Herkese farklı deneyimler yaşatacağı için b.k gibi sakın evlenme ben evlendimde noldu yada çok güzel sende gelsene demenin doğru olmadığını düşündüğüm hödü şüphesiz.. senin evliliğin çok kötü diye herkesin evliliği öyle mi olacak.. yada sen doğru bı kadın yada erkek bulup huzurlu mutlu evlilik yaşıyorsan herkes mi aynısını yaşayacak.. sözün kısası güzel mi diye sormaktnsa Evlenip kendiniz görün milletin iyi kötü sözleriyle önyargıya kapılmayın..
Bazı şeyler karalayalım etrafta gördüklerimiz yaşadıklarımız ekseninde bu konuda istedim.. Tanıştığınızdan çok kısa süre sonra kız sizi evlilik diye sıkıştırmaya başladı ise ortada da herhangi bir cinsel yaşanmışlık yokken işiniz gücünüz de fazla iyi değil iken , işte orda alarma geçin bey kardeşler. Yüzde doksan patlak karı almak üzeresiniz. işiniz gücünüz iyiyse zaten alarmın seviyesini defcon 4 e kadar yükseltin iyi tanımadan evlenirseniz Türkiye nin nafaka mahkumlarından biri olursunuz. Adam öldürmenin hatta Allah affederse şirk in bile cezasının affı var nafaka cezasının affı yok. Hapisteki adama bile çalışamamasına rağmen nafaka icrası hatta hapis tazyiki gelen ülke burası. Anam babam evde çok kavga ediyorlar bunaldım sen ne zaman evleneceksin benimle a-aa alarm. iyi olma olasılığı da var ama evlilikte bilinmeyen ne kadar az ise evlilik o kadar iyi oluyor. Aslında anam babam söz dönüp dolaşıp aynı yere varır varsa ananız babanız görücü usulü harbiden en iyisidir. Siz bakmayın post modern yaşamlara yüzyıllardır aynı şeyler dönmüş dolaşmış atalardan daha iyi mi bilicez.. Davul bile dengi dengine.
mesela birisi zıçarken diğeri dişini fırçalıyomuş tuvalette ? doğru mu lan bu ne iğrenç adamlar yahu.. ayrıca eline osurup burnuna götürmeleri de cabası.. akıl alır gibi değil..
Denginizi bulmaya çalışın, maddi manevi kültürel vs her anlamda. iman emaresi yok ve dünyevi telaşeyle evleniyorsaniz en azından bunu yapın.
Akrep, yılan, çiyan sevilecek hayvanlardan değil sokacak hayvanlardandir yani doğasında sokmak var alıp eve getirip bununla mutlu olamazsınız. Beyin yok doğası gereği böyle ama siz ondan mucize bekliyorsunuz...
ilk değilsiniz son da olmayacaksınız, huyu böyle yani ne yapsaniz boşuna alıp egitemezsiniz sebep yokken sokar, en iyi gününüzde sokar, kötü gününüzde daha iyi sokar. bu tip haşerattan uzak durun ya aile mahkemesinde ya ağır cezada son noktayı koyarsınız.
*Akrepten kasıt burç değil iki ayaklı şeytanlar ve bedenli cinler.
Nedendir bilinmez ama insan bunları eşine söyleyemiyor. Yani ben söyleyemiyorum en azından. Ve biliyorum benim gibi bir çok insan var, aynı şeyleri düşünen. Madem açık konuşacağım, öyleyse samimi olmakta büyük fayda var. Belki bilinçaltımızdaki hakimiyetin kaybından çekinmedir bunu söyletmeyen, belki de yolunda gittiğini düşündüğümüz tüm şeylerin bozulmaması ümidi adına verdiğimiz çabadır.
Eşime söylemiyorum ama sanırım ben dünyada benim için en uygun olan kadına denk geldim.
Herkes benim kadar şanslı olmayabilir ama ümit ederim ki bundan sonra herkes en azından benim kadar şanslı olsun.
Yaklaşık 5 senedir evliyim.
Eşim benim ne alıp ne verdiğime asla karışmaz.
En az bekar olduğum kadar özgürüm.
Akşamdan akşama önüne bir lokma ekmek koyarsam yer, koymazsam niye koymadın demez.
Haftasonları şehir dışına deplasmana giderim gitme demez.
Canım her istediğinde istediğim kadar alkol alırım, karışmaz.
Burda bi dipnot açayım, alkol aldığım zaman, yumuşak başlı, sevimli bir adam oluyormuşum, kendisi söyledi. Romantik ve normal zamandan çok daha yüksek libido ile dolaşıyormuşum evde:) bu artısı var yani.
Sabaha kadar cm oynarım, ses çıkarmaz.
Kendisi de çalışıyor olduğu halde benden hiçbir zaman kendisine kıyafet, makyaj malzemesi vesaire almamı istemez, almazsam kullanmaz.
Ben sorumluluklarını bilen bir adamım o ayrı.
Önce evimin, eşimin ve oğlumun ihtiyaçlarını kesinlikle giderir, kalan para ile de kendime kumdan bir kale yaparım.
Harici bir yere gideyim, sadece arayıp haber vermem yeterli. Neden diye sormaz, ben sorarsam der ki, sen işini bilirsin. Vardır bir bildiğin.
Desteğine ne zaman ihtiyacım olsa, ellerini hep belimden sarılmış, bana güç verir hissederim.
Bunu bana hissettirir.
Ne zaman bir mevzuda tereddüte düşsem, bana hep sen yaparsın, senin için çocuk oyuncağı, sen olgun bir adamsın, hayatta senin zekana mahkum olmayacak bir olay yoktur der, arkasına ben gider o meseleyi patates eder getiririm. Yolu biliyor yani.
Diyeceğim o ki, sadece biraz yeşil soğan, bir parça ekmek, ve üstünde oturacağımız iki sandalye olsa, ben eşimle mutlu olurum. Hem de sonsuza kadar.
Onu hak etmek için ne yaptım bilmiyorum ama, sanırım o bana tanrının bir hediyesi.
Ona elimden geldiğince iyi bakmaya çalışıyorum. Dünyada çok kereler hayır dediğim bir çok şeye sırf o mutlu olsun diye evet dediğim oldu. Bana bir de evlat vermiş olması vesilesiyle, gözümde değeri kat be kat arttı.
Uzun uzun yıllar sonra, saçlarımız beyazladığında, ellerimiz pamuk pamuk olduğunda, bir köşede kanepede birbirimize sarılıp yaşadığımız bu fantastik hayatın son günlerinde belki, yan yana otururken bunu birlikte okumak nasip olsun sevgilim. Sana gelecekten mektup yazıyorum.
Ben zor bir adamım, çok zor bir adamım.
Beni harika yönetiyorsun.
Senin için yapamayacağım şey,
Alt edemeyeceğim düşman,
Yenemeyeceğim rakip,
Çözemeyeceğim şey yok.
He bu arada, şuan ramazan ayındayız ve biliyorsun ki ben ramazan ayında alkol almıyorum. Sonra içip içip döktürmüşsün deme:) bu seferki oksijen kafası.
Eğer bir gün bunu bensiz okumak zorunda kalırsan, şunu bil ki cennette seni bekliyor olacağım. Cennetin hurilerini senin saçının teline değişmem. Ömrün huzurlu, sağlıklı ve mutlu olsun canım. Seni seviyorum.