(bkz: patrick süskind)betimlemeyi görebileceğinizden, duyabileceğinizden, koklayabileceğinizden, dokunabileceğinizden bile daha iyi içinizde hissetirebilen aynı zamanda senaryo ve sahne oyunları çalışmaları bulunan yazar. koku (bkz: das parfüm) adlı eseriyle şimdilerde beyaz perdede gidilesi filmler arasına girmiştir.
(bkz: kenan kalecikli) en azından diğer aşk doktoru geçinenler gibi sömürmüyor. ve melankoliyi yapış yapış işlemiyor. bu adam aşka aşık sadece. ve her yazdığıyla burun civarındaki tuzlu suların göz seviyesine yükselmesini sağlıyor.
(bkz: jean christopher grange) öylesine haklı bir ün edindi ki seri cinayet romanları dünyasında; artık çıkan her biraz kalbur üstü polisiye yazarı için; yeni grange tabiri kullanılıyor. kalitesini hiç düşürmeyen, bir zamanlar yaptığı, polis muhabirliği , doğa fotoğrafçılığı , belgesel yapımcılığı gibi mesleklerini de yazarlığına çok katkı sağlayarak aktaran, sürükleyicilik, şaşırtıcılık, karakterlerine inandırıcılık ve derinlik katmada adeta bir sanatkar olan yazardır. yazdığı beş romanda da okuyucunun uzun yıllardır seksenlerin polisiyelerini tekrar tekrar okuayarak tatmin ettiği merak içgüdülerini sonuna kadar tatmin etmiştir.
(bkz: eylül deniz) erotik şair etiketiyle daldığı piyasa da sonradan murathan mungan ' a yakın ama daha kadın incelikleri taşıyan şiirleriyle önemli kadın şairlerden biri olan eylül deniz okutturuyor kendini.
(bkz: trevenian) karpatların gizemli yazarı trevenian ; hemen okuyucuyu esir edecek güçte bir kaleme, sürükleyiciliğe, ve donanıma sahip.şibumi' nin yerini dolduramasa da; her kitabı kendine özgün zenginlikler ve lezzetler içeriyor. umarım öbür dünya da da beyni çalışmaya devam ediyordur. ve umarım orada mail atabiliyordur yayıncısına. gerçekten heyecean verici tarzına ihtiyaç var.
(bkz: yaşar kemal) kim ne derse desin ki kör bile dediler adama; adam yazıyor ya. alıp götürüyor. daha ne yapsın. kesinlikle külliyatı elden geçmeli. hem de defalarca.
(bkz: ihsan oktay anar) türkiye' nin belki de en özgün yazarı. özellikle puslu kıtalar atlası romanıyla haklı ve yavaş yavaş yerleşen bir efsanevi üne kavuştu. tek kötü huyu ki belki de iyi yönüdür bu aynı zamanda; bir sonraki kitabı için en az beş sene bekletiyor sizi. ama sonunda değiyor gerçekten.
(bkz: efrasiyab dan hikayeler)
(bkz: kitab- ül hiyel)
(bkz: amat)
(bkz: hakan günday)yeraltı edebiyatı yazdığını reddetse de yazdıklarının hepsi yeraltına gömülüp unutulması gerekecek kadar yırtıcı. etkilenmemek için anlamamamk lazım. başka türlüsü mümkün değil. yakanızdan tutuyor ve sizi bir karanlığın içine savuruyor. ve asla geri dönmek istemiyorsunuz.