platonik aşk

entry1910 galeri23 ses1
    475.
  1. "Değildim men sana mail sen ettin aklımı zail
    Mana tan eyleyen gafil seeni görgeç utanmaz mı?"

    (Ben sana muhtaç değildim ama, sen benim aklımı başımdan aldın
    Bana ayıb ettiğimi söyleyen düşüncesiz, acaba sen sevgiliyi görsen utanmaz mısın?)

    aşkolsun fuzuli.
    3 ...
  2. 476.
  3. ikokul sıralarında hep birilerine platonik şekilde aşık olarak bitirdik mesela ilkokulu
    0 ...
  4. 477.
  5. 478.
  6. en süper aşk. çok helecanlı oluyo. gizli gizli bakmak falan. güzel yani.
    2 ...
  7. 479.
  8. büyükçekmece'de 17(kadıköy-pendik otobüsü) beklemek gibidir. gelmeyeceği biline biline beklenir...

    hani olur da şöför yolu şaşırır, köprüden karşıya geçer, hani olur da farketmez devam eder...**
    8 ...
  9. 480.
  10. sürekli hüznün hakim oldağu aşk. bir de başkasıyla birlikteyse en acı halini alan aşk.
    1 ...
  11. 481.
  12. boş bir kağıdın üzerine anlamsız ve gelişigüzel çizgiler çizerken düşünülendir.
    1 ...
  13. 482.
  14. kabakulak misali her insanın ömründe bir kere geçireceğinin kesin olduğu hastalıktır;kiminde kısa kiminde uzun sürer,daha çok lise çağlarında görülür;özellikle otuzlu yaşlardan sonra pek görülmez.
    0 ...
  15. 483.
  16. <Tanımsız>
    Evet, bir tanımı yoktur bunun. Ancak hislerinizi biraz olsun izletebilirsiniz.

    ilk bir iki gün çok güzeldir, nerdeyse mutlusunuzdur hatta. fakat zaman içinde yaşadıklarınız bu ilk anları silmeye başlar. Aynen benim durumumda olduğu gibi ilk günlerin güzel olduğunu hatırlarsınız.

    Onun size ilgisizce bahşettiği öylesine bir gülümseme, bir göz kırpış...belki 1-2 saniye süren o efsuni anlar hayallerinizin içine işlemiştir. Hiç durmadan hayal edersiniz. bağımlı hale gelirsiniz. Çevrenizdekiler günün meşgalesi dahilinde sizinle konuşmaya çalışırlar, sorular sorarlar ve bir sürü boş laflar. Onları kısa cevaplarla uzaklaştırırsınız, zira tüm bu lakırdıyla sizi büyüsünde yüzdüğünüz hayal dünyasından alıkoyarlar. Tek arzunuz oraya dönmek ve gerçeklikten olabildiğince kopmaktır.

    Yediğiniz yemek tatsızdır. Mastrubasyon zevksizdir. içtiğiniz sigara boğazınızı yakar. Hava hep soğuktur. Espriler gülünç değildir. Kimse önemli değildir. Dinlediğiniz şarkıdan kendinize uygun kesitler ararsınız. Bir iki kelime yada bir kısacık melodiyle günler geçirirsiniz, tekrar, tekrar ve tekrar. hiç biri içinizdeki kasıp kavuran fırtınayı yeterince tasvir edemez.

    Ufak parçalarla yetinmeyi öğrenmeyi icap ettirir platonik aşk. Bir bakış, onu görebildiğiniz bir kaç dakika ve şanslıysanız onun size seslendiğini duymak...Adınızı onun ağzından işitmek ne muazzamdır!

    Bütün gün onu görmeyi beklersiniz. Her yerde onu ararsınız. Adını duyduğunuzda kulak kesilirsiniz. Onu muntazaman beklersiniz. Kalbiniz onu özümsemek, onun içinde var olmak ister. Gözleriniz herkeste onun güzelliğini, yüzündeki detayları arar.

    Fakat o ne yazık ki ancak "o" dur. Uzaktır, ulaşılmazdır. Her şeyiyle tam, muhteşem... çevresindeki insanlarla; arkadaşları, sevgilisiyle kendi içinde dönen bir hayatı vardır. Siz ise, mutlaka bu çemberin dışındasınız.

    Nasıl biteceğini kestiremezsiniz, prensip olarak biteceğini tahmin etseniz bile buna asla inanamazsınız.

    Zira inanmıyorum.
    Bitmeyecek.
    ve burada bırakıyorum...

    5 ay sonra gelen edit: Herşey platonikken güzeldi galiba.
    7 ...
  17. 484.
  18. bir de platonik kalmış aşklar vardır...
    2 ...
  19. 485.
  20. zaman geçse de değişmeyecek olan kavramlardan bir tanesidir.
    0 ...
  21. 486.
  22. söylenip te karşılık görmeyince, karşılıksız aşk olur. hiç söylenmeyip te uzaktan yaşanınca, daimi platonik aşk olur. aslında fikrim, söylenmesinden yana. sonuçta, ona aşıksınız ve onun da bunu bilmeye hakkı var. siz yapmanız gerekeni yapın ve söyleyin, en azından kendi kararını kendi versin. ya olumlu olur cevabı, böylece iki insan mutlu olur. ya da olumsuz olur cevabı, zaten ortada herhangi bir ilişki olmadığı için, kimse mutsuz olmaz.
    1 ...
  23. 487.
  24. Şudur:

    "Dün bütün akşam seninleydik.Saatlerce sohbet ettik. Gözlerine bakmamak için çok çok çaba sarf etsem de derin maviliklerde kayboldum. Bende bağımlılık yaratıp, ağzıma sıçıp, gecenin bi vakti sevgilinle yemek yemeye gittin. Ölümüm senden olacak. Yaşamımı somurmaya devam et! Rabbim sana geliyorum."

    Bu entrydeki tanımsal durum tasvirinin ötesinde, hikayenin öncesini merak edenler için (bkz: beş entry yukarısı)

    Bi de (bkz: sözlüğe günlük muamelesi yapmak)

    Musikî Edit: Farklı duyulara hitap ederek entrime yeni bir boyut katmak için (bkz: Time is running out)
    1 ...
  25. 488.
  26. Evet, platonik aşka dair gerçek zamanlı keşif ve tasvirlerimi sürdürüyorum.

    "...Bu akşam yine karşılaştık. Sigara içtiğinde dudaklarının aldığı şekle bayılıyorum. Bi de zeki ve oldukça kafa çıkmana ne demeli? Tanrım böyle güzel bir şey yaratmak zorunda değildin aslında. Zira artık baya baya acı vermeye başladı. Dün kendimi hiç bir beklentim olmadığına dair kandırmaya çalışırken, bugün seninle gelecek planlamaya başladığımı fark ettim. Mesela sevgilin birden uzaylılar tarafından kaçırılsa? * Ama üzülürdün, evet hem de çok. Ve üzüntün kahrım olurdu. Aklımı senden alamıyorum. Bütün gün seni görmeyi bekliyorum. Gözlerim kapılarda ve sonra seni gördüğümde mutlu olamıyorum. Çok sağlıksız; akşamüstü uçarken, gece yere çakılabiliyormuş insan. Bakalım daha neler göreceğiz..."
    2 ...
  27. 489.
  28. Previously on platonica!
    (#6539305)
    (#6536955)
    (#6502055)

    "Sanki mesafe katediyoruz...Bugün senden ilk telefon mesajımı aldım ve takiben iki üç mesaj muhabbet döndü. Sınavlarım b.k gibi gidiyor. Senden başka hiç bir şey düşünemiyorum. Sevgilin olması umrumda değil. Ciğersiz beş para etmez adamın teki olmam da...Seni çok seviyorum anlıyor musun? Deli gibi seviyorum. * Bu başlıkta seni anlatan üçüncü entrym ve senden bahsetmeye doyamıyorum. Seninle ilgili herşey içimi eritiyor. Her nasılsa buraya yazmaya başladığım üç gündür üstüste seni görmeye başladım; bu pek de olası değildi halbuki. Ve, nasıl anlatılır, bugün seni uyurken izleme fırsatı buldum! Ahiri güzellik, tek ve gerçek sevgilim..."

    Görüldüğü üzere buradaki denek * seviye seviye aptallaşmaya başlamaktadır. Öküz kadar olmuş adam hala liseliler gibi platonik işlerin yolunu tutuyor, bir de kof romantizmini sözlük sayfalarına ayan beyan döküyor. Tüm bu saçmalığı yazdığı esnada "Ama ya görseydi?" diye düşündüğünü hepimiz biliyoruz. Etik duygusuymuş, sevgilisiymiş..Hak getire! Aşk bu durumu meşrulaştırıyor, hı-hı evet.

    To be continued...
    3 ...
  29. 490.
  30. Belki sözlüğe günlük muamelesi yapmak kurallara aykırıdır, bilmiyorum. Gerçek şu ki burada ifade ettiğim duygular platonik aşkın en olağan yansımaları olsa gerek. Herkes yaşamıştır bunu biliyorum. Hiç öyle emre aydın'laşmanın lüzumu yoktur belki de. işi bireysel bir yaşanmışlıktan çıkarıp devlet meselesi yapmalı mı? şşşt.. Evet yapmalı! çünkü ben buyum artık. Tüm yaşamım, tüm varlığım bu ve bununla nefes alıyorum. Yemek bile yemiyorum, anlatacak başka bir şeyim de yok. Zaten kimsenin Quellion diye bir yazar varmış, hiç başlıklarımıza inci inci entryler dizmiyomuş dediği falan da yok. Zira onlar bilmezler, hiç bu sudan içmediler.Tadını da hatırlamazlar.
    Ve işte bu entry yaşamak için suya mecbur olup, bu tatsız,neşesiz, acı suya mahkum olanlar için gelsin:

    "Nazar değdi... buraya yazdığımdan beri her akşam seni görüyordum. Öyle ya da böyle bu bana yetiyordu. Ve bu akşam yoksun. Hayatıma can veren damarlar kapandı. içimdeki karanlık ruhlar uyandı ve hoşgeldiniz hepiniz. Bir süre, şu an ne kadar olduğunu kestiremiyorum, bu yaşam işini beraber götüreceğiz. Nerdesin sevgilim? Çevremi kuşatan bu sessizliği dağıtmaya gelmeyecek misin? Sigaramı kim yakacak? ... Sesini işitmek, gülüşün...gözlerin? Eksik kalacağım; Mahrum, yalnız sessiz ve sensiz...
    Ve işte bizler, biz platonikler, gecenin yükselmeye başladığı şu anda yaşayan ölüler ordusunun mensupları olduk. Gözlerimizin feri sönüktür, sesimiz ise kısık."

    to be continued.

    Kapak olsun editi: Vaktinde Emre Aydın başlığına girdiğim entry (#3068671)
    3 ...
  31. 491.
  32. Platonik aşka dair çözümlemeler, episode 6

    "Son iki gündür sabah akşam öyle çok zaman geçiriyoruz ki bugün patavatsızın biri "siz çıkıomusanaaaz?" diye sorabildi. Normalde bu soruyu çok salak bulurum ama iyi ki varsın lan patavatsız karı...Zira o * bunu öyle normal karşıladı ki sanki çıkıyormuşuz da henüz insanlara açıklamamışız gibiydi. Evet, evet böyleydi."

    Zaman ilerledikçe aşıkla maşuk birbirinin etrafında rakseylerken, aşık kendini en ufak bir sinyale karşı teyakkuzda tutar. Acaba ayrılırken yanak yanağa öpüşme süresinin uzun olmasının anlamı nedir? Bakışlarının üstümden eksilmemesinden bir anlam mı çıkarmalıyım? Platonik aşkım sevgilisinin habersiz olduğu bir aşk-ı memnuya mı dönüşüyor, yoksa giderek dostlaşıyoruz da ben mi bunu görmüyorum?

    Çetrefildir platonik aşk. Her noktasında, her sürecinde kafayı meşgul edecek ikilemler, çelişkili düşüncelerle doludur.

    Devam edecek...
    3 ...
  33. 492.
  34. Platonik aşk, onu uzun ve sıkıcı bayram tatili boyunca göremeyecek olmanın ıstırabıdır.*
    0 ...
  35. 493.
  36. bir ilkbahar sabahı gibiydin.
    ben uyandım.seni tanıyor gibiydim senelerdir bir yakınlık hissettim.sonra tanıştık ve olayların ardı arkası kesilmedi,geceden karanlık kâbuslardaki güneş gibiydin,ısıttın içimi,kışın içilen bir sıcak çikolata gibi ilk başta içerken yanardın ama sonradan bu acıya alışırdın. Keşke çocuk kalsaydım da en büyük acım sansaydım dizlerimdeki yaraları. Konuşamamak bazen o kadar kötü bir şey ki senle, gözden uzak ama gönüle şahdamardan daha yakındın. 120 kilometre uzaktasın bana sadece. Hayattaki en derin gidilen yollar olurdu o yol, sen görülürdün ve sonra geri dönülürdü yaşadığım gri şehire. Sensizken her yer sepya,her yer gri aslında, insanlar değil hiç bir şeyin farkında ve ağzımdan çok fazla kelime dökülürdü, çölde kuraklıktan ölmek üzereyken önüme çıkan vâha gibiydin. Ama serap değildin.

    Acaba bu vâha benim olabilir mi sevgilim...
    1 ...
  37. 494.
  38. iyi ve kötü olgularının birbiriyle en belirgin şekilde iç içe olduğu durumdur platonik aşk.
    sana gülümser,iyi.
    başkasına gülümser,kötü.
    teni yanlışlıkla sana temas eder,iyi.
    teni bilerek başkasına temas eder,kötü.
    her sabah yastığının altından bir tutam umut alırsın yanına ve güne başlarsın.
    ne var ki her gece yastığının altına sabah aldığın umutları tekrar bırakırsın.
    ertesi gece tekrar bırakacağını bile bile..
    bu umutla bir günü geçirmeyi sevmektir platonik aşk.
    karşılıklı aşktan daha çirkeftir.
    artık bitirmek istersin bir yerden sonra.
    tamam artık sevmiyorum ya,cümlesini kurmaktan sıkılmazsın.
    onun erkek arkadaşları senin düşmanındır.
    onun düşmanları senin de düşmanındır.
    düşmanlığı,kin beslemeyi ustalık edinirsin.
    lisenin son günü yanına gidersin.
    artık görüşmeyelim dersin.
    saçmalama yazın görüşürüz, demesine aldırmazsın boşver dersin.
    artık hayatından atmayı başarmışsındır.
    bilemezsin.
    bundan sonra onsuzluğa aşık olacağını,
    bundan sonra hatıralara özlem duyacağını,
    bundan sonra ondan armağan olan bilekliği kolundan çıkarmayacağını,
    bilemezsin.
    ama artık öğrenmişsindir.
    yastığın altındaki umutları her sabah almaya devam edersin.
    artık soyutlaşmaya başlayan varlığına daha fazla aşık olursun.
    boku yemişsindir sen artık.

    geçmiş olsun.
    1 ...
  39. 495.
  40. 496.
  41. Defalarca başıma gelen en güzel aşktır. O insanı uzaktan görürsün, kafanda bin türlü hayaller kurarsın, o hayallerde onunla konuşursun ve hep istediğin cevapları verir sana. Hep mükemmel,güleryüzlü, dünyanın en iyi ve en harika insanıdır. Sokakta, orda burda görsen en ufak bir hareketini yada sözünü hep kendi üzerine alınırsın. Bir ideal olur o insan artık kafanda, içinde bir sürü gizemi olan. Ne yer, ne içer, kimi düşünür, anası, babası, kardeşleri, çevresi nasıldır hep tahminler yürütürsün. O hayali, insanı daha beter aşık eder; onu düşünmesi ise zevk verir ya, belkide kendisiyle bir gün beraber olsan o kadar mutlu olamazsın.
    1 ...
  42. 497.
  43. Platonica Final bölümü:

    Başlayan her şeyin bir sonu vardır değerli platonikçiler - evet, klişelikten geçilmiyorum - ve platonik aşk da en nihayetinde bu kadere mahkumdur. Buraya her ne yaşadıysam, platonik aşka dair ne gördüysem anlattım, sözlüğe yaklaşık yirmi gün boyunca günlük muamelesi yaptım ve artık korkarım neticelendirmenin zamanı geldi. Zira bir şekilde, bir çeşit mucize oldu ve, ve.... iki gündür onunla birlikteyiz. Hala inanamıyorum. Başladığım yerdeki o buhran dolu, kuşkulu, esmer günlerden buraya gelmek...Gözlerine istediğim kadar bakabilirim, ellerini sonsuza dek tutabilirim, artık onu öpebilirim. ** inanılmaz bir şey bu, belki de bir insanın başına gelebilecek en güzel şey. Uzun bir zamandan sonra nihayet mutluluğu hissedebiliyorum. Bu planı kurgulayan muhteşem varlığa, yaratılmışların en güzeli olan sevgilime ve bir şekilde hislerimi paylaşan platonikten muzdarip tüm yazarlara teşekkürler.

    Bitirmeden söylenmesi icap eden bir kaç söz daha var elbette. Platoniklerin nasıl bir duygusal durumu olduğunu biliyorum. Çölde susuz kalmış gibi umut aramak... Şimdi, kabul etmek gerekir ki ben biraz şanslıydım bu sefer. Kimse benim hikayemi görerek kendisi için umutlanmamalı, platonik aşk çoğunlukla mutlu sona ermez zira. Neyse o arıyor, kısa tutmak zorundayım hadi kolay gelsin. *

    (#6502055)
    (#6536955)
    (#6539305)
    (#6548709)
    (#6555983)
    (#6587596)
    1 ...
  44. 498.
  45. güzeldir, takıntıdır. o uzaklardayken, eğer yakınınızda olsaydı o mutlu olsun diye gözlerinin içine bakacakmışsınız gibidir. gibidir. onunla ilgili her yeni şeyde onu daha çok sevmektir. ama karşılıklı aşka dönüştürülmeye çalışırsa karşılıklı gibi görünüp aslında hiç var olmayan aşk olarak son bulur. platonik aşk, platonik aşktır sadece.
    3 ...
  46. 499.
  47. aşkların en güzeli diyende var. en anlamsızı diyende. bana göre kek onlara göre çikolata yani.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük