bugün

zordur!

dünyanın her yerinde kadın olmak zordur amma velakin türkiye’de daha da zor. ülkemizde insan olmak, insana yakışır şekilde yaşamak, insanca yaşamak bu kadar zorlaşmışken bir de kadın olup yaşamayı siz düşünün artık.

oysaki cinsel kimlikleri yırtıp atsak bir kenara da insan olsak.

erkek olmayın, kadın olmayın, escinsel olmayın sadece insan olun insan.
Yere düşüp kafanı kırdıktan sonra kanlar içinde yatarken en yakınının sana yardım etmekten önce açılan bacaklarını kapatılması olayını yaşayan kadın olmaktır.
dünyanın her yerinde kadın olmak zordur. ama türkiye de daha bi zordur. çünkü belli kalıplarımız, batıl inanışlarımız var. kimin ne istediği sorulmuyor. ortada bir doğru var herkes onu uygulamak zorunda. görelim mi;

-eğer sokakta tek başınıza yürüyorsanız illa apaçinin biri laf atar.
-aynı apaçiler toplu taşımada da karşınıza çıkar. kaçış yok.
-yaşı şöyle 30 a falan dayandı mıydı aha "evde kalmış kız". vah yazıııık. (sanki evlenmek çok matah bişe)
-kadının işi yoksa "bütün gün evde popo büyütüyor" olur.
-çok konuşsa "seni alan koca yandı bu çenenden"
-en ufak bi şeye itiraz etse "aman sus asi olma öyle her şeye"
-internete girdiği an da laf hazır "kesin biriyle fingirdeşiyo"
-aynı insanlar her şeye tamam diyip söz dinlese "bu kadar saf olma ezilirsin" derler.
-saç kısaysa ve küfür de ediyorsa lakap hazır "erkek fatma"
-dersler kötüyse "okumaya gitmiyon sen zate"

işte böyledir türkiye de kadın olmak. bu kadar baskıcı toplum sanmam diğer ülkelerde olsun. hem modern olmaya çalışıyoruz kendimizi parçalarcasına hem de köhne fikirlerden bir türlü kurtulamıyoruz. çelişki yumağıyız.
1-daha küçükken erkek çocuklar pipileri salına salına denize girerlerken sana ayıp , sakın , aman denir. sen anlamazsın nedenini küçücük bedeninde gizlemen gereken şeyin ne olduğunu.

2-yavaş yavaş ergenliğe girilir baban ve etrafındaki diğer erkekler bütün kıyafetlerine tavırlarına kararlarına karışır.

3-hiçbirşey yapmadıysan da es kaza eve felan geç kalırsan hemen bağrılır çağrılır.

4-üniversiteye gidersin erkek yurduna kız yurdunun aksine sıcak su verildiğini öğrenirsin. öyle ya kızlar asla rüyalarında cinsel içerikli şeyler göremez!

5-okul biter iş görüşmelerine gidersin binbir çeşit salyaları akan herif sana asılır. işe girersin iş yerindede rahat bırakmazlar işinden gücünden olursun

6-evlenirsin gene kurtuluş yok herşeyine baban karışırken kocan karışmaya başlar.

7-olaki boşanırsan kendi başına hayatını hiç yaşayamadığından sudan çıkmış balığa dönersin.

daha kadının yediği dayaklar ,cinsel sömürüsü....vs konularına girmedik bile.işte kadın olmak böyle birşey ülkemde.
120.sıradaymışız *.
http://www.bbc.co.uk/news/world-24650912null
Bazen çok kolay, bazen çok zor olandır.
Kendi açımdan düşüneyim. Kendi başıma yapabileceğim hiçbir şey için yardım istemiyorum. Yüküm azalsın diye birilerine iş yıkmıyorum. Dişiliğimi kullanıp insanları etkilemeye çalışmıyorum. Kimseye hesap kitlemiyorum. Valizim çok ağır yardım et diye bir kere bile bir erkek arkadaşımı terminale çağırmadım.
Özetle etrafımda gördüğüm birçok kız tipinin yaptığı gibi hayatı kendime kolaylaştıracak zayıf kadın imajını yaratmıyorum. Kızlar bunu yapıyor ve hayatları bu açıdan çok kolay. Ben kendi kendime hayatı zorlaştırıyorum. Bunun üzerine bir de arada taciz olayları oluyor. Huzurla ve korkusuzca gece dışarı çıkamıyorum, en geç on ikide eve dönüyorum ki on iki de ekstrem durumlarda oluyor, sanırım yaklaşık bir senedir en geç onda evdeyim.
Ha bu arada lisedeyken bordo berelilere hayrandım. Hiçbir zaman bordo bereli bir sevgilim olsun istemedim, ben bordo bereli olmak istedim. Çünkü ben türk kızıyım, türk kızı savaşçıdır düşüncesini temel alarak böyle düşündüm. Fakat ülkücü geçinen arkadaşlarım "elinin hamuruyla" diyerek bu sadece hayal olan düşüncemi aşağıladılar. O kadar tuhaf geldi ki, savunmaya bile geçmedim. Feminist değilim ama ülkedeki islam kültürünün getirdiği erkek baskın kadın çekinik zihniyetten rahatsızım. ikisi de baskın olabilir, olmalı. Zaten erkeğin doğası baskınsa güçlü kadın bunu yadırgamaz. güçsüz, özgüvensiz erkekler güçlü kadınlardan korkar ve onları susturur, işte islam kültürü.
Mesela Benim için hayat zor Türkiye'de kadın olarak çünkü ben ayrıldığım adamın nafakasıyla yaşamayacak kadar gururluyum. Sırf bir erkeğin parasına muhtaç olmamak için yıllarca çalıştım. Kolay yoldan bir bölümde okuyup tıpçı koca bulma hayaline kapılabilirdim. Ama yapmadım. Zoru seçtim.
Neyse çok uzattım. Demem o ki Ben ve benim gibi kadınlar için Türkiye'de hayat zor.
Ama bence ben ve benim gibi kadınlar daha tatminkar ve daha mutlu.
Böyle güçlü olmak çok güzel kızlar.
Gelsenize. Ama gelemezsiniz, siz kafede üzerinize şal alıyorsunuzdur şimdi. Zayıf görüneceksiniz ya hani..
zordur. hele bir de güzelse vay haline. bekarsan peşini bırakmazlar. boşanmışsan kolay lokmasın. yani çok zordur.
daha anne karnında, cinsiyetin belli olur olmaz çizilir senin kaderin. öyle ya "erkek adamın erkek oğlu" olmalıdır. çünkü. ne demekse artık bu. bababın kalbinde bir burukluk olarak doğarsın. ama annesinin bir tanesi, kusuzu olarak büyürsün.

5-6 yaşlarında başlar "kapat kız bacaklarını. giydirme şu kıza şöyle şeyler" baskıları. o yaşlarda itelenirsin. ileride çıkar bu itelenmenin emareleri.

sonra kadınlığa adım attığın o gün gelir. korkuyla annenin yanına gidersin, anlatırsın. annen ne olduğunu söyleyince rahatlamakla, endişelenmek arasında gidip gelen bir haleti ruhiye ile annene sarılırsın. sünnet olan bir erkek çocuğunun bu durumu yedi düvele duyurulurken, senin kadınlığa adım attığını annenden başka kimse bilmez.

15-16-17; eteğinin boyunu neden kısalttığını, bu yaşlarda beğenilmek, arzu edilmek gibi hislerinin olduğunu bilmez kimse. tabi bu yaşlarda, baban yaşında adamlar bile sana sulanmaya çalışır.

yaş gelir 20'ye, evlen artık baskılarından, "işi gücü olan oğlu" laflarından gına gelir. sonra bir gün gönlünü kaptırırsın birine v ehep hayalini kurduğun o beyaz gelinliğinde çıkarsın evinden.

birkaç yıl sonra anlarsın nasıl bir hayvanla evlendiğini. çocuğun için dayanırsın, katlanırsın her şeye. direnebildiğin kadar direnirsin. dayanılmayacak noktaya gelince de çareyi ayrılmakta bulursun. ama o gururuna işediğimin hayvanı gururuna yediremez onun götüne attığın tekmeyi. gelir, çocuğunun gözleri önünde seni sokak ortasında vurur. bir gazete kağının altında yatarken sen, akşam haberlerinde bizlere umutsuz gözlerle bakan son bir bakış atar ve gidersin... sonra? sonrası sadece trajedi...

ölünce de bitmiyor ki çilen. ayrılmayı hazmedemeyen ya da kendini ehli namus sayan ve kadın kanıyla beslenen bir egoya sahip olan katil; tahrik indirimi diye bir indirim alır. sanki sen kendini öldürtmek istemişsindir de o kendine hakim olamamıştır. sen toprağa geri dönerken, o katil de asıl ait olduğu yere gider...
göz önünde olmaktır.

normal bir toplulukta, tüm süreçlerin standart vaziyetinde işlemesi gerekirken; ülkemizde gelişen çoğu olayda seksist yaklaşım vardır. bu yaklaşım her iki cinse dair değil, sadece kadın üzerinedir. bunun sorumlusu olarak sadece söz konusu topluluktaki erkek bireylerin vizyon darlığı kabul edilemez. sorumlulardan biri, kendini bir amaç olarak kabul ettirmeyi onaylamış olan kadındır.
--spoiler--
Suçtur kadın olmak... Çünkü herkesin sahip olmak istediği bir bedenin vardır. Korumak zorunda olduğun bir namusun ve sevmeye yasaklı törelerin.

Adam gibi adam derler de, kadın gibi kadın demezler mesela. Taş gibi derler. Soğuk olmak zorundadır, hissetmemesi gerekir, iyi gözükmelidir ama öyle çok iddialı da olmaması gerekir. Erkeğin yanında yerini bilmelidir.

Kadın olmak suçtur bu hayatta. Seversin deli derler, sevmezsin kötü derler. Elde ederler basit olursun, elde edemediklerinde konuşmalara meze olursun. Susarsın bir şey bilmiyor derler, susmazsın dili uzun derler.
Erkek olmak doğuştan bir güçtür, kadın olmak eksikliktir, güçsüzlüktür. Eksik etektir kadın. Aklı ermez, gözü açılmamalı, sırtından sopa karnından sıpa eksik olmamalıdır. Kadın, şeytana açılan kapıdır çünkü. O kapıyı, kadına açtırtmamalı.

Oysa erkektir kadını eksik hale getiren, namusunu alıp etek altına iten, inançlarını yok eden. Erkektir bir melekten şeytan yaratmasını bilen. Kadın olmak eteğini uzun tutmaktır, başkalarının günahlarının bedelini kendisinin ödemesidir. Kadın yüzeyseldir görünürde ve karmaşıktır erkekten istediği şeylerde. Oysa kadın derindir ve derine dalmasını bilen vurgun yeme ihtimalini de göze alabilmelidir. Cesurdur kadın, erkek gibi tartıp biçmez. Seviyorsa bodoslama atlar, sevdiği için tüm engelleri aşar. Oysa erkek korkaktır. Ne kadının ilgisini kaybetmek ister ne de ona bir gelecek vaat eder. Yedekte tutar. Daha iyisini bulamazsa, elinin altındaki ile idare eder.

Kadın karmaşık gibi gözükür ama istediği üç şey; sevgi, sadakat, dürüstlüktür.
--spoiler--
en basitinden bir örnek ile anlatmaya çalışacağım durum.

istanbulda bir kadın cinayeti işlenmişti hatırlarsanız. sarai sierra. ülke olarak ne kadar şaşırmıştık, kadın sadece öldürülmüş, tecavüze falan uğramamış, eski kocası da yokmuş. sadece öldürülmüş, oysa biz alışkın değiliz böyle cinayetlere. bizim kadın cinayetlerimiz namus için olmalı, çok sevdiğimiz için olmalı, mini etek giydi diye olmalı. kadın bir turistse önce gasp edilmeli, sonra tecavüz, en sonunda da öldürülmeli. ama sarai sierra sadece öldürülmüş! kabullenemedik, kesin casustu ajandı diye haftalarca kafa yorduk. kolay mı öyle bu ülkede tecavüze uğramadan ölmek, kolay mı bu ülkede kadın olmak?
zordur, oyle ki trafikte her turlu tacize hazır olmanız, sogukkanlılıgı elden bırakırsanız eger hayati tehlike ile basbasa kalmanız olasılıgına alısmanız gerekmektedir.
evlendiginizde hem ise hem eve yetismeniz demektir.
ataerkil bir toplumda yasadıgınız icin isyerinde terfi alamamayı hazmetmeyi ogrenmeniz, buna alısmanız demektir.
risklidir. tacize * * ugramamak icin dikkatli olmanız, geceleri yalnız dısarı cıkmamanız gerekmektedir.
paranoyak olmak demektir, acaba kadın oldugum icin mi kaba, kibar, duyarsız davranıyor bana diye kafa patlatmaktır.
ciddiye alınmamaktır. kadının sacı uzun aklı kısa deyimine inanan toplumda kendini anlatmaya calısırken yorulmaktır.
hijyenik ped aldığında kasiyerin utana sıkıla siyah poşet ya da gazete kağıdı araması gibidir Türkiye'de kadın olmak.
sen doğalından utanmasan da birileri senin yüzünden utanır.
kimseyi utandırmamalıyım, görevim bu. başkaları için yaşıyorum ya ben; dikkatli olmalıyım göze batmamalıyım saklanmalıyım belli etmemeliyim. kadınım ya hassas olmalıyım, aklım ermemeli ve gücüm yetmemeli. susmalıyım. zarar görsem de susmalıyım. evlenirsem bir daha ailemin evine dönmemeliyim. çocuklarıma bir şey olsa bile susmalıyım, onları da susturmalıyım.
bazen de pozitif ayrımcılık hoşuma gitmeli. erkek eve ekmek getirmeli mesela. erkek o!
aksi olur mu hiç?
elalem ne der?
başkası için yaşıyoruz ya biz...

her iki cinsiyetin de ciddi sorunları var ülkemizde.
kendi kendimizi tükettik.
erkekler istediği gibi istediği yöne özgürce bakabiliyorken sadece önüne bakmaktır. yoksa orospusun.
olaya birde başka yönüyle bakalım, hadi bakalım.

batı ülkeleri dediğimiz avrupa devletlerinde durum farklı değildir aslında, nasıl mı?

avrupa ülkelerinde bireyler cinselliğe 12 yaşlarında başlıyorlar ve bu durumu her ne kadar aileleri istemeselerde pekte sorun etmiyorlar. orda ''taciz'' istenilen, istenildiği için yaşanan duruma dönüşüyor, yani taciz edecek kişiyi bulmak zor, çünkü gerek yok, zaten taciz etmeye de gerek yok.

doğu ülkelerinde buna türkiye de dahil durum böyle değil nitekim iffet ve namus her zaman önemlidir. önemli olması da gerekmediktedir. hal böyle olunca insanlar biraz daha saldırgan hale geliyorlar, bunun sebeplerinden biri ise şudur; ergenlik çağı gelen erkek için bir kızla ilişkiye girmek zordur, doğu ülkelerinde. yaş ilerledikçe kanı kaynayan ve doyumsuz olan erkekte kendisini tatmin etmek için ''taciz'' yoluna baş vuruyor.''maganda'' olup çıkıveriyor, bu yüzden doğu ülkelerinde kadın olmak zor. gelişmemiş beyinler, cehalet, mahalle baskısı gibi nedenler kadın olmayı iyice zorlaştırıyor.

aslında kadın her yerde kadın, bunu türkiye ya da başka ülke diye ayırt etmek gerekmiyor. sadece toplumsal yargılar farklı. kadınların değerini anlayabilmek bir çözüm olabilir. bir hadis ''cennet anaların ayağının altındadır'' der, yani bir kadının. giderek artan cehaletin bir sonucudur, kadınları ''cinsel obje'' olarak görmek.