giallo e blu
1056 (ulu)
altıncı nesil yazar 8 takipçi 186.35 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    dershane yerine yanlışlıkla tersaneye gitmek

    1.
  1. olmayacak şey değildir.

    lise son sınıfta üniversiteye hazırlık kapsamında kayıt için dershane ararken sen tut yanlışlıkla git tersaneye kayıt ol. bir sene boyunca millet okul-dershane arasında mekik dokurken ben okul-tersane arasında dokudum. başlarda çok garipsedim, hiç de düşündüğüm gibi bir hazırlık dönemi geçirmiyordum, üstüne üstlük netlerimde de gözle görülür bir artış olmuyordu. eve üstüm başım kir pas içinde geliyordum. haziran ayında bu emeklerimin karşını alacağımı düşündüğümden, yorgun da olsam huzurluydum. ama gel gör ki haziran geldiğinde sınavda sıçtım sıvadım. ertesi hafta tersaneye gittim ve ustabaşına sınavın berbat geçtiğini, en büyük payın da onlarda olduğunu söyledim. "ne sınavı lan" dedi, "e üniversite!" dedim. "oğlum bizim ne suçumuz var, çalışsaydın" dedi, iyi de dedim dershane faktörü önemli, ben okulda falan üzerime düşeni yaptım, geriye bir tek dershane kalıyor. "oğlum manyak mısın ? burası tershane, tersane" dedi. o an yaşadığım şoku anlatamam. birkaç dakika içinde de bütün parçalar yerine oturdu. oturdu oturmasına ama sınavı kazanamadığımla kaldım. ben de tersanedeki işime devam ettim. 6 yıldır buradayım, şaka maka işimde iyi ilerledim. aylık 4.000 liraya yakın bir para kazanıyorum. üniversite okusaydım yüksek lisansıydı stajıydı mıtajıydı derken bu parayı kazanmam kim bilir kaç yıl alırdı. iyi oldu iyi.
    6 ...
  2. joint security area

    1.
  3. le passe

    1.
  4. Jodaeiye Nader az Simin'le 2012'de oscar kazanan iran'lı yönetmen Asghar Farhadi'nin 2013 yapımı taze filmi. bu sene cannes film festivalinde* de yarışan filmler arasında.
    0 ...
  5. behind the candelabra

    1.
  6. steven soderbergh'in 2013 tarihli, 66. cannes film festivalinde yarışacak filmi. başrollerinde michael douglas ve matt damon var.

    fragmanını izlerken acaba michael douglas'ın oynadığı karakter eşcinsel de matt damon'a mı yürüyor diye düşünürken michael douglas'ın :

    - all i do is give and give and give... !!!

    demesiyle taşlar yerine oturdu.

    türkiye'de ne zaman gösterime girer bilmiyorum. sonbahar- kışa doğru belki.

    1 ...
  7. 2013 cannes film festivali

    1.
  8. 15- 26 mayıs tarihleri arasında gerçekleşecek, bu yıl 66.'sı düzenlenen film festivali. festivalin açılışı moulin rouge filminin de yönetmeni olan baz luhrmann'nın, başrolünde leonardo di caprio'nun oynadığı the great gatsby filmi ile yapıldı.

    roman polanski, coen kardeşler, steven soderbergh, takashi miike, jim jarmusch gibi birçok kariyerli yönetmenin filmlerinin de aralarında bulunduğu 20 filmden biri festival sonunda altın palmiye'yi kazanacak.

    steven spielberg'in başkanlığını yaptığı jüri üyeleri arasında christoph waltz, ang lee, nicole kidman gibi isimler de var.

    http://www.ntvmsnbc.com/id/25442249/
    0 ...
  9. 12 mayıs 2013 watford leicester city maçı

    1.
  10. önümüzdeki sezon premier lig'de mücadele etmek için wembley'deki playoff'a kalacak takımı belirleyen maç. ilk maç leicester'ın sahasında oynanmış ve 1-0 leicester kazanmış. her şey bu maça bağlı ve öyle bir son var ki maçta, milyarca insana futbolu neden bu kadar sevdiğini tekrar hatırlatır. o gün orada olanlar yılarca anlatır herhalde o son 30 saniyeyi. susayım da izleyin :

    http://alkislarlayasiyoru...ak-watford-leicester-city
    2 ...
  11. the best offer

    1.
  12. giuseppe tornatore'nin 2013 tarihli son filmi. başrolde usta oyuncu geoffrey rush var. fakat gelin görün ki filmin gösterime girdiği, ve önümüzdeki aylarda gireceği ülkeler arasında türkiye yok. olacağını da sanmıyorum. malum ortamlardan da tarih itibariyle hala ulaşılamıyor. bütün bunların üzerine bir de filmin aldığı övgüler eklenince üzüntü daha da büyüyor. beklemekten başka çare yok, elbet bir gün buluşacağız.
    2 ...
  13. pino donaggio

    ?.
  14. 1941 doğumlu italyan bir müzisyen amca. 1976 yılındaki carrie'den bugün vizyonda olan passion'a kadar neredeyse bütün brian de palma filmlerinin güzel müziklerinde hep bu amcanın imzası vardır. baktım bir başlığı bile açılmamış. ayıp etmişiz. saygılar kendisine. güzel güzel besteler yapmaya devam etsin.
    0 ...
  15. marche slave

    1.
  16. Pyotr Ilyich Tchaikovsky ' nin mükemmel eseri.

    her yerde 1876 yılındaki osmanlı sırbistan savaşında ölen slavlar için yazıldığı söyleniyor.

    o büyük ihtimalle 1876 yılında rusların balkanlardaki slavları osmanlı'ya karşı kışkırttığı isyanlardaki çarpışmalardır. çünkü 1877'de bu isyanların akabinde başlayan meşhur 93 harbi 'nde rusya bizim ağzımıza sıçtıktan sonra yapılan antlaşmada romanya ile beraber bağımsızlığını kazanmış sırbistan.

    adamlar bağımsızlığını kazandı, olan 93 harbinde bize oldu. bu besteyi bize yapman gerekirdi reyis. yarım elma gönül alma hesabından. o savaşta bize biraz ayıp oldu çünkü.
    0 ...
  17. robert aldrich

    1.
  18. 1918-1983 yılları arasında yaşamış ; kiss me deadly, the dirty dozen, What Ever Happened to Baby Jane, The Flight of the Phoenix gibi önemli filmlere imza atmış, amerikalı yönetmen.
    0 ...
  19. 1972 miami uçak kazası

    1.
  20. 101 kişinin öldüğü, 75 kişinin sağ kurtulduğu, amerikan sivil havacılık tarihinin en büyük ikinci kazasıdır.

    new york'tan miami'ye gitmek üzere havalanan uçağın, miami uluslararası havalimanı yakınlarında, iniş takımlarının sorunsuz açıldığını işaret eden lambasının yanmaması, sonu felaketle bitecek krizler zincirinin fitilini ateşliyor. oldukça karanlık bir havada seyretmekte olan uçakta pilotlar birkaç denemeye rağmen ısrarla ışığın yanmamasından tereddüte düşüyor ve iniş takımlarının sorunsuz açıldığından emin olamıyorlar. kaptan pilot ve yardımcısı, ilk olarak küçük ampulde bir problem olabileceğini düşünüp, söküp kontrol etmeyi deniyorlar. havalimanına oldukça yaklaşan uçak, durumu kuleye bildirip sorunu çözene kadar iniş yapamayacağını söylüyor. rotayı liman üzerinde tur atacak biçimde ayarlayıp otomatik pilota teslim ediyorlar. kaptan pilot ve yardımcısı o sırada ampulle uğraşırken, kaptan pilot arkasını dönüp, uçuş mühendisine aşağıya inip oradaki camdan iniş takımlarının açılıp açılmadığını kontrol etmesini söylüyor. iki pilot birden bu sorunla uğraşırken kule görevlisi radarda uçağın irtifasının tehlikeli derecede düşük olduğunu görüyor ve uçakla irtibata geçip bir sorun var mı ? diye soruyor. fakat uçaktan bir problem olmadığı cevabını alıyor. kule görevlisinin de fark ettiği gibi uçak aslında hızla irtifa kaybetmeye devam ediyor ve bataklık üzerinde alçaldıkça alçalıyor. pilotlar o derece karanlıkta dikkatleri başka noktadayken o kadar irtifa kaybettiklerini çok geç farkediyorlar, ve tüm çabalarına rağmen bataklığa şiddetle çarpmayı engelleyemiyorlar. kaza anında yolcuların büyük kısmı ölürken pilotlar da olay yerinde hayatını kaybediyor. o sırada bataklıkta avlanmakta olan bir adam hızla olay yerine gidip onlarca kişinin kurtulmasına yardım ediyor. uçağın bataklığa düşmesi çarpmanın şiddetini azalttığından görece daha büyük bir facia önlenmiş oluyor. bataklık bazı kişilerin boğulmasına da sebep olurken, çamurun açık yaraları tıkaması, kan kaybından ölümleri azaltıyor. fakat bataklıkta bulunan bazı zararlı mikroplar, bazı kazazedelerin gangren olmasına sebep olmuş ama birçoğu tedavi edilebilmiş.

    kara kutuda yapılan incelemelerde otomatik pilotta 2000 feet'e ayarlanmış uçağın kendi kendine neden irtifa kaybettiği ve pilotların hiçbirinin bu durumu nasıl fark etmediği üzerinde duruluyor. kara kutu kayıtlarında uçağın net bir biçimde, 2 defa yüksekliğin kaybedildiği uyarısının yapıldığı duyulabiliyor, fakat pilotlar o an başka bir sorunla uğraştıklarından ve otomatik pilota çok fazla güvendiklerinden bu uyarıyı duymuyorlar. fakat hala, böyle gelişmiş bir otomatik pilot sisteminin nasıl kendi kendine yükseklik kaybettiği sorusunun cevabını bulamıyorlar. daha sonra yapılan araştırmalarda uçağın veri kayıtlarından uçağın irtifa kaybetmeye başladığı saniyeyi saptıyorlar. kokpitteki ses kayıtlarından tam o an, o saniye ne olduğunu dinliyorlar. o an kaptan pilot, uçuş mühendisine : "aşağıya in ve takımların açılıp açılmadığına bak" diyor. modern otomatik pilot sistemlerinde, otomatik pilotun devre dışında kalmasını sağlamak için kumanda kolunun ileri itilmesi yeterli olacak şekilde yapılmış. kaptanın uçuş mühendisine aşağıya inmesini söylediği an arkasını dönerken kola yavaşça çarptığını, bu sayede otomatik pilotun devre dışı kaldığını saptıyorlar.

    ve en acısı, daha sonra kazaya sebep olan olayları başlatan küçük ampulun kaza sonrası kontrolünde arızalı olduğu saptanıyor. iniş takımları aslında sorunsuz çalışıyordu. uçak gayet güvenli bir biçimde inebilirdi. pilotların hepsinin birden bütün dikkatlerini bu olaya vermesi bir sürü insanın ölümüne sebep olan bir faciaya yol açtı.
    5 ...
  21. kolalı şeker

    1.
  22. dünya üzerinde yapılmış ve yapılabilecek en saçma şeker.
    0 ...
  23. la cabina

    1.
  24. televizyon için çekilmiş, 1972 ispanya yapımı kısa film. phone booth'u etkilediği söyleniyor ama ben phone booth'u sevmeme rağmen bu mütevazı filmi ona tercih ederim. ayrıca ortak nesneleri olan telefon kulübesi dışında çok da fazla ortak yönleri olduğu söylenemez. oyuncu abinin performansının da hakkını vermek lazım. kötü bir oyunculuk filmin kalitesinin yarısını götürebilirdi, bu abi yukarı bile çekmiş kaliteyi.

    http://iyikotufilm.com/la...yi+K%C3%B6t%C3%BC+Film%29
    0 ...
  25. ah oğlum

    1.
  26. evlat acısı çeken babaların uzanamayacağı yerlerde muhafaza edilmesi gereken müslüm baba şarkısı. henüz bir oğlu olmayan insanların bile çok derinine dokunan bu şarkı, babaları, hele hele evladını kaybetmiş babaları ne yapar tahayyül edemiyorum.

    edit: sözlerini de ekleyelim

    Evimizin güneşiydi gülüşün
    Fotoğraflar yerini tutmuyor oğlum
    Ah oğlum, ah oğlum
    Yıkanmadı gömleklerin
    Kokun gitmesin diye
    Montun asılı duruyor
    Duvarda hala
    Dönersen bir gün giyersin diye
    Ah oğlum, ah oğlum
    Varsa bir ayıbın, günahın
    Paylaşırız, buradayız oğlum
    Babalar eksik gösterse de çok sever
    Dönmesen de bunu bil oğlum
    Ah oğlum, ah oğlum
    2 ...
  27. rossetto e cioccolato

    1.
  28. italyanca "ruj ve çikolata" anlamına gelen güzel bir ornella vanoni şarkısı.
    0 ...
  29. tek bir gün içinde geçen filmler

    1.
  30. oldukça eğlenceli filmlerdir. tek bir olayın bütün bir güne yayılışını izlediğimizden, genel özellikleri oldukça akıcı olmalarıdır. film ne zaman başladı ne zaman bitti anlamazsın. ilk aklıma gelenleri şöyle sıralayayım;

    (bkz: reservoir dogs)
    (bkz: 12 angry men)
    (bkz: magnolia)
    (bkz: dog day afternoon)
    (bkz: die hard with a vengeance)
    (bkz: buried)
    (bkz: his girl friday)
    (bkz: phone booth)
    (bkz: the breakfast club)
    3 ...
  31. penaltı veren hakeme sarılmak

    1.
  32. yanılmıyorsam 2003 yılında oynanan elazığspor - galatasaray maçında elazığ lehine penaltı kararı veren hakem ali aydın'a, elazığsporlu futbolcu effa'nın yaptığı hareket. ahahaha, adam hakeme sarıldı amk yaa. ali aydın'ın şaşkınlığı falan hala gözümün önünde. 10 yıldır ne zaman aklıma gelse gülerim. bu olay sayesinde az tutunmadım hayata. sağol effa. burada olsan da bir sarılsam.
    1 ...
  33. and the beat goes on

    ?.
  34. the whispers'ın 1980 tarihli funky klasiği.

    and the beat goes on
    just like my love everlasting
    and the beat goes on
    still moving strong on and on

    do you ever wonder
    that to win, somebody's got to lose
    i might as well get over the blues
    just like fishing in the ocean
    there'll always be someone new
    you did me wrong 'cos i've been through stormy weather.

    and the beat goes on
    just like my love everlasting
    and the beat goes on you'd better believe it
    still moving strong on and on

    don't stop for nobody
    this time i'll keep my feet on solid ground
    now i understand myself when i'm down
    like the sweet sound of hip music
    there'll always be something new
    to keep the tables turning
    hey this super song
    there'll never be an ending

    and the beat goes on
    just like my love everlasting
    and the beat goes on
    still moving strong on and on (the beat goes on) on, ...

    get down playing that fee, sure the beat is real
    the beat goes on
    0 ...
  35. the day of anger

    1.
  36. giorni dell ira

    ?.
  37. ilk olarak for a few dollars more ve daha sonra il buono il brutto il cattivo ile beraber spaghetti western 'lerin aranan karizması haline gelen lee van cleef 'in başrolde olduğu, tonino valerii 'nin yönettiği 1967 yapımı spaghetti western.

    kasabada, çöpçülük yapıp 3 kuruşa milletin kapısının önünü süpüren kimsesiz genç bir çocuğun hayatı karanlık bir adamın* bir gün kasabaya gelişiyle değişir.

    bu film lee van cleef'in "iyi, kötü, çirkin"'den sonra çektiği ilk film değildir. arada Da uomo a uomo adında oldukça iyi bir başka spaghetti western filmi daha yer alır.
    0 ...
  38. his name is king

    1.
  39. çok güzel bir django unchained soundtrack'i. tarantino reyiz bu şarkıyı; başrolünde klaus kinski'nin oynadığı, orjinal adı "Lo chiamavano King"** olan 1971 yapımı spaghetti western'den almış. eserin sahibi, arjantinli besteci luis bacalov.
    1 ...
  40. sex and fury

    1.
  41. 1973 yapımı, adından da anlaşılacağı üzere cinsel istismarın ve şiddet istismarının yoğunca kullanıldığı bir japon filmi.

    filmin orjinal adı şöyle birşey tabi ; "Furyô anego den: Inoshika Ochô"
    0 ...
  42. dolemite

    ?.
  43. 1975 yapımı, türünün tüm özelliklerini taşıyan bir blaxploitation filmi.
    0 ...
  44. lawrence bender

    1.
  45. quentin tarantino'nun film yapımcısı yakın arkadaşı. tarantino'nun bazı filmlerinde ufak rollerde görünür.
    0 ...
  46. a band apart

    ?.
  47. lawrence bender ve quentin tarantino'nun 1991 yılında kurdukları yapım şirketi. şirket, adını tarantino'nun pek sevdiği, jean-luc godard'ın ünlü filmi bande a part'dan almış. şu ana kadar yapımını üstlendikleri projelerin listesi şöyle;

    Pulp Fiction (1994)
    The Whiskey Heir (1995
    White Man's Burden (1995)
    Four Rooms (1995)
    Curdled (1996)
    From Dusk Till Dawn (1996)
    Jackie Brown (1997)
    Good Will Hunting (1997)
    Metallica: Cunning Stunts (1998)
    From Dusk Till Dawn 2: Texas Blood Money (1999)
    Debtors (1999)
    From Dusk Till Dawn 3: The Hangman's Daughter (2000)
    Stark Raving Mad (2002)
    Lost in Oz(2002)
    When Incubus Attacks (2002)
    Kill Bill (2003, 2004)
    Voces inocentes (2004)
    Build or Bust (TV) (2005)
    Death Proof (2007, soundtrack only)
    Inglourious Basterds (2009)
    Django Unchained (2012)
    0 ...
  48. curdled

    ?.
  49. reb braddock'un yönetmenliğini yaptığı 1996 yapımı film. cinayetlere ilgi duyan genç bir kızın hikayesi.

    film ilk olarak 1991'de reb braddock tarafından kısa film olarak çekilmiş. tarantino'nun ilgisine mazhar olmuş, hatta filmdeki rahatsız kız* daha sonra pulp fiction'da yine benzer bir karakterde sayko taksici esmeralda villalobos karakterine can vermiş. 1996'daki uzun metrajının yapımcıları arasında tarantino'nun yapım şirketi a band apart da var, ve executive producer olarak da tarantino'nun cast'da adı geçiyor. filmin dağıtımını da yine tarantino'nun bir dönem faaliyette olan dağıtım şirketi rolling thunder pictures üstlenmiş. qt hiçbir destekten kaçınmamış kısacası.

    angela jones'la beraber, soğuk kanlı psikopat katil rolünde alec baldwin'in kardeşi william baldwin oynuyor. yaklaşık 85 dakikalık eğlenceli bir film.
    0 ...
  50. victor laszlo

    1.
  51. casablanca filminin gerçek olamayacak derecede kusursuz karakteri.

    üçgenin diğer köşelerindeki ilsa da, rick de gerçek hayatta karşılığı olan karakterlerdir. fakat victor karşılığı olamayacak derecede gerçeküstüdür. zaten casablanca'yı olağanüstü bir hikaye haline getiren de victor'un bu kusursuzluğu. zaafları yoktur. idealisttir, direnişin sembolüdür, işkencelerden sağ kurtulan bir savaş kahramanıdır, üstelik tüm bu kavgasının ötesinde kadınını her şeyin üstünde tutar, onun için kendini feda etmeye hazırdır. mükemmeldir kısaca. fakat victor'u bu olağanüstülükten çıkarıp tek bir zaafla ya da tek bir boşlukla birazcık gerçeklik çizgisine yaklaştırsanız, , bütün hikaye dağılır. casablanca'nın büyüsü bozulur, düğüm çözülür, hikaye efsane finaline ulaşamadan kopar gider.

    filmin rick'ten de, ilsa'dan da öte kilit noktasıdır bu karakter. bütün hikaye onun sırtındadır.
    2 ...
  52. science fiction double feature

    ?.
  53. rosalind russell

    1.
  54. 1907-1976 yılları arasında yaşamış, cary grant'la başrollerini paylaştığı his girl friday'de mükemmelin ötesinde bir performans sergilemiş amerikalı aktris.
    0 ...
  55. short cuts

    1.
  56. 1993 yapımı robert altman filmi. yaklaşık 17-18 tane ana karaktere sahiptir film. birbiriyle belli noktalardan bağlantılı ailelerin ve kişilerin birkaç gün içerisinde yaşadıkları anlatılıyor. her şeyiyle kuyumcu gibi ince ince işlenmiş bir film.

    oyuncu kadrosu mükemmel. şöyle ki ; tim robbins, robert downey jr, jack lemmon, tom waits, frances mcdormand, chris penn, julianne moore bunlardan bazıları. fakat tim robbins'in canlandırdığı karakter benim kişisel favorim. ve onun eşini oynayan Madeleine Stowe. zat-ı şahanelerinin güzelliği ve gamzeleri filmi tekrar izlemek için başlı başına sebep. film zaten 3 saat olmasına rağmen o kadar dolu dolu ve akıcı ki en az 2-3 defa izlemeye değer. ilk seferde her şeyiyle tadına varılıp kenara atılacak kadar hafif bir film değil.

    paul thomas anderson'ın magnolia'sına ilham kaynağı olmuştur ayrıca.
    0 ...
  57. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük