30 Ağustos Zafer Bayramı;
Bir ulusun, var oluş öyküsünün tâcıdır. Ümidi tükenmiş binlerce insanın, bir çift mavi gözün ışığında Emperyalizm'e başkaldırışıdır. Hiçbir imkânsızlığın, bâhane olmayacağının en büyük kanıtıdır.
Kutlu olsun
türkiye'nin kaderinin değiştiği günün yıldönümü olan tarih.
eğer yıllar yıllar önce 30 ağustos'ta afyon düşman birliklerden temizlen(e)memiş olsaydı bugün türkiye cumhuriyeti diye bir devlet belki hiç yoktu, belki de ankara'nın üç katı kadar büyüklükte bir toprağı olacaktı.
bugünün anlamını, önemini sorgulamayan hatta reddedenler bir parça olsun düşünsünler bu denklem üzerine nedir ne değildir diye.
Nasıl koyduk ama emperyalizmin pırpırlı yenilmez denilen ordusuna, sarıklı satılmış hacı hocasına, ingiliz zırhlısına atlayıp kaçan korkak hükümdarına.
Milletimizin özgürlük ve bağımsızlık yolundaki inanç, irade ve kararlılığını bütün dünyaya gösterdiği 30 Ağustos Başkomutanlık Meydan Muharebesi, Cumhuriyetimizin kuruluşuna giden yolun bir mihenk taşıdır. Bu duygu ve düşüncelerle aziz milletimiz, emniyet teşkilatımız ve kahraman ordumuzun tüm mensuplarının 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutluyor, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere tüm şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum.
"Uçurum kenarında yıkık bir ülke. Türlü düşmanlarla kanlı boğuşmalar. Yıllarca süren savaş ve Anadolu'nun yiğit evlatları..." Başta Başbuğumuz M.K.ATATÜRK olmak üzere, tüm kahramanlarımıza saygı, vefa ve dua ile...
atamızın büyük planları sayesinde 6 ayda geçilmez denen afyon'u 6 saatte geçen türk ordusunun 4 günde yapıp sonunda yunanlıları izmir'e döktüğü zaferdir. kutlu olsun.
ilk fotoğraf, 1922.
işgal askerleri, donlarını fanilalarını zorla Türk kadınlarına yıkatıyor.
ikinci fotoğraf, 1921.
işgal askerleri, köy meydanında Türk kadınını oynatıyor, poz verirken sırıtıyor.
Yunan gazeteci Tasos Kostopulos, Anadolu işgalini anlatan bir kitap yazdı, kendi milletini belgelerle tanıklarla yüzleştirdi, yedek subay Dimitriu mesela, yaşadıklarını şöyle anlatıyor:
“Köyde kapıları kırıp giriyorlardı, ben de kapısı açık bir eve girdim, ölü bir ihtiyar vardı, arka odadan kahkahalar geliyordu, 10 kadar asker bir Türk kızını zorla dansettiriyordu, kız yarı çıplaktı, ağlıyordu, gel sen de mezeden tat dediler, ayıp dedim, savaştayız dedim,
Türk kızı yanıma koştu, ayaklarıma kapandı, kurtarmam için yalvarıyordu, kadındır yapmayın dedim, askerlerden biri süngüsünü çıkarıp bana yöneldi, küfür ederek bas git dedi, kaçmak zorunda kaldım, kızın çığlıklarını unutamadım.”
işgal topraklarında bunlar yaşanırken, bizim tarafta neler yaşanıyordu…
Cahit Çaka tarafından kaleme alınan Harp ve Kadın kitabında, Albay Hulusi Atağ' ın bir anısını anlatıyor;
“Muharebede yaralandım, beni geriye, hastaneye gönderiyorlardı, pekçok yaralıyla birlikte kağnıya bindirdiler, ağır ağır ilerleyen kağnı yolculuğumuzun ilk akşamı ağaçlık ve subaşı bir yerde konakladık, etrafımızdan vızır vızır geçen katırların çoğunu kadınlar sevk ediyordu, bu kadın kafilelerinin birinden hafif bir çığlık duyuldu, bunu takiben bir duraklama ve telaş eseri görüldü, hamile bir kadın bir erkek çocuk doğurmuştu, kadını hastaneye yatırmak üzere geri çevirmek istediler, fakat, yorgunluk ve çektiği ıstıraplarla benzi solmuş olan bu kadın kabul etmedi,
“cephedeki babası silah bekliyor, cephane bekliyor, oraya cephane yetiştirmeliyim, geri dönmem”
dedi, paçavralara sarıp sarmaladığı bebeğini göğsüne bastırıp, katırların çektiği cephane yüklü arabasına doğru yürüdü gitti. Bu asil kadının davranışı karşısında, biz yaralılar, yüzümüzün kızardığını hissettik.”
işe bu yüzden,
Büyük zaferle gelen Cumhuriyetin temelleri çok sağlamdır.
Binlerce şehidin kanları o temelde harç vazifesi görmüştür.
O temel üzerine kurulan milli birlik ve bağımsızlığımızı yıkmaya çalışan kim olursa olsun gereken cevabı her zaman almış yine de alacaktır.
Bir buyuk onder ve baskomutanin emrinde zafere inanmis binlerce yigit ve yuce bir milletin afyon'dan daglarinda cicekler acan izmir'e özgürlük koşusudur 30 agustos. Cok yaşa turk ulusu, yaşa mustafa kemal pasa yaşa. Bayramimiz kutlu olsun.
Hepimize kutlu olsun. Türk'ün en kutsal ayıdır ağustos. Zaferimizin olmadığı bir gün yoktur bu ayda. En başta atatürk'ün ve ondan geriye doğru bütün atalarımın ruhu şad olsun. Mekanları cennet olsun.