bugün

percy bysshe shelley

yasadigi donemin icinde bulundugu occultism modasina ayak uydurup lucifer'e fena halde kafayi takmis bir zattir kendisi. seytan uzerine yazdigi bir makalede soyle demistir: 'isaya'da yanlis yorunlanmis bir bolum disinda, ona neden lucifer dendigini anlamiyorum'. haklidir cunku lucifer adi incil'de yoktur.

lucifer aslinda hic kimsenin adi degildir, yalnizca isik getiren demektir. lucifer gunes dogmadan hemen once gorulen sabah yıldızıdır*, venus gezegenidir. shelley'e gore; lucifer ve satan'ın özdeşleştiği yegane yer isaya'dan gelir: 'cennetten nasıl dustun, lucifer, sabahin oglu'. isaya yine de seytani kasdetmez cunku lucifer hirsindan dolayi oluler diyarina dusen bir babil kralidir.

shelley'in seytanlara olan ilgisi lord byron'la olan dostlugundan kaynaklanmaktadir. cok iyi bilindigi gibi, 1816 yazinda shelley, mustakbel esi mary wollstonecraft, lord byron, byron'in doktoru john polidori ve claire claremont bir satoda toplanmislar, vakit gecirmek uzere birbirlerine korku hikayeleri anlatmaya baslamislardir.o gece mary frankenstein romanının taslagini yazmis, dr. polidori de, once sheridan le fanu'nun romanlastiracagi ve sonra carl dryer'in filme çekeceği the vampyre'in öyküsünü yazmistir. lord byron ve shelley'e herhangi birsey yazmak nasip olamadigindan demonoloji uzerine dusunmek kalmistir.

oNEMLi DiPNOT: VAKTi zamaninda bYRON iSTEDiGi KADAR 'benim' diye iDDiA EDEDURSUN, the vampyre'nin yazari polidori'dir.