insanların ilgi ve yeteneklerini geliştirmek, onları tam donanımlı bir birey haline getirmek yerine yarış atı gibi yetiştirmek için elinden geleni yapan bir sistemdir.
Öylesine içler acısı hale gelmiştir ki bu sistem şahit olduğum bazı olaylar dumura uğratmıştır beni. ismi artık çokta lazım olmayan birinin ortaokul öğrencilerine yaptığı yazılı sınavın okunmasına yardım edilmektedir. çocukların notları yerlerde sürünüyor resmen. neyse efendim bir sınav kağıdı geçti elime. kağıt boş, isim yeri bile boş. bu ne diye sordum o adını yazamıyor daha dedi. adını yazamayan çocuk sekizinci sınıf öğrencisi hem de. utanmıyormusunuz hiç bu çocuğun halinden diye sordum. cevap çok pişkin -ee ben napayım sınıfta bırakamıyoruz ki- sistem zaten berbat bide artık idealistlikten uzak öğretmenlerde olunca olan ülkemin geleceğine oluyor.
okumak, araştırmak ve düşünüp tartmaktan uzak tutan, her şeyi ezberleten eğitim sistemidir. bu yüzden böylesine körü körüne inanan insanlar son derece fazladır.
Ezbere dayalıdır, anlamaktan kavramaktan çok bilmeye dayalıdır. Her ne kadar 5e tarzı modellerle öğrencileri derse katmak amaçlansa da başarılamayıp öğretmen merkezli olandır. Sonuç olarak öğrencilerden beklentilerin artmasıyla elde sıfıra varılandır.
berbat bir sistemdir. daha da berbat olanı insanların sunduğu çözümlerdir. hem şikayet eder, herkes bildiği işi yapsın der hem de kendince çözüm sunar. bunun ileri dönük planını düşündün mü. pedagojik ve eğitsel açıdan baktın mı. işin psikolojisine ne kadar hakimsin. sistemi batıran zihniyetle aynı olan ancak kendi düşündüğünün iyi olduğunu savunan kişilerdir bunlar. bırakın bu işi, işin içindekiler yapsın. milli eğitim bakanlarından kaçı öğretmendi bu ülkede. senin gibi kendince politika üreten kişilerdi işte. bu yüzden bozuk olan sistemdir.
Tamamen insanı tek düze eğiten tek tip insanların çıkması için oluşturulan başı bozuk çok piç bir sistemdir. Didaktik bilgi verir ve o bilgileri her sene sobaya atarız yaradığı tek iş soba tutuşturmaktır.
fullbright anlaşmasının imzalanmasıyla milli olmaktan çıkmış sistemdir. bu anlaşmayla tüm eğitim sistemi amerikan politikaları doğrultusunda yönlendirilmeye başlanmış ve halen yürürlüktedir.
türk eğitim sistemi yunan mitolojisindeki misafir tanrısı gibidir.
-misafir tanrısı misafirini en iyi şekilde ağırlarmış. ne kadar yiyecek ve içecek varsa misafirin önüne sunarmış. uyku vakti gelince misafiri yatak odasına götürü sonra o meşhur yatağına yatırırmış. sonrada boylu boyunca uzanmasını isteyip misafire geçip şöyle bir bakarmış. eğer misafirin yataktan uzunsa dışarda kalan ayaklarını kesermiş, eğer boyu yataktan kısa ise bu sefer bacaklarından çekip uzatırmış. böylelikle yatak ve misafirin boyu eşitlermiş. sonra misafire iyi geceler der ve çıkarmış!-
işte türk sistemi böyledir. kafasındaki neyse seni ona benzetmeye çalışır farklılığı göz etmez.
Cocuklara çocukluğunu yaşatmayan ev dershane arası mekik dokutan sacma sistem. Her yasın ayrı guzellıgı var sözünü yaşatmayan sınavlarda yanlış hesaplama yapan yanlış sorular çıkaran yetmıyor gibi soruları ifşa eden sacma kurum.
iktidara göre değil, bakana göre değişen bir sistem. biz de deney faresiyiz zaten, her sistemi üzerimizde deniyorlar. adam akıllı yapamıyorsanız bari başka bi ülkenin sistemini alın.
ince ayrıntısına kadar bilmiyorum lakin ilkokul ve lisede kitapların devlet tarafından dağıtılmasının avantaj olduğu sistem. biz eskiler bu sisteme tabii olmadık. eksik kitaplar , kimileri maddiyattan ötürü alamadı.
