modern lokman hekimlik, bu aralar moda olan bir tedavi çeşidi... başta majör kanallar olmak üzere, uydudan yayın yapan tv kanallarında gün boyu kerameti kendinden menkul uzmanlar ve doktorlarca, başta kendilerinin ürettiği bitkisel ilaçların reklamı olmak üzere tabiatta buldukları tüm nebatatın binbir türlü hastalığa deva geldiği anlatılmaktadır.
iktidardaki partiye verilen oyların sebebini açıklamak için -ki öyle böyle değil, 22 temmuz 2007'de aldığı oy sayısı 16.327.291, oy oranı ise %46.58'dir- anayasa'da belirtilen sosyal devlet olmanın gereği yoksul vatandaşlara dağıtılan sosyal yardımları sebep gösteren yazarlardır.
evet haklısınız, herkese kömür dağıtmışlardı yazın ortasında...
yıl 1992. aylardan ekim. o zamanlar bulunduğum mülkiye'nin hemen yanındaki ankara üniversitesi hukuk fakültesi önünde bir kalabalık var. bir arkadaşla yaklaşıyoruz. baktığımızda bir trt muhabiri o dönemlerde de gündemde olan anayasa değişikliği hakkında, yavuz donat'ın trt'de yaptığı haftalık programda konuk edeceği dönemin anayasa mahkemesi başkanı yekta güngör özden'e sorulmak üzere sorular alıyor. ne oluyor diye merak ederek kafayı uzatıp bakıyoruz. sonra yürümeye devam ediyoruz. olaydan 15 gün kadar sonra bulunduğum istanbul'da bir yerde otururken tesadüfen açık olan trt 2'de bahsettiğim program başlamış, devam ediyor. herkesin televizyona baktığı bir anda, ekranda bir anda röportaj veren elemanın yanında yandan kafayı uzatmış olarak görünüyorum. herkes gülüyor tabii... ben ise utancımdan nereye kaçacağımı şaşırıyorum.
şavşat ilçe merkezinin batısında yer alan ve hem ilçeye hem de çevre köylere hakim bir tepe... aynı zamanda ilçede öğretmenlik yapan fakir baykurt'un bölgeyi anlattığı bir romanının ismi.
herbiri ordunun çeşitli kademelerinde görev yaptıktan sonra, emekli olduklarında, rahat rahat emekli hayatı sürmek yerine -görev yaptığı dönemlerin de etkisiyle olsa gerek- üzerlerine vazife olmayan ne kadar iş varsa hepsine soyunan kişilerdir. bir bakarsınız; birkaç tanesi hangi bilgi birikimleri veya ne gibi deneyimleri olduğuna bakılmaksızın yönetim kurullarına seçildikleri bankalar battığında karşımıza çıkar, kimileri devlet ve millete nizam vermek için siyasete soyunup parti kurarlar, ama sivil hayatın da askeri kurallar çerçevesinde işlediğini zannettikleri için emir-komuta ile siyaset yapmaya çalışırlar ve ilk seçimde tasfiye olurlar, kimileri de cumhurbaşkanlığı hevesi ile yanıp tutuşurlar, bunun için lobi çalışmalarına girerler ama bu rüya da başlamadan bitiverir.
Galatasaray divan kurulu üyesi eski anap'lı bakanlardan mükerrem taşçıoğlu'nun kulübe yeni üye alınmasından duyduğu rahatsızlık üzerine beyanı:
"...Maçlarda bağırmasından büyük zevk duyduğum tribündeki arkadaşlarımızın Galatasaray Kulübü üyesi olmalarını istemem. Galatasaray'ın bir seviyesi var. Kalitesini bozarsınız. Bu deliği tıkamak lazım..."
maç günlerinde el ele vererek ulu sözlük'ü tahvil ettiğimiz * sözlüktür. bir boşluğu doldurmaktadır, hoştur, güzeldir, yalnız tadında bırakmak gerekir.
Türkiye'de 23 ulusal kanal, 10 yerel televizyon, 370 internet sitesi, 3 GSM operatörü, 10 parti il temsilciliği ile AK Parti Genel Merkezi sonuçları Cihan Haber Ajansı'ndan takip etmiştir.
çeşitli başlıklar altına entryler döşeyerek 2009 yerel seçimleri için tahminler, akıl yürütmeler yapan yazarların kendileriyle yüzleşmeleri, dürüstlük gereğidir.
işte bu başlık bu özeleştiri çabaları için ufak bir katkı amacıyla açılmıştır.
şahsen ben kendi adıma #4922221 numaralı entryde şöyle demiştim:
--spoiler--
ak parti için; %42'nin,
chp için; %22'nin,
mhp için; %16'nın,
dtp için; %6'nın,
Sp için; %5'in
üstü başarı sayılmalıdır.
ak parti için; ankara ve istanbul'un,
chp için; izmir'in,
dtp için; diyarbakır'ın belediye başkanlıklarının kaybedilmesi başarısızlıktır.
--spoiler--
şimdi alınan sonuçlara bakıldığında,
ak parti'nin %39,
chp için; %23.1,
mhp için; %16.1,
dtp için; %5.5,
Sp için; %5.2 oy aldığını ve büyükşehirler için de yaptığım tahminlerin tuttuğunu görünce -her ne kadar ak parti için küçük bir yanılma sözkonusu ise de-, adil gür'den sonra kendimi bu seçimin galiplerinden birisi sayıyorum.
ee, olsun o kadar, biz bu saçları değirmende ağartmadık...
anayasa'nın 79. maddesine göre, seçimlerin başlamasından bitimine kadar, seçimin düzen içinde yönetilmesi ve dürüstlüğü ile ilgili bütün işlemleri yapma ve yaptırma seçim süresince ve seçimden sonra seçim konuları ile ilgili bütün yolsuzlukları, şikayet ve itirazları inceleme ve kesin karara bağlama görev ve yetkisi Yüksek Seçim Kurulu'na verilmiş, anılan madde diğer seçim kurullarının görev ve yetkilerinin de kanunla düzenleneceğini hüküm altına almıştır.
diğer taraftan, SEÇiMLERiN TEMEL HÜKÜMLERi VE SEÇMEN
KÜTÜKLERi HAKKINDA KANUN'un 49 ila 66. maddeleri ise seçim propogandasına dair usulleri ve yasakları düzenlemektedir.
yüksek seçim kurulu, yetkisi dahilinde parti ve adayların, propoganda döneminde uyacakları esasları ve yasakları da seçim takviminin başlangıcından önce ilan eder.
buna göre, 22 temmuz 2007 genel seçimleri için uyulacak yasakları yüksek seçim kurulu belirlemiş ve ilan etmiştir ki yasaklar 12 temmuz'da başlamaktadır.