daha çok servap umudu, manevi huzur arayışı, toplumsal statü ya da adanmışlık başlıkları altında inceleyebiliriz elbette.
ancak diğer yandan bu konuyu,
4 kez hacca gitmek israftır, aynı para ile bir çocuğu eğit, allah zaten kalbi bilir ya da hac zenginliğin turistik ritüeli olmamalıdır şeklinde eleştirebiliriz.
hesapta umreye gidiyor ama bakıyorsun adam / kadın AVM de. Kabe'de değil otelde yatıyor. tower tower geziyor. mescidi nebevide değil medineyi gezmeye çıkmış. burada bulamadığı ne varsa Alcam diye uğraşıyor. sanki alışveriş yapmak için gitmiş. ee, ne anladım ben ondan? sonra pişman oluyor, keşke daha çok tavaf etseydim, keşke daha çok namaz kılsaydım. yapsaydın kardeş elini mi bağladılar yoksa ayağını mı? sen oraya ibadete mi gittin, yoksa turistik seyehate mi gittin? günde 3 öğün açık büfe yemek yemeğe mi gittin? hangisi? paso inek gibi yatmaya uyumaya mı gittin? sağda solda deli danalar gibi gezersen, öküz gibi yersen o yorgunluk ve bitkinlik ile sen nasıl ibadet edeceksin? edemezsin tabi Allah'ın şaşkını. ondan sonra da diyor ki seneye yine gidecem. oğlum sen bu kafayla her sene gitsen nolcakki? yine aynı tas aynı hamam. evet..
Farz olan hacca bir kere gitmek yeterli zaten. islam’ın şartı yerine gelmiş olur.
Onun dışında umreye dilediği kadar gidebilir insanlar. Helal bir şey sonuçta bizi ilgilendirmez.
Şahsım için hacc, bir umre, bir de ramazan umresi yeterli gelir. Sonrasında gidemeyenleri göndermek isterim. Umre nasip olunca insanların neden tekrar tekrar gitmek istediğini anladım. Bu kınanacak bir mesele değil çünkü oranın havası, ortamı, ibadetlerin sevap miktarı çok farklı. Bir kere gören bir insanı sürekli kendine çeken bir yer.
insanların paralarını daha doğru kullanmalarını tartışmak ayrı bir şey. Bu neden islam’daki bir ibadet üzerinden tartışılıyor peki? Kabe’ye gitmeyince ekonomik açıdan veya manevi yönden çok daha hayırlı bir şekilde mi değerlendiriyorlar insanlar sanki.
dini bir meseleye mantık çerçevesinde bakmaya çalışan sınıfta kalır!
islami bir meseleye fikir yürütmekten ziyade nakledilen ayet veya hadis nedir? ölçü bu olmalı.
aksi taktirde bana göre böyle, bana göre şöyle, diyerek bir yere varmamak ve bir şeyi değiştirememekle beraber kişi kendi amel defterini karalamış olur!
