Pek rüya gören ya da gördüğü rüyayı hatırlayan bir insan değilim fakat gece uyumadan evvel çalıştığım dersler, okuduğum kitaplar veya izlediğim filmler çok sık rüyama girer.
Latince sınavına hazırlanıyorumdur; latince rüya görürüm.
Öğrenme psikolojisi çalışıyorumdur; rüyamda pavlov’un iti kovalar küçük albert’in çığlıkları kulağımdan gitmez beyaz tavşanlar elimi ısırır.
Varoluşsal sancılar çekerim; heidegger rüyama girer.
Çok fazla film izlemişimdir; gördüğüm rüya bile alt yazılıdır.
Şeytanımsı vahşi bi yaratık kovalıyor elinde sopa boğuşuyoruz elindeki sopayı kırıp saplıyorum bu sefer dahada güçleniyor kaçarken sesime uyanıyorum.epey ter döktük.
Yazarların gördüğü ilginç rüyalardır.
Misal ben normalde sigara içmediğim halde rüyamda sigara içen birine ailem sigara ictigimi bilse cok fena kızar demistim. O da bana "onlar sen sigara iciyosun diye vazgecmeden kizdiklari icin sigara icmeyi birakiyorsun, sen sigara icmekten vazgecmezsen onlar vazgecer" demisti ve bu sözü normal hayatta kimseden duymamıstım. Resmen bilinçaltımdan fikir almıstım.
Bu virüs belası bilinçaltımı nasıl etkilediyse birkaç gün önce alışveriş merkezinde zombilerden kaçarken gördüm kendimi. En son helikoptere atlayıp kaçtım, sonra onları yok etmek için geri döndüm. Çok güzel detaylar vardı rüyamda ancak belki bir gün film senaryosu ya da kitap yazarım diye anlatmıyorum burada.
Annem ve ben (geçen yıl genç yaşta hastalıktan yaşamını yitiren) komşumuzun evindeyiz. Bir de üst komşusu var.
Annem biber dolması yapıp getirmiş, koltuğun altına koyuyor. Yanına da siyah ağır çantasını koyuyor. Üst komşu "koyalım da yiyelim." Diyor.
Ve de sürekli kenan isimli birinden konuşuyorlar ve merhum komşumuzun akrabası olduğunu biliyoruz. Ama ismi geçiyor, kendi ortada yok. (Normalde kenan isimli bir tanıdığımız var ve komşularla alakası yok, o da içkicinin biri.)
Evden çıkacakken annem çantasını alıyor fakat içine baktığında içine sidikli bebek bezi doldurulmuş olduğunu görüyor.
Annem "paralarımın hepsi çalınmış." Diye bağırmaya ağlamaya başlıyor. Ölen komşumuzun eşi "kenan almıştır." Diyor.
Annem "bir telefon açın söyleyin." Diye feryat ediyor.
O da "ne yapabilirim ben, hırsız telefonu açar mı." Diyor.
Annem dövünüyor, feryat ediyor.
Normalde çok rüya gören biri değilim; böyle teferruatlı bir rüya görmem de bir ilk oldu.
Sanırım 1-2 yıl önceydi istanbul esenler tarafında bir halı saha maçı luis suarez, zokora, zidane benim takımda, karşıda;
Emre belözoğlu, materazzi, chiellini
Biz bir oynuyoruz öyle böyle değil herkes ateş püskürüyor çok tuhaftı biz kazandık sonra beyran, çorba içmeye gittik doblo ile.
gecenin bir vakti tanıdık olmayan bir evdeyim. bir odanın kapısını açıyorum. oda loş güler duman ve kibariye yatakta birbirini dilliyor. bana gel gel diyorlardı. aman tanrım didim uyandım.