herkesin fikrinde ince bir gül vardır zaten. bu gülü surete girmiş görünce insan heyecanlanıyor tabiatıyla. surete girmiş yürüyor, konuşyor, gülüyor, bakıyor... gül gibi kokuyor. oha yani, fikrimdeki ince gül gerçekten varmış.
Bu eserle, aynı adı taşıyan dizi sayesinde tanıştım.
Muâllim ismail Hakkı Bey'in bestelediği, Acem kürdî makamında olan bu eser derinden etkiler beni. Bence bir kadına ithaf edilecek en güzel şarkılar arasında.
adalet ağaoğlu'nun 1976 yılında baskıya geçirilen romanının ismi..
ayrıca bestecisi ismail hakkı bey olan ve hem sema moritz'in söylediği şarkının, hem de ahmet kaya'nın kardeşi mustafa kaya'nın yazıp söylediği şarkının ortak adıdır. fakat mustafa kaya'nın yazdığı şarkının sözleri farklıdır. kaya'nın yazdığı bu şarkıyı oğuz boran güzel yorumlamıştır.
bu akşam ismail hakkı bey in fikrinin ince gülünü sema'dan dinleyelim.
dün gece sözlükte bakınırken bir başlık gördüm bu naif eserin başlığı değildi ama aynı ada sahipti.
tınısı hem dilimde hem kafamın içinde yer edinmiş bir halde çalıyordu. bugün ise bir şeyler yazmak istedim. az kelimelerle ne kadar çok şey anlatılacağını özellikle de bu kadar naif bir şekilde bu duyguları dinleyenlerin zihnine nasıl yerleşebileceğini gösteren bir eser. basit satırların arkasında da ne kadar ince anlamların olduğunu da dinlerken kelimelerin etkisine kendini bırakanlar anlayabilir.
farid farjad' ın enstrümantal versiyonu ise direk ruha verilen bir doz sakinleştirici etkisinde.