Devrim erkek işidir.
15 yaşında çocukları sahaya sürüp arkasından timsah gözyaşı döken ağlak zırlak samimiyetsizlerin işi değil!
Devrim yapalım hiçbirimizin burnu kanamasın demek, hem karnım doysun hem ekmeğim bütün dursun demeye benzer.
Yok öyle üç köfte yirmibeş!
türkçeden çıkarılması gereken kelimedir. yerine fransızcadan çakma revolüsyon kelimesi kullanılmalıdır zira türk halkında bir paranoyadır devrim kelimesi.
bazen sol görüşü de düzenlerken kapitalizmden yararlanmak gerekebilir.
Devrim, inkılâp ya da ihtilâl, bir durumdan başka bir duruma geçiş, evrim, dönüşüm anlamına gelen bir kelimedir. Toplumsal değişimlerin insan iradesiyle hızlandırılması devrimleri oluşturur. Belli bir alanda hızlı, köklü ve nitelikli bir şekilde gerçekleşir.
devrimin yolu kitaptan kelimeden geçer.kılıçla silahla topla tüfekle yapılan devrimin günü sayılıdır.kelimeler,sözcükler en büyük silah ve akıl en büyük güç.okuyun beyim okuyun okudukça büyüyeceksiniz.
Her devrim, büyük halk yığınlarının yaşamında sert bir dönüm noktasının belirtisidir. Bu dönüm noktası olgunlaşmaya erişmedikçe, hiç bir gerçek devrim meydana gelemez. Ve, tıpkı bir insan yaşamındaki her dönüm noktasının onun için derslerle dolu olması, ona birçok şey yaşatıp duyurması gibi, devrim de bütün halka, az zaman içinde, en özlü ve en değerli dersleri verir. Devrim sırasında, milyonlarca ve on milyonlarca insan, her hafta, olağan, uyuşuk bir yaşam yılındakinden daha çok şey öğrenir. Çünkü bütün bir halkın yaşamındaki sert bir dönüm noktası sırasında, çeşitli toplumsal sınıfların izledikleri erekler, ellerinde bulunan güçler ve eylem araçları ayrı bir açıklıkla görülür.
kitlelerin sürüklenerek, var olan düzeni değiştirmeleri, akabinde politik ve siyasi değişme.
bir gün mutlaka gerçekleşecektir.
sabır, zeka, inanç sizlerle olsun.
Devrim, inkılâp ya da ihtilâl, bir durumdan başka bir duruma geçiş, evrim, dönüşüm. Toplumsal değişimlerin insan iradesiyle hızlandırılması devrimleri oluşturur. Belli bir alanda hızlı, köklü ve nitelikli bir şekilde gerçekleşir.
Görüşüm;
Şimdi deniz gezmiş'i herkes bilir, adını herkes duymuştur. Şimdi geçmişine bakıyorum ediyorumda ülke için birşey mi yapmış ne yapmış kendi kafasına göre hareket etmiş, kendi kendini yurtdışına atıp atıp gelmiş amacı neimiş arkadaşım. Silahlı soygun yapmış hadi parayı yememiş bunuda herkes bilir de gereksiz değil mi yaptıkları bu ülkede devrimi sessiz yapacaksın terörist görünümünde değil tüm ülkenin yaptığı tek hata bu diğeride menfaati için çabalayan insanlar. Yeniliğe bir türlü açılamıyor ki bu şerefsiz menfaatler yüzünden arkadaş.
Gelelim günümüz devrimcilerine bunlarda halt etmiş diyorum. Gözleri kararmış çoğu üniversite öğrencisi bu kendine bile zar zor bakan öğrenciler evet evet makarna ile devrim yapacaklar sanki efendim bu ülke makarna devrimine mi girsin, 1-2 insanı, vatandaşı,savcısını hakimini öldürür pisi pisine sonra devrim derler. Ulan sen öldürdüğün kişi üzerinde yapmışsın zaten devrimi -allah rahmet eylesin- ülkeyi ne zora sokuyorsun. Böyle devrimciler teröristtir arkadaş bize gerçekten okumuş terbiyeli siyaset ve hukuk çerçevesinde ilerleyen devrimciler lazım. Her makarnayı yiyen devrimci olsaydı genç nesil tükenirdi arkadaş.
makina yüksek mühendisi salih kaya sağın'ın 1985 yılında yazdığı bir makaleye konu olmuş araçtır. mühendislikten anlamayan biri için bile oldukça sade ve anlaşılır olmuş. yazısında dikkat çeken noktalardan biri, necmettin erbakan'ın devrim ekibinde yer almadığıdır. bir diğer konu ise ayarlı direksiyon konusunun konuşulup bundan vazgeçilmesi ama iki sene sonra cadillac'ın bunu büyük bir yenilik olarak sunması. http://arsiv.mmo.org.tr/pdf/00000332.pdf
göndermeden edit: "Bir de Erbakan Hoca öyküsü var. Yıllar ve yıllar sonra bir gazeteci, Devrim otomobili projesini Erbakan'a yamamaya kalkıştı. Bu durum, Salih Kaya Sağın'a, Mustafa Seyrek' e, Rifat Serdaroglu'na soruldu. Kimi öfkeyle güldü. Serdaroğlu daha sakin açıkladı:
'Erbakan da nereden çıktı? Erbakan'ın Devrim projesi ile tek ilişkisi bir olumsuzluktan ibaret. O zamanlar Gümüş Motor adlı bir fabrikanın sahibi mi, yöneticisi mi neydi? Biz de motor üstüne çalışıyoruz ya. "Gidip bakalım şu Gümüş Motor'a, işimize yarayacak bir katkıları olur mu" dedik. Gittik. ihtiyaçlarımızı anlattık. Bizim, ihtiyaçlarımızı yanıtlayacak hiçbir olanakları olmadığını söylediler. Biz de zaten açılmamış olan Erbakan, daha doğrusu Gümüş Motor defterini kapattık. Hepsi bu...'" http://www.cumhuriyet.com...r__benzinle_tukendi_.html