bugün

hatıralar

Çok üzüntülü, çok gergin ya da çok ümitsiz anlarda bile iki gözünüzün arasında bir projeksiyon görüntüsü gibi zihin penceresinde zamanı geri akıtıp kalbimize birkaç yudumluk tebessüm bağışlayan çıkarsız ve sıcak anlardır. Hatıralar olmasa büyük savaşlar kazanılamazdı, büyük icatlar yapılamazdı ve büyük insanlar yeteri kadar büyük olamazdı. Çünkü kanserleşmiş düşman savunmasını bir misket oyunu hamlesi rahatlığıyla aşabilmek, dokuz bin küsür deneye rağmen ampülden vazgeçmemek ve dünya üstüne gelirken tek başına meydan okuyabilmek için insanların en azından birkaç hatıraya ihtiyacı vardır. Ta ki içlerindeki ümit ağacını hatıralarlarla yeşertip zafer çiçeklerini yollarına dökebilsin. Hatırlayın nasılda üç yaşındayken babanızı bilek güreşinde mahvetmiştiniz, nasıl annenizin rujuyla ondan daha güzel olmuştunuz ve nasıl onbeş günlük köpeğinize cesurca kafa tutmuştunuz. unuttunuz mu?