ben biraz yeşillendireyim deneyimlerim uyarınca;
öncelikle 1. sınıfta kızlı erkekli bir grubumuz vardı, başka başka arkadaşları da ekledim o gruba, sonrasında ne mi oldu efendim, önce birbirleriyle ayrı ayrı görüşmeler, sonrasında satmalar, ve hazin son, yolların ayrılması. benim sayemde tanıştın çıktığın kızla onun bunun evladı, karşılığı bu mu olmalı bunun
2. sınıfta iyi kötü bir taştaş grubumuz oldu ve eve çıktım. ev arkadaşımı da bu taştaş grubu müdayimleriyle de ben tanıştırdım. sonrasında ortancaparmağın evi, 'ev arkadaşıgil'in evine döndü. benden habersiz eve gelmeler, rahat rahat takılmalar oh ne ala
lisedekinin onda biri etmeyen sahte çehreler maskeli balodaymışçasına kahpece raks ederler etrafında. kurtlar sofrasıdır
sizlere tavsiyem bir arkadaşınızı diğeriyle tanıştırmayın, mümkünse de kız olaylarına fazla girmeyin. etrafta onun bunun evladı bir sürü insanın fiiliyatlarını gördükçe muadil hareketleri kendime hakaret biçer, öyle konuşurum
Ha seküler bir insanımdır, her alanda bir şeyler, bir alanda çok şeyler bilmektir benim gayretim. zamanla birlikte sadece ve sadece kendinize yaptığınız yatırımları götürürsünüz. mümkünse 1. sınıftan bir enstrüman becerisi edinin. başlasanız da başlamasanız da zaman geçecek. bol bol kitap okuyun. sigara ya aman diyeyim başlamayın. bir dala zütünü satacak adamlar biliyorum.
bu arada tıp okuyorum ve gözde bir üniversitedeyim. demek istediğim bu en kaliteli denilen aptal yerlerde de böylesine aptalların olduğu. benim gözlemim ise bu sayının böyle yerlerde daha fazla olduğu
sevgili konusunda da kendimi oldukça yorgun görüyorum, hiç mi yok çevremde kız, pek ala var, ama okul dışıysa senle ünvanın için takılırlar, okul içindeyse zaten paran yetmez yedirmeye.
bu yüzden çok da şee yapmayın, gerçekten. şunu da unutmayın, depresif omayın ama sahte kalabalıklardan uzak durup kaliteli yalnızlıklara gömülmek gerekir çoğu kez. zira herkes kendi hayatının baş rol oyuncusudur
okulda çok fazla zaman geçiren biri olmadığım için çoğunlukla dışarıda orada burada içerken tanıştığım insanlardan oluşmuştur. bir ara bi kızın evine gitmiştik ev arkadaşı bizim sınıftaymış ama tanışmamışız orada tanışmıştık. üniversitenin en güzel özeliği bu bir sürü farklı tipde arkadaşının olması ve ucu bucağı yok. mesela biri arkadaşıyla tanıştırıyor seni sonra sen o tanıştırdığı kişi ile daha samimi oluyorsun. bir sürü insan tanıdım ama görüştüğüm insan sayısı 2 kişi.
edit: şunu söylemeyi unuttum tanıdığım herkesi iyi ki tanımışım dedim. hiç birinden kötülük görmedim.
liseden hala görüştüğüm onlarca dostum var ama üniversitede durum bu şekilde değildi. bölüm arkadaşları net yalan, tamamen çıkar ilişkisinden kaynaklı mutual bir birliktelik vardır insanlar arasında, öküz ölür ve ortaklık biter. okul bitti ama bölümden kimseyle görüşmüyorum mesela. ama ev arkadaşlarımı farklı tutmam gerekiyor, artık canımdan bir parçadır o adamlar.
bazen aşırı samimi bazen iki yabancı tadında yürüyen arkadaşlıklardır. dönemin başında sıkı sıkıya kenetlenmiş arkadaş grubu görüp ilk günden can ciğer kuzu sarma olmuşlar deyip hayıflanırsın bir boynun düşer kıskanırsın. dönemin sonunda o gruptan kimse kalmaz herkes farklı kişilerle takılır olmuştur.
2. sınıf başlarında arkadaşlıklar biraz daha oturmaya başlıyor.. geçen senenin özgüvencilerinde bir performans eksikliği görülebilir. sürüden ayrı tek tabanca kalırsa size sarabilir bunlardan size hayır gelmez yarardan çok zarar getirirler. arkadaşlık kurmayın bunlarla hep bencildirler hep benleri vardır benim sorunlarım benim hayatım ben ben ben ya işte bro baktım adam değillermiş çektim resti diye cümleleri meşhurdur.....
ortak dersler olur ve oradan arkadaş olarak gördüğün iyi ki tanışmışız dediğin kampüsü sevdirecek kadar samimi olduğun kişi vardır bunlarla 2. dönem ortak derse girmeye görün yüzünüze bakmazlar sen gördüğün de gözlerinin içi parlar selam verirsin soğuk atar merhaba merhaba bile olmazsınız artık.
sizi kampüste en iyi arkadaşı ilan eden biri size hiç mesaj atmaz mesela derslerden derslere görüşüp çıkışta iki kafeye oturur tavla, bilardo falan oynarsınız arada aklı eserse mesaj atar muamele çektiği kızlardan falan bahseder.. iyidir hoştur zarar gelmez şurda kavga var desen montunu alır gelir öyle de delikanlı adamdır ama eksik olan bir şeyde vardır seversin ama tam da işte arkadaşım bu diyemezsin.
ne varsa çocukluk arkadaşlığında var arkadaş.. benim en iyi dostum, güvendiğim kişi komşumun çocuğudur. okulda da sokakta da evde de sırtımı yasladığım kişidir.. güven önemlidir bir kişiye gerçekten güveniyorsan tamamdır sen adını ne koyarsan koy.
Yarım dönem aralarında bulunduğum bir kısmı ergenlik sancılarını yaşadığı için bağ kuramadığım. Bir kısmıyla kingim ben tavırları yüzünden muhatap olmadığım. Ama bir kısmıyla 6 yıldır görüştüğüm arkadaşlardır.
Lisede en sevmediğiniz sınıf arkadaşınızı bile özlemenize neden olan arkadaşlardır.
Üniversitede en yakın dediğiniz arkadaş, vize haftası yüksek almayın diye sizden soru saklar, not kıskanır. Oysa siz onun anlamadığı yeri anlatmak için sabah erkenden okula gitmiş ve bildiklerinizi anlatmışsınızdır. (bkz: ben bugün bunu yaşadım)
Birçoğu tek taraflı çıkar üzerine kurulu türden ilişkilerdir.
insan öyle 4 senede tanınmaz. Hele bir bitirin, göreceksiniz ki yanınızda kalanlar gerçek dostmuş! işte onlarla hayat boyu beraber olacaksınız. Yıllar sonra bile karşılaşsanız aynı yerden devam edecek muhabbetiniz.
Liseyle karşılaştırılamaz çünkü aynı yemeği, sofrayı bazen yatağı bile paylaşmak durumunda olduğunuz insanlar! Şahsen en iyisini de en kötüsünü de üniversitede yaşadım. Bir araya geldiğimizde sevilmeyen ibneleri çekiştirip güleriz hala. Üniversite zaten insanı tanımak için okunur. Bilgi almazsınız bilgi edinmeyi öğrenirsiniz.
çıkar arkadaşlardır.
en iyi arkadaşlar çocukluktan ve lise ortamından çıkar. üniversiteye gidince herkesin gözü açılır. özellikle kızların. menfaat başlar bir daha.
1- zorunlu olarak bir arada bulunma durumundan kaynaklı oluşan yakınlık. (bu arkadaşları da siz seçersiniz. misal otuz kişi ile aynı ortamda bulunuyorsanız iyi anlaşacağınız iki üç tanesiyle takılırsınız ama o görüşme ortamı dışında eksikliklerini pek hissetmezsiniz.)
2- hiç bir şekilde aynı ortamda bulunmasanızda hayatınızda olmasını istediğiniz için oluşan yakınlık. (asıl sevgiyi barındıran arkadaşlıklar bunlardır ki arkadaşlık demek böylesine samimi hisler için hakaret kalıyor. bu insanların eksikliğini hisseder yaptığınız iyilikleri kibarlık olsun diye değil gerçekten de onların hayatlarını kolaylaştırmak için yaparsınız. velhasıl kelam var oldukları için şükrettiğiniz insanlardır.)
bana gelince... benim bu yıl üniversitede ilk senem ve maalesef çevremdeki insanlar hayatımda kalıcı olarak istediğim insanlar değil. hepsi ne kadar iyi olsa da bana göre değiller işte. benim derslerime girmeyen ve anılarıma katmak istediğim iki insanla karşılaştım şu ana kadar. fakat onlar ile de iletişim kurabilme fırsatım olmadı maalesef. ne olursa olsun yine de sırf yalnız kalmayayım diye istemediğim insanlarla samimi olmayacağım. hepimiz gerçek sevgiyi hak ediyoruz. yeter ki sabretmesini bilelim.