bugün

özlenen anlar

2015 yılının temmuz-ağustos ayları. Havada nem, Kıçımız tahta sandalyelerde oturmaktan nasırlaşmış, Ciğerlerimiz çay kahve sigarayla dolmuştu. Ama mutluydum çok ne önemi vardı ki?
Rumeli caddesinden aşağı yürürken acaba ne zaman tutacak elimi’ nin hem tedirginliği hem heyecanı kaplamıştı içimi. Tutmadı ama olsundu. Yanımdaydı ya huzurunun kokusu şakaklarımda ıllk rüzgarla dalgalanıyordu nasılsa.
Sahile indik mektepli sevgililer gibi. Eteklerimiz de ziller çalarken midemiz de kelebekler uçuşuyordu.
Yürüdükçe konuştuk, konuştukça eğlendik, eğlendikçe sevdik. Gece bitti evlerimize dönme vakti gelmişti. Herkes arabasına yol alırken, yarın tekrar nerede buluşulacağının planları yapılıyordu bile.
Sonra veda zamanı. Ama öyle filmlerdekinden güzel. En mutlu sonla.
Dudağa küçük bi buse. Yıllar geçse de unutulamayacak belçika çikolatası tadında..
işte o gün bugün yatağımın sol yanında bu huzur. iyi ki beni öptün sevdiğim..iyi ki bu canın eşi oldun.
Ömür gibi. Ömre bedel.