kuranda antartika kıtasının geçmemesi

entry26 galeri0
    26.
  1. Betray me sana tek tek her şeyi baştan anlatmak gerekiyor çünkü okuduğunu anlamıyorsun. Bak aşağıda anlatıyorum:
    Ben dedim ki; kuranda 7. yy araplarının bilmediği hiçbir şey yazmaz.
    Sen dedin ki; yusuf suresi'ndeki olayları 7. yy arapları ve peygamber bilmiyordu.
    Ben dedim ki (yani chatgptden direkt kopyaladım örnek vermek için); Yusuf Suresi'ndeki olayların tamamı daha önceki yazılı kaynaklarda (özellikle Tevrat) bulunduğu için 7. yy Arapları tarafından biliniyordu.
    Sen dedin ki; Araplar yahudi olmadığı için Yahudilerin anlattığı yusuf hikayesini bilemezler, 7. Yy Araplarının çoğu okuma yazma bilmiyor,
    yahudi ve Hristiyanların dilini bilip kaynaklarını tarayıp Yusuf suresindeki olayları öğrendiklerini iddia etmen beyninle düşünmediğini gösteriyor. (Burada bir parantez açmak lazım: ben kaynak taraması yapmışlar da öğrenmişler diye bir şey iddia etmedim nereden uydurmuşsun? Bu senin beyninle okumadığını gösteriyor herhalde. Ayrıca Arabistan'da yaşayan Yahudiler, hristiyanlar ve müslümanlar hepsi Araplar ve hepsi arapça konuşuyorlar. Birbirlerinin her türlü hikayesini ve dini öğretisini biliyorlar.)
    Ben dedim ki; din denilen şeyin aslında yazılı değil sözlü anlatımlardan ibaret olduğunu göz ardı ediyorsun.
    Sen dedin ki; Ben hiçbiri (okuma yazma) bilmiyor demedim. Çoğu bilmiyor yazdım. (Sanki okuma yazma ile ilgili bir şey söylenmiş gibi) Bilenler de yine Yahudi ve hıristiyanlar kadar bilmiyor.
    Madem kimse okuma yazma bilmiyor o zaman kuran olmaz diyorsun. Sonra da sözlü anlatımdan ibaretti diyorsun.
    Ben dedim ki; Sözlü anlatımı es geçtiğin, insanların okuma yazma oranından dolayı tevratta yazılanları öğrenemeyeceğini iddia ettiğin için dedim ki tamamen sözlü anlatım ile parçalar halinde toplanmış kuran da olamaz o zaman. Ben kendimle asla çelişmem son derece tutarlı bir insanımdır.
    Sen dedin ki; değilsin. çünkü Tevrat’ın bilinmesi üzerinden Kur’an’ın bilindiğini (evet tutarlıyım Tevrat olmasaydı Kur'an olmazdı senin dinin tevrattan ve diğer başka Ortadoğu inançlarından copy paste), sonra kıssaların iki kitapta da aynı olduğunu (inanmıyorsan chatgptye sor), sonra okuma yazma oranının önemsiz olduğunu (evet bunun önemli olduğunu ve Arapların okuma yazma bilmedikleri için yahudi hikayelerinden bihaber olduğunu iddia eden sensin. Bana göre okuma yazma oranı elbette önemsiz), sözlü kültürün hakim olduğunu belirttin. ben de sana okuma yazma bilen Arapların bile önüne Tevrat açıp okuyup değil yahudilere sorarak Yahudilik ve islam hakkında bilgi aldıklarını ifade ettim (hayır sen Arapların okuma yazma bilmedikleri için bu hikayeleri öğrenemeyeceğini iddia ettin). Ayrıca zaten aradaki farklardan dolayı tevrat’ı kendileri okusalar da Kur’an’dakileri bilemeyeceklerini anlatmaya çalıştım. Farklı örnekler vererek de.

    Sonuç olarak söylediklerinde tutarsız olan sensin. Önce Araplar okuma yazma bilmediği için bu hikayeyi bilemez dedin, sonra ben sözlü anlatımla öğrendiler dedim. Şimdi diyorsun ki yahudilere sorarak öğrenmişler. Ben iddialarımı söylemlerimi değiştirmedim asla ve söylediklerimde son derece tutarlıyım.
    Yine söylüyorum ki Kur'an 7. Yy Araplarının bilmediği hiçbir şeyi yazmaz. Kuranda Yusuf suresindeki hikayeye kendilerinden bir şeyler katmış olmaları bu hikayenin tevrattan kopyala yapıştır bir hikaye olduğu gerçeğini değiştirmez.
    2 ...
  2. 25.
  3. antarktikada da kuranın adı geçmiyor,

    bundan sonra oluşacak kıtaların adı geçiyor mu acaba, ilim adamları bunu da araştırsın.
    0 ...
  4. 24.
  5. --spoiler--

    ben kendimle asla çelişmem son derece tutarlı bir insanımdır.

    --spoiler--

    değilsin. çünkü Tevrat’ın bilinmesi üzerinden Kur’an’ın bilindiğini, sonra kıssaların iki kitapta da aynı olduğunu, sonra okuma yazma oranının önemsiz olduğunu, sözlü kültürün hakim olduğunu belirttin. ben de sana okuma yazma bilen Arapların bile önüne Tevrat açıp okuyup değil yahudilere sorarak Yahudilik ve islam hakkında bilgi aldıklarını ifade ettim. Ayrıca zaten aradaki farklardan dolayı tevrat’ı kendileri okusalar da Kur’an’dakileri bilemeyeceklerini anlatmaya çalıştım. Farklı örnekler vererek de.

    Yine yanlış bildiğin, bu sebeple seni yanlış kıyasa ve tutarsızlığa, dahası mantıksızlığa iten sebep ana meselenin Tevrat’ın kitaplaştırılması/varlığı ile okuma yazma oranı arasındaki bağlantı olmamasıdır. ikincisi, kur’an sadece sözlü kültürle mushaf haline getirilmedi. Yani somut varlığı sadece ezbere dayanmıyor. hem yazılı hem de sözel şekilde toparlandı. Zeyd bin Sabit (r.a) öncülüğündeki ilmi bir heyet tarafından. böyle böyle öğreneceksin sıkıntı yok. bilinçli bir kafir olman cahil bir kafir olmandan daha iyidir.
    0 ...
  6. 23.
  7. Nutuk’ta da geçmiyor, ne yapak atatürk’ten mi vazgeçek?
    1 ...
  8. 22.
  9. islam'ın ilk emri oku olduğu halde okumaktan aciz insanlar, cenabı hakkın ilimden bilimden fen matematik fizik kimya biyolojiden tıp ve astronomiden coğrafyadan ve tüm bunları kuşatan kainattan bi haber olduğu zehabına kapılıyorlar. Allah kerim kitabında koca kâinatı anlatıyor bunlar antartikada takılmış kalmış..buzul kafalılar çünkü..

    --spoiler--

    Göklerin ve Arz’ın (yerin) anahtarları(şifreleri), O'nundur. Allah'ın ayetlerini örtenler; işte onlar, hüsrana uğrayanlardır. [ZÜMER (39)/ 63]

    Elbette göklerin ve Arz’ın yaratılması, insanların yaratılmasından daha büyüktür. Ancak insanların çoğu anlamazlar. [MÜ’MiN (40)/ 57]

    Göklerin, Arz’ın yaratılması ve onlarda her canlıyı türetip-yayması, O'nun ayetlerindendir. Ve O, dileyeceği zaman, onların hepsini toplamaya Kadir’dir. [ŞURA (42)/ 29]

    ve bu nevi onlarca ayet var. açın da okuyun..

    https://www.yaklasansaat.com/kurandabuyukpatlama.asp

    --spoiler--

    ----

    atom..

    Kur’an hücreden bahseder. Fakat “hücre” adıyla vermez. Çünkü “hücre” Latince oda manasındadır ve bu isim 1770’li yıllarda bilim âlemine girmiştir. Ondan önce insanlar “hücre” diye bir mefhumu bilmiyorlardı. Halbuki Kur'an 610-633 yıllar arasında Peygamber Efendimize (asm) gönderilmiştir.

    Kur'an, atom veya element manasına gelen “zerre” tabirini kullanmıştır. islam âlimleri de elementleri zerre olarak ifade etmişlerdir.

    “inkar edenler: ‘Kıyamet bize gelmeyecektir.’ dediler. De ki: ‘Hayır, öyle değil; görülmeyeni bilen Rabbime and olsun ki, o saat size muhakkak gelecektir. Göklerde ve yerde zerre kadar olanlar bile onun ilminin dışında değildir. Bundan daha küçüğü ve daha büyüğü de şüphesiz apaçık Kitap'tadır." (Sebe, 34/3).

    https://sorularlaislamiye...tomlardan-bahsediliyor-mu

    ----

    DNA..

    Kuran’da D-N-A harfleri birçok ayette yan yana gelmesine rağmen en fazla 18. surenin (Kehf) 65. ayetinde yan yana bulunurlar. Bir ayet içinde üç defa yan yana gelmişlerdir ki bu en yüksek sayıdır ve diğer Kuran ayetlerinde yoktur, sadece 18:65 nolu ayette vardır.

    Dr. Rocky Termanini adlı bilim insanının yazdığı “Storing Digital Binary Data in Cellular DNA” adlı kitap, DNA içinde dijital bilgi saklama sistemlerini anlatan bir kitaptır. Kitap Elseiver yayınlarından çıktı. Elseiver ise bilim camiasındaki en muteber kitapların basıldığı yayınevidir. Kitabın dini bir gayesi yok. Fakat kitabın sonunda bir sayfalığına Kuran’da DNA mucizesine yer vermiş. Kuran’da DNA harflerinin en fazla 18:65 ayetinde bir araya geldiğini ve bu tarihin ise genetiğin başlangıç tarihi olarak kabul edildiğini, bunun tesadüf olamayacağını ve Kuran’ın bir mucizesi olduğunu belirtiyor. ilgili, kitabın, yazarın ve kitap içindeki metnin görüntüsü aşağıdadır..

    https://www.bilimveyarati...da-dna-mucizesi-ayetleri/

    ----

    fotosentez.. (yok öylemi? o halde al sana fotosentez)

    Nefes almaya başladığı zaman sabaha ant olsun ki…” (2) tekvir/18

    Modern bilime göre Kuran’da geçen “sabahın nefeslenmesi” ifadesinin fotosentez olduğu ortadadır.(1)

    https://www.bilimveyarati...n-fotosentez-hadisesi-mi/

    ihsan Aktaş Meali
    Tekvîr Suresi 18. Ayet Açıklaması

    (*) Nefes alıp verme süreci, yani solunum, en basit şekliyle bir canlının oksijen alıp karbondioksit vermesi şeklinde tanımlanabilir. Peki, nefes almayla sabahın ne bağlantısı vardır acaba? Neden bu iki kavram ayette bir araya getirilmiştir? Sabahleyin geceden farklı birşey mi olmaktadır? Bitkilerdeki fotosentezin bilinmediği dönemlerde bu soruları sorsaydınız, sorularınız cevapsız kalırdı. Bitkiler topraktan aldıkları suyu, havadan aldıkları karbondioksit ile birleştirerek, şeker ve nişasta benzeri karbonhidratlara ve oksijene dönüştürür. Fotosentez denen bu süreçte oluşan yüksek enerjili besinler dokularda depolanırken, oksijen dışarı atılır. Kısacası fotosentez, solunum ile tam ters yönde oluşan bir metabolizma olayıdır. Solunumda karbonhidratlar oksijen ile birleşerek, su ve karbondioksite parçalanır. Demek ki solunum tepkimelerinin son ürünleri, fotosentezin ilk maddeleridir. Ama bu olay yalnız ve yalnız gündüzleri gerçekleşmektedir. Fotosentez ışık enerjisine bağlıdır ve karanlıkta gerçekleşemez. Yani ayetin ifade ettiği “sabah” vaktinde ışıklar ortaya çıkınca, “nefes almanın” şartı olan oksijen, bitkiler tarafından dışarı verilmeye başlar. (ist. Kuran Araştırmaları Grubu Mealleri) Yani geceleri, ışık olmadığı için, bitkiler fotosentez yapamazlar. Onlar da başka canlılar gibi enerji elde etmek için oksijen ve glikoz kullanırlar. Bu sırada, enerjiyle birlikte karbondioksit ve su da ortaya çıkar. Aslında, bitkiler de solunumları sırasında sürekli oksijen kullanırlar. Ancak, gündüzleri fotosentez yoluyla elde ettikleri oksijen, gereksinim duyduklarından çok olduğu için fazla oksijen atmosfere salınır. Bkz: Bitkiler Gece Fotosentez Yapar mı? - Neden? Nasıl? - - Neden ...) işte bu olaya Kur’an 1400 sene önce işaret etmiştir. Hâlbuki o zaman Hz. Muhammed’in bunu bilmesi mümkün değildi, demek ki, Kur’an 1400 sene önce yaşamış olan bir beşer sözü olamaz.

    https://www.kuranmeali.co...amp;sureno=81&ayet=18

    ----

    galaksiler arası mesafe..

    Göğü sağlam yaptık, biz genişleticiyiz. (Zariyat Suresi, 47.Ayeti Meali)

    Ayette uzayın genişliğine işaret edildiği gibi gittikçe genişlemekte olduğuna da işaret edilmektedir. Evren genişliyor mu yoksa durağan mı? Bu soruyu bilginler yüzlerce sene tartıştılar. Ancak 20. yüzyılda Edwin Hubble’ın gelişmiş teleskobuyla gözlemleri, yıldız kümelerinin hızla birbirlerinden uzaklaştığını tespit etmiş ve genişleyen Evren tezi doğrulanmıştır. Kur’an-ı Kerim ise bunu net olarak 1400 yıl önce zaten söylüyordu.

    https://suffagah.com/9-ma...-uzay-ve-alemler-ayetleri

    genişleyen evren tezi, hubble bulana kadar galaksiler arası mesafeyi kimse bilmiyordu. Kur'an bunu 1400 sene önce haber verdi..

    ----

    yerçekimi..

    o da var merak etmeyin..

    “Biz hem diriler hem de ölüler için, yeryüzünü bir toplanma yeri kıldık.” (Mürselat, 77/25-26)

    mealindeki ayette “yer çekim kuvvetine” bir işaret vardır. Çünkü, “toplanma yeri” olarak ifade edilen kelime “kifat”tır. Bu kelime, tefsirlerde “cem / toplanma, damm / çekme” yeri olarak açıklanmıştır. (bk. Zemahşerî, Seyyid Tantavî, ibn Aşur, ilgili ayetin tefsiri)

    Demek ki, yeryüzü “kifat” olarak yaratılmıştır ki, insanları dağılmaktan kurtarıp, üzerinde toplasın, kendine çeksin. Bu ise, yerin bir çekim merkezi olduğunu göstermektedir.

    Kur'an’ın inmesinden yaklaşık bin yıl sonra tanımlanan Dünya'nın dört büyük kuvvetinden birisine, bundan yaklaşık bin yıl önce Kur'an'da dikkat çekilmesi, Kur'an'ın Allah'ın katından indirildiğinin delillerinden sadece biridir.

    https://sorularlaislamiye...-kanunu-kuranda-var-midir
    ----

    cahillere saygılarımla, daha var mı başka? ..evet..
    1 ...
  10. 21.
  11. Bütün yer bilimi ve gok bilimi bilgisi kuranda tümüyle yanlıştır. Hatta ondan binlerce yıl eski Yunan, mısır, babil, Hint astronomisinden bile geri, yıldızlara atılan taşlar diyecek kadar cahildir.
    2 ...
  12. 20.
  13. 19.
  14. antartika diye bir kıta yoktur.

    (bkz: antarktika)
    0 ...
  15. 18.
  16. 17.
  17. Tüm dini kitaplar ortaya çıktığı bölgedeki bilgilerden derlenmedir. Cehennem vikinglerde soğuktur araplarda ise kavurucu sıcaktır.
    2 ...
  18. 16.
  19. Ben bildiklerimi yapay zekadan öğrenmedim okuyarak öğrendim. Yapay zekadan da öğrenebilirdim bu beni cahil yapmaz. Chatgptyi örnek göstermemin sebebi iddiamı ispatlamak. Hadi beni siktir et Dadaloğlu derki... Bir de her şeyi hatırlayamıyorum hafızam o kadar iyi değil. Yapay zekayı hatırlatıcı olarak kullanıyorum.

    Sözlü anlatımı es geçtiğin, insanların okuma yazma oranından dolayı tevratta yazılanları öğrenemeyeceğini iddia ettiğin için dedim ki tamamen sözlü anlatım ile parçalar halinde toplanmış kuran da olamaz o zaman. Ben kendimle asla çelişmem son derece tutarlı bir insanımdır.

    Diğer meselelere gelince onlar için de pek çok şey söylerim ama meseleyi uzatıp paragraflarca yazı yazmanın alemi yok. Ben yazmaya millet okumaya üşenir.
    1 ...
  20. 15.
  21. Niçenintorunu;

    Ben hiçbiri bilmiyor demedim. Çoğu bilmiyor yazdım. Bilenler de yine Yahudi ve hıristiyanlar kadar bilmiyor. Hatta okuması olanlar dahi dini konuları veyahut islam’a karşı argüman geliştirmek için ehli kitaba danışırlardı.

    Madem kimse okuma yazma bilmiyor o zaman kuran olmaz diyorsun. Sonra da sözlü anlatımdan ibaretti diyorsun. Kendi kendini mortingen eden birisin resmen hahaha. Yazdıklarını bence son bi defa oku.

    senle farkımız şu: ben bildiklerimi yapay zekadan öğrenmedim. açtım kuran ile Tevrat’ı karşılaştırarak baktım. öyle orda yazılan kadar hafif bi fark yok. Tanrı ve peygamber konseptleri, olayların detayları tamamen farklı.

    Buna rağmen 6. Ve 7. Yy Arapları birçok peygamberin adını bilir, bölgesini bilir, kimlere gönderildiğini bilir. Bahsettiğin kulaktan dolma, sözlü anlatı gereği. Atalarından ve ehli kitaptan duyup öğrendikleri kadar. Yani yüzeysel. Dolayısıyla başta iddia ettiğin gibi kur’an’dan bilmedikleri yok meselesi bir saçmalıktan ibaret. Mesela o dönem Araplar Rumlarla perslerin savaşıp da kimin kazanacağını bilmiyordu ama ayetle haber verildi önden? Yani senin dediklerinin tutarlı bir yanı yok.

    En başta dediğim diğer peygamber kıssaları ve doğa olayları ile ilgili ayetlerden verdiğim örnekleri kabul ettin sanırım ki bir tek ilk örneğe takıldın. ilginç.
    0 ...
  22. 14.
  23. Kuran coğrafya kitabı mı? Yazsa sanki iman edecek keferenin derdine bak.
    1 ...
  24. 13.
  25. --spoiler--
    7. yy. araplarının çoğu müşrik ve yine okuma yazma bilmiyor çoğu. üstüne yahudi ve hıristiyanların dilini bilip kaynakları tarayıp yusuf suresindeki olayları bildiklerini iddia etmen beyninle düşündüğünü göstermiyor yani.
    --spoiler--
    daha saçma iddialarda bulunmadan biraz beyninle düşün.

    madem kimse okuma yazma bilmiyor o zaman kuran diye bir kitap da olamaz. çünkü din denilen şeyin aslında yazılı değil sözlü anlatımlardan ibaret olduğunu göz ardı ediyorsun. arapları cahil olarak devri de cahiliye dönemi olarak anlatan dine inandığın için bu inanışın hikayelerin toplumda bilinmediğini düşünmen normal. ama bu devirde bu kadar cahillik normal değil. hiçbir şey bilmiyorsan chatgptye sor bildiklerinin doğru olup olmadığı ortaya çıksın. 1400 sene öncesinde yaşamıyoruz ki yaşasan zaten kendin görürdün nereden bildiklerini.
    chatgpt tevrat kuran aradaki farklar:
    Sonuç:
    Kur’an’daki Yusuf kıssası, Tevrat’tan bilinen temel yapıyı korur ama daha kısa, daha öğretici ve ahlaki bir kurguda yeniden anlatılır.

    Tevrat anlatısı ise daha dramatik, insanî ve edebî derinliklidir; Yusuf zaman zaman zaaflı bir kahraman gibidir.
    2 ...
  26. 12.
  27. Kuranda güneşin günlerce doğmadığı ya da batmadığı kuzey ülkelerinde orucun nasıl tutulacağı da yazmıyor. Bu kıtaların varlığını bilmeyen biri demek ki yazarı.
    1 ...
  28. 11.
  29. eğer her bilgi yazılsaydı hemen inanırdınız bu sefer de sınav olmazdı. sizin derdiniz islam olmuş, inanmıyorsanız da saygı duyun...
    0 ...
  30. 10.
  31. --spoiler--
    ama bu denizcilik tarihi, burada kutsal kitapta yazıp yazmama mevzusu var ki orada geçmiyor.
    --spoiler--

    doğru. ben aslında şunu demek istedim: orda yazmaması bile müslümanlar tarafından keşfedilmesine engel değil esasen. çünkü mesela kur'an'da tam geçmeyen konularda diğer doğa ve yaratılıştan bahseden ayetlerle motive olup farklı icatlar yapan veya farklı ilim dallarını geliştiren, temellerini atan bir sürü müslüman alim var.
    0 ...
  32. 9.
  33. evet o zaman biraz daha eleştirel yaklaşalım bakalım kendi ayağına nasıl sıktın:

    1. tevrat'taki ve diğer kaynaklardaki yusuf peygamber kıssası ile kur'an'daki kıssa bir değil. detaylar farklı. ortak olan yani bilinen dediğin şey, ismi ve çıktığı, geldiği bölge gibi temel bilgiler.

    2. yahudi-hristiyan anlatıları 7. yy. araplarının anlatıları değil. arapların bu bilgilerden haberi yok. yahudi değiller ya hani ona da mı kafan basmadı? hıristiyan olan arapların bir nebze bilgisi vardır o da kur'an'daki bilgiler değil. 7. yy. araplarının çoğu müşrik ve yine okuma yazma bilmiyor çoğu. üstüne yahudi ve hıristiyanların dilini bilip kaynakları tarayıp yusuf suresindeki olayları bildiklerini iddia etmen beyninle düşündüğünü göstermiyor yani.

    hahahhahaahha
    0 ...
  34. 8.
  35. biliyorum hacı, denizcilik tarihi ile bir ara çok ilgilienmiştim hatta vikiglerinde bu günkü kanada'nın kıyılarına kadar gittikleri ve orada yerleşim kurdukları biliniyor ama bu denizcilik tarihi, burada kutsal kitapta yazıp yazmama mevzusu var ki orada geçmiyor.
    1 ...
  36. 7.
  37. yusuf suresi hakkında chatgpt'ye sordum kalpleriyle değil de beyniyle düşünenler için ibretlik bir cevap verdi.
    Sonuç:
    Yusuf Suresi'ndeki olayların tamamı daha önceki yazılı kaynaklarda (özellikle Tevrat) bulunduğu için 7. yy Araplarının bu kıssayı doğrudan Allah’tan başka kimsenin bilemeyeceği bir bilgi olarak görüp görmemesi, kişinin Kur’an’a olan yaklaşımına bağlıdır.

    inanan için: Bu anlatımın "gaybdan haber" olduğunu ve Allah tarafından bildirildiğini kabul eder.
    Eleştirel yaklaşan için: Bu kıssanın dönemin Yahudi-Hristiyan anlatılarından dolaylı öğrenilmiş olabileceği düşünülür.
    2 ...
  38. 6.
  39. --spoiler--
    ona bakarsanız kuran'da amerika kıtasıyla ilgili ayette yok
    --spoiler--

    doğru ama yine de şöyle bir durum söz konusu. alıntılıyorum:

    "kristof kolomb amerika'ya ulaştığında orayı hindistan sanmıştır ve amerika kayıtlara geçmemiştir. amerika çok sonra ameriko vespuçi tarafından keşfedilmiştir. bu yüzden kıtaya onun adı verilmiştir. ameriko vespuçi yeni dünyaya ayak bastığı sırada piri reis sultan süleyman'a hediye ettiği el çizimi haritasında amerika kıtasını açıkça göstermektedir.

    piri reis haritası günümüze kalan, amerika kıtasını gösteren en eski haritalardan biridir. osmanlı amirali piri reis tarafından 1513'de çizilmiş olup, avrupa ve afrika'nın batı kıyılarını ve güney amerika'nın doğu kıyılarını gösterir. aralarında kristof kolomb'a ait bir haritanın da bulunduğu yirmi kaynağı bütünleştirerek hazırlanmış, 16. yüzyıl avrupa ve müslüman denizcilerinin coğrafya bilgilerini içeren değerli bir tarihi belgedir.

    bu madde piri reis'in birinci haritası hakkında bilgi vermektedir. piri reis 1528'de amerika'yı gösteren ikinci bir harita yapmıştır.

    piri reis haritası, yapıldığı dönemdeki yirmi haritadaki coğrafya bilgilerini, yanlışları ve doğruları ile bütünleştirmiş tarihî bir belgedir. bu haritaların bir kısmının düşman sırrı olması ve kenar notlarının tutsak edilmiş ispanyol ve portekizli denizcilerin ifadelerini de içermesine bakılırsa, bu aynı zamanda değerli bir denizcilik istihbarat çalışmasıdır. bunca malzemenin bir elde toplanabilmesi osmanlı bahriyesinin 16. yy'daki askeri gücünün bir göstergesi olarak görülebilir.

    yani piri reis henüz batılıların bir tarafında pireler uçuşurken kristof kolomb'un kendi çizimlerini ele geçirmiş buranın hindistan olmadığını anlamış ve tekrar yorumlayarak amerika'yı keşfetmişti."

    hatta bu bilgilere dayanarak, mustafa kemal'in amerika'nın ilk defa türkler tarafından keşfedildiği iddiası var. fakat bu iddianın mustafa kemal'e isnadı sahih mi bilmiyorum.
    2 ...
  40. 5.
  41. --spoiler--
    kuranda 7. yy araplarının bilmediği hiçbir şey yazmaz.
    --spoiler--

    olm bi halt bildiğin yok sus bari rezil olma. sanarsın şarkiyatçı. cahil cahil konuşuyor.

    yusuf suresi'ndeki olayları 7. yy arapları ve peygamber bilmiyordu. doğa olayları ile ilgili ayetleri hiçbiri bilmiyordu. önceki peygamberlerin yaşadıkları kıssaları bilmiyorlardı. daha sana sayarım da utanma arlanma yok sende.
    0 ...
  42. 4.
  43. Kur'an daha Dünya'nın yuvarlak olduğunu bile bilmiyor. Amerika kıtasını nereden bilsin?
    2 ...
  44. 3.
  45. ona bakarsanız kuran'da amerika kıtasıyla ilgili ayette yok, olsaydı zaten müslümanlar keşif ederdi.
    7 ...
  46. 2.
  47. kuranda 7. yy araplarının bilmediği hiçbir şey yazmaz.
    7 ...