bugün

2013 yaz aylarında çıkacak oyun.. Trailer a bakılırsa fena korkutacak.

Oyun severler için Tüylerinizi Diken Diken Edecek Video; http://www.youtube.com/wa...mbedded&v=2GPf3MdVOKI
Dün gece yarısı malum ortamlara düştüğü gibi tabii ki benim bilgisayarımada düşmüş durumda olan oyun.

sabah 9:20'de çişe kalkınca, bir bilgisayar odasınada uğrayayıp nasılmış diye bakayım dedim.

Oyunun esas boyutu 3.48 GB fakat repack versiyonu 1,98 Gb

bendeki versiyon ise 3.48'lik versiyon.

efendim oyunu kurup hemen daldım, bu denli günümüz oyunlarına göre küçük olan bir oyunda grafikler muhteşem. call of cthulhu'nun ilk trailerlarında hani hep kaçardık, kapıları kapardık (ama ilkinden bahsediyorum) peşimizden kovalardı hortlak kişileri. bizde ooo süpermiş diye izledik o trailerları fakat oradaki kadar şahane birşey yoktu ortada. şahsen oynamadım bile.

fakat outlast'da trailerında oyun neyse gerçekte de o.

grafikleri sona yaslayıp, oyuna daldım. bir arabanın içinde buluyorsunuz kendinizi. tini mini hanım gibi yavaş yavaş, kapkaranlık dünyanın en yusuf yollarından birinde arabasını sürüyor karakterimiz. dikiz aynasında "press" yazmakta. fakat kontrol bizde değil. sonra perili köşkümüzün önünde buluyoruz kendimizi. bu büyük malikhanenin dış kapısının önünde duruyoruz. arabamıza geçit yok. karakterimiz pillerini ve kamerasını alıp olaya dalıyor.

grafikler gerçektende çok güzel ve objeler muhteşem modellenmiş. her objeye dakikalarca bakasım geldi.

derken perili köşkün dış kapısını atlatıp ana kapısına doğru ilerlerliyoruz(ilerlerken malikhane'nin sol orta camlarına bi bakıverin) sonrasında 4-5 dakika falan oynadım. bir yusuf olayımda kapayayım gibilerinden. gerçektende belamı buldum. sabah sabah şu uykulu gözlerimle 5. dakikanın sonunda falan bir kapıyı açmamla havaya zıpladım. ve bir kahvaltı edip geleyim diyerek olay yerinden uzaklaştım.

oyunun yaptığı aslında "ucuz korku" hani boktan korku filmleri olur ya, sizi bir anda ekrana ceset yapıştırarak ve o anda hayvani derecede ses efekti koyarak korkutan korku filmlerinden bahsediyorum, hatırlayın.

işte yaptığı tamda bu. elinde ses kayıt cihazıyla ve oyundaki karakterimizin elindeki gibi bir video kamerayla her ortama gidebilecek bir adamım. 29 yaşıma kadar paranormal olayları araştırdım ve metafizik. bu konuda kütüphanemde yaklaşık 40-50 kitap bulunmakta ve paranormal aktiviteleri ne supernatural gibi dizilerden ne de; aynı isimdeki sinema filmiyle (paranormal activity) öğrenmemiş, bunların tillahını bilen ve olayı "içmiş" bir insan olarak. isterdim ki korkutma olayını bu kadar ucuz yapmasaydı. hani 10 yaşında bir çocuk bile hiç ummadığınız, en dalgın halinizde karşınıza çıkıp, "BÖÖÖÖÖÖ" diye bağırsa bir kapı arkasından veya siz kitap okurken yanınıza gelip, korkudan bi ufak şok geçirirsiniz ya havaya zıplayıp. işte yaptığı tamda bu. şimdilik bu kadar sözlük. sabah sabah (9:55) uğraşıp yazdım. ben uyumaya gidiyorum sözlük, kendine iyi bak. şimdilik durum bu.

edit = imla, ve düzeltme.
edit2 = bilgisayarın saati tamamen boku yemiş. gerçek saate göre bir 10-15 dakika falan geri sanırım.
bir evvelki entry'me ek olarak kahvaltımı edip biraz daha adam akıllı bişeyler yazmaya karar verdimde; koşarken "q" ve "e" tuşları yardımıyla arkamıza bakabiliyoruz ki bu muhteşem düşünülmüş birşey. biraz daha ilerleyip binanın içindeki güvenlik odasına girmeyi başardım. karakterin ellerini ve ayaklarını görmeniz güzel bir olay ve kapılara çok yakın geçerseniz eller ile destek alıyor ayrıca çömelip yürürken elleri yardımıyla ve ayakları yardımıyla nasıl yürüdüğünüde görmemiz hoş olmuş.

ayrıca burasının aynı 90'lı yıllarda oynadığımız efsane ötesi efsane oyun "Sanitarium" gibi bir deliler hastahanesinde geçtiğini tekrar hatırladım. neden bir evvelki yazımda malikhane demişsem artık... uyku mahmurluğuma verin lütfen. biliyordum hikayeyi halbuki.

yahu bu arada bu oyun mkultra değil mi? adı değişmiş olmalı herneyse.

oyun gerçekten zevkli. ve gerçekten kaliteli. şarjör değiştirir gibi el kameramızın pillerini değiştiriyoruz bittikçe. oyunda rastladıkça bu pillerden bulabiliyoruz, eğer bulamazsak; kameramızın gece görüş özeliğinden faydalanamıyoruz ve bu bizi karanlık koridorlarda çok ama çok zorluyor.

hatta zorlamaktan öte değdi göte hahahaahha kafiye yapayım dedim. neyse işte size bir ekran görüntüsü.

http://k1309.hizliresim.com/1f/5/sb513.jpg
en zevkli olan şeyde karakterimizin her ilerleme kat edişinde not tutması, ve bunları okuyup olayı çözmeye bir adım daha yaklaşmamız; http://s1309.hizliresim.com/1f/5/sb5x3.jpg
tırstırıcı oyun.. işte benim en sevdiğim oyun şekli bu, araştırıp olayları çözeceksin çözerken de tırsacaksın hafiften..
Tuhaf yaratığın sizi görmemesi için dua ettiğiniz oyundur.
http://www.youtube.com/watch?v=1Vcgdl4xQ18

allahım oyunun ortalarına kadar geldim fakat bu denli aptalca korkmalar neden yaşamadım yahu?

abartı olduğunu sanmıyorum burdakiler rol yapmıyor fakat bu kadarda korkulmaz ki be. en korktuğum yerde bile biraz irkildim, koltukta hafifçe doğruldum o kadar.

çığlık atmalar feryat figân nedir arkadaş ya. oyundan soğudum lan izleyince. korkmanında bir haddi hududu olur. adamlar bile bağırıyorlar. yani gerçekten bağıracak kadarda korkulmaz be avaz avaz. tüh kalıbınızı sikeyim. sabah beri oynuyorum bu 4. entryim fakat böyle korkmak nasip olmadı hayret. seste orta şiddette açık. evvelden fazla açmıyordum ama, biraz adrenalin gelsin dedim hafif açtım. hani yerinden biraz doğruluyorsun, kalbin atışı hızlanıyor o kadar bende.

bu nedir arkadaş ya.
gerçekten korkunç bi oyun.

grafikleri penumbranın çok ötesinde.

daha oynayalı 10 dakika oldu ama kapattım hemen. bi daha deniyim bari. belki biraz ilerlerim.

edit: az önce bitirdim ve şu anda acayip sinirliyim. öyle son mu olur lan.

anlamayanlar için.
--spoiler--
biz walrider'ın bedenini öldürdük ya. sonra da askerler bizi öldürüyo işte. biz öldüğümüz zaman walrider bizi taşıyıcı olarak kullanıyo. sonra da askerleri öldürüyo. öyle bi şeydi galiba. salladım ama çok mantıklı geldi böyle.*
--spoiler--
korku tam tadında. yani amnesia'daki gibi basmamışlar karanlığı, her an bir irkilme durumu olmuyor. gayet böyle elinizi kolunuzu sallaya sallaya geçtiğiniz yerler falan var. bu yönden iyi olmuş. öbür türlü sıkıyor. "yeter amına köyim bir aydınlık mekan yok mu burada?" diyip silmiştim mesela amnesia'yı, penumbra'yı. gerçek korku bu değil.*
kamera ayrıntısı cidden harika, yani, cidden harika. atmosferi destekliyor, desteklemekten öte baştan yaratıyor, o derece.
tırmanma, o nesnelerin üzerinden atlama güzel olmuş. bazı oyunlarda olmuyor, sinirim bozuluyor yahu. 88 kiloyum, ben bile yaparım onları. her fpsde olmalı.

son olarak bir klasik olarak, oynarken kendinizden duyabileceğiniz tepkileri söyleyeyim;

- ölü mü sikiyordu lan o?
- aa kafası yok lan, sikerken mi kesiyor kafasını?
- aa penis mi o?
- aa penis lan.
- o nasıl penis lan?
- bunlar sikiyordur ölüleri.
- oha kovalıyor bu beni.
- sikmeseler bari.

"oğlum ne buldum lan" editi: Oyun 32bit sistemlerde kontrol odasında* hata veriyor. benimkinde de verdi. bir sonraki save noktasına atlayarak bunu çözdüm. ama kolay çözümü varmış bunun, eğer o kadar topladığım dosyalar, notlar kaybolmasın diyorsanız uygularsınız.

yol 1: 64bit bir sistem kurun. *

yol 2: save dosyanızın sonundaki sayıyı silin ve o sayıdan sonra gelen sayıyı yazın. bir sonraki saveden başlayacaksınız, notlarınız falan da kaybolmayacak.

steam kullanıcılarının save dosyaları galiba "c:program files/steam/userdata/rastgelesayılarfalan" yolunda olması lazım. yoksa bilmiyorum, üzerime gelmeyin.
r.g. mechanics sürümünde direkt olarak oyun klasörünün içerisinde "...outlast/binaries/win32/profile/saves" yolunda.
reloaded biraz zorladı beni, aslında steam_api dosyasına bakarak kolayca bulunuyormuş. bunun saveleri de "C:\ProgramData\Steam\RLD!\rastgelesayılarfalan\storage" klasöründe. oradan bularak ikinci yolu uygulayabilirsiniz. program data gizli klasör olarak görülebiliyor.

yol 3: sanki 64bit bir sistem kullanıyormuşcasına program files klasörünü program files(x86) olarak yeniden adlandırın. öyle yaptım, hata vermeden geçti orayı. sonra tekrar düzeltirsiniz.
düzelmezse oyunu baştan kurun, ama program files(x86)'ya kurun. ama bu kadar uğraşacağınıza ikinci yolu uygulayın. evet. * * *
internette rastgele denkgeldiğim oyun *.
sonra yutuptan videolarına baktım. oynayanların verdiği tepkileri gösteren videoalara falan. heyecan bastı bi tabi.
hemen malum ortama girip indirmeye başladım çatır çatır. birkaç saat inmesini bekledim.
indi.
yükledim.
tıkladım.
açılmadı.
belki oynarken korkudan sövmeyeceğim kadar sövdüm o an.

sonra kendimi biraz daha gaza getirip parayı basıp almak için birkaç videosunu daha izledim. sonra gaza geldim tabi. bastım 20 doları aldım steam'den.
indi.
yükledim.
tıkladım.
açıldı.
geri kapattım.

tırstım lan. ne bilim bi acayip. aslında ota boka da korkmam ama, böyle ekrana aniden çıkıp korkutan şeylere de sinir oluyorum.
aslında ekrana aniden çıkan ve aynı anda sesin de yükseldiği şeylerden korkmuyorum. daha çok sinir bozucu oluyot. ki birçok insanda da böyledir sanırım. sinirsel açıdan yıprattığı için sevmezler bunu. bende de öyle işte. sinirlerimi bozuyor resmen *
neyse yarın sabahı bekliyoruz bakalım. sabah olsa da oynayak. o kadar para verdik *

edit: yazmayı unutmuşum. grafikler bildiğin bok. korku alanında oynadığım ilk oyun, o yüzden diğer korku oyunlarındaki grafikler nasıldı bilemiyorum. ama bundan önce battlefield 3, call of duty black ops 2 vb. oynadığım içindir belki, bu oyunun grafikleri pek bi yavan geldi. halbuki grafik ayarları sona dayandırılmış durumda ama yine de pek olmamış. sene 2013 lan, böyle grafik mi olur.
pislik oyun.

--spoiler--
biz parmağımızı verelim, efendime söyleyeyim bin bir türlü farklı yaratıktan kaçalım, gidelim elin papazının peşinden vaaz dinleyelim, sonra asker bize sıksın bizi öldürsün. lanet olsun çok sinirliyim bu oyuna karşı.
--spoiler--
2012 yılında çıkmış korku temalı oyun.
henüz oynama şerefine nail olamadığım ama videolarından çok etkilendiğim oyun. o sahneler ne lan!
oynadığım ve bazı sahnelerinde ciddi ciddi korktuğum kaliteli oyun.
en iyi korku oyunlarından birisidir. oynaması göt ister.**
uzun zamandır bilgisayarda oyun oynamayan biri olarak yeni oynamaya başladım bu oyunu. özellikle gece yarısı kulaklıklarla ve karanlıkta tek başıma oynadığım zaman ciddi ciddi tırsıyorum. ayrıca fazlasıyla zor bir oyun.
yorumları okuyup heveslenip indirip oynadığım oyundur. ciddi ciddi o bodrum katındaki elektrikleri açmak için oturup bir sigara yakıp düşündüm götüm yemedi resmen.

bu türk oyunların müdavimi olmama rağmen bu oyundan tırstım. inanın haklı gerekçelerim var. oyun 3gb a yakın bir dosya ama gerçekçiliği oynanış tarzı falanı filanı mükemmel belki içerik olarak çok daha zenginleştirilebilir.
gerçi çok birşey görmedim oyunun başlarındayım ama dosya boyutundan önyargılı davranıyorum belki de.

korku duygusunu bu kadar net yaşatan bir oyun görmedim.
ilk kez bir oyunu oynamaktan korktum ve sildim oyunu bilgisayardan.
Bir çok korku oyunu oynadım ama ilk dakikalarında bile altıma sıçtıracak nitelikte, bu denli korkunç bir oyun oynamadım.
pewdiepie 'dan özenip başladığım oyun.
hem de sağlam başladım. hani türkçe yamasını indirip, anlaya anlaya (ingilizce bilmediğimden değil, sadece içine çekmesinden) ve kopmadan devam ettim.
yarım saat sonra artık bi elimi yüzümü yıkadım ve ''sakin ol şampiyon'' dedim kendime.
tırstım.
amnesia'yi gotu ata ata bitirebilmis biri olarak baslayip baslamamakta kararsiz kaldigim oyun.
(bkz: ay ben korkarim)
abi çarpıntıdan oynayamıyorum,korkmak isteyen oynasın gerçekten çok geriyor insanı.halbuki oyun lan ne olacak ki diyor insan ama öyle olmuyor çok heyecan yapıyor insanda.
dün gece başladığım ve tabiri caizse içe doğru sıçmak neymiş gösteren oyun.
korkunç ,hem de çok .
skidrow indirip bir türlü kuramadığım oyun.
Baya baya alta sıçtırtan oyundur kendileri. Şu anda bir bölümünde takıldığım için ara vermeyi düşünüyorum. Bunun yüzünden prostat olcam amk. Edit: 28 ocak gece 2 de bitirilmiş oyundur sonu bi boka benzemedi bence.