haydar haydar)
    4 ...
  22. 6.
  23. "aşkın belası yoh deyüben aşka düşme var
    kim aşık oldu kim dedi aşkın belası yoh"
    3 ...
  24. 5.
  25. Azerbaycanin Meshur ve unlu sairi Cenab Nesibi.
    1 ...
  26. 4.
  27. 3.
  28. Seyyid Nesîmî'nin 1369/1370 yılında Şamahı'da doğduğu, küçük yaşta Kuran'ı öğrendiği,
    klasik islâm eğitimi aldığı, Türkçe-Farsça-Arapça bildiği, önce Hallac-ı Mansur'un gönül
    dostu Şeyh Şibli'ye daha sonra Esterabi Fazlullah'a bağlandığı, Hurufilik öğretisini benimseyerek
    başarılı bir propagandacı olduğu, Fazlullah'ın sağlığında ve ölümünden sonra Anadolu,
    Azerbaycan, Irak, iran, Suriye'de pek çok yere giderek görüşlerini yaymaya çalıştığı,
    son olarak Halep'te "Enelhak" dediği için 1417 yılında Emir Yeşbeğ zamanında derisi
    yüzülerek öldürüldüğü kabul edilir.
    Seyyid Nesîmî üzerine bilinenler ne yazık ki yeterli değildir. Sınırlı sayıda yazılı kaynakta
    anılmakta daha çok söylencelerden ve yapıtlarından yola çıkılarak hakkında bilgi
    edinilmektedir. işin iyi yanı, Türkçe ve Farsça Divanı ve Arapça bir divan boyutunda
    şiirleri elimizdedir. Mukaddimet-ül-hakayık adlı ona ait olduğu kabul edilen düzyazı bir
    yapıtı ile insan adlı bir risalesi vardır.
    kaynak:http://www.siir.gen.tr
    3 ...
  29. 2.
  30. kalenderilik üstüne pek fazla beyiti bulunan divan edebiyatı şairi.
    3 ...
  31. 1.
  32. Seyyid Nesimi diye bilinen kesin olmamak kaydıyla Bağdat civarında Nesim kasabasında doğduğu söylenen 15. yüzyılda yaşamış bir ozan. Yaşam öyküsüne ilişkin ayrıntılı bilgi günümüze ulaşmamıştır. Şeriata aykırı görülen davranışları nedeniyle Halep'te derisi yüzülerek öldürüldüğü biliniyor.
    Senden ırağ ey sanem şâm u seher yanaram
    Vaslunı arzûlaram dahi beter yanaram

    Aşk ile şevkun odı cânuma kâr eyledi
    Gör nice tâbende uş şems ü kamer yanaram

    Senden ırağ olduğum bağrumı kan eyledi
    Oldı gözümden revân hûn-ı ciğer yanaram

    Şem-i ruhun sûreti karşuma gelmişdürür
    Şaşaasından bana şule düşer yanaram

    Sabr ile ârâm-ı dil kapdı elimden gamun
    Bâd-ı hevâdan değil gamdan eğer yanaram

    Çıkdı içimden tütün çerhi boyadı bütün
    Gör ki ne âteşdeyem gör ne kadar yanaram

    Yanduğum ol yâra çün gizlü değil ben dahi
    5 ...
© 2025 uludağ sözlük