denildiği gibi bir (bkz: yıldız tilbe) şahaseridir.
aga bu ne ya. beni gerçeklikten koparıp hayal alemine sokan şarkıdır. bazen diyorum ki yıldız benim benim en yakınım. öyle dokunuyor allahın cezası kadın içime. yıldızlar yasaklansın.
hiç bir sike derman olamayacağını çoktan belli olan kurum, kuruluş, tıp alanı.
hayatta bana söyleyin dene yanıl çalışan bir sağlık kuruluşu? aha bunlar. insan üzerinde resmi olarak antidepresan denerler. bunu bile bile gittim tedavi olmaya. ''doktora'' son derece net bir biçimde derdimi anlattım, yazması gereken ilacı söyledim. kadıncağız allahtan egosuz çıktı da yazdı dediğim ilacı. öyle mucize beklemeyin, üzerinizde deney yaparlar büyük ihtimalle. beyninde problem varsa tek doktor sensin unutma. uzun zamandır egomun bu kadar okşandığını hatırlamıyorum. dinledi doktore hanım bir kaç kelime ederken araya girdim. şu ilaç lazım bana diye. yazdı lan gerçekten. belki özel hastane diye bilmiyorum. neysem, derdime derman diyemem. maksimum aracı derim.
bütün girdileri okudum dişe dokunur bir şey görmedim. dostiler kirve emanet etmektir. çocuğunun kirvesi önemlidir. özetle anlamı şudur. ''bana bir gün bir şey olur bu çocuk sana emanet''. benim geldiğim yerde durum böyleydi.
benim kirve isviçre'de yaşadığı için çok görme fırsatı buladım. hakkın rahmetine kavuştu zaten. hayatımda dört defa gördüm kendisini. ilki kirvem olduğu gün hatırlamam fotoğraflardan bilirim. ikincisi ben 9 yaşındayken keldi bana bisiklet aldı gitti. ikincisi 16 yaşımda bana 3000 tl harçlık verdi, ''bir sıkıntın olursa benden başkasını arama'' dedi gitti. en son gördüğümde 19 yaşımdaydım hiç unutmuyorum. babama ''yurttan çıkıcam bana ev tut'' dedim. babam ''götün başın oynayacak senin belli, siktir lan'' dedi. yanımızdaydı kirvem yılmaz abim. ''sana çekmiş çok konuşma'' dedi babama. ben hayatımda ilk ve son defa babama böyle konuşan gördüm. cebime harçlığımı koydu ''çık eve nereye istiyorsan'' dedi. ondan aldığım götle ben ilk evime çıktım.
yılmaz abi sen bana bu kıyakları yaptın senin kızını her zaman instagramdan takip ediyorum bir hata yaparsa uyarayım diye. senin bana yaptığının gerekirse bin katını kızın için yaparım. o iş bende rahat uyu.
yıllar yılı reddettim. ''kerhane tatlısı kanka çok güzele bilmem ne''. hep söyledi bana. gökten peygamber inip buyur etse siktiri yer benden. hamur ve şerbet. bu tatlı olamaz kardeşim sen sadece intihar etmeye çalışıyorsun. anlattım ''sende çok banalsın'' dendi. he yarram hamura şeker döküp yiyen sizsiniz banal olan benim.
hele ki baklava çok özel bir tatlı. türkiye'de yapabilen 100 adam vardır yada yoktur. malzeme falan kısma affetmez. usta yapacak anca öyle yenir kıtır kıtır. bu halka yarrağıma pekmez sürsem yediririm çok net. o yüzden bana çok normal geldi. oyna devammmm.
emmy ödülü alıp bunu sikmeyen daha görmedim. eminem'inden drake'ine hepsine verdi. eline götüne sağlık abla eyw. severiz ama kaliteli bir kadın. bu kadın hakkında tek içimde kalan şey (bkz: kendrick lamar)'dır. bu elaman bu kadını tek hak eden insandır. ah be dosti seni çok iyi anlıyorum ama sen mahalle çocuğusun bu karı senle düet yapar ama sana bakmaz. senle takılmayı sever ama devamını getirmez. evet kanka hepsinden daha zekisin. evet kanka sen konuşunca herkes susar. evet kanka sen en iyisisin ama bu karılar buna bakmaz. new york'lu piç kurusu asap rocky varken sana ne olursa olsun bakmaz. sen ne olursan ol. campton'da doğmuşsun kardeş bu kadına ny piçi lazım durum senlik değil. ee dosti coğrafya senin içinde kadar. neysem efsaneyi buraya bırakalım. https://www.youtube.com/watch?v=Dlh-dzB2U4Y
mahallede bir kadın var gelmiş 30 yaşına. herkes biliyor satıyor. gittik buna arkadaşımla nedir alalım diye. getirdi bize. direkt dedim ''neyden yaptın''. anlattı bir sürü bir şey. ''geç onları etili nereden aldın'' dedim. kadın şişeyi gösterdi. taş gibi bandrolü var. içilir. bakılması gereken şey budur. etile bakacaksınız nedir ne değildir diye. zaten üç marka var.
mekana gideceğiz geçen hafta cuma. önden biraz içeyim şundan. 30cl cin içtim ev yapımı. kafalar güzel ama kendimdeyim. çıktım dışarı dedim ne olur ne olmaz araba işine girmeyim direkt taksi. taksiye bir bindim. çankaya buz gibi taksici fullemiş klimayı. lan sıcağa girince bir çarptı beni. dünya ayağımın altından kaydı. mekana gittim ama hiç ama hiç bir şey hatırlamıyorum. bira almışım atmışım sevmedim diye başka marka almışım onu da içmemişim. çıkmışım yemek yemeye, yemeği yememişim. 100 tl kar edelim diye çıktığım bu yolda 300 tl içeri girdim bir gecede.
kardeşim şunu yapıyorsanız tek kriteriniz gerçeğine yakın yapmaya çalışın. mayasını mı çok yapıyorsunuz, şekerini mi çok koyuyorsunuz bilmiyorum ne zaman içsem dünyam kayıyor. alkol alacağız eğleneceğiz biraz, kimse ölmek istemiyor amk.
türkiye'nin gelmiş geçmiş en iyi rap müzik sanatçısı.
lan harbiden nereden nereye. biz olgunlarda takılıyoruz üniversitede. soul mekanın ismi bilen bilir. bunlar yan mekan olan alarga'da takılıyor. bize bedava konser afişi getirirdi ezhel ve arkadaşları. hiç rap map anlamayan arkadaşım ''yok kardeşim saol işimiz var o gün'' diyerekten ezhel'e verdiği afişi geri veriyor birde azarlar ses tonuyla. dilenci gibiydi lan bu elaman. mekanın sahibine de şikayet ediyordu ''bunları niye alıyorsunuz içeri'' diye. yıllar geçti üstünden. wolsfagen arenaya 3 arkadaşımı götürdüm bunun konserine 2018 yılında. müptezel albümü çıkmış daha 1 yıl önce. 300 lira para vermiştim biletlere. o zaman ayıldım ben bu eleman olmuş diye.
şimdi tekrar dönüp bakıyorum avrupa'da en önemli festivalde amerikalılarla birlikte çıkıyor. vay amk. kusura bakma dosti bilemedik kıymetini. konserini sikimize takmadığımız günden konserine gelmediğimiz güne. saygı+
hayatımda en çok dinlediğim albüm olan (bkz: lights out) albümünün ortağıdır aynı zamanda.
ben allahtan razıyım kardeş en iyisi bu. sene 2019 altımda ibne kot şortu var. bileğimde ''look ı can fly mom'' çorabı. bir eleman tuttu beni beni bağdat caddesinde. dedim ''birader siktir git''. ''yok dedi gitmem, sen gelceksin benimle''. gittim karanlık bir pasaja ''bak dedi bu benim dövmem''. lan adam travisin ismini kaval kemiğine yazdırmış. dedim ''okey napıyım?'' lavuk telefonunu gösterdi kapakta travis. dedim ''okey dayı bende seviyorum, beni niye çağırdın?''. ''bekle'' dedi bekletti on dakika. geldi bir sigara yeminle 25cm. hiç hayatımda görmedim öyle bir şey. lavukla bir arkadaş oldum. evinde kaldım, evimde kaldı. hala aynı şehir kovalarız görüşelim diye.
az uz bir sanatçı değil bu elaman. bir tane var ölene kadar dinleriz. dinleyeni bulup severiz.
jenifer lawrence'nin en güzel olduğu film bu sanırım. ya ben ağlayan kadına hiç dayanamıyorum. içim hemen eriyor ve ne derse okey demek istiyorum. yeter ki ağlamasın benimde içimin parçalanması dursun. yönetmen de dibine dibine girmiş amk. full ağlatmış minnoşumu. gerçekten hayran kalıyorum kadına. mimiklerini ısırmak istiyorum. zaten parıl parıl teni var kadın her an yeni seks yapmış gibi geziyor, inanılmaz. en güzeli bu ya. bu kadar ünlü olması tesadüf değil. bakış dayı. bakışları hep bir şey anlatıyor. en sevdiğim.
filmin beni yakaladığı bir diğer nokta öfke krizleri. öfke krizinin nasıl bir dert olduğunu yaşayan bilir. filmde çok iyi anlatıldığını düşünmüyorum ama gerçekten öfke anında o uğultu sesi ve seslerin birbirine girmesi güzel betimleme. öfke sorunun güzel bir yanı var. hayatta neyin sizin için değerli olduğunu kestirmeden anlıyorsunuz. başınıza bir şey geliyor ve öfke krizi geçirmiyorsanız demek ki önemli değil diyorsunuz ve birazda önemli olsa bile sikinize takmıyorsunuz. ama sizi krize sokacak bir şey olduğunda bunun sizin çok önemli olduğunu anlıyorsunuz ve bir daha yaşanamaması için çaba gösteriyorsunuz. 25 yaşına kadar bu belayı taşımış ceremesini çekmiş biri olarak yıllardır hiç yaşamadım. neyin beni sinirlendireceğini çok çok önceden kestirdiğim için hiç farkında olmadan önlemini alıyorum. deneyin.
kaba seks anlamına gelen dayak atmalı cinsel ilişki türü.
bunu beceremedim ya. çok romantik bir derdim var bu konuyla. kıyamadım hiç. elalemin karılarını yataktan neredeyse sakat çıkartıyordum ama sevdiğimi dövemedim amk. halbuki herkes sever yatakta biraz sertlik. niye öyle oldu. çok içimde kaldı.
ya amına koyayım ben anlamıyorum gerçekten ya. bu suç nasıl kullanıcıya kalıyor. millet ateş püskürüyor yok ''vicdanınız yok mu?'' yok ''kendiniz çıkamıyorsunuz adamlara getirtiyorsunuz''. ya kardeş ben nerde bileyim amına koyayım ya. hava durumunu mu takip edeceğim yemek söylemek için . benim evime yürüyerek ve araba ile gelen kargoda var. nerden bileyim amk. bütün gün pc başında geçirdiğim oluyor. söylüyorum direkt. havadan haberim bile yok çoğu kış günü.
amına koyayım riskli ise dükkanların sipariş kabul etmemesi gerekiyor. bunu biz hesaplayıp düşünemeyiz. belki kar yağmadı yol dondu kaygan bilmem ne. bizim hesaplayacağımız bir şey değil suç niye bizim oluyor anlamıyorum. amına koyacam sabahtan akşama kadar kurye konuşuluyor her yerde. kurun artık şu siktiğimin sendikasını da haklarınızı savunun amk. toplanıyor musunuz eylem mi yapıyorsunuz. sokacağım getireceğiniz yemeğe. parayla aldığımız hizmete vicdan yaptırıyorsunuz. kaç aydır yemek söylesem mi söylemesem mi sancısı çekiyorum.
Şarkı budur. Her dinlediğimde "bu kadın harika şevişiyordur" hissi geliyor. Hemen googliyorum sibel teyzeyi. O gelen his biraz gidiyor ama hala var. Severiz severiz. Sevişmek istediğini açıkça söyleyen delikanlı kızları severiz.
Uludağ'a geldik, bizide kendinize benzettiniz. Gece gece girdiğim girdiye bak.
alkolden daha zararlı değildir, olamayacak maddedir.
ya yıllar yılı yazdım cizdim. söyledim anlattım. bıktım usandım. bıraktım. kimseye ağzımı açmıyordum bu konuda. şimdi alın götünü siktiklerim. alın izleyin. https://www.youtube.com/watch?v=G4tLjTXrDfo
yani illa ingiltere'de araştırma yapan bir adamın söylemesi gerek demi? lan hiç kullanmamışsın hayatında. e yarram ben 15 yaşından beri içiyorum. sence benden daha çok biliyor olabilir misin? lan ben neredeyse asfalt yiyecektim kafam olsun diye. bana buraya gelip yok çok zararlı yok şöyle yok böyle, yok esrarkeş falan demeyin amk. heralde zararlı yarram. içine duman çekiyorsun bunun bir yararı olabilir mi? telefonla oynamakta zararlı. çok fazla ekmek yemekte zararlı. şeker yemek direkt intihar. sen iki gram aklınla bunu yasak ettin diye yada öyle olsun istedin diye, insanllık tarihinin en başından beri kullanılan bu şeyden kimse vazgeçmez. bunu bir anlatamadık. şimdi hiç bir sikim bilemeden torbacıdan bir şeyler alan insanlar var. hadi bakalım göreceğiz neler olacak.
yukarıda linkini attığım videoyu iyi izleyin. sonunda en zararlı madde sıralaması yapılıyor özellikle orayı. bilimselinden. sizler, insanlar, bilmediği konuda atıp tutan insanlar. yazın her yere. şöyle zararlı böyle zararlı bilmem ne. sırf bu yasak muhabbetine saf salak insanlar dışarıda meth içiyor. o kadar yaygın ve ucuz ki anlatamam. her yerde görüyorum her yerde. kafede tuvalete giriyorum kokusunu alıyorum. ve bunu çok sık yaşıyorum. şuan canlı canlı çürüyor bu insanlar. salsaydınız şunu tekele gider gibi gidip bir fişek alıp akşamı edecekti. şimdi oçe torbacıların elinden neler alıyorlar. bakın buraya yazıyorum. 3 yıl ya, 3 yıl sonra büyük bir meth savaşı başlayacak türkiye'de. insanları kurtarmaya çalışacaklar ama çok geç kalınmış olacak. herkesin bir tanıdığı meth yüzünden ölecek. aha yazdım.
hala türkiye'de yasal olamayan maddedir. kullanması, taşıması ve satılması yasaktır.
ya bacım senin bu yıkık halin ne olacak böyle. sürekli olarak bomboş, hiç bir fikir belirtmeyen girdiler üretiyorsun. normalde umurumda olmaz banane ama bunu yaklaşık 9000 kez yapmışsın. vallahi içim ezildi. okumaya çalışıyorum hiç bir şey anlatmıyorsun.
bir insan nasıl sözlükle her yazılanı ama her yazılanı oylayabilir ya? senin bir hayatın yok mu? bir şey beğenmen kimseye bir şey hissetirmiyor çünkü her şeyi beğeniyorsun. kendine gel artık rica ediyorum. on yılı aşkın sözlük hayatım var senin kadar yıkığını zor gördüm. yazık günah beee.
nedenini bilmediğim şekilde iç anadolu yöresine yapışmıştır ama anavatanı gaziantep'dir.
kuru hali iğrenç kokar. çorbası 7/10. bütün annelerin sıktıkları yalanlara alet olan bir çorbadır. yok şifa bilmem ne. şuna iyi gelir buna iyi gelir. he yarramı iyi gelir amk. hangi çorba için söylenmiyor bu ? bir çorba söyleyin ya şifalı olmayan. sıcak bir sıvı diye hemen yapıştırırlar şifa diye. salak karılar.
ha soğuk algınlığına falan iyi gelebilir. o an ne çorba içsen iyi gelir zaten amk. arkadaşlar şifalı olan şey gerçekten şifalı olan yani çok hızlı yayılır merak etmeyin. dünyanın kesin haberi olur. aspirin gibi, penisilin gibi, biontech gibi.
yani senin köylü anan iki baharat karıştırdı diye şifa falan bulmazsın. güzel çorbadır orası ayrı.
inanılmaz bir stres giderici. oldschool stres çarkı denebilir.
bir grup kendini havalı sanan ama varoşun ön ayağı olan insan grubu bunun keko olduğunu söyleyebilir. siklemeyiniz. zira biraz geç anlama ve çok ciddi yanlış özentilik problemleri var bu ekibin.
ilk çıkarttığı albümden beri uzi dinliyorum. ''ooooo kekomusun bunları mı dinliyorsun'' diyen arkadaşlarım uzi konserinden story atıyor.
on altı yaşımda altın kaplama zincir takıyordum. pezevenk misin o nasıl kolye diyorlardır. şuan takmayanı sikiyorlar.
allı güllü gömlek giyerdim yazın. kekoya bak diyorlardı. h&m diye bir ılık markası geldi moda yaptı.
fila ayakkabı getirtirdim almayadan dayıma. bu ne lan kocaman diye dalga geçiyorlardı. iki tane embesil infuluser giydi diye millet kaç yıldır ayağından çıkartmıyor.
şimdi sabahtan akşama kadar tesbih için keko itemi deyin. değil kardeşim. inanılmaz bir sesi var ve gerçekten taşın taşa değme sesi stres azaltıyor aç araştır. amk salakları. şu bel çantası modeline geçersem bir gün yanımda taşırım çok net.
hayatta mutlaka bir kere yenmesi gereken sumsuk türü.
on yedi yaşımda ensemden yediğim bu yumruğu unutamıyorum. tamam anlıyorum ense, omurilik, kulak bunlar adama yeri öptürür ama benim yediğim yumruk gerçekten uzun süreli bir sarsıntı yaratmıştı.
bugün bagajdan malzeme alırken vurdum kafamı, saniyesinde o yumruğu yediğim ana döndüm. orospu çocuğu o yumruğun bir tık ilerisi canımı almak. arkadan yumruk atmak ne demek piç kurusu. ne güzel başlamıştım nasıl bitti girdi amk.
hiç bir zaman planlandığı gibi gitmeyen günlerdir.
ne zaman bir yılbaşı planına dahil olsam, gecenin sabahında kendimi hiç ummadığım bir yerde ummadığım kişilerle buluyorum. kolay kolay kimsenin dediğini yapmayan ben '' bu gün yılbaşı lan hadi senin istediğin gibi olsun'' diyorum. işte bu noktada hata yaptığımı yaklaşık olarak bu hatayı yedi defa falan yapınca anladım.
not düşülsün bu yıl plan belli. şişlide arkadaşlarımla, sevdiceğimle evde oturup içmece. şayet bir insan evladı hadi şunu yapalım hadi şuraya gidelim falan derse bahanem hazır. ''çok sarhoşum'' gerçekten evden çıkmamak için saat 10'da içmeye başlayacağım. tam bir buçuk aydır 5 kişiyi ikna ediyorum evde oturmak için. içlerinden biri ''hadi şuradan pilav yiyelim'' dese bile siktiri basacağım. eve söyleyin amk. eğer bir kez daha plan bozulursa ve sabahında mutsuz hissedersem bir daha yılbaşında normal bir günden farklı bir şey yapan namert şerefsizdir.
size bir kıssa anlatayım konuyla ilgili. uludan önce yaşadığım sözlük hayatımda yaşadığım en temiz fuck buddy olayını gerçekleştirdim. gerçekten medeniyet dersi niteliğindeydi. yıllar sonra unutmamak adına buraya not düşüyorum.
her yazdığıma atlayan, özel mesaj yoluyla fikir belirten bir hanım vardı. tanıştık, konuştuk. iki hafta sonra ''seni bi göreyim artık'' dedi. dedim ''gör ama benden sana hayır gelmez.'' hiç unutmuyorum ekrana bakıp göt gibi kaldığım bir cevap yazdı. ''hayır bekleseydik sana gelmezdik zaten'' diye. okeyledim. denk getirdik buluştuk. sözde yemek yenecekti ve dağılma gerçekleşecekti. yemekten sonra hadi bir şeyler içelime döndü sonra hadi bana gidelime döndü. onun evinden bahsediyoruz bu arada. gayet keyifli bir geceydi ama benim sabahında kafamda klasik türk erkeği sorunları var. ''ya off iyi güzel ama şimdi bir yere vardırmaya çalışmaz umarım'' tarzı. neyse günler geçti yazmadı bir daha. bende çok akıllıyım ya. korkuyorum yazarsam başımıza kalır falan diyorum. bir kaç gün daha geçti. aklıma beni hiç beğenmediği , geceden de memnun değil düşüncesi geliyor ama ihtimal vermiyorum. çünkü bizde kural bellidir, bizim yatağımızdan kadın mutsuz ayrılmaz ki o gece her şey ekstra verimliydi. bir hafta sonra bir girdimle ilgili yazdı. sanki hiç bir şey olmamış gibi. bende hiç bozmadım ''aynen devam, süper'' dedim. bir hafta daha geçti ''sınavım var gel beni al sonra geç kahvaltı yapalım'' dedi. okey gittim aldım. götürdüm. bekledim. sonra yine harika bir gün geçti. sordum bu sefer ''hiç yazmadın'' falan. şaşırarak ''ne yazcaktım ki?'' dedi. benim orada jeton düştü. kız ekmeğinde abi. tatlı vakit geçirmeyi kovalıyor. yollu falan bir şeyde değil. arkadaşını aradı yanımda kızla konuşmalarını duyuyorum benden daha önceden bahsetmiş. ''kız sana inanmıyorum nasıl böyle bir şeye cesaret edebildin'' falan diyor. yani onun için çok olağan bir şey olmadığını düşünüyorum.
asıl medeniyet hikayesi burada başlıyor. aradan 2 hafta geçti ama ben sözlükten bir hanım kıza fena yükseğim. baya bakıyorum takip ediyorum. tanışmak istiyorum. hatta ufaktan bahanelerle yazıyorum falan. benim fuck buddy yazdı ''bu hafta nerelerdesin'' gibisinden. bende açıkça söyledim. ''şimdi bir kadından hoşlanıyorum hiç o modda değilim'' falan. kızdan beklediğim nickaltımdan üstüme kadar doldurması, sövmesi falan. kız ''aaa ne güzel tanıyor muyuz'' falan dedi. şok geçirdim orada. ''gerçekten türk müsün'' diye sordum. tüm içtenliğiyle mutlu olmamı istiyor. ''anlat bir ara bana'' falan dedi. öyle kapandı.
hala bitmedi. tam hatırlamıyorum bir ayı geçkin bir süre sonra tekrar yazdı. ''kullanıma açık mıyız'' diye. ahahdahdhjajdhaj. bu nasıl bir seksting ya. dedim ''yok durumlar daha vahim.'' ''okey'' dedi. taktik falan verdi. ama hiç kimdir nedir falan hiç sormuyor umurunda bile değil. seks var mı yok mu diyor o kadarcık.
baya bir süre daha geçti. benim o hoşlanma davaları kapanmıştı. ben yazdım dedim ''ben tatil-iş karışık seyahatteyim gelir misin iki gün?''. abi kadın işini gücünü bıraktı atladı geldi. iki gün inanılmaz bir tatil yaşandı. hiç bir sorumluluk hissetmeden böyle takılmak gerçekten inanılmaz bir deneyimdi. daha önce çok oldu ama hep boku çıktı en sonunda. bunun bir yere gitmeyeceği, andan ibaret olacağı o kadar net ki. rahatlıktan ölüyorum. öyle mutluyum.
yine konuşmuyoruz sonrasında. ben sevgili yaptım. yine bir mesaj. ''şu şu şu konser var gelir misin?'' dedim olmaz sevdiceğim var. kız gerçekten mutluluklar diledi, adıma sevindiğini söyledi. allah devamına erdirsine kadar getirdi. bütün içtenliğiyle bir daha bana yazmayacağını söyledi. çünkü sevgilime saygısızlık olurmuş ben müsait olursam zaten yazarmışım. daha da konuşmadık bir daha.
bu anım gerçekten gözlerimden yaşlar kopartıyor. bacım, bitanem, minnoşum bu nasıl bir medeniyet seviyesi. benim gibi anadolu çomarına çok fazla. kızı aramak istiyorum ya. arayıp ''teşekkür ederim. sen gerçek, delikanlı, mükemmel ötesi bir insansın'' diye. sözlükte hemen hemen aynı ortamdaydık sayılır. tek kişiye ama tek kişiye ağzını açıp bir şey demedi. o demediği için ben zaten demedim. bir kez bile darlamadı. bir kez bile olumsuz bir şey hissetirmedi. gerçekten fuck buddy olacaklara ders olarak okutulması lazım bu hikayenin. insanlık dersi ya bu. umarım çok mutludur ve cinsel hazzın zirvelerindedir. bütün iyi enerjilerimi sana gönderiyorum kadın!
yani demem o ki. sözlükten fuck buddy bulursun. ama doğru fuck buddy olur mu orası soru işareti. çürük çıkarsa baş ağrıtır. bilen bu derdin nasıl bir şey olduğunu bilir. burada yeni olduğum için çok kestiremiyorum ama ekşi sözlükte bu ağ dalga geçiliyor olmasına rağmen çok çok yoğundur, bilginize.
ya kardeşim bu konuyu salın artık. çünkü gerçekten ağzınızdan yüzünüzden salaklık damlıyor. ekonomi bok gibi evet ama bu bokun içinde bir boncuk adeta. adamlar gelmiş alışveriş yapıyor işte. ucuz amk. nesi batıyor size anlamadım. esnaf kazansın abi. bir de bilirsiniz bizimkileri acımaları yoktur. şuan nasıl saplıyorlar belli değil. kilosu 200 tl olan dandik sucuğu 500 liraya kaktırıyorlardır. içinde et bile yoktur. elin gariban bulgarı nereden bilecek malın iyisini. yapışırıp geçecekler salın adamları.
edirne'de olsam çoktan açmıştım pişmaniye dükkanımı. 15 tlye satılan otogar pişmaniyesini ''special turkish delight'' ismi altında 250 liradan geçiriyordum. tertemiz. adamların ülkesini yıllarca kumar ve seks için talil cenneti olarak gördük. şimdi adamların ekonomi iyi, bize geliyorlar yine sikiyoruz daha ne olsun?
haaa bundan rahatsız olanlar yaz gelince, insanlıktan nasibini almamış dağ ayıları rus fakirlerini izlesin. yolda adam çevirip ''kaç parasın sen, seni almak istiyorum'' demezlerse hiç bir şey bilmiyorum. aha yazdım buraya.
ülkede yada bulunduğum ankara sularında yeterli aktivite olmadığı için sürekli bir yemek kovalama durumu var. bir gün telefon çalıyor ''hadi kardeşim şunu yemeye gidelim'' bir gün çalıyor. ''çok güzel yemek yaptım akşam bizdesin'' sabah oluyor ''dönerin ilk kesimine yetişelim''. her gün birileri mutlaka yemekle ilgili bir teklifle geliyor. ''fena sucuk aldım sana geliyorum'' diyen var. ya birader aldıysan siktir git evinde ye amına koyayım ya. çok yemek övüyorum her gördüğümü herkese atıyorum millet beni aç sanıyor herhalde. insantagramım bile güzel kadın götü göstermiyor bana. nerde et haşlama, kentucky chicken var dayıyor ağzıma.
tamam hadi önemli insan eşiyle dostuyla otursun yemek yesin vakit geçirsin okeyim de. her gün her gün kusacam artık. 5 öğün yemek yiyorum. 60 kilo bile değilim göbeğim çıktı ya. bağımlı oldumm bağımlııııı. uyurken canım karbonhidrat çekiyor. sabaha uyanınca insanın canı et çeker mi? danayı canlıyken sırtından kıtlarım öyle bir ağız sulanması.
bıraktım yemek övmeyi bugün yaşananlardan sonra, sondu. yemek yapan beni çağırıp övdürtüyor. sikeyim artık öğünleri atıştırarak, afrika'da ki aç çocukları düşünerek geçireceğim.
lan oğlum biz hepimiz aynı ülkede yaşamıyor muyuz ? bu modelden sanki ilk defa görüyoruz. niye herkes ilk defa böyle bir şeyle karşılaşıyormuş gibi yapıyor. klasik salak bir türk karısı. kocam döver de sever de modeli en yaygını halbuki. geçin bu konuları artık çok ucuz çünkü. bize ne amk salak karısının yüzünden, evliliğinden. yardım istemiyorsa anasının amına kadar yolu var. istedi zamanında şimdi vazgeçmiş. yarın bir gün gelir elimde sigara söndürdü diye. o zaman açarız konusunu yeniden.
yani hadise tuhaf falan değil. türkiye için çok sıradan. vahşi bir toprakta yaşıyoruz bunu anlayın. medeni olan insan sayısı yüzde on civarındadır. diğer herkes için orman kanunları geçer. o yüzden türk kadını belalı tip düşkünü. bu bir teori değil bu bir gerçek. bunları salıcaksın dayı yapacak bir şey yok. dayak yiyip yiyip otursunlar amk napalım zorla koynundan mı alalım.
yaşım yetti yeteli gördüğüm en gözü kara f1 filotu.
ah çocuk. bugün beni mahvettin lan. bir rakı sofrasında en sevdiğim arkadaşlarımın içinde açtım telefonu koydum masaya ''bizim elemanın yarışı var ben iki saat iptal'' diye. 40. tura kadar izledim. 15 saniye fark yedin diye yemin olsun boğazımdan lokma geçmedi. sonra telefonum susmadı zaten max fanı olduğumu bilen herkes aradı. tekrar açtım ki ''yellow flag''. neyse bir şekilde kazanıldı yarış.
isterdim ki hamilton'nun kafasına vura vura bu yarışı kazan ama önemli değil. şu şans bir kere yanında oldu onu da iyi değerlendirdin. lan çok duygusallaştım bugün kazanınca. 2016'da yarışlarını izlediğimden beri ha bugün ha yarın bu çocuk şampiyon olacak diye bekledim. kısmet bugüneymiş. uzun zamandır bu kadar duygulanmamıştım. keşke orada olsaydım da max'in win fotoğraflarını çekebilseydim. seneye yarış için lobi çalışmalarına eylülden beri devam ediyorum. istanbul gp'de o fotoğrafları çekeceğim.
ilk konuşmasında çeko kardeşime teşekkürlerini sunması ve bunu gerçekten içten yapması ayrıca kalpleri kazandırdı. çeko çok yarışta yardım etti görevini yaptı ve bir teşekkürü hak ediyordu.
hamilton'a gelirsek. ne kadar büyük bir piç kurusu olduğunu dünyaya defalarca ispatladı. ama f1 yarışçısının olayı bu zaten. win almak için her şeyi yapmak. büyük sporcu saygımız sonsuz. bugün şans yardım etmese max'in kafasına bir kez daha vuracaktı. ama sevmiyorum kardeşim seni. inş evinde ölü bulunursun. öyle bir nefret. bu sene bala göte seneye sike sike seni ezeceğiz seni ingilizin piçi.
redbull şapkası sipariş etmeye çalışıyorum. desteğimin hiç etkili olmadığının farkındayım. önemli değil tarafımız belli olsun.
evet bu ergen şarkısı beni defalarca vurdu. içimdeki saf sevgiyi çıkarmayı başardı. karakterimden uzaklaştırdı. kararlarımı etkiledi. 2021 en çok dinlediğim listemde bu saatte kendi evimden uzakta bir yerde beni yakaladı. beklemediğim anda vurdu. garip bir şekilde bana lise yıllarımı hatırlatıyor. eski saf beni. lan bir şarkı hem de siktirboktan bir grubun siktir boktan şarkısı ne çok şey hatırlattı bana. insan bazen hisle doluyor ya. mutluluk değil de his böyle. çok hissediyorsun, bu şarkı bana onu yaptı şuan. son derece realist bir adam olan beni. ''hayır yarram içinde çok romantiksin işte'' mottosuyla vuruyor amk.
ya hayatta en sevmediğim şey savrulmak ya. sonucu bilmek istiyorum. hesaplamak istiyorum. bu şarkı beni savuruyor amk.
yıllar yılı gelen sözlük hayatımın en boş en anlamsız en işe yaramaz tanımını yazdım sanırım. niye öyle oldu? özür dilerim kendim. bugün böyle oldu. düz yazıda uyak falan yapıyorum en iyisi burada sonlandırayım hiç iyi bir yere gitmiyor bu girdi.
ya dayı sen ne anlatıyorsun amk? birde anlatıyor seviştikten sonra tekrar bakire olacak diye. beyinleri geride kalmış bunu anlıyorum ama bakire kadınla yatmak kadar eziyet bir şey var mı bu hayatta ? napıyım ben bakire kadını seks mi öğreteyim bin yıl. sikime kan mı bulaşsın. bunu iyi bir şey sanıyorlar inanılır gibi değil amk. hiç yapmadıkları için diyeceğim öyle bir şeyde yok biliyorsunuz muhafazakar çevrede herkes birbirine giriyor. gerçekten orangutan seviyesinde bir açıklama.
birde şeriatta ayıp yoktur anlatacağım diyor ajhsdahdhah. dayı mal mısın sen?
ne güzel yazmış bacım müzik uyumu, mizah anlayışı falan diye. bak bak sohbet edebilmeleri falan. harikaymış. peki bacım sence bunlar iki hemcinsi de birbirine yakınlaştırmaz mı ? ne dersin. evet bildin lan yakınlaştırır.
sekstir. seks bunun doğrusu. bunda utanılacak sıkılacak bir şey yok. iç güdüsel olarak hamile bırakmak için kadınları seviyoruz. onlarda bizi hamile bıraksın diye seviyor. ha bunu kullanmama tercihin tabi ki var. ama içgüdün bunu istiyor. her ay bacaklarından şarıl şarıl kanlar akıyor hazır olmak için. bu konuya birde bu açıdan yaklaşmanı öneririm. karşı cins çekiciyse senin için, sikeyim müzik uyumunu yani. ana konudan biraz uzak gördüm siz yazar kardeşlerimi.
iki tarafında paylaşımda bulunmasıymış. tövbeler olsun.
lan hepiniz mi büyük şehirde büyüdünüz hepiniz mi nişantaş'ında yetiştiniz. hasan can'dan var ya abartısız söylüyorum 500.000 tane vardır. benim bütün arkadaşlarım abartısız daha hazır cevap daha küfürlü mizah sahibi. ağızlarına bir laf ver dünya ahiret unutmazlar her an ama fırsat buldukları her an aşağılarlar dalga geçerler. ankara bebelerinin, güngören'de hızlı yaşayanların kullandığı mahalle dili lan bu. ben her arkadaşlarımla buluştuğumda 99 gücündeki hasan canlarla sohbet ediyorum. laf sokmak benim çevrede herkesin hobisi amk. en iyi yaptığı iş. neyse youtube'a taşıması bir başarı.
daha ilk programlarını izlediğimde gayet izlenebilir buldum. bildiğin 40 yıllık arkadaşım gibi geldi. ilk yazdığım youtube yorumu ''bu seyirci kitlesini kaybedersen sıçarsın''. dediğim gibi de oldu sanırım. ilk başka kadıköy tayfasını konuk alıyordu. müdürler, ceolar, görece varlıklı iyi bir aileden gelen insanlar. bunlarla mahalle mizahı yaptığın zaman gerçekten eğlenceli. onlarla başka bir dilde konuşuyorsun ve sana nazik nazik açıklamaya çalışıyor durumu. harika bir içerik. ama gerçekten mahalleden gelen insanla bunu yaparsan böyle karşılıklı küfüre dönüşür. babam sana ''piç diyor'' deyip gülüyor kız. buna ne diyeceksin amk. varoşlarla olmaz bu iş. bunu görebilmesi lazımdı. yazıksal.
sabah akşam sosyal medya aracı ile ağzımıza sokulan, tamamen popilist hiç bir amaca hizmet etmeyen videolardır.
ya bu furya nedir amına koyayım? lan iki üç tanesi izlendi diye her eline mikrofon alan ''ekonomi nasıl ekonomi nasıl'' ananın amına benziyor kardeş ekonomi. bitmiş. bir kavga çıksın, bende alayım kameraya izlensin kafası. ya biri bana ''ekonomi nasıl'' diye sorsa. durup benimle dalga mı geçiyor diye düşünürüm. amına koyduğumun çocuğu sence artık bunun sorulmasına veya cevaplanmasına gerek var mı ? alacağın cevap senin ne işine yarayabilir ? halkın nasıl düşündüğü zaten anketlerde ortada.
ya bizi zaten tam olarak halkın içinden olan cahiller yönetiyor. ben halk görmek istemiyorum. halkın sesini soluğunu sikeyim. bu siktiğimin ülkesinde profesör yok mu ? uzman yok mu ? adamları çekin anlatsın izleyelim ne olacak bir yıl sonra iki yıl sonra. sor bir bu gidişat nereye diye? yok illa götünün kılı ağırmış bir jenarasyonun kavgasını izletecek. midem bulanıyor artık halktan birini izlerken bakamıyorum.
gerçekten beşiktaş'a, kızılay'a uğradığım zaman dört açıyorum gözümü birisi gelip abuk subuk bir soru sorsun da o mikrofonu ananın amına sokayım diye.
itici olduğu konusu tartışılır. nerde ne konuşacağını bilen eleman okey bence. bazen gerçekten karı kız muhabbeti yapılması gerekiyor. gayet keyifli bir konu.
çoğu türk kadınının atladığı noktayı size söyleyeyim. kadın düşünen erkek sağlıklı erkektir. bir adam kadın düşünmüyorsa daha büyük bir derdosu vardır. sağlık, para vs..
yani özetle aklı amda olan bir insan hayatında ki problemleri çözmüş ve işin en tatlı yerine gelmiştir. libidosu artık patlamıştır. duvarları akan evinde, son parasına şiir kitabı alacak kadar salak bir insan bu yüzden çekici gelmez. sevin bu libidosu yüksek gençleri. onlar sizin için en hazır olanı. diğerlerinin derdiyle uğraşıp hayatınızı yakmayın.