bugün

Hariciliğin modern versiyonu olan sapık mezhep. Yüzyıl önce modernite ve batının yaratıp islam topraklarına saldığı bir akımdır.

Bu mezhep ve ve irtibatlı olduğı modernist akımlar (neoselefilik) islam düşünce dünyasını altüst ediyor...

Dört fıkhi mezhebin farklılığı kadar basit ve doğal bişeyi kavrayamıyolar.

Özellikle Sünniliğe has bir düşmanlığı vardır bu kurancıların. Sünniliğe düşmanlığının sebebi islamın hakim görüşü olmasıyla doğru orantılıdır.

Sünniliğide bilmeden eleştirirler. Kelam, fıkıh, tasavvuf, felsefenin birleştiği bir bloktur sünnilik. Ve içinde her görüş barınabiliir ve barınmıştırda.

Yani kısaca mezhepler islamın medeniyetleşmesinin oluşturduğu değerlerken mezhepsizlik kabileciliği geri istemektir...
(bkz: olum kim okucak bunu sabah sabah)
kurancılık diye bir tabir kullanmak doğru olmayacaktır. nitekim islam dininin yegane kitabı kurandır. çok detaylı bilgi sahibi olmadan ve ayetlerin nesh sırasını ve nesh edilen ayetlerin nesh nedenlerini bilmeden direkt olarak kuran-ı kerimden dini yorumlamak dine zarar vercektir. söylemiş olduğum durumdan daha vahim bir durum var ki sunnilerde yaygın olarak rabet gören tevsir mealler daha büyük yanlıştır. dinimiz kuran kelamını yorumlayıp bunu para karşılısatanları yahudilere benzetmiş ve lanetlemiştir(ayetle sabittir). bir sunni olarak söylemeliyim inancımızda sapmalar vardır. buna örnek olarak islamda hiç bir şekilde mezarlık kültürü olmamasına rağmen mermerden kat kat mezarlar yaptırılır. suudi arabistan 'ı ziyaret ettiğimde gördüm bunu hiçbir halifenin mezarının yeri tam olarak belli bile değildir sadece harita üzerinde belli bir alan içerisinde olduğu gösterilir. nedenini sorduğumda "bunun olması gerektiğini, 4 halifeninde bu yönde bir düzen kurulmasını istediğini" söylediler.
kısacası şucu bucu diye ayıracağımıza araştırmalıyız. islam hak dindir ve o sinelere iner.
Kendisini ve hocası Reşad halifeyi Allahın elçisi gören edip yükselin öğretilerine gerçek islam bu diyenleride göstermiştir bu başlık...

Kurancıların en büyük problemi okuma ve araştırma yoksunu olmaları zaten. Mezhepleri birbirinden farklı olmasıyla ezerlerken hiç kendileri arasındaki uçurumları görmezler.

Bu uçurumlar o kadar büyükki anlatmak bile abes.

Kurancılık bir ekol olarak bile alınamaz çünkü tutarlılık ilkesinden yoksundur. Hariciler hiç değilse kendi içinde tutarlıdır...

Kurandaki kadını dövün açıklığındaki ayeti herbiri diğerinden o kadar farklı manalarla eritirlerki baştan aşağı çelişki yumağı.

Dedim ya bu kurancılar islam dünyasının batı karşısındaki aşağılık kompleksinin ürünleridir diye.
Bunların derdi Kuranı batıcı bakış açısına göre yontmak.

Misal caner taslaman evrim teorisinin tesiriyle kurandaki adem ayetlerini çok kolayca sembolik ilan ederken evreni genişleme ayetini çok kolayca gerçek olarak ele alır..
Yani misalen Allahın yokluğu ispatlansa bu adamlar ona göre kuranı yontacaklar.

Genel olarak büyük çoğunluğu peygamberin örnekliği, sebeb- i nüzulu önemsemez. Bunun nedenide Kuranı istedikleri gibi yontma hevesleridir.
yazdıklarına katılıyorum kuran yontulamaz yada anlamı başka mecmualara çekilemez. hadis kitaplarında peygamber efendimizde bu konuda uyarılarda bulunmuştur. kuran-ı kerim'i yontmaya çalışan bir çok sapık düşünce vardır (ondokuzlar,aliekberciler).
okuduğum bit kitaptan güzel bir tesbit aktarmak isterim:
kuran peygamber efendimizin sinesine inmistir yani bu allah'ın kelamıdır.allah'ın kelamı ozaman ki en mükemmel dil olan arapçaya aktarılmıştır.dolayısıyla bir kelimenin bir çok anlamada kullanılmış olmasını firsat bilip kuranı ve islamı karalamakta beyis görmemişler.işte bu noktada şeytanın yer yüzünde olduğunu anlaya biliriz çünki hiç bir fani bu kdar çirkinleşemez.
Gelecegin en buyuk islami akimidir.

Bu birkac cilgin adam islam tarihi icin donum noktasi olacak.

Hizla kuran muslumaniyim diyen insanlarin sayisi artacak.

Insanlarin kuran okuma orani arttikca bu islam'i birakma orani da artacak.

Umarim akil caginin sonunda din diye mefhum kalmayacak.
ehli sinyal tayfasının zoruna gitmiştir, çünkü beslendikleri tek şey rivayet kültürüdür. kuranla çelişse bile rivayet kurandan üstündür derler. siz gidin cübbeli efendiyi dinleyin size cennetin yolunu açık ve net şekilde göstermiştir.
http://alkislarlayasiyoru...ennetin-formulunu-veriyor
fikri önderleri arasında şarlatanların da samimi insanların da bulunduğu akımdır; aynen ehl'i sünnet ve'l cemaat gibi...

bakıyorum da kimisi cübbeli hoca'yı "ehl'i sünnet"ten saymış!... acaba? bizzat kendisinin ve ismailağa takımının hocaları mahmut ustaosmanoğlu hakkında söyledikleri, şirke ve küfre giren lafları bilmeyenler öyle sanabilir tabi!...

kurancılara gelince... neden varlar? belki de kimilerinin derin alim saydıkları kişiler, şuradaki (bkz: hadislerin dinen delil sayılmasının mantığı) soruya tatminkar bir yanıt vermedikleri içindir...
(bkz: tevhid)
bkz: (#28865492)
kimisinin apaçık bir soruya (bkz: hadislerin dinen delil sayılmasının mantığı) habire dolaylı -sözde- yanıtlar vermesine vesile olan mevzudur. anlama güçlüğü çektiklerini tahmin ettiğim için sorularımı kısaca sormayı deneyeceğim:

1- allah neden insanların -iddiaya göre- sonsuza kadar uymasını beklediği hükümlerin (hadislerdeki hükümlerin) insanlar arasında güvenilir bir şekilde yayılmasını istememiş olsun ki?

2- hadisle kuran ayeti nesh olur mu?
Nasih mensuh konusu hakkında yapılan çarpıtmalar;
(#29103704)
(#29104859)
(#29112134)
bize sadece kutsal kitap yeter diyen protestanlara benziyor biraz bu hareket. şimdi bin parçaya bölünüp pinçik pinçik oldular. katolik kilisesi ise lanet olsun ki halen daha tek otorite ve tüm cemaatini elinde tutuyor.
sünni vahabizme ve şialığa karşı yayılması gereken reformist akım.

(bkz: caner taslaman)
(bkz: edip yüksel)