evlenmek

entry1158 galeri53
    58.
  1. (bkz: çok zor lan)

    başkaları evlenirken imrenerek filan bakılır, ancak aileden biri yada çok yakın bir arkadaş evlenirken hiç de öyle pembe bulutlu hayallerdeki gibi değil.
    evinizin panjurları pembe de olsa zor.

    başlangıç garip...
    kız-erkek tanıştı, sevdi, sevişti, kaynaştı,
    sonra aileler; sevişmek dışında her birşeyi bunlar da yaptı.
    isteme, verme, sonra cümle aleme haber salma...
    söz, nişan, çeyiz, nikah, kına, düğün, gerdek, ertesi sabah, hamilelik, çocuk, evlat... gider böyle.

    bir de somut detaylar var. ev hazırlanırken, kürdana kadar düşünülüyor, adam evleniyor, gül gibi bi hatun kapmış,
    -nişanlım, kürdan da aldık mı eve?
    -kürdan aldık aşkım tek eksiğimiz, yanmaz ütü masası örtüsü...
    3 ...
  2. 57.
  3. tek basına karar verememe sendromu.
    3 ...
  4. 56.
  5. benim gibi akıl hastası organizma ile hayatı paylaşacak başka bir akıl hastası dişi organizma bulduğumda mutlaka deneyeceğim eylemdir. *
    4 ...
  6. 55.
  7. insanı korkutan bir şeydir. endişe verir, benim gibi maymun iştahlı biri asla denememelidir zira etkileri kalıcı hasarlar verebilir.
    2 ...
  8. 54.
  9. doyumsuz insanlar için kötü.
    olmuş insanlar için iyi eylem.

    bir arkadaşımın ünlü biriyle yattıktan sonra: "ben şu saatten sonra sittin sene evleneceğim kişiyi seçemem, artık hep daha fazlasını ister oldum, anneme söyleyeceğim bir kız bulsun, görücü usulüyle evlenecem" demiştir.

    bu örnekte görülmektedir ki insan ne kadar "tek insanla birlikte olmak diğerlerine ihanettir" gibi düşünse de özünde "doğru kişi" arayışları sürecektir.

    anne kokusu nasıl mistikse sevgili (-ki doğru kişi) kokusu da bir o kadar farklıdır. insan o kokuya özlemi, yiyecek yemeği yokken yanında "yemek yok" diyecek birini arar.

    düşünün ki evlendikten sonra iki kişinin minyatürü bir insan* oluyor. söyleyince basit düşününce inanılmaz bir olgu.

    o saaten sonra da artık kendi hayatınızı bir kenara koyup onunla tekrar sıfırdan yürümeye başlarsınız, konuşursunuz, ödev yaparsınız, kız arkadaş tavlarsınız.

    5-6 sene önce bana da "game over" gibi gelen bu eylem doğanın düzeni gereği "gerekli" gelmeye başlıyor, iyi ki başlıyor.

    siz hala "evlenmek mi! ahaha saçmalık" gibi düşünüyorsanız, biraz zamana ihtiyacınız var. bu zamanda da canınızın istediğini bağımlı olmadan yapın.

    edit: evet evlendim ve fikirlerimi şuanki hayatım tastik ediyor.
    7 ...
  10. 53.
  11. evlilik; her sabah bir bardak taze süt içebilmek için evde inek beslemeye benzer. * *
    4 ...
  12. 52.
  13. Efendim benimn aklima birsey takilmistir 'evlenmek' fiiliyle alakali. aslinda sözcügü inceledigimizde dönüslü bir fiildir. taranmak, aranmak gibi. yani kisi yaptigi eylemde tektir. halbuki evlenmek için en az iki kisi gerekmektedir. o zaman dogrusunun istes fiil olmasi ve evleşmek olmasi gerekmiyor mudur? tabi organize islerde gecen madem dil okuyorsunuz o zaman filoloji yerine diloloji olmasi gerekmiyor mu? sorusuyla benzerlik gösterse de benimki yine de bazi temellere dayanmaktadir. sorunum yokken kendime sorunsal cikarmisimdir. evet buradan da variliyor ki evlenmek daha en bastan dertsiz basa dert almaktir. *
    2 ...
  14. 51.
  15. melih cevdet hocanın mükemmel tanımladığı, insan hayatının bir evresi.
    Melih Cevdet'e sormuşlar "evlilik nedir" diye.

    Eskiden demiş, kız tarafının ve oğlan tarafının ailesi biraraya gelir, yeni çiftin kuracağı yuva için beraber hazırlık yapılır, beraberce yeni ev düzülürdü.
    Tabi o zamanlar evler genelde bahçe içinde müstakil evlerdi.
    O yüzden buna "Evlenmek" denirdi.

    Şimdi ise yeni evliler apartman dairelerinde yani katlarda oturuyorlar,
    bu yüzden artık evlilik "KATlanmaktır" demiş."
    6 ...
  16. 50.
  17. iki insanın ortak bir kararla geri kalan hayatlarını birlikte yaşamaya karar vermesidir.iyi düşünülerek yapılırsa mutluluk,düşünülmeden aceleye getirtilirse, üzüntüye yol açabilen eylemdir.
    3 ...
  18. 49.
  19. duruma göre 1+1, 2+1, 3+1 seçenekleri arasında seçim yapıldıktan sonra kiracılıktan kurtulma durumunun adı.
    3 ...
  20. 48.
  21. daha saçmasapan bir ilişkiyi bile yürütemezken evlilik denen şeyle nasıl başa çıkılır acaba diye sordurmakta sık sık bana. bi de etrafımda o kadar kötü evlilikler var ki. sakınmakta haklı olduğumu düşünüyorum. ne bileyim. hiç olmıcak gibi gelen şey.
    4 ...
  22. 47.
  23. 46.
  24. 45.
  25. doğru zamanda, doğru insanla yapıldığı zaman evlenmeyi düşünmeyenlerin aslında ne kadar çok şeyi kaybettiklerini bilmedikleri, muhteşem birliktelik. daha çok er kişilerin zaman kaybı olarak gördükleri ve şu felsefeyle yaklaştıkları hadise:
    -evlenip de balayına gideceğime, evlenmem alayına giderim.
    2 ...
  26. 44.
  27. 43.
  28. yaşanmış bir 20-25-30 yılın ardından "evet, bu o" hissinin ruhu kaplaması, sorumluluk duygusunun onay vermesi ve aşkın karşılıklı gözlerden okunması sonucu, hayat arkadaşı olma durumudur.

    artık kişi hayatta tek başına değildir, neredeyse aldığı tüm kararların iki kişiyi etkileyeceğini iyi bellemelidir.
    4 ...
  29. 42.
  30. ne zor bir kararmış, bunu anladım.

    fikren ya da bedenen olmayacak evliliğim karar verirsem. zaten 22 senedir dostum olan, 6 senedir aynı evi paylaştığım dostumla kağıt üzerinde evleneceğiz ki ben vatandaşlığa geçip çalışma izni almaktan kurtulayım. hiç bir sorumluluk olmayacak üstümde. nikah dairesine gidip kendi kendimize gülerek bir imza atacağız. sonra ben işimi garantiye alınca da boşanacağız. hayatta en sevdiğim insanlardan biri, sırf benim rahatım için hazır o göstermelik imzaya.

    ama ben çıldıracağım. ne değişecek hayatımda? hiç bir şey! yine bile ne denli zor.

    ben böylesine boktan bir evlilik için bile karar veremezken insanlar ciddi ciddi evleniyorlar. aşk, bağlılık, sadakat, güven... kimileri bunu tadıyor demek ki, ya da kendilerini süper kandırıyorlar.
    9 ...
  31. 41.
  32. birbirine yalnızca önce dost ve yoldaş olabilecek iki bireyin 1. ve 2. tekil şahıslardan güçlerini birleştirerek 1. çoğul şahıslığa yükselmeleridir.

    hem evlilik 3 kişilikmiş. karşı tarafın 2 seçeneği olup da sizi seçtiğinde tadından yenmiyormş zira...
    2 ...
  33. 40.
  34. basliktan pisman olanlar icin;
    (bkz: bosanmak)
    3 ...
  35. 39.
  36. yasın ilerledikçe artan sorumluluklarının bir kat daha artması , kısıtlanan özgürlüğünün bir kat daha kısıtlanması demektir .
    2 ...
  37. 38.
  38. 37.
  39. şu anki kafama göre hiçbir aklı başında bünyenin yapmaması gereken eylem.. görüyorum etrafta, daha tazecik evli-vıcık vıcık sevgi ilişkileri.. midem bulanıyor.. doğru tuvalete!

    şu genel kuraldır ki; insanlar hayatlarının adamlarına/kadınlarına aşık olup, eh-idare eder-normal derecede bir adam/kadınla da evlenirler.. istisnalarını gözümle tek tük gördüm ve buram buram tek taraflı aşk kokan ilişkiler oluyor bunlar da..

    günümüzde neden evleniyor millet o da anlayamadığım birşey.. küreselin ısınması, dünyanın sonu diye bas bas bağırıyor insanlar.. siz ne diye çoluk çocuğa karışıyorsunuz daha?! -buradan günümüz evliliklerinin çocuk üzerine kurulduğu çıkarılsın bir zahmet-

    yaptığım gözlem vesairin neticesi ne oldu dersiniz?
    otuzunu geçkin bekar beyfendi sayısı, bekar hanfendi sayısından az.. bir de kadınlara evlenme meraklısı derler! oysa en özgür adam bile belirli bir yaşa gelince, kendince en mantıklı şeyi yapıp, evlenip çoluk çocuğa karışır.. evleneceği kadını seçerken ise kalbine göre değil de mantığına göre davranır.. kendi denginde, sorunsuz, kendisini seven, iyi bir anne olabilecek kapasitede bir kadını tercih eder.. gençliğinde köpekler gibi aşık olduğu kadını değil! ayrıca zamanla sevecektir de işte bu kadını.. en azından alışacaktır.. hem kadın, adamı sevsin yetmez mi? erkek dediğin sevgisini belli eder miymiş canım?!

    bu bağlamda kadınlar daha cesur oluyor bekarlık konusunda.. üstelik ülkemizin bazı kesimlerinde otuzunu geçmiş ve bekar kimselere -özellikle bayanlara- başka bir göz ile bakılıyor.. o göz nedir derseniz, acıma duygusuyla karışık bir gözdür..

    çünkü bekar insan, ileride herkes torunlarını severken yalnız kalacak olandır.. ileride herkes torunlarının yanıbaşında vefat ederken, köhne ve yalnız bir evde ölecek olandır.. hı, bir de çocuk sahibi olmanın verdiği imtiyazlı duygudan -erdem mi diyorlar ne--- mahrum kalacak olandır.. yazık değil mi şimdi ona?!

    eğer ki bana "yok sen yanıldın, biz çok aşığız, ondan evleniyoruz" dersen ayrıca bir gülerim sana..
    ne aşkı allah aşkına?!
    insan bu.. sözünde durmuyor.. lanet olsun ki gelip yüzüne "senden sıkıldım" bile diyor.. demese bile hareketleriyle gayet güzel ima ediyor..
    sonra ilişki tek taraflı bir aşk olup çıkıyor..
    tek taraflı aşk.. çok acı tamam..
    gel bunu bir de, yirmidört saat beraber olduğun, evlilik müessesinin diğer üyesiyle yaşa..
    o daha fena!

    bir de bir zamanlarki özgür ruhunuzu -sözde- ruh eşinizinkine ortak edip, resmen kapana kapatıyorsunuz ya..
    o daha da fena!

    bir imza bir cinayete sebep olur mu?
    oluyor işte..
    özgür ruhları, toprağa bağımlı hale getiriyor..

    hı, eğer derseniz "yok ben özgür değildim.. sadece özgür ruhlara dair yalanlarla beslendim"
    o zaman lafım yok size..
    3 ...
  40. 36.
  41. ihtiyac mi yoksa istek mi sorunsali. (bkz: denemesi bedava)
    3 ...
  42. 35.
  43. iki kişiyi birbirine bağlama kaçmasın diye. etrafına bakıp bumu lan evlilik ben evlenmiycem dediğimiz olay.
    3 ...
  44. 34.
© 2025 uludağ sözlük