hiç bisiklete binmemiştim ben sözlük ve çok merak ediyordum. bu ramazan bayramında salak arkadaşlarımın zoruyla adalardan birine gittik ve salak arkadaşlarım bisiklet kiraladı, bana da... o bisiklet bana bindi ben yine bisiklete binemedim sözlük, çok acı.
Sürünen komando oyuncağı.
Maddi durumu bizden çok daha iyi olan bir arkadaşımda vardı. O oyuncağın halı üzerinde sürünüp sürünüp ilerlemesine sonra da durup ateş eder gibi sesler çıkartmasına hayrandım. Yokluğun gözü kör olsun.
Mikroskop. ilkokulda ilk mikroskop kullanma deneyiminden sonra mikroskop istemiştim ve satıcı, anneme demişti ki: "Mikropları görürse etkilenebilir; yemek yemeyebilir; Çocuklara mikroskop önermiyoruz o yüzden."
Annem de zaten yemek yemiyorum; mikroskop kullanırsam hiç yemem diye almamıştı. Onun yerine dürbün ve büyüteç almıştı. Kardeşim de oyuncak telsiz istemişti ve annem almıştı. Pilli ve kamuflaj desenliydi. Hatta birgün kardeşim ve ben o telsizle epey işler karıştırmıştık. Evin yanındaki karakolun telsizine girmişti; tuşa basılarak konuşuluyordu; Elini tuştan çekince de karşı tarafı dinliyorduk. Karşı tarafla konuşmuştuk ve bizi büyük insan sanmışlardı. O gün askerler evin etrafında dolaşıp durmuştu; Balkonlara baktılar sürekli. Annem de "Bir şey mi oldu acaba, askerler niye dolaşıyor" demişti. Biz de kardeşimle sandalyenin altına saklanıp seyretmiştik.
Böylece çok heves ettiğim mikroskobun yerini oyuncak telsizle doldurmuştum.