bugün

bir savcı, ergenekon'u bu şekilde nitelendirdi diye terör örgütü olacak değil. duruşmaların sonucunu beklemek gerek.

(bkz: medya terörü)
abd destekli akp deterjanıyla yıkanmış ve imkb yumuşatıcısıyla durulanan dimağların medya tetikçiliğiyle gördükleri resim.
generallerin emekliliğinde de rahat bırakmadığı terör anlayışını besleyen bir yapı.
amaçları para ise ne zaman doyarlar belli değil.
amaçları türkçülük ise türklüğe en çok zararı veren bunlar.
amaçları soykırım ise yeterince yapmadılar mı?
uludağ sözlük bünyesinde henüz bir siyasal parti ile ilişkilendirilmemiş grup.

(bkz: şaşılacak şey)
konuyla ilgili birkaç yazı;

http://www.yenicaggazetes...aberdetay.php?hityaz=2267
http://www.yenicaggazetes...aberdetay.php?hityaz=2275
vatanseverlikle uzaktan yakından alakasi olmayan, tamamen paraya endeksli, vatanseverlik adi altinda yemedik incir bırakmayan sahtekar insanlar toplulugu.
kızsever
dulsever
parasever
vatansever
türk usulü sevıyoruz işte.
söylenene göre sebahat tuncel,ahmet türk,osman baydemir ve leyla zana'yı suikast listesinde bulunduran terör örgütüdür(!).

bu insanlara daha yargılanmadan terör örgütü dersek imralı'da durana kazık beğendirmemiz lazım.
http://www.yenicaggazetes...r/haberdetay.php?hit=4864
hangi kitlesel oluşumların terör örgütünden sayıldıkları aleni bir muamma olan ülkemizde şaşılmaması gereken bir tabire nail olmuş ergenekon. tam anlamıyla bilgi sahibi olmadan yorumlamak belki doğru değil ama kimler terör örgütü kimler değil bundan anlayabileceklerim beni yanıltacak artık bu saatten sonra.

yani ben kimi terör örgütünden sayıp saymama konusunda kararsız kalmış vaziyetteyim.
bölücüler mi terör örgütü olacak, milliyetçiliği sömürerek organize suçlardan aranılanlar mı terör örgütü olacak, ya da terör örgütü olmayan oluşumlar birileri istiyor diye mi terör örgütü olacak? yoksa ortada bir örgüt yokken bir takım isimler bulunacak, onlar mı terör örgütü sayılacak? bunlar zihnimde dolaşa dursun belki bilgi yasağı kalkarsa, kalktığı gibi gerçeklerce aydınlanırsak o zaman zihnimde dolaşan bilgiler rayına oturacaktır, bundan eminim.
ama karanlıklar aydınlanmayacak, aydınlattığını zannettiğimiz ışıklar da gözümüzü kör edecek. yazık ki bundan da eminim.
varlığına hiçbir şekilde inanmadığım örgüttür.bu operasyonda göz altında alınan kişilere dikkat edildiğinde şahısların akp hükümetiyle iktidara gelmelerinden beri problemli olduğu görülür.misal ergun poyraz.bu kişi tayyip efendinin yahudi,karısının arap sorundan geldiğini yazdı diye başına gelmeyen kalmamıştır.2 kere tutuklanan ergun poyraz bu operasyon bahanesiyle tekrar tutuklanmıştır.

şu güne dek nasıl bir eylem yapmıştır bu örgüt?
devlete millete ne zararı olmuştur?
varsayalım ergenekon bir terör örgütü...peki fetullah gülen tarikatına yıllardır yapılamayan operasyon bu 2-3 yıllık ve hali hazırda hiçbir eylemi bulunmayan bu örgüte neden yapılmıştır?
örgüte emekli astsubay üyeyse ne sakıncası var? tarikatlere üye polis,asker,sivil,yargı ve yasama görevlilerinin sayısı biliyor muyuz?
neden islami örgütlerin üzerine gidilmezken ya da gaziantep'te olduğu gibi örgüt bokunu çıkarana kadar bekleniyor da milliyetçi örgütlerin hemen kafası eziliyor?? nedeen??
yeniçağ gazetesinin haberi komikten öte değildir. bozacının şahidi şıracı hesabı birbiriyle ilişkili geçmişi görece karanlık (aslında herkesin bildiği şeyler bunlar ama bir türlü sonuçlandırılamıyor) kuruluş ve zatlar birbirini kollamaya kamuoyu yaratmaya çalışmaktadırlar. en başta veli küçük olmak üzere gözaltına alınan adamların ne olduğu herkes tarafından bilinmekteydi. yeşil in cep telefonunun bile bu adamın üstüne kayıtlı olması kör göze parmak olmuyorsa boşuna konuşuyoruz.
benim çok sevgili sözlük yazarlarından beklediğim tavır şudur: eğer bu grubu savunacaklarsa bunu açık açık onların eylemleriyle birlikte savunsunlar. vatanseverlik adı altında, kontracı-ittihatçı örgütlenmelerin bu vatanın has evlatlarını nasıl öldürdüklerini ve kendi emelleri için terör yoluyla (evet terördür bunun adı çünkü terör ün tanımı şiddet ve sindirme yoluyla hedefe ulaşma biçimidir ki bu kadar bombanın katliam planının başka bir açıklaması olamaz.) ülkeyi nasıl bir kaosa sürüklediklerini görsünler.
bu adamların isimleri artık neredeyse ilkokul kitaplarına geçmiş durumda. susurluk atabeyler, yüksekova çetesi, jitem, faili meçhuller vs. bütün bunlar bu ülkenin ezbere bildiği, herkesin tahta önünde değil 2 dakika 2 gün bile doğaçlama konuşabileceği konular. hal böyleyken bu vahşete dur demekten başka çaremiz yok. yoksa sadece 28 şubatlarla bu badireleri atlatamayız. güney amerika bile geçmişiyle yüzleşti. nato galadio sunu bir bir temizledi. italya mafyayı sildi süpürdü. ama bizde bunlar palazlandıkça palazlandı.

eğer hala egemenlik bilakayduşart milletindirdiyeceksek bu bir avuç üst düzey görevliye hadlerini bildirmemizgerekiyor.
yakalanan insanlar gerçekten yargılanıp ceza alırsa, türkiye demokratikleşme yönünde büyük adımlar atmış demektir. ancak bu mümkün mü? zor. uğur mumcu, ahmet taner kışlalı, hrant dink, susurluk, danıştay saldırısı bunları yapan zihniyetteki kara insanlar yıllarca devletle el ele kol kola oldular, devlet adına işliyoruz dediler bu cinayetleri. hatta bir başbakanımız "bu ülke için kurşun yiyende atanda kahramandır" diyerek bu suç örgütlerini meşru gösterdi. bunları çözmek isteyenlerin karşısına hep bir engel çıktı.ifade vermesi gerekenler oluşturan kurullara bir türlü gelemedi, evraklar kayboldu, bazen olaylar zaman aşımına uğradı o engelleri yeri geldi başbakanlar, cumhurbaşkanları aşamadı bakalım göreceğiz...
danıştay saldırısı ve cumhuriyet gazetesinin bombalanmasında kullanılan silahlar ve amerikanın kaybettiği! ve tesadüfen!pkk da çıkan silahların ve de bu oluşuma ait olan silahların aynı olması sonucu örgüt olmasından şüphelenilen oluşum. her olayda birbiriyle bağlantılı isimler pek şüphe uyandırıcı.
yeri geldiğinde salya-küfür eşliğinde militarizm çığırtkanlığı yapan köpeklerin (pardon, tanıdığınız bildiğiniz 10 solcuya değişmeyeceğiniz hümanist abilerin) tanımlamada yumuşak geçtiği grup(!). vatan için kurşun atan da yiyen de şereflidir, degil mi cigerim?

"asil türk milletinin yolu, ergenekon'dan geçecek."

(bkz: veli küçük)

bu çamurun günahı kimin boynuna?
fasistler tarafından hemen sahiplenilen örgüt. neler mi yapmadılar?

- hrant dink suikasti,
- ankarada bulunan bombalı minubus,
- diyarbakırın iki kez bombalanarak cocuklarin katledilmesi,
- danıstay baskını,
- cumhuriyet gazetesinin bombalanmasi,
- hükümeti devirme planlari,
- anafartalar carsisinin bombalanmasi,
- semdinlinin bombalanmasi vs.

simdi biraz vicdanınız varsa söyleyin, sivil halkı türk kürt demeden katleden bu yasam formlarının pkkdan asagi kalir bir yani var mi? ne kadar da vatanseverler degil mi?
niye teror orgutu oluyormus efendim ? mahkeme sonuclandi mi ? tutuklanan kisiler hakkinda kesinlesmis cezalar verildi mi ? ic dusman burjuvazisinin tekelindeki malum medya odaklari turkiye'de son donemde meydana gelen butun cinayet, sabaotaj ve saldirilari insafca adeta yargisiz infaz yaparak sozumona bu ceteye yuklemesilerdir. danistay saldirisindan tut, hrant, dink cinayetine kadar. utanmasalar resul balay'i da bunlar oldurdu diyecekler.

sonra ergenekon gibi turk irki'nin benliginde yer eden bir tureyis efsanesi'nin teror ve cinayet kavramlariyla birlikte teleffuz edilmesi de neyin nesi ? bir de kuvai milliye var degil mi ? o da ayri bir facia zaten. turklugun yeniden dogusunu simgeleyen bu iki mefhumun terorle birlikte teleffuz edilmesi encok ermeniciler, boluculer ve ikinci cumhuriyetcileri memnun etmistir herhal.

vakti gelince bu yedikleri haltlar baslarina cok corap orecek cook. bu ihanet odaklarinin burnundan fitil fitil getirecez bu hainliklerinin bedelini.
gözden çıkarılan birkaç derin insana yakıştırılan sıfat.

memlekette ne kadar faili meçhul cinayet veya eylem varsa, bunların üstlerine yıkılması an meselesidir. birçok yerde şimdiden bunun gerçekleştiğini görüyoruz. yaptıkları doğru mu, yanlış mı ? derin devletin iyi yanını mı ortaya koyuyorlar, yoksa medyanın çarpıtması olarak öcü gibi mi gösteriliyorlar ? tartışılır.

madem derin devletten bahsediyoruz; "veli küçük gibi isimler kurtlar vadisi seyrettikleri için böyle oldu, dtp'lilere, feto'ya falan suikast düzenleyecek olmaları bunu gösterir" dememiz bir kere şart. her tartışmada en az bir kere kv'ye çamur atmamız lazım, yoksa sözlük bizi kabullenmez. onun için polat'ın mahkeme savunmasından, enver paşa ile alakadar, ilgimi çeken bir örnek vererek konuyu kapatıp, eksi oyları toplamaya başlayayım :

"1907'de eskiya, 1908'de hürriyet kahramani, 1915'te büyük devlet adami ve 1923'te vatan haini. Tarihe nereden bakarsaniz gerçek odur! *
Bazı kesimler tarafından derin devlet olarak adlandırılan ancak "hadi len böyle sikindirik derin devlet mi olurmuş" diye de düşünmekten kendimi alamadığım oluşum. Bu işin için bir bit yeniği var kesin ama çözemedim hala.
CIA ve MOSSAD ilişkili olduğu belirtilen şebeke.

http://www.8sutun.com/node/52295

edit: yahu arkadaş bunun neyini kötülüyorsun? böyle bir bilginin var olmasını mı? gözlerim yaşlı bir şekilde izliyorum vallaha.
cumhuriyet gazetesinin üzerine haber yapmadıgı, yaptgında da kişileri aklama çabaları içinde oladugu, son olarak hablemitoglu suikastıın da davasına eklendigi, muhtemelen diger suikastlerinde eklenecegi örgüttür. tahminim odur ki, pkk da buna eklenecektir günü geldigi zaman. rahmetli mumcu neden öldürüldügü konusun da seslendirilen şüphe aklıma geliyor da.

hablemitoglu suikastında kjahrolsun şeriat diye bagırıp, dindar insanları hedef gösterenler, cumhuriyet gazetesi gibi, sloganları bire bin katıp dindar insanların üzerine cadı avcılıgı yapanlar, niyet okuyanlar şimdi nediyecek, utanıp özür dileyecekler mi?

bomba atılan cumhuriyet gazetesi, neden bombalandıgı bombaların bulşundugu bir davayı haber yapmamaktadır, ilhan selçuk, neden bu konu da fetva yayınlamamaktadır, yakalanan teröristler dindar olmayınca, içine mi kaçmıştır?
yahu cemaatcileri ne kadar korkutmuş bu örgüt... gördükçe şaşırıyorum.

oğullarım, sizde koskoca banka var be! bilmemne finans sürüleri var! yahu kaç tane tv kanalınız, kaç tane derginiz, gazeteniz, mecmuanız var!

yahu üç beş iyi adam mı korkutacak sizi!

arkanızı da amerikanıza dayamışsınız...

ne tırsaksınız be!

neyse ki cemaat polis örgütünde iyi kadrolaştı. bakın neler uydurabiliyorlar artık: "bombalamayı asker planladı" "van üniversitesinin rektörü kaçakçılık yapıyor" tam tersi bir açıklama olmasa, "diyarbakır'daki bombalamayı derin devlet mi planladı?" diye haber yapacaklardı.

bu şerefsiz insanlar ruhlarını köpeklere sattıklarından insan hayatına değer vermezler. karşılarında duramazsınız. dizilerde onlardan kötü bir şekilde bahsedemezsiniz. bu şerefsizler allah'a değil, liderlerine ve paraya taparlar. elleri her yere uzanır.

şimdi sıra ergenekon terör örgütüne geldi. kimse sütten çıkmış ak kaşık değil! ama adamların terör örgütünü scientology örgütüyle bile ilişkilendirmeleri, türk halkının gözü önünde yapılan bir "nefret çalışması" değil de nedir?

nefret ettirecekler akılları sıra bizleri ulusalcılardan...

salaklar.

o adamların her biri teker teker hıristiyan da olsa, uzaylıların bizi kurtaracağına inanıyor da olsalar; senin kukla hocana, hocanın bağnazlıkla dolu el kitaplarına, sohbetlerine inanan bir avuç şakirdinden kat be kat kıymetlidirler. anlayamıyorsun değil mi? kıymetlidirler!

sen bok atmaya devam ederken arkandan boklarını toplayacak birileri de elbette gelecek. o boklar bir gün senin boğazından geçip midene girecek. emin ol.
can dündar'ın 28 ocak 2008 tarihli yazısında bütün ayrıntısını anlattığı örgüttür.

--spoiler--
Fehmi Koru ("Taha Kıvanç" adıyla) şu satırları yazdı önceki gün: "'Ergenekon' örgütünün varlığından kamuoyunu haberdar etme onuru bana ait değil. Onu Can Dündar ile Celal Kazdağlı yıllar önce 'Ergenekon' kitabıyla yapmışlardı."
O kitabın iç kapağına bakıyorum.
Yayın tarihi 1997...
11 yıl önce yazmışız "Ergenekon"u...
Ve "Devlet içinde Devlet" alt başlığıyla kitabımıza isim yapmışız.

* * *

Bu ismi ilk kez 12 Mart'ta ihtilalci deniz subayı Erol Mütercimler, Tümgeneral Memduh Ünlütürk'ten duymuştu.
Ünlütürk, 1971 rejiminde solcuların işkence gördüğü Ziverbey Köşkü'nün komutanıydı.
Şöyle demişti Mütercimler'e:
"Ergenekon, hükümetlerin de Genelkurmay'ın da bürokrasinin de üzerinde bir örgüttür. 27 Mayıs'tan sonra CIA, Pentagon tarafından kurdurulmuştur. Özellikle Amerika'da kontrgerilla eğitimi almış, kurslardan geçmiş generallerin bir bölümü, 'Vatanı kurtarıyoruz' düşüncesiyle bu örgütte yer alırlar."
Mütercimler de demişti ki bize:
"Bunun üzerine ben Ergenekon'u araştırdım. Gördüm ki içinde subaylar, emniyetçiler, profesörler, gazeteciler, işadamları, sıradan insanlar var. Bugün 'çeteler' dediğimiz küçük birimler, 'Ergenekon' denilen üst örgüt tarafından kullanılan tetikçiler..."

* * *

Soğuk Savaş döneminde Amerikalılar, komünizmin yayılmasını önlemek için çeşitli Avrupa ülkelerinde, NATO bünyesinde, CIA desteğiyle paramiliter örgütler kurmuşlardı.
"Gladio" adı taşıyan bu örgütlenmenin kadroları, savaş sonrası işsiz kalan faşistlerle mafyaya bulaşmış güvenlikçilerden kurulmuştu.
"Artakalanlar" denilen bu Nazi artıkları, şimdi solculara karşı tetikçilik yapacak, faili meçhul cinayetler, bombalı sabotajlar düzenleyerek halkın komünizme düşman olmasını, rejime bağlanmasını sağlayacaklardı.
Bu faaliyet, Avrupa'da komünizmin en güçlü olduğu italya'da başladı ve 40 yıl sonra yine italya'da ortaya çıkarıldı.
Nasıl?
Cesur bir savcının, jandarmaların ölümüne yol açan patlayıcıları, italyan Gizli Servisi'nin depolarında bulmasıyla...
Gerisi çorap söküğü gibi geldi.
Avrupa, "Gladio"yu ortaya çıkarıp temizledi.
Bir tek Türkiye dışında...

* * *

Aslında Ecevit bunun "Özel Harp Dairesi" içinde örgütlendiğini saptamış, ama üstüne gitmeye siyasi ömrü yetmemişti.
Özal da kendisine suikast düzenleyenleri araştırırken bu örgütün izine ulaşmış, ancak korkup geri çekilmişti.
"Susurluk-1997"de çete, "kazara" kendini ele verdi.
Ama Başbakan Erbakan "Fasa fiso" dedi. Başbakan Yardımcısı Çiller, "Devletin çete ilan edilmesi Türkiye'nin savunma refleksini zayıflatıyor" diyerek Susurluk'u sahiplendi.
Bu yaklaşım, Türkiye'ye 10 yıla, sayısız faili meçhul suikasta, bombalı sabotaja, kanlı saldırıya mal oldu.
Çete hepten cesaretlenmişti.
O kadar ki faili meçhul cinayetlerin merkezi kabul edilen Kocaeli'nin Jandarma Alay Komutanı Veli Küçük, emekli olduktan sonra, Sedat Peker'in internet sitesinin açılışında, başında olduğu söylenen örgütün adını verdi:
"Asil Türk milletinin yolu, Ergenekon'dan geçecek."

* * *

Bunun yerine, Ergenekon'un yolu Türk adliyesinden geçti.
Geçen hafta, bu ismin ilk kez kamuoyuna duyurulmasından 11 yıl sonra "Ergenekon" örgütünün açığa çıkarıldığı açıklandı.
Yarın, ortaya çıkan örgütün, bu tarihçeyle çakışan yanlarından söz edeceğim.
--spoiler--
akp'ye, akp'nin onun yağdanlığı haline gelmiş medyasına ve pkk'lılara göre terör örgütü! şahsımın kesin bir fikir beyanında bulunamayacak kadar net bilgim yok bu örügüt hakkında! terörist midir değil midir bilemeyeceğim! işin açıkçası malüm medyanın angaje ettiği fikileri sözlüğe taşıyıp da köşelerinde her allah'ın günü türkiye cumhuiryetine havlayan köpeklerin sözlerine bakılırsa bu kesinlikle terör vari bir örgütlenmedir!
bakıyoruz, 4-5 subay, 1-2 tane eski polis, 1 avukat, 1 gazateci, 1 dernek ve bu derneğin bilmem hengi iliçeye ait deli bir başkanı! işte terör örgütü bu! silah yok (subay ve polislerin beylik silahları hariç), para yok vs.!
yine de kesin bir kanaatta bulunmaktan kaçınarak, birkaç hususa değinmek istiyorum! ben hayatım da böyle boktan bir örgüt görmedim! hayır birçoğu zaten yaşlıbaşlı adamlar, ortada resmen yaptıkları bir eylem yok!
evet, cumhuriyet'e atılan bomba, yasin hayal muhabbeti, harat dink cinayeti gibi gerçekte olmuş eylemler var ama bu eylemleri bu çakma örgütün yaptığı halen daha ispat edilemedi, sadece iddia! ayrıca, bu kişilerin 2009'da ortalığı karıştıracak eylem planlarının olduğu söyleniyor! bu iddia da sadece bir teori! dedeler ve evhanımı kılıklı 2 kadından çıkartılan malzeme bu! demek ki bu örgüt gençlerden oluşsa nasıl bir iddia atılacaktı orataya merak ediyorum! herhalde "türkiyeyi ele geçirecekti" diye bir manşet malum medyanın baş sayfasında yer alırdı.
van yüzüncü yıl üniversitesi rektörü yücel aşkın ve onun yardımcısı aklıma geldi! rektörü ve yardımcısını "suç örgütü" kurduğu gerekçesi ile hapse tıkıp aylar sonra "bu herif suçsuz, görevine geri dönebilir" diyen malum adalet sistemi geldi! ne yazıktır ki rektörün yardımıcsı kişi "dayanamayıp kendini asarak intihar etmişti"! orta da ne örgüt vardı ne birşey, tek gerçek suçsuz bir insanın namusuna yediremeyip kendini asması bize kalan en acı anıydı o günlerden! nasıl da malum medya rektörün üzerine gitmişti? adamı pkk'lı bile ilan etmişlerdi! acaba hükümet ve yağdanlığı medyasının gönlü ferah mıdır? zira bir insanın canına mal oldu bu ayak oyunuları?
şimdi dönelim bu çakma terör örgütne. dediğim gibi pek samimi gelmedi bu "ergenekon terör örgütü". huzurevi sakinlerinden kurulu bir örgüt! peh! neyse yakında ak koyun kara koyun çıkar ortaya! konuya bir başka bakış açısı ile bakmak isteyenler aşağıdaki link'e göz atabilier! bence ilginç! en azında bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olanlar baksalar daha bir iyi olur!

Silah ve uyuşturucu tacirinden terörist mi olurmuş:

--spoiler--
http://www.acikistihbarat...m/Haberler.asp?haber=7358
--spoiler--
(bkz: muzaffer tekin)
(bkz: veli küçük)
(bkz: ergün poyraz)
(bkz: oktay yıldırım)
(bkz: ümit oğuztan)
(bkz: bekir öztürk)
(bkz: zekeriya öztürk)
(bkz: taner ünal)
(bkz: kemal kerinçsiz)
(bkz: fuat turgut)
(bkz: sevgi erenerol)
(bkz: fikri karadağ)
(bkz: hüseyin görüm)
(bkz: alparslan arslan)
(bkz: fikret emek)
(bkz: semih günaltay)
(bkz: sedat peker)
(bkz: güler kömürcü)
(bkz: sami hoştan)
(bkz: ali yasak)