yeni evliyken her seye ozeniyorsun. ben de bir sıra eski esimi en guzel giydirmeye adamıstım kendimi. kendime bir alıyorsam, ona iki alıyordum. butun gardrobını yenilemistim kendi kazanndıgım parayla. velhasılı en jilet gibi ise benim esim gidecek tribindeydim.
gomleklerini utulerdim. bazen 20-30 gomluk utuledigim olurdu. anlasmamız soyleydi: -her gomlek basına bir opucuk. ihih. bana oyun gibi geliyordu. sevgilim de opuyordu da opuyordu beni.
10 sene oldu bosanalı. on senedir bir kere bile utu yapmadım. iste ozgurluk. bekarlık sultanlık.
hiç kimsenin tercih etmediği ve evde kalmış bir takım eziklerin, sırf kendi egosuyla barışmak için, vakti zamanında ortaya saldığı boş söylemdir.
Saltanat epey süre öne kalktı diye biliyorum. isteyen evlenir, istemeyen de evlenmez; kim ne isterse onu yapsın. Bulunduğu durumu övmek ya da diğer durumları, altı bom boş genellemelerle yermek ancak boş cahillerin işi olabilir.
Bence bekarlık gayet güzel. Evlilik de güzel ama bence çok mutlu olunacaksa ve çocuk yapılacaksa güzel. Çocuğu da büyütmen gerekiyor. Büyüyünce de insan yine evladıyla ilgilenmesi gerekebiliyor. Kimi evlat hayırsız oluyor veya kimi baba çocuğunu terk ediyor benim babam gibi.
Bekarlık sultanlıkmış, peki ya kraliçelik? Kraliçe olarak kendi krallığımda, yatağımın tamamını işgal edebiliyor ve makyaj masasını dilediğim gibi kullanabiliyorum! Sürekli çorapların eşlerini aramaktansa, kendi tacımı parlatmayı tercih ederim.