çıkan yangınlara karşı yağmur duası

entry5 galeri0
    1.
  1. Bunu baştan niye düşünmediniz ya...

    Sakarya’da vatandaşlar, orman yangınları sonrası camilerde yağmur duasına çıktı.

    https://x.com/aykiricomtr/status/1949067943624507770?t=fpq0l-J6pE5zJF3xC72NDA&s=19
    1 ...
  2. 2.
  3. Sonra diyorlar siz halkı aşağılıyorsunuz.
    1 ...
  4. 3.
  5. dini islam olan biri olarak, iç ses:
    yapmayın kardeşim...
    yapmayın canim....
    yapmayın bi'tanem...
    ne camisi, ne yağmur duası, siz ne yapıyorsunuz?
    senin dua, cami, namazın ancak yağacak yağmuru yağdırmaz, çıkmayacak yangını çıkaracak, sönecek yangını alevlendirecek, olacak nemi yok edip esmeyecek fırtınayı estirecek.
    daha da sonra bir kıvılcım ile daha fazla zararı yangında göreceksiniz.
    dua ile iş mi olur?

    bunu ben demiyorum, allah diyor.
    eğer kur'an hak ve allah kelamıysa ki sizi bilmem de benim için öyle; allah "aklını kullanmayanın üzerine pislik yağdırırım" diyor.
    aklını kullanmayana (dini kimliği ne olursa olsun) allah bile yardım etmez. dua edene değil de salih amelli olan (bu tanım din değil, davranış temellidir. insanlara faydalı iş yapan anlamına gelir. namaz, cübbe şalvar dua sakal vs anlamına gelmez) böyle insanlara allah yardım eder.

    örnek: sen allah'ın kanunları ve kurallarına (şeriatına) karşı gelirsen -doğa, evren, yaşam, çiçeği böceği, ağacı denizi, hayvanı, insanı, meyvesi, sebzesi demeden genetiğine ve yaşam alanlarına müdahil olursan-
    örn; 1 kilo yerli kömürün kilosu 5-6 liraya satılmakta.
    kaliteli ithal kömürün kilosu 7-10 lira arası fiyata geliyor.
    1 litre zeytin yağı zeytinin cinsine, ağacın yaşına, yetiştirme ortamına-coğrafyasına, zeytinin işlenme tekniğine göre ortaya çıkan yağ kalitesine göre litre fiyatı 200 lirayla 1200 lira arası değişiyor.
    sen kilosunu 6 liraya sattığın kömürü çıkarmak için litresini en az 200 ile 1200 liraya sattığın zeytinyağını elde ettiğin ağaçları zeytinlikleri yok edersen ortaya çıkan çevre iklim değişikliğinin, çevre kirliliğinin sonuçlarını dua namaz camiyle gideremezsin.

    aklını kullanacaksın.
    ormanlık alanlara devamlı kontrol ve gözetleme sistemleri kuracaksın.
    acil olarak müdahale edeceğin yangınlar için bölgede insan ve ekipman bulunduracaksın.
    ormanlık alanlardan geçen enerji nakil hatları ile karayollarının etrafı - güzergahlarında bir kıvılcıma neden olacak atılan şişeden alüminyum ambalajlardan vb çöplerden yansıyan güneş ışığı, kopan teller, atılan izmarit vb risklere karşı en az 50 metre sağ sol alanları ağaç ve kurumuş bitki çalı çırpıdan temizleyeceksin.
    ormanlık alanlarda devriye gezen personel bulundurulmalı.
    ormanlık alan etrafında içinde yakınında bulunan köylerde ikamet eden halktan tıpkı güneydoğuda olduğu gibi korucu sistemi oluşturulup yerel halk veya bölgede iskan edinmiş halktan gönüllü veya ücretli insanlar koruma sistemine dahil edilip bu insanlara arazi yapısına göre atv, motor, arazi taşıtı koruma için silah verilmeli.

    tıpkı şehirlerde bir ara koyduğumuz ama şimdi işlev dışı kalan atılan unutulan kontrol edilmeyen deprem esnasında ilk yardım teçhizatları depolanan konteynerler gibi ormanlık alanlara belli aralıklarla ve noktalara bu konteynerler yangına karşı acil müdahale edilecek ekipmanlar (köpük, toz yangın söndürme ajanları yanında ekiplerin yangına müdahalesinde oksijen maskeleri, yangın yayılma istikametinde çalı çırpı ağaçları kesecek testereler vb techizatlar konulup devriye ekiplerinin denetimine bırakılmalı.

    ne dediniz?
    maliyet finansman mı?
    ülkede orman mı kaldı da maliyet finansmanından bahsediyorsunuz?
    10 liralık işi 50 liraya yaptırmamız yetmezmiş gibi bir de çoğu ölü ve gereksiz yatırımlara milyarlarca dolar harcarken, kamuya özel uçak filoları lüks araçlar şatafat için para bulan bunu karşılayan bu millet yukarda bahsedilen çarenin maliyetini mi karşılayamayacak?

    yanan orman alanları, anayasa'nın 169. maddesi gereği imara açılamaz ve bu alanların yeniden ormanlaştırılması zorunludur.
    ancak, orman kanunu'nun ek 16. maddesi, verimsiz, taşlık, kayalık, üzerinde yerleşim olan veya yerleşime uygun alanların cumhurbaşkanı kararıyla orman sınırları dışına çıkarılmasına olanak tanımaktadır. bu madde, anayasa'ya aykırı olarak değerlendirilmektedir.

    basit olarak örneklemek gerekirse...
    herkes düşünme özgürlüğüne sahiptir, tabi ki benim düşünceme göre demeye benzer yasalar ve uygulamalarla bu işler olmaz.
    bir de bu ormanlık alanlar, doğal yaşam alanları, sahiller vb yerler hakkında siyasetin elinde olan (kişi ve parti özelinde değil; meclis, bakanlık, cumhurbaşkanlığı) kullanım değerlendirme karar verme yetkisi kalkmalı.
    siyasetçilerin siyasetin finansmanı için doğa ve insanların yaşam alanlarını yok eder şekilde davranmasını engellemeliyiz.
    bir ormanlık alan, bir sahil, bir doğal yaşam alanı hakkında imara mı açılacak, yandı diye ormanlık vasfından mı çıkarılacak, akdeniz iklimi ve coğrafyasının makilik bitki örtüsüne bakıp orman deyince aklına balta girmemiş amazon gelen bilgisiz biri çıkıp "burası orman değil" dememesi için, anayasaya aykırı olarak sahillerin işgal edilmiş olup vatandaşın ayağını denize sokamaması vb için yapılacak şey bellidir.

    mecliste bakanlar kurulunda sahillere yapılacak, ormanlık alana yapılacak otel motel tatil köyü vb işletmeler ve de bu işletmelerin geleceği, doğal yaşam alanlarını imara açacak kararlar, 6 liralık maden için (yurt dışından alsanız en fazla 10 lira vereceğiniz maden için) 800 liralık ürünü yok edecek kararlar mecliste bakanlar kurulunda değil bölge halkında veya o doğal yaşam alanında - yakınında insan iskanı yoksa ülkede yapılacak referandumla belirlenmeli.
    siyaset de halkın bu isteğini onaylayacak uygulayacak merci olmalı.

    tüm bunları yaptıktan sonra kalkıp hangi inancımız varsa allah'ı nasıl anıyorsak ona göre dua edelim.
    1 ...
  6. 4.
  7. 5.
© 2025 uludağ sözlük