bugün
- gideon reid morgan jj10
- tezgahtarlık yapan doktora mezunu29
- bik bik'in gece kapısına gidip serenat yapmak13
- akp nin iktidardan düştüğü gün9
- meral akşener21
- giden gider9
- tatvan belediyesinde rte'nin resminin indirilmesi26
- irem derici'nin erkek sevdası9
- kemalist rejimin astığı hocalar8
- vallahi de kemal'in düşmanıyım10
- gerdek gecesi ilişkiye girmek istemeyen kadın8
- anın görüntüsü14
- dünyanın en güzel kızıyla karşılaşmak10
- erkek sünnetine 18 yaş sınırı getirilmesi15
- kıza iğne batıran türbanlı14
- kendini bir görsel ile anlat22
- uludağ sözlük köpek avlama timi18
- allah'ın bizi yobazlarla imtihan ettiği gerçeği8
- saraca silsüpüroğlu12
- hafta içi avm kafelerinde oturan menopoz karılar13
- kızılcık şerbeti 2 nci sezon finali11
- aktroll yazarları donuzlayıp umursamamak10
- evlendikten sonra çok daha iyisiyle karşılaşmak21
- xdearm10
- jose mourinho25
- herkesle iyi geçinmek18
- sözlükte kendinize yakın hissettiğiniz kişiler10
- sarılma ihtiyacı13
- zalbert ramstein8
- aşkım ben hiç osurmuyorum bizde genetik diyen kız16
- gizli samyelin moderatör olması13
- kuresel ikinma'nın sevgilisi19
- dünyanın en güzel kızını tarif et16
- icardi190540
- sekse doymuş erkek12
- dem parti'nin tc kürdistan da işgalci açıklaması9
- en ilginç bilgiler11
- gizli samyel13
- küresel ıkınma9
- dinlilerin dinsizlere sürekli lakap takması12
- namaz kılmayan türk değildir12
- dem parti'nin valiyi ölümle tehdit etmesi8
- albay kemal14
- kadir mısıroğlu mezarı18
- en sevmediğiniz sözlük yazarları10
- kemalistler 15 temmuzda ne yapıyordu20
- ankarayı sel aldı25
- haysenin1210
- ey müslümanlar inananlar haydi cumaya allah yoluna8
- eksi ruyalar için diktiğim tulum12
II. Dünya Savaşı sırasında Almanya'nın Fransa'yı işgali sırasında Fransa'nın Vichy kenti çevresinde kurulan Almanya'nın kuklası devlet (Temmuz 1940 - Eylül 1944). Devlet başkanlığına I. Dünya Savaşı'nın Fransız kahramanlarından Mareşal Philippe Pétain getirilmişti. Vichy Fransası II. Dünya Savaşı'na katılmıştır, fakat hiçbir muharebeye girmemiştir çünkü Mihverler'in yedek tarafındadır.
Fransa ile Almanya arasında 22 Haziran 1940'ta imzalanan ateşkes antlaşmasıyla Fransa iki bölgeye ayrıldı. Antlaşmaya göre bölgelerden biri Alman işgali altında, öbürü ise kâğıt üzerinde de olsa Fransızların tam egemenliği altında kalıyordu. işgal dışı bırakılan bölge ülkenin yüzde 40'lık bölümünü kapsıyordu. Güneydoğuya düşen bu topraklar Cenevre yakınlarında, Tours'un 21 km doğusunda isviçre sınırından başlayarak Biscay Körfezinden 51 km içeride, güneybatıdaki ispanya sınırına kadar uzanıyordu.
Ateşkes imzalandığı sırada hükümet üyesi olmayan Pierre Laval imzadan sonraki gün hükümete katılarak Vichy rejiminin baş mimarı durumuna geldi. Laval, ateşkesi onaylamak üzere 10 Temmuz 1940'te Vichy'de toplanan Ulusal Meclise, Laval'ın çabalarıyla Pétain'e yeni bir anayasa çıkarma yetkisi verdi. Böylece Pétain 569 lehte, 80 aleyhte ve 18 çekimser oyla "Fransa Devleti"'nin bütün yasama ve yürütme yetkilerini elinde topladı. Daha sonra kurulan çeşitli Vichy hükümetleri yeni bir anayasa çıkarmaksızın dört yıl boyunca başta kaldı. Bu hükümetlerin izledikleri politikalar savaşın seyrine göre zaman zaman değişikliklere uğradı. Almanlarla sıkı işbirliğinin gerçekleştirilemeyeceği ortaya çıkınca Laval bir komployla Aralık 1940'ta iktidardan düşürüldü. Yerine kısa sürelerle başbakan olarak önce Pierre Etienne Flandin, ardından Amiral Jean Darlan (şubat 1941 - nisan 1942) getirildi. Charles Maurras'ın Vichy'de yayımladığı gelenekçi L'Action Française gazetesinin desteğini alan Pétain ve Darlan, Almanya'yla ilişkilerde "bekle gör" politikasına yöneldiler.
Bu dönemde Vichy rejimi yüzeysel de olsa korporatist bir temelde düzenlendi. Cumhuriyetçilerin "Özgürlük, Eşitlik, Kardeşlik" (Liberté, égalité, fraternité) sloganının yerini "iş, Aile ve Vatan" (Travail, Famille, Patrie) aldı. Ulusal marşı ise La Marseillaise idi. Yeni bir iş yasası çıkarıldı ve her yerde Pétainci bir "ulusal devrim"den söz edilmeye başladı. Maurras'ın görüşlerinden etkilenen Vichy rejimi bir yandan ulusal geleneklere dönmeyi önerirken, bir yandan da, demokrasiye ve parlamentarizme düşmanlığı ve otoriter devlet anlayışıyla faşizme yaklaştı. Vichy hükümeti kamu özgürlüklerini sınırladı, olağanüstü yetkilere sahip mahkemeler (Riom Davası) kurdu ve Yahudiler'e karşı ırk ayrımı güttü. iktisadi düzeydeyse, sendikaları kaldırdı, onun yerine devletçe denetlenen korporatif bir sistem (iş yasası, 1941) kurdu ve toprağa dönüşü özendirdi.
Nisan 1942'de Laval yeniden iktidara geldi ve Almanları kendisinin daha etkin bir işbirlikçi olabileceğine inandırmak için çaba gösterdi. O sırada Sovyetler Birliği ve Amerika Birleşik Devletleri'ni de karşısına almış olan Almanya, Batı'da daha çok güvenlik gereksinimi içindeydi. Ama altı ay geçmeden Vichy Fransası'nın konumu temelden değişti. ABD ve Britanya kuvvetleri Kuzey Afrika'ya çıktı; Fransız donanmasına bağlı filolar Toulon'da kendi mürettebatları tarafından batırıldı. Bunun üzerine Almanya 11 Kasım 1942'de Fransa'nın tümünü işgal ederek Vichy'deki "mütareke ordusu"nu dağıttı. Giderek Alman politikasının basit bir kuklası durumuna düşen Vichy hükümeti, Ocak 1944'te nasyonal sosyalist Marcel Déat gibi aşırı işbirlikçileri de bünyesine aldı. Bu arada Darlan Aralık 1942'de Cezayir'de öldürüldü.
Aynı dönemde gençlerin Alman zorunlu çalışma kamplarından kurtulmak için dağlara ve kırlara çıkmasıyla direniş hareketlerinin gücü hızla artmaya başladı. Maqui'lerde (maki) köylülerden aldıkları yardımlar ve ingilizlerin havadan attıkları erzakla kaçak olarak yaşamlarını sürdüren direnişçiler, Britanya-ABD çıkarmasına hazırlık olmak üzere Alman haberleşme ve ulaşımını baltalıyorlardı. Çıkarma öncesindeki altı ay, maqui direnişçileriyle Alman Gestapo kuvvetlerinin desteklediği Vichy milisleri arasında bir iç savaşa sahne oldu. Müttefiklerin Normandiya Çıkarması'ndan (haziran 1944) sonra Fransa'ya geçen Charles de Gaulle başkanlığındaki geçici hükümet, bütünüyle çökmüş faşist rejimin yerini aldı. Eylül 1944'te Paris'in bağımsızlığına kavuşmasından sonra yeni hükümet Pétain'in Fransa Devleti'nin bütün yasalarıyla birlikte ortadan kaldırıldığını ilan etti.
Laval önce Almanya'ya, ardından Avusturya'ya kaçtı, ama yakalanarak Fransa'ya getirildi ve 1945'te yargılanarak idam edildi. Almanya'ya kaçırılmış olan Pétain ise yargılanmak üzere kendi isteğiyle Fransa'ya döndü. Mahkeme sonunda idam cezasına mahkûm edildiyse de ölüm cezası de Gaulle tarafından ömür boyu hücre hapsine çevrildi ve 1951'de hapiste öldü.
*
Fransa ile Almanya arasında 22 Haziran 1940'ta imzalanan ateşkes antlaşmasıyla Fransa iki bölgeye ayrıldı. Antlaşmaya göre bölgelerden biri Alman işgali altında, öbürü ise kâğıt üzerinde de olsa Fransızların tam egemenliği altında kalıyordu. işgal dışı bırakılan bölge ülkenin yüzde 40'lık bölümünü kapsıyordu. Güneydoğuya düşen bu topraklar Cenevre yakınlarında, Tours'un 21 km doğusunda isviçre sınırından başlayarak Biscay Körfezinden 51 km içeride, güneybatıdaki ispanya sınırına kadar uzanıyordu.
Ateşkes imzalandığı sırada hükümet üyesi olmayan Pierre Laval imzadan sonraki gün hükümete katılarak Vichy rejiminin baş mimarı durumuna geldi. Laval, ateşkesi onaylamak üzere 10 Temmuz 1940'te Vichy'de toplanan Ulusal Meclise, Laval'ın çabalarıyla Pétain'e yeni bir anayasa çıkarma yetkisi verdi. Böylece Pétain 569 lehte, 80 aleyhte ve 18 çekimser oyla "Fransa Devleti"'nin bütün yasama ve yürütme yetkilerini elinde topladı. Daha sonra kurulan çeşitli Vichy hükümetleri yeni bir anayasa çıkarmaksızın dört yıl boyunca başta kaldı. Bu hükümetlerin izledikleri politikalar savaşın seyrine göre zaman zaman değişikliklere uğradı. Almanlarla sıkı işbirliğinin gerçekleştirilemeyeceği ortaya çıkınca Laval bir komployla Aralık 1940'ta iktidardan düşürüldü. Yerine kısa sürelerle başbakan olarak önce Pierre Etienne Flandin, ardından Amiral Jean Darlan (şubat 1941 - nisan 1942) getirildi. Charles Maurras'ın Vichy'de yayımladığı gelenekçi L'Action Française gazetesinin desteğini alan Pétain ve Darlan, Almanya'yla ilişkilerde "bekle gör" politikasına yöneldiler.
Bu dönemde Vichy rejimi yüzeysel de olsa korporatist bir temelde düzenlendi. Cumhuriyetçilerin "Özgürlük, Eşitlik, Kardeşlik" (Liberté, égalité, fraternité) sloganının yerini "iş, Aile ve Vatan" (Travail, Famille, Patrie) aldı. Ulusal marşı ise La Marseillaise idi. Yeni bir iş yasası çıkarıldı ve her yerde Pétainci bir "ulusal devrim"den söz edilmeye başladı. Maurras'ın görüşlerinden etkilenen Vichy rejimi bir yandan ulusal geleneklere dönmeyi önerirken, bir yandan da, demokrasiye ve parlamentarizme düşmanlığı ve otoriter devlet anlayışıyla faşizme yaklaştı. Vichy hükümeti kamu özgürlüklerini sınırladı, olağanüstü yetkilere sahip mahkemeler (Riom Davası) kurdu ve Yahudiler'e karşı ırk ayrımı güttü. iktisadi düzeydeyse, sendikaları kaldırdı, onun yerine devletçe denetlenen korporatif bir sistem (iş yasası, 1941) kurdu ve toprağa dönüşü özendirdi.
Nisan 1942'de Laval yeniden iktidara geldi ve Almanları kendisinin daha etkin bir işbirlikçi olabileceğine inandırmak için çaba gösterdi. O sırada Sovyetler Birliği ve Amerika Birleşik Devletleri'ni de karşısına almış olan Almanya, Batı'da daha çok güvenlik gereksinimi içindeydi. Ama altı ay geçmeden Vichy Fransası'nın konumu temelden değişti. ABD ve Britanya kuvvetleri Kuzey Afrika'ya çıktı; Fransız donanmasına bağlı filolar Toulon'da kendi mürettebatları tarafından batırıldı. Bunun üzerine Almanya 11 Kasım 1942'de Fransa'nın tümünü işgal ederek Vichy'deki "mütareke ordusu"nu dağıttı. Giderek Alman politikasının basit bir kuklası durumuna düşen Vichy hükümeti, Ocak 1944'te nasyonal sosyalist Marcel Déat gibi aşırı işbirlikçileri de bünyesine aldı. Bu arada Darlan Aralık 1942'de Cezayir'de öldürüldü.
Aynı dönemde gençlerin Alman zorunlu çalışma kamplarından kurtulmak için dağlara ve kırlara çıkmasıyla direniş hareketlerinin gücü hızla artmaya başladı. Maqui'lerde (maki) köylülerden aldıkları yardımlar ve ingilizlerin havadan attıkları erzakla kaçak olarak yaşamlarını sürdüren direnişçiler, Britanya-ABD çıkarmasına hazırlık olmak üzere Alman haberleşme ve ulaşımını baltalıyorlardı. Çıkarma öncesindeki altı ay, maqui direnişçileriyle Alman Gestapo kuvvetlerinin desteklediği Vichy milisleri arasında bir iç savaşa sahne oldu. Müttefiklerin Normandiya Çıkarması'ndan (haziran 1944) sonra Fransa'ya geçen Charles de Gaulle başkanlığındaki geçici hükümet, bütünüyle çökmüş faşist rejimin yerini aldı. Eylül 1944'te Paris'in bağımsızlığına kavuşmasından sonra yeni hükümet Pétain'in Fransa Devleti'nin bütün yasalarıyla birlikte ortadan kaldırıldığını ilan etti.
Laval önce Almanya'ya, ardından Avusturya'ya kaçtı, ama yakalanarak Fransa'ya getirildi ve 1945'te yargılanarak idam edildi. Almanya'ya kaçırılmış olan Pétain ise yargılanmak üzere kendi isteğiyle Fransa'ya döndü. Mahkeme sonunda idam cezasına mahkûm edildiyse de ölüm cezası de Gaulle tarafından ömür boyu hücre hapsine çevrildi ve 1951'de hapiste öldü.
*
1940 yılında kurulan ve 1944 yılının ortalarında sona eren kısa ömürlü bir kukla devlet.
güncel Önemli Başlıklar