türkiye de birey olmak

entry1 galeri
    1.
  1. "türkiye'de birey olmak"

    yerküre üzerinde gerçekleştirilmesi en zor eylemlerden biri.

    şimdi, yıl olmuş neredeyse 2015; rönesans, reform, sanayi devrimi, ekim devrimi... bunların hepsi olmuş bitmiş. "türkiye'de birey olma" kavramı ancak konuşulabiliyor. o da nerede? üç beş kafası "farklı" çalışan dostla özel sohbetlerde *. olmadı, varoluş sıkıntısından sağda solda böyle başlıklar açıp kusmaya çalışarak.

    yoksa, sokaktaki adamın böyle bir kaygısı yok. daha doğrusu, farkındalığı yok ki kaygısı olsun. onun tek kaygısı mesaisini tamamlayıp evine kazasız belasız varmak ve mümkünse evde yenecek bir şeyler olması.

    ancak, onu da suçlamak, imkân dahilinde değil. zirâ, ilkokul birinci sınıftan itibaren hatta daha küçük yaşlardan başlayarak, "ne harika bir ırktan(?!), ne muhteşem bir milletten(?!), en güzel dinin(?!) mensubu olduğu" dayatılmış.

    "farklı" olanların ya da düşünenlerin "yaban" * olarak görüldüğü bir coğrafyada, "farklı" düşünmeye birkaç "çılgın"dan başka kim cesaret edecek?

    çünkü farklıysan sevilmezsin, farklıysan itilirsin, farklıysan ötekisin, farklıysan başka bir galaksiden gelmişsindir, farklıysan manyaksındır! illâ ki, herkesle aynı ırktan/milletten/ümmetten olman beklenir ve istenir.

    böylece yavaş yavaş 75 milyonluk nefis bir "küçük adam" ordusu yaratılmış. şimdi o küçük adam, nereden bilsin "birey" sözcüğünün anlamını, değil ki birey olma kavramını hayat(ın)a geçirebilsin.

    belki de, okumayı öğrenen çocuğa okutulacak ilk eser rede an den kleinen mann * olsaydı, bambaşka olurdu buralarda yaşam. ama artık yalnızca delirme özgürlüğümüz var.

    (bkz: aklı sürgüne gönderen cahilin zorbalığına katlanır)
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük