Ekonominin, zamların bunalttığı, emeklilerin, öğrencilerin büyük zorluklar yaşadığı, avrupa ve abd ile aramıza duvarın girdiği, hobilerin pahalılaşıp uzaklaştığı, tatilin çoğu kişi için bir hayal olduğu bir türkiye’ ye sebep olduğu için kırgınlık duyulan seçmen.
" türbanlı bacımızın üzerine işediler ve bebeğiyle top gibi oynadılar " masalına inanan saf kişilerdir.
bütün ölçüleri türbandır ama parktaki türbanlıları tenkit etmezler. anladın sen onu !..
bahçelinin dem partililerin elini sıkması ve reislerinin "sayın bahçeli güzel bir adım attı destekliyorum" açıklaması hakkında sessiz kalan seçmendir.
ki bunlar zamanında çözüm süreci denilen ihanet projesini destekleyen ve pkk lıların dağdan indirilip ayaklarına savcı hakim gönderilip affedilmelerini alkışlayan tipler. biz o günlerde isyan ederken "analar ağlasın mı istiyorsunuz" diyorlardı süreci desteklemek için. sonrasında akp istediği oyu alamadı bombalar patlamaya başladı çözüm süreci masası devrildi. bu seçmen o zaman bizi pkk cı olmakla suçlamaya başladı. halbuki daha birkaç hafta öncesinde pkk lılar ile beraber türküler söyleyen kendileri idi..
şimdi yeni bir çözüm sürecine doğru gidiliyor. sözlükteki malum nickli arkadaşlar nasıl dönecekler nasıl kıvıracaklar iyi izlemek lazım. bunlar kıvırma konusunda o kadar mahirler ki benim diyen dansözü mesleğinden ederler o derece.
Almanya'nın Eski Başbakanı Angela Merkel, Erdoğan'ın 3 milyar Euro karşılığında Suriyelilerin Türkiye'de kalmasını kabul ettiğini açıkladı:
"Cumhurbaşkanı Erdoğan ile göçmen sorununda çalışmanın karşılığı vize serbestisi idi. Bu önemli konuydu.
Erdoğan, Başbakan Davutoğlu ve AB'de ilgili çevrelerle de görüştük. Sonunda anlaşmaya varıldı. Anlaşmaya göre AB, Türkiye'ye 3 milyar Euro verecekti ve Suriyeli göçmenler, Türkiye'de kalacaktı.
Biz 3 milyar Euro'yu verdik. Suriyeliler orada kaldı. Türkiye ile yaptığımız anlaşma, Avrupa'ya göçü yüzde 95 azalttı."
--spoiler--
zeki ve entelektüel bir seçmendir. yasakçı zihniyete karşı cevabını sandıkta verir.
--spoiler--
Yasakçı zihniyet sizsiniz.
Roblox'u yasakladınız.
Wattpad'i yasakladınız.
instagram'ı yasakladınız.
Discord'u yasakladınız.
Arka Sokaklar'ı kaldırttınız.
Andımızı kaldırdınız.
Bütün bu haltları yaptınız, ama biz yasakçı zihniyet olduk.
HADi LAN ORADAN YALAKA SENi!
Çoğunluğu 1980 ler ve 1990 larda alım gücü yüksekken ev almış , 2000 lerde 45 yaşını görmeden emekli olmuş, kira vermeyen 50 yaş üzeri insanlardır. Hallerinden gayet de mutludurlar. Akpye oy vererek laik, eğitimli, kariyerli, şehirli, vatandaşlara karşı ülkede siyasi gücü ellerinde tuttuklarını düşünürler.
20 yılda nasıl bir ülke yarattıklarının farkında değiller.
eğitimde dünya standartlarında normal - kabul edilebilir bir eğitim sistemine sahip olabilmemiz için en az 15 yıl gerekir.
15 yıl süre tanılanacak bir çalışma-yapılanma programı uygulansa bile dünya standartlarında bir eğitim sistemine yine sahip olamayacayız.
neden mi?
ne iş yaparsanız yapın aslolan insan faktörüdür. dünya standartlarında eğitim sistemine sahip olacak insan kaynağımızı yok ettik.
üniversiteler başta olmak üzere eğitim sisteminde görevli insanlara bakın.
en değerli insanlarımız adeta bu ülkeden ceketini alıp gitti.
--spoiler--
tam bir koyundur.
hükümetin ve trollerin söylediği her şeye inanırlar.
uzun adam atatürk için yahudi ajanı dese bütün akp seçmenleri buna inanır.
--spoiler--
CUMHURiYET HALK PARTiSi SEÇMENiYLE EŞ DEĞERDiR, SONUÇ OLARAK HER iKi PARTiDE ÜLKEYi GÜZEL YÖNETEMiYOR, ATATÜRKÜN iZiNDEN GiTMiYOR, ÜZERiNE DÜŞEN GÖREVi LAYIKI iLE YAPMIYOR, YANi BU DURUMDA HA AK PARTiYE, HA CUMHURiYET HALK PARTiSiNE OY VERDiK, NE FARK EDER?
akp seçmeni hakkında o kadar kötü yorum yapanlar var ya ; yok koyun yok gerizakalılar felan yazmışlar hep , bunların çoğu akp lidir ama kanıtlayamam . abi partiyi bu kadar kötüleyen varken neden hep win alıyor bu parti ??
--spoiler--
cumhuriyet halk partisi seçmeniyle eş değerdir, sonuç olarak her iki partide ülkeyi güzel yönetemiyor, atatürkün izinden gitmiyor, üzerine düşen görevi layıkı ile yapmıyor, yani bu durumda ha ak partiye, ha cumhuriyet halk partisine oy verdik, ne fark eder?
--spoiler--
Abi işte aradaki fark bu. Onlar kendi yönetememe sebeplerini de akpye atıyorlar. Nerde bu amk istanbulu hani kendi kendine yeten bi şehirdi? istanbulun öz kaynakları istanbulu çevirmeye yeterdi hani? Ne oldu da ilk seneden paris bankalarından krediler çekildi, etilerdeki araziler satıldı ne oldu? iki günde bir vatandaşın götüne niye yeni bir zam giriyor? Gelene kadar biz hallederiz, biz yaparız, biz ederiz. Geldikten sonra yapmamıza izin vermiyorlar, bizim önümüzü kapatıyorlar. Ulan 60 milyon lira konsere vermene izin veren, o kadar parayı halka harcamana neden izin vermesin?
akp'nin %30 oyu yok. o oy erdoğan'ın. bunu da 20 küsür senelik aralıksız propagandasına borçlu. kamu kaynaklarını troll, yandaş medyaya akıtıp oradan narkozu dayayıp durmalarına. din sömürüsü, kutuplaştırma, karşıyı şeytanlaştırma şu bu hiç girmiyorum bile.
akp seçmeni özelinde değil...
genel olarak bizim gibi ülkelerde ne vatandaş, ne yurttaş, ne birey olamamış insan topluluklarında demokrasi bir lanettir.
demokrasiyi sandık-seçim olarak görüp, üç kurt bir kuzunun akşam yemeğinde ne yiyeceklerini oylamasını düşünürseniz; bizim gibi ülkelerde demokrasi budur.
ortaya çıkan negatif durum, olumsuzluklardan bağımsız olarak akşam yemeğinde ne yiyecekleri oylaması yapılan 3 kurt 1 kuzunun toplumunda bir de seçmene saygı veya tercihine, düşüncesine saygı demeleri yok mu?
düşünceler tercihler eylemler saygı duyulmak için değil de eleştirilmek için vardır. eleştirilmeyen sorgulanmayan-sorgulanamayan bir düşünce - karar sağlıklı ve sağduyulu olabilir mi?
doğru veya yanlışlığı nasıl ortaya çıkacak, nasıl test edilecek?
bırakın düşünceyi kişilere bile saygı duymak zorunda değiliz.
kişiye saygı kişiliğine değil, yaptığı işe, ortaya çıkardığı değere göre oluşur.
mutlak bir itaat anca hayvan sürülerine empoze edilir.
ne bileyim...
biri sizin hakkında olumsuz kötü düşünce içindeyse onun düşüncelerine saygı mı duyacaksınız?
biri yaptığı eylem-davranışla size zarar verirse onun kişisel hakları mı diyeceksiniz?
soğuk bir kış zamanı cafe de cam kenarında sabah güneşi içeri sızarken çok güzel bir kahvaltınızı ederken; kaldırımda size bakıp burnunu karıştıran birine kalkıp "bu onun düşünce değer yarısı. bu onun bireysel özürlüğü" diye eylemine ve değer yargısına saygı mı duyacaksınız?
sokağınızda olan 100 binada 1.000 daire sahiplerinin arasında oylama yapılsa ve çöpler köşebaşında çöp konteynerine değil de sokağa atılabilir kararı çoğunluk olarak çıksa; ya da tam tersi olsa, azınlık sokağa çöp atma hakkı istedi diye onların düşüncelerine, eylemlerine saygı duyup kişilik hakları var diye sokağı yemek artığı çocuk bezi vs mi dolmasına izin vereceksiniz?
avrupa'nın yüzlerce yıl süren ve yüzlerce milyon insanının hayatına mal olan, büyük bedeller ödediği bir sistemi rejimi biz 15 yılda bu ülkeye bu insanlara empoze ettik.
üstelik milyonlarca insanımızın canı kanı pahasına yüzlerce yıl sürecek acılara katlanma maliyetini ödemeden buna sahip olduk.
alın teriyle zorlukla çalışıp para biriktirip değil de babasının hediye ettiği, her 2-3 yılda bir değiştirdiği spor araba veya son model telefona sahip olma savurganlığı yapan hayırsız evlat gibiyiz.
bunun için demokrasiyi sen yemek yerken karşında burun karıştırma olarak algılıyoruz.
bunun için özgürlüğü sen yemek yerken burnunu karıştırma olarak yaşıyoruz.
bunun için haklarımızı tercihli bir cehaletten yana kullanıp cehaleti, yetersizliği, eğitimsizliği, bilgisizliği bir hak olarak savunuyoruz.
en acı olan da "ben çoğunluğum haklıyım - ben azınlığım benim haklarım" diye aptalca tartışıyoruz.
demokrasi azınlığın veya çoğunluğun, parmak-baş hesabı yapılan bir oylama sistemi değil de erdemli insanların ortaya koyduğu bir arada yaşama sanatıdır.