üniversite mezunu olmanın bir sike yaramaması

entry68 galeri0
    16.
  1. Yeditepede okumakla bartında okumak aynı şey değil tabii.
    2 ...
  2. 15.
  3. Üniversite hiçkimseye hiçbir şey vadetmez.
    Yani hiçkimse kalkıp da, "okursanız şöyle iş sahibi olursunuz yok efendim böyle bir hayat yaşarsınız" falan demez.
    Üniversite meslek edindirme birimi değildir, böyle bir misyonu yoktur. Tarihte de Eski Yunan'dan bu yana hiçbir zaman böyle bir görev üstlenmemiştir.
    Haliyle ortada vadedilmiş bir akıbet ya da sözü verilmiş bir iş güç, yaşam biçimi, statü yoksa kimsenin kalkıp bir şey demeye de Hakkı yoktur. Bu kadar basit. Dolayısıyla, üniversite, iş bulucu ya da sosyal statü arttırıcı bir kurum değildir. Üniversite kavramında tanımlanmış böyle bir misyon yoktur.

    Üniversitedeki bölümünüzden, mezuniyet sonrası için herhangi bir iş ya da hizmet, ayrıcalık ya da referans beklerseniz çok büyük bir hatanın içine düşersiniz.

    Üniversite insana hiçbir şey vermez. Hiçbir şey vadetmez.
    Üniversite insana, dilediği herşeyi istediği gibi yapıp deneyimleyebileceği, kendi içinde serbestliği ve imkanları olan özel bir Zaman dilimi sunar. işte önemli olan şey, öğrencinin, 2 ya da 4 yıllık olsun bu süreci kendi gelişimi ve öğrencilikten bireyliğe geçişi bakımından iyi değerlendirebilmesidir.

    Mesela lisansta hayallerim vardı ama üniversiteden bu bağlamda hiçbir beklentim yoktu.
    Bir yıl ingilizce hazırlık okudum, sonra Sayısız işsiz mezunun bulunduğu bir edebiyat fakültesi bölümünde Dört yıl lisans okudum bir de okulu uzatınca lisans etti sana 6 yıl.
    Hep KYK'da kaldım. Her yıl yaz döneminde garsonluk yaptım.
    Yüksek lisansta hala garsonluk yapıyordum çok zor şartlar altında, günde ortalama 12 saat çalışıyordum.
    Sonra gittim DeFacto da çalışmaya başladım. Üçüncü yılın sonuna doğru tezimi bitirip artık memlekete dönecektim. Çünkü kadro falan yoktu. Başvurduğum yerler de olmuyordu. Eve dönüp garsonluk olsun, mağazacılık olsun bir şeyler yaparım diyordum. Ama Bazı gelişmeler oldu istediğim gibi bir iş sahibi oldum çok şükür. Ama olamaya da bilirdim.
    Bu gerçekten düşük bir orandı. Ama olamasaydım da şu an güzel bir işte çalışmak için yırtınıyor, kendimi geliştiriyor olurdum. Çünkü lisan ve yüksek lisans sürecinde 8-9 yıl boyunca üniversitede ücretsiz verilen ve alanımla hiç ama hiç alakası olmayan dünya kadar kursa gittim ama sertifika için değil öğrenmek için. Gece gündüz emek verdim, dilimi geliştirdim, hemen hemen tüm tasarım yazılımlarını ileri düzey kullanabilir hale geldim. Bir sosyal bilimci olarak kalkıp bir dönem boyunca programlama kursuna gittin, veri tabanı, web tasarım, animasyon kursuna gittim. Boş vakitlerimi kütüphanede alakasız alanlarda okuma yapıp kendimi geliştirmek için harcadım. sadece kendi alanıma yönelip körelmek yerine böylede her alan ve saha üzerinde genel kültür ve donanım sahibi oldum, özel sektörde sayısız yerde çalışarak işten ve işsizlikten korkmamayı inanarak sabır ve özgüvenle hiç gocunmadan çalışabilmeyi öğrendim. Yüksek lisans yaparken kendi alanımla hiç alakası olmayan, yarısı bizzat olmak üzere tam 54 yere başvuru yaptım, günlüklerimde yazar hala. Hiçbiri beni almadı mesela. Çoğu ben yüksek lisans yapan birini böyle bir işte çalıştıramam kusura bakmayın bu size göre değil dediler. Cv me bakıp hep geri çevirdiler. Sonra bir arkadaşım vasıtasıyla mağazada iş buldum. Yüksek lisans yaparken lisans öğrencileri de bize hocam diye hitap ederlerdi. Ben o okulun pırıl pırıl koridorlarımdan çıkıp mağazaya geçerdim ve DeFacto nun turuncu çikin tişörtünü giyip onlarca insan içinde yerleri silerdim, depoya koli taşırdım, kasada işlem alırdım. ilk Zamanlar utanırdım mesela bunları yaparken ama sonra keyif almaya başladım, kaç kez ayın elemanı seçildim çünkü alanla ilgili araştırma da yapıyordum sürekli. çalıştığım her yerde ardımda güzel bir referans bırakmaya çalıştım.

    Hasılı kelam, üniversiteden iş ummayın, kendinizi umun. Statü beklemeyin, Kendinizi bekleyin. Öğrenciliktin bir birey olmaya giden yolda emek verin donanım sağlayın. Yalnızca kendi alanınıza gömülürseniz yarın kendi alanınızda bile iş bulsanız kaybedenlerden olursunuz çünkü dört yıl boyunca tek bir bölümde tek bir konu grubuna yoğunlaşmak insanı hayatım diğer alanlarından sonsuza kadar koparır ve hayatla olan bağlantınız her geçen gün biraz daha azalır. Kendi işinizi çok iyi yapsanız bile, Genel kültürü olmayan, donanımsız ve hayat bakımından çelimsiz; özgüveni eksik güçsüz ve yalnız bireyler haline gelirsiniz. Hiçkimse üniversite okumak zorunda değildir arkadaşlar. Okuyanlar de kendileri bakımından Hakkını vermezlerse ancak dört yıl dolanıp gelmiş olurlar. Ve üniversite süreci hayatınızda yalnızca bir kez olur. Bir daha kendinizi geliştirmek için böyle imkanlar veren bir zaman dilimi bulamazsınız.
    14 ...
  4. 14.
  5. Sen avare ben avare söyle bana bu deveyi kim güde. Artık ülkenin üniversite mezunu işsizlere, işçilere ve emekçilerine sahip olmasını sağlamıştır.
    1 ...
  6. 13.
  7. anadolunun herhangi bir köşesinde işletme okuyuncada yaramıyorki.
    1 ...
  8. 12.
  9. Adam açıköğretimden işletme okumuş. Bi işe yaramıyor diyor. Yaramaz tabi.
    13 ...
  10. 12.
  11. yok öyle bir dünya. üniversite okudum ve sayesinde iyi bir işim var. kamuda çalışıyorum ama özelde çalışan arkadaşlarım da iyi maaşlarla çalışıyor. eğer iyi bir bölüm okursanız iyi bir maaşla iyi bir işte çalışırsınız. belki sanayideki usta ayda 5000 kazanıyor ama ne şartlarda çalışıyor. yazın sıcakta, kışın zemheride bileğinin gücüyle çalışmak var, masa başında çalışmak var. işin aslı çoğu üniversitenin üniversite olmaması. küçük şehirlerdeki üniversiteler her açıdan yetersiz. bir arkadaşım vanda işletme kazanmıştı. aynı yıl polisliğe girip polis oldu. bitirse muhtemelen şuan işsizdi. ama işletmeyi istanbulda, ankarada okuyan ona nispetle çok daha avantajlı oluyor haliyle.
    4 ...
  12. 11.
  13. birincisi ülkede belli bölümlerin çalışma alanı çok kısıtlı , misal veriyorum sanat tarihi veya sosyoloji vb. , yırttın kendini , bitirdin bölümü bi sike yaramadı açıkta kaldın . niye ? çalışma alanı doğru dürüst bu ülkede yok!!
    ikincisi siktiriboktan üniversitelerle dolu ülke ne yazık ki , eğer sağlam bir bölüm okuyacaksanız her üniversitede okuyabilirsiniz ama normal işletme ,sosyoloji ne bileyim halkla ilişkiler vs. okuyacaksanız sikik sokuk özel üniversitelerden mezunluğunuzla bir sike varamazsınız.
    1 ...
  14. 10.
  15. Sikko universitelerin mezunlarinin iddiasidir.
    5 ...
  16. 9.
  17. Verilen eğitimin yetersizliğinden ve vasıfsızlığından kaynaklanan aslında büyük bir problem olmakla beraber toplum algısı yüzünden aman oku yavrum ünivesiteni denilerek öğrencilerin 'sadece' diploma alması sonucu oluşan boktan durum. Bir de bunun kalabalık bir toplumda yaşıyor olmamız sonucu oluştuğunu da eklemek isterim; işe yarar okulların sayılı olması, taşrada, şehirde, metropolde türlü türlü özel ve devlet üniversitesinin açılması ve çoğu derse giren hocanın egolarından başka verecek çok da bir şeyi olmaması da eklenince insanların bunu kabul etmesi gerekiyor.

    Tabi okumayın demek değil bunlar, üniversite yılları hayatın en güzel, en renkli ve özgür yılları. Bir daha geri gelmeyeceği için tadını çıkarmak gerekiyor. Aldığınız eğitimin hakkını verecek kadar da çalışın ama mezun olunca çok büyük beklentileriniz olmasın. En az üç dört yıl sürüneceğinizi bilin. Bu son söylediğim önü açık bölümler için geçerli değil elbette ama bu bölümler diğerlerine nazaran oldukça az olduğu için genellemeye vuruyorum.

    Sonuç olarak, üniversite okuyun ve kendinizi geliştirin ama iş bulamayınca açlık grevi yapmayın. Türkiye'de üniversite mezunu olduktan sonra hayatın size getireceği çok bir şey yok siz çabalamak zorundasınız, bunun farkında olun.
    4 ...
  18. 8.
  19. Çarpık eğitim ve meslek politikalarının getirdiği sonuçtur. işe yaramayan eğitim düzeyinin artacağına delildir.
    2 ...
  20. 7.
  21. 6.
  22. Ona bakarsan üniversite mezunu olamayan da ancak asgari ücret kadar maaş alıyor. Çöpçü bile lise mezunu.
    5 ...
  23. 5.
  24. Üniversitelerin piyasanın talep ettiği mesleki yeterliliğin çok gerisinde bilgi vermesi (sanayideki çırağın bazen mühendisten fazla pratik bilgisi olması)
    Sosyal bilimlerin ülkemizde öneminin hiç bir zaman doğru anlaşılamaması(toplumsal çomarlığımızın genetik kodunun gizli oldugu nokta auguste comte kimmiş diyen adamı c başkanı yapabilecek fantastik toplum olmamız )
    Toplumun ihtiyacının doğru analiz edilmemesi ile alanların öğrenci adaylarına düzgün dağıtılmaması (doktor bulunmaz hint kumaşı iken hikayeyi sallasan avukata iktisatçıya değmesi)
    Yüksek genç nüfus artışımız. (Allah rızkını verir en az üç çocuk mottosu benimsemiş toplumsal önderliğimiz ve enikleme merakımız)
    Liyakat kavramının yokluğu daha doğrusu yok edilmesi (herkesin malumu dayı meselesi)...
    0 ...
  25. 4.
  26. Yandaş olsaydı müdür olurdu hatta diplomaya bile gerek kalmazdı.
    4 ...
  27. 3.
  28. Mesele üniversiteden mezun olmak değil ne mezunu olduğunuz önemli aslında.

    Bu ülkede düzgün bir iş bulmanın 3 garanti yolu vardır.

    1- sağlık okumak
    2-mühendislik okumak
    3-hukuk okumak

    Diğerleri malesef amele yetistiren okul statusunde.
    8 ...
  29. 3.
  30. Doğru önerme.

    Belirli üniversitelerden mezun olmadıkça üniversitede kültüre kültür katmaktır sadece. Önemli üniversiteler için çok çalışmak gerekir.

    Yine de üniversite okunmalıdır.
    6 ...
  31. 2.
  32. Diploma kiralama gibi durumlar vardır. Antrenorluk belgesi olan biri diplomasını kiralayarak diplomasiz birinin salon açmasına vesile olabilir. Anlayacağın diploma işe yarıyor.
    2 ...
  33. 1.
  34. Güzel ülkem şartlarında üniversite diploması pek bir anlam ifade etmemeye başlamıştır, zira ülkemin dört bir yanı üniversitelerle donatılırken, buralardan mezun olacak değerli gençlerimize iş kapıları ardına kadar kapalıdır. Bir de eklemeden geçmek istemediğim ve eklerken bile utanacağım bir şey vardır ki, torpil olayıdır. Artık mühendis alırken bile torpil soruluyor. Mesleğini sevebilir, o alanda harikalar da yaratabilirsiniz ama arkanızda bir abiniz, dayınız ya da amcanız yoksa, kahve köşelerinde sürünmeye devam edersiniz. Çok üzücü bir durum, çünkü diğer taraftan mesleğini sevmeyen ve başarısız olan nice bireyler torpilleri sayesinde çok iyi yerleri işgal edebiliyorlar.
    5 ...
© 2025 uludağ sözlük