Ömrünün sonuna kadar gelmeyeceğini bilsen bile varlığının yarattığı beklentiye umut denir.
Umut imkansızı kendi içinde imkanlı kılmaktır, umut olmayacak bir şeyi olacakmış gibi düşünmektir, umut hayatın sana karşı oynadığı en büyük oyundur, umut gerçek ile hayali ayırt edemediğin bir sanrıdır. Umut ettiğini farkettiğin anda ne için umudun varsa yok etmelisin demektir. Umudun varsa, yaşadığın hayat yalandır.
Hani bir şarkı dinlersiniz önceleri? Aradan yıllar geçer, ismini unutmuşsunuzdur, veya anılarından sebep dinlememek için direnmişisnizdir? Sonra bir gün radyoyu veyahut başka bir yeri açmak istersiniz: o da ne? O şarkı çalmış... Yüzünüzdeki o hafif tebessüm, O hafif acı, o hafif heyecan, içinizdeki hastalanmış kelebeklerin iyileşmesi gibidir belki de umut. Tam bitmişken tekrardan var olmasıdır umut.
Büyük ihtimalle tanrının intihara karşı geliştirdiği en güçlü silah.
Fakat umudun en belirgin özelliği, var olmasa da var gibi bir etki yaratması. tıpkı tanrı gibi.
%90 umut yoktur ama bunu bilsek işin en başında pes ederiz. Bu yüzden en imkansız halde bile bir umut taşınır. Umudun asli görevi bir şekilde seni yola devam ettirmek gibi görünüyor.