cahilcik
472 (kalburüstü)
on birinci nesil silik 22 takipçi 429.61 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    bir yerde büyük insanların küçük gölgesi varsa

    1.
  1. (bkz: cahilcik kaçar)

    64. Entrym son olsun.

    Nickaltımı canlandırıp rahatsızlık vermek istemedim, cehalet sizden ırak cahilcik'e yakın olsun.
    Nereye gittin diyecekler için -olursa- şurdan devam edeceğim(bir zaman sonra), buraları da okuyarak tabiî.

    https://eksisozluk.com/biri/insannn
    •cahilcikinsannn@gmail.com

    Selam ve bilgi ile.
    11 ...
  2. anın görüntüsü

    15329.
  3. Başkanlık sistemi konulu çalışmamı barındıran alegorik eserim.

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/1374476/+

    Anlam içerir!
    45 ...
  4. basit gibi görünen zor işler

    8.
  5. (bkz: çobanlık)

    Özellikle koyun çobanlığı, sığır kolayca otlatılabilir.

    Koyun otlatmak, sırtında kuzu taşımak, sabahın ilk ışıklarıyla dağa çıkmak, güneş altında günü geçirmek zordur.

    Sıkılırsın, kitap da okuyamazsın aktif çobanlik gerektirir; inek otlatmak öyle mi ölü canları bile okursun.

    Sürüye egemen olmak da kolay değildir, en ufak bir iktidar eksikliğinden faydalanır her koyun, sürüyü bölersin.
    Hele ki iktidar eksikliğinden kurt faydalansın!
    10 ...
  6. ygs den düşük aldığı için intihar eden genç

    3.
  7. Allah belalarıni versin yahu, aldığım nefesten tiksinir oldum. Nasil bir ülkede yasıyoruz? Sokakta yüzlerine bakamiyorum insanların, vahim her şey.

    Bu ne baskı?
    Neden cahil, niçin insafsızız?

    O çocugu anlamazsınız, bencilsiniz! Katilsiniz, katiliz.
    Onun gibi binlercesi var; dün 600 bin yaptı diye evine gitmeyip hüngür hüngür ağlayani da gördüm, barajı geçemeyip evi terkedeni de. Çocuk korkuyor, çocuk omuzlarındaki yükü taşıyamiyor.
    Evet çocuk.
    Pis insanlarız biz. Mutlu olmayı bilmiyoruz haketmiyoruz da.

    Yazık olmuş daha gencecik, o kurtuldu daha nice canlar var geride. Bu unutulup gidecek emsalleri devam edecek, çünkü biz buyuz!

    Neden böyleyiz?
    Bir seylerden yoksun degiliz çok az ahlaki, insani vasiflara haiziz. Allah bizim belamızı versin.
    53 ...
  8. cahit sıtkı tarancı abbas hikayesi

    1.
  9. Şöyle bir hikayedir arkadaşlar.

    https://m.youtube.com/wat...outu.be&v=YMC9tEy8dX8

    " Karşıyaka Lisesi eski edebiyat öğretmeni Yücel izmirli de bana göndermiş.

    Yıl 1941... Cahit Sıtkı Edremit Burhaniye’de yedek subay.
    Göreve gittiği gün bölük yazıcısından künye defterini ister. Defteri tararken Abbas oğlu Abbas adı dikkatini çeker.

    Eli sakat olduğu için çürüğe ayrılmış bir erdir Abbas...
    Askeri çağırtır. içeri yiğit bir er girer, selam çakıp "Abbas oğlu Abbas, emret komutan!" der.

    - Nerelisin Abbas?
    - Memleket Mardin, kaza Midyat komutan.
    - Abbas benim emir erim olur musun?
    - Sen bilir komutan!

    Abbas, Cahit Asteğmen’in evinin altındaki boş odaya taşınır ve kısa zamanda zekası ve sıcakkanlığıyla komutanını etkiler.
    Sabahları erkenden kalkar, kahvaltısını hazırlar, kıyafetlerini ütüler, evin temizliğini yapar, yemeğini pişirir.

    * * *

    Akşam olunca çilingir sofrasını kurar, güzel mezeler yapar.
    Komutan zamanla bu saf ve temiz Anadolu çocuğunu çok sever.
    Akşamları demlenirken onunla dertleşir.
    Böyle bir keyif gecesinde Abbas’a şöyle bir soru yöneltir:

    - Sen istanbul’u bilir misin Abbas?
    - Bilir komutan.
    - Orda bir Beşiktaş var bilir misin?
    - Bilir komutan. Ben orda acemi birlikteydim.
    - Orda benim bir sevgilim var... Sen bana kaçırıp onu getirir misin?
    - Elbet komutan.

    Sabah olur, Cahit Sıtkı bakar Abbas yeni asker kıyafetlerini giymiş, tıraş olmuş, sorar:

    - Hayırdır Abbas, neden böyle hazırlık yaptın?
    - Ben istanbul’a gidecek komutan.
    - Ne yapacaksın istanbul’da?
    - Sen söyledi. Ben gidecek sana sevgiliyi getirecek!

    Şair duygulanır. Gözyaşlarını gizlemek için arkasını dönüp evden çıkar.

    * * *

    Akşam eve dönünce rakı sofrasını kurdurur ve Abbas’ı karşısına oturtur.
    Birlikte yer içerler ve Cahit Sıtkı alır kelemi káğıdı eline o sofrada ünlü şiirini yazar:

    Haydi Abbas, vakit tamam;
    Akşam diyordun işte oldu akşam.
    Kur bakalım çilingir soframızı;
    Dinsin artık bu kalp ağrısı.
    Şu ağacın gölgesinde olsun;
    Tam kenarında havuzun.
    Aya haber sal çıksın bu gece;
    Görünsün şöyle gönlümce.
    Bas kırbacı sihirli seccadeye,
    Göster hükmettiğini mesafeye
    Ve zamana.
    Katıp tozu dumanı,
    Var git,
    Böyle ferman etti Cahit,
    Al getir ilk sevgiliyi Beşiktaş’tan;
    Yaşamak istiyorum gençliğimi yeni baştan. "

    Not: yazı tufan türenç'e aittir.(hürriyet gazetesi)

    Şiir de şurada; https://youtu.be/-gU5RRtsbGg
    19 ...
  10. kendi kendine konuşurken kavga çıkması

    25.
  11. Geçenlerde şöyle bir tartışmaya bizzat şahit oldum zira iki taraf da bana ait.

    Ben x.
    içimdeki ben y.
    Aynen aktarıyorum:

    x- dostum bugüne seninle uyanmak çok hoş.
    Y- şımartma beni tanrı aşķına!
    X- sen daha fazla övgüyü hakediyorsun doğrusu lakin senle beraberiz hep sana benzediğimi düşünüyorum son zamanlarda.
    Y- bunda bir sakınca var mı?
    X- olmaz olur mu azizim birbirimizin benzeri olursak birbirimize faydamız olur mu? Müşterek isler yapabilir, aynı ortamda yasayabilir miyiz?
    Y- ne yani benzeriz diye oyle mi olmalı? Ayrılalim mı x?
    X- vaziyet onu gösteriyor.
    Y- dur bakalım, böyle olmamalı. Bu beni üzer doğrusu.
    bak sana şöyle anlatayım; bir eşek ata benzer mi?
    X- elbette, hangi köre sorsan bilir.
    Y- atla eşek aynı ahırda yasayabilir mi?
    X- buna ne şüphe!
    Y- tamam işte sen éşek...(devam ederken)
    X- terbiyesizlik yapma.
    Y- sensiz terbiyesiz, sen kimsin x, bilinmez pislik.
    X- ayrildik by.
    Y- naş canim.
    8 ...
  12. dünyanın doğum gününü kutlamak

    1.
  13. Bencil insanların yani bizlerin yapmadığı tören.

    4,54 milyarıncı yaşın kutlu olsun kutuplardan basık tombul şey.
    11 ...
  14. mutlu olma sporu

    1.
  15. Kişinin mutluluğa kavuşması için yapilan bedensel faliyet, jimnastik.

    Halter kadar, güreş kadar değer verilmemesi benim ya da olimpiyat komitesinin suçu değil, 8 milyarın suçu.

    Biraz da müzik!
    5 ...
  16. sözlük yazarlarının itirafları

    147336.
  17. Mütemadiyen böyle cahil kalacak mıyım, ne zaman bitecek bu temadi çok merak ediyorum.

    Ne kadar daha bu cehaletim yüzüme vurulacak, hangi olay bir aydınlanma yaratacak yahut aydınlığa erişecek miyim bir kez olsa?

    Aslında bir şeyler öğrenmeyi seviyorum ama çok şey var bilinmedik.
    Her şeyi bilebilir miyiz acaba? Meriçin sevgilisine hitabını elbette bilemem bundan bahsetmiyorum. Ne bileyim mesela burda sözlükle alakalı çoğu seyi biliyoruz ya da dinle alakalı birçok bilgiyi yahut matematik bilgisini.

    Arkadaşlar çay için, sizleri seviyorum, al işte sevgi bilgisi...
    8 ...
  18. mutluluk

    2338.
  19. meclisi tek başına fesih yetkisi

    33.
  20. "fesih, klasik tanımıyla, belirli bir süre için seçilmiş ve henüz bu süresini dolduramamış bulunan bir parlemantonun varlığına yürütme organınin kararıyla son vermek demektir." (Turan güneş, paramenter sistemin bugünkü manası ve işleyişi, ankara 1956, s.81)

    internette var hatta kitaplar önereyim fesih nedir diye, net bir cahillik abidesi olup bunu övgüyle anlatanlar var.

    - kemal gözler anayasa hukukuna giriş sayfa 94,232.
    - ibrahim kaboglu anayasa hukuku dersleri sayfa 151,152,180,204.
    - bülent tanör-necmi yüzbaşıoģlu türk anayasa hukuku sayfa 341.
    7 ...
  21. yazarlardan hikayeler

    9.
  22. Şimdi bir tane yazmaya çalışacağımdır. - 01.49 -

    Ellerini "şak şak şak" diye tekrar vurdu murtaza, halay başıydı. ilk defa bir düğüne gitmiş ve ilk halayındaydı; ne bir eğitim almıştı ne de bir kez "şak şak şak" yapmıştı.

    Serçe parmağı özlemden sonra kavuşulan sevgili edasıyla kavranmıştı, güzel bir duyguydu bu az da iç gıdıklıyordu rukiyenin serçe parmağının bu kavrayışı.

    Murtaza halay çekmeyi nereden öğrenmişti, sanki 23 yasına dek okul-ev-dersane-bakkal hayri amca dörtgeninde yaşayan o değildi! Evet değildi arada da playstation kafeye giderdi.
    Şunu düsündü murtaza: "ben neymişim be". Gururlandı, her işi layıkıyla yapabilecegini, elinden kaçacak bir seyin olmayacağinı sandı.
    Halay devam ediyordu; şu geldi aklına: "hep aynı hareket yahu galiba bunu kör ihsan emmi bile yapar".

    Tefekkürleriyle başbaşayken murtazaya seslendi rukiye: "murtaza parmağım"

    Halay bitti; rukiye takı töreninin, murtaza annesini de telkiniyle bahar dönemi vizelerine calışmak icin evinin yolunu tuttu.

    -02.00-
    9 ...
  23. 3 kız arkadaşın da benzer giyinmesi

    2.
  24. Bak güzel bir konuya değinilmiş istenmeyerek.
    Yalnız kadınlarımız değil tabiki erkeklerimiz de dahil bu tek tip insan olma durumuna.

    Herkes benzer giyiniyor efendim, benzer şarkılar -şarkı denir mi bilinmez elektronik sesler diyelim- dinliyor, herkes benzer filmler -film derseniz- izliyor, herkes herkese benziyor; herkes herkes.

    Toplumun ortak zevkleri olduğundan da değil bu topluma sunulanlardan ve halk üzerinde yaratılan güzel algısından. Güzel, estetik, iyi olan değil de topluma zımni olarak dikte ettirilen kabul ve tatbik ediliyor.
    Birey topluma benzetilerek bütüncül bir devlet modeli oluşturulmaya çalışılıyor, bu bilinçsizce yapiliyor olamaz.

    Ve bu iyi değil...
    7 ...
  25. anın görüntüsü

    15290.
  26. şarap mahzeni, bögürtlenli, kavunlu, ahududulu şarap içeren görüntülerdir.

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/1372606/+
    21 ...
  27. sineklerin tanrısı

    13.
  28. Bir william golding kitabı.

    Atom savaşı hasebiyle bir adaya mahkum olan çocukların oluşturduğu toplum anlatılarak bir alegori oluşturulur.

    iktidar, egemenlik, bencillik, güç kavramları kapalı, kurallar açık bir şekilde ele alınır.

    ilk başlarda bir deniz kabuğu bulunur; göz alıcı parlaklığa haiz bir "şeytanminaresi".
    Bunu bulan ralp başkan seçilir; şeytanminaresi iktidarı, egemeni temsil eder.
    Ama iktidarı korumak iktidarı ele geçirmekten zordur karşısında biraz daha yabani jack merridew bulunur. Bu ikisi arasındaki kısır çekişme, lokal uyuşma, güce tapma durumu anlatılır.

    Adada bunlardan baska çocuklar da vardır; simon, benli çocuk, domuzcuk, jackin korosu...

    Domuzcuka değinilmeli adanın filozofudur bu güzel çocuk. Güzel olması şahsi görüşüm, şişko, gözlüklü, astımı olan ve bir sürü kötü yanlarıyla tasvir edilir canım domuzcuk. O kadar ezik sunulur ki adını bile söylemez kimse, dalga geçmek için lakabı olan bu ismi kullanirlar. Ama en aklı başında, erdemli olan tek kişi o olmasına raģmen fikirlerine değer verilmez; ezilir, yıpratılır, küçük düşürülür, ateş yakmakta kullanılan gözlüğünün tek camı kırılır, tokatlar yer, nihayetinde gözlüğü çalınır.
    En acı tarafı da en sonunda hayatla bağları kesilir domuzcukun, kayanın altında kalır kafası ikiye ayrılır vahşice katledilir.

    Beni en etkileyen domuzcuktu gerisine pek değinmek istemiyorum; onu özlüyorum.

    Akabinde adanın tek bilgesinin(bana göre) de ölmesiyle cehenneme döner ada hele de ralp için. Cadı avı başlar; seytanminaresinin hükmü sona ermiş, merridewin krallığı giyotini işletmeye başlamıştır.
    11 ...
  29. vücutlarıyla hayır yazan ihtiyarlar

    1.
  30. Az önce twitterda gördüğüm teyze ve amcalardir.
    siyasi bir amaç gütmemektedir, bu da muayyendir.(#35964617)
    R yapan amca çok hoşuma gitti. El ele verenler, kafa kafaya gelenler, tatlı mı tatlı teyzeler... vesselam güzel bir görüntü.
    Evet yazsalar da paylaşırdım şüpheniz olmasın.

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/1368396/+
    66 ...
  31. cehaleti kabullenme eşiği

    1.
  32. Kişinin kendisindeki eksikliği fark ettiği, bu vahametin reddedilemeyip cahil olunduğunun kavrandığı basamaktır.

    Acı mıdır tatlı mı? Bilemem.

    Ek: imla, cennetevurgun'a teşekürlerle.
    8 ...
  33. amaç

    21.
  34. Kişinin ulaşmak istediğidir, hatta kişi yerine canlı demeliyiz; bir kedi de bir şeye ulaşmak isteyebilir.
    Örneklersek:
    • ressam için mükemmel bir resim ortaya koymak
    • marangoz için koca kavak ağacından simetrik keresteler çıkarmak
    • marx için komünist bir düzen yaratmak
    • yazar için başyapıt niteliğine haiz bir eser üretmek
    • futbolcu için en iyi futbolcu seçilebilmek
    • çiftçi için hasadı güz aylarına kalmadan bitirebilmek
    • diplomat için büyükelçi olmak
    • bir kedi için ciğerin doyumsuz tadına erişmek
    • bir doktor için tus'u kazanmak ve ötesi
    • inek için bahar aylarında heyacanla otlayabilmek
    • avukat icin hakim-savkı olabilmek
    ...
    • nihayetinde bir insan için ölümsüz olmaya kadar sayılabilir gayelerimiz.
    8 ...
  35. lysis

    4.
  36. dostluk kavramının irdelendiği bir platon diyalogu.

    Sokrates taktik veren kişi rolüne sahiptir. Hippothales utangaç sevdiceğine açılamayan genç, ktesippos ispiyoncu, gencimizi kızartan kankadır.
    Lysis de güzel konuşulmak istenen güzel, soylu.

    "... ama sokrates, ben de sana bunun için başvuruyorum; senden öğüt istiyorum. insan sevdiğinin gözüne girmek için ne söylemeli, ne yapmalı? Biliyorsan söyle..."*

    Olaylar gelişir, atinanın sohbete meraklı geñçleri toplaşır sokratesin başına, lysis de iştirak etmistir tabi.

    Daha fazlası için: iş bankası kültür yayınları, dostluk.

    * ilgili kitap sayfa 80.
    8 ...
  37. başkanlık sistemi

    787.
  38. Siyasi konularda entry girmiyorum (#35964617) ama açıklayıcı olacak bir seyler yazayım, tek tek 18 maddeyi de müsait olursam inceleyip yazarim. Maksat münakaşanıza katkı.

    1- 3-5 sayfa hükümet sistemleriyle ilgili okuma yapan herkes bilir; referandumda oylanacak olan başkanlık değildir.

    2- uygulanagelen sistemler kuvvetlerin birliğine/ayrılığına göre şekillenir; kastedilen yasama-yürütme arasında gerçekleşir yargı konu dışı ve bağımsızdır.

    2.1- kuvvetler birliği üzerine:
    yürütmede birleşilme yoluyla oluşan mutlak monarşi ve diktatörlük yasama organinda birleşerek meclis hükümeti sistemleridir.
    2.2- kuvvetler ayrılığı üzerine:
    Ayrılık yumuşaksa parlamenter sistem, sert bir ayırım varsa başkanlık.

    3- monarşi ve meclis hükümetini atlayarak kuvvetler ayrılığının kollarına yönelelim:
    3.1- başkanlık:
    • yürütme organı tek kişiden oluşur.
    • başkanı halk seçer.
    • başkan yasamanın güvenine dayanmaz.
    • başkan yasama organını feshedemez.
    • aynı kişi yasama ve yürütmede görev alamaz.
    • başkan yasamaya katılamaz.

    Yorumla biraz daha berraklaştırmak gerekirse;
    ● refaranduma sunulan sistemde başkan yasamanın güvenine dayanmaktadir.
    ● Başkan yasama organını feshedebilmektedir.
    ● Başkan parti başkanı olarak yasamaya dolaylı olarak katılabilmektedir.

    3.2- parlâmenter sistem:...

    not: bu bir başkanlik sistemi olmayıp başbakanın olmadığı- cumhurbaşkanının olmadığı- ikisinin melezi birinin bulunduğu parlâmenter sistemin negatif yönlerinin alındıği bir rejim olacaktır.
    9 ...
  39. bir yazarı sevme nedeni

    2.
  40. Nedensiz de sevilebilir.
    Sevmek için müsebbipler silsilesine lüzum olmadığını düşünüyorum.

    Sahi niye birilerini seviyoruz?
    Kendimizi iyi varsayarak iyiyi güzel varsayarak güzeli mi seviyoruz?
    Bize benzeyeni mi seviyoruz, benzer benzeri mi sever?
    Kendimiz ideal kendimizi mi biz saniyor ona göre sevme eylemine boyut kazandiriyor?

    Sevgi karşılıklı mı? Bunun klişe olduğunu biliyorum. Dediğim; sevgi için kaç kisi gerektigi, bir ineği sevemez miyiz? O kişi mi?

    Sevgi sevenden mi kaynaklı? Ali ayşeýi sevmesi mi sevgiyi doguran? Sevilen de mi sevince sevgi olusuyor? Benzer benzeri severse seven de sevilen de sevmeli mi?

    Kötü kötüye benzerse bunlar da sevişmeliler mi?

    Benzeri değil de yakin olanı mı seviyoruz yoksa? Fikriyle ruhuyla ve hatta bedeniyle bize en yakin olanı?

    Kimi niye seviyoruz kardeşim? Bu neyin sevgisi?

    Yine konu dağildi. Iyi gunler.
    14 ...
  41. anın görüntüsü

    15089.
  42. 2001 senesinden bir adet karne barındiran anlardır.
    Yarısı -davranış notlarının oldugu kısım- yoktur; 15 yıldan bu kısmını kurtarabildim.

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/1366301/+
    29 ...
  43. açık oylanınca yüzde oluşan tebessüm

    1.
  44. Anlatım bozukluğu içeren başlık. zira tebessüm başka bir bölgemizde oluşmaz.
    20 ...
  45. anın görüntüsü

    15076.
  46. ölümlülük iksiri

    1.
  47. Nedense çokca aranmayandır. Varsa yoksa ölümsüzlük iksiri.
    (iksir değil zehir deyip baltalamayın, sadece faraziye bu)

    Acaba intihar edecek insanlar buna muadil şeyleri, değersiz madenleri altına çevirmek isteyen simyacılar gibi arıyorlar mıydı?

    Tarihsel düşünmek elzemdir, bu kadar teknoloji yok sanayi yok, kimya endüstrisi yok.
    Köprüden atlamak, silahla kendini öldürmek, kamyonlarin önüne kendini atmak vs. tercih edilesi değildir zannımca ölümlülük iksirine.

    Ölüm bu kadar kolay olmasaydı hatta insanlar yaşlanarak göçmeseydi burdan, insanlardaki ölüm arzusu artar mıydı?
    "Yaşamak istemiyorum zehrimi getirin" diyenler olur muydu ya da altında ezilmelik kamyon arayanlar. "Tülay ben gidiyom sen kal" diye laf çarpanlar?

    Biz zor olanı istiyor olmalıyiz, mesela ölümsüz olmayı. Adımıza o yüzden okul, cesme, köprü yaptırıyoruz; adın ölümsüzlüğü.

    iki önceki paragraftaki varsayim ışığinda pekala da arzulardik ölümü gibime geliyor, o adımıza yapılmış köprüden atlardik zevkle.

    Iyi saçmaladim konu saptı ama silmeyecegim.
    13 ...
  48. symposion

    4.
  49. aşkı, erosu konu edinen bir platon eseridir.

    Symposion, hep birlikte içme* anlamına gelmekte olup yemekli, içkili eğlencedir.
    Bu şölene vesile olan, genç şairimiz agathonun tragedyasıyla kazandığı birinciliktir.

    cemaat toplanır, phaidros konuyu belirler; sevgi üzerine övgüler yapılacak sırayla, içlecek, eros övülecek.

    phaidros alır sazı önce akabinde pausanias, eryksimakhos.
    aristophanes öksürür tıksırır, agathona geçer sıra, zekice bir hatip tavrıyla ortaya koyar sevginin çeşitlerini; mesleği olan şairlik üzerinden yürütür mevzuyu.
    Komik aristophanesin tıksırması geçer, komedi yazarına yakışan üslupla çeşitlendirir o da.

    En son laf sokratese verilir; en son konuşmak en zorudur. Buna karşın yine mütevazi, bilmeyendir cahil sokrat! O sevgiyi çeşitlendirmez, matineialı bir kadınla olan diyalogunu, ondan öğrendiklerinden bahseder bir tek sevginin övgüsünden bahseder. Mevzubahis bilgelik sevgisidir, mutluluğa insanı bu sevginin götürdüğünden söz edilir bu övülür.

    Devamında naralar atarak alkibiades gelir; zil zurna sarhoş. Sokratı görmez yanlışlıkla aralarına oturur agathonla. Komiklikler şakalar...

    Eğlence, kural olarak sevgiye övgü başlıklıdır, eros övülür. istisnaya değinir alkibiades o sokratesi övmek ister, bilge övülür.

    Buna rağmen yine sokrat laf koyar adama, gülünür. alkibiadesin tepkisi: "ey zeus! Nedir bu adamdan çektiklerim"**.

    Akabinde sarhoşlar yerlere, sedirlere serilirler; konuşma sırası düzen falan kalmaz içtikce içilir. Kimi evine gider kimi uyur.

    Nihayetinde agathon, aristo, sokrates kalır ayakta, onlarda bir kaseyi elden elden dolaştırıp kafayı bulmaya devam ederler bu arada.
    Agathon tragedyacı, aristophanes komedyacı.
    Gecenin kör vakti sokratesin konusu şu: aynı adam komedya da tragedya da yazabilmeli mi?

    "Ne diyor bu değişik" deyip komedyenimiz uyur, azıcik sonra da ödüllü bey agathon.
    Sokrat son damla şarabı da içip Lykeion'a yıkanmaya gider. Peşi sıra da aristodemos...

    Not:
    * azra erhattan ilgili kitap önsözünden.
    ** iş bankası kültür yayınları hasan ali yücel klasikler dizisi, dostluk-şölen s. 71.
    6 ...
  50. tavan

    8.
  51. Benim için bir seyin üstü olmaktan öte olan. Kutsal beton.

    Tavan, gözlerim en çok ona bakiyor gün içinde, 2 saat boyunca gözlerimi kırpmadan onu seyrediyorum, arada kirpiyorum ortam değiştiriyorum; tavan sabit.

    Eve gelip ona bakmiyorum ki gecenin ikisinden dordune kadar essiz seyre merak duyayim.

    Bir seyin üstü deģil her seyin üstü o, ustunlugu onda buluyorum, bir bakmissin hayal bahcesi, 5 dakika sonra patates tarlasi, çocuk tiyatrosu, labaratuvar, düşler sahnesi...

    Az seyredeyim yazacagim.
    11 ...
  52. bertrand russell

    72.
  53. Felsefeye başlayacaklar için(ben zevk için okuyorum) üç ciltlik batı felsefesi tarihi kitapları okunabilir.
    Kitap alfa yayınlarindan çıkmış ve gayet başarılı çeviri, basim olmuş.

    Bir yakın dönem filozofu.
    11 ...
  54. menzil tarikatı

    90.
  55. "Efendiler ve ey millet, biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler ve meczuplar memleketi olamaz. En doğru en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır."
    29 ...
  56. sözlük yazarlarının itirafları

    147034.
  57. Yazarların söylemek istedikleridir.

    isterseniz gülün:
    Küçükken bizi yaratan o ulu kimseye öpücük verirdim. Biraz çıkar ilişkisiydi sanki; o aileme dokunmayacaktı ben onu öpecektim. Annem için 1, babam için 1, abim için 1...

    O küçük yaşımda, 7 öpücükle uyurdum her gece.

    Çocukluk işte!
    29 ...
  58. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük