v for vendetta

entry1114 galeri82 ses1
    214.
  1. --spoiler--
    v'nin adalet sarayını patlattığı sahnede tchaikovsky-1812 overture çalar.
    --spoiler--
    0 ...
  2. 213.
  3. bu zamana kadar neden hakkında bir şeyler yazmamışım diye düşünüp kendime kızarak başlayayım; v for vendetta izlediğim en özel çizgi uyarlamasıdır. evet, dark knight da çok güzeldi; ama bu filmde daha farklı şeyler var sanki.

    - öncelikle devrim her şekilde güzel bir şey. devrim ihtimalinin her zaman umudun varlığını oluşturması ilk kavram. bu, filmin farkı yaratan noktalarından bir tanesini oluşturuyor.
    - müthiş sert; ama dozunda, kör göze parmak veya bayıcı olmayan bir politik eleştiri var. aslında devrim filminde bu eleştiri şaşırtıcı değil.
    - içi dolu, boş söze yer vermeyen ve etkileyici bir entelektüelliğe sahip. macbeth, faust ve "nolucak canım işte, çizgi roman uyarlaması" fikri. yok, o kadar kolay değil. v'nin tüm replikleri ve özellikle evey'nin yağmur altındaki sahnesi, o sahnenin öncesindeki hücrede geçen olaylar ve v'nin evey'e yaptığı önemli test felsefi çıkarımlar yapmaya müsait.
    - standart çizgi roman uyarlamalarının yapay hollywood havasından uzak vfv. diğer serilerde dokunaklı olaylarda bile setin kokusunu duyarken yüz ifadesi hiç değişmeyen bir adamın aşkı ve lezbiyen kahramanın aşkına inandırıyor film sizi. üstünde çok durmamasına rağmen duygusallığı verebilmesi filmi diğer farklı kılan detay.
    - yan karakterler ve mekanlar çok başarılı. gelecekteki kaotik ortam ve bu kaotik ortamın sorumluları harika resmedilmiş. başbakanın topsakalının bile hitler'in bıyığına gönderme olduğunu düşünüyorum.
    - intikam duygusu genelde bu tip filmlerin klişesidir. ama bu filmin ana fikri intikam duygusunun çok üstünde. daha çok "yeniden doğuş" gibi.
    - klasik müziğin dinlendirici değil psikopat olduğuna da filmde dokunulmuş.
    - ve bir diğer önemli farkı vfv'nin evey'nin poposu. natalie portman oyunculuğu ve poposuyla fark yaratıyor. ne bileyim bir maggie gyllenhaal, bir kirsten dunst, bir katie holmes da yoktu bu popo. oyunculukta da takar gerçi onlara natalie kızımız ya neyse.

    nihayetinde v for vendetta bir çizgi roman uyarlamasından çok daha öte.
    2 ...
  4. 212.
  5. sikindirik bir film. bir de bunu baştacı yapanlar vardır ki onların kafasına bergman filmlerinin senaryolarıyla vurmak istiyorum.

    edit: demek ki kafasına bergman senaryosu yemek isteyenler çokmuş.
    5 ...
  6. 211.
  7. mutlaka izlenmesi gereken filmler listesinde ilk sıralara kazık çakmış, bir insanın fikirleri için mücadele etmesini gerektiğini anlatan süper yapıt.
    1 ...
  8. 210.
  9. an itibari ile izleyip gözlerimin dolmasına sebep olan filmdir. öyledir ki ; bir insan amaçları doğrultusunda nasıl sabrediyor ve nasıl amacına ulaşıyor. öyledir ki ; bir insan bu kadar ince düşünebiliyor ve de düşündüklerini hayata geçirebiliyor. öyledir ki ; ne kadar çok katil olarak gözükse de aslında milletini düşünüyor ve milletinin istediklerini yapıyor.

    süper lan süper ne diyeyim gözlerim doldu.
    3 ...
  10. 209.
  11. replikleriyle ün salmış, insanlara bir şeyler hatırlatan filmden öte yapıt.
    1 ...
  12. 208.
  13. oyunculukların,senaryonun şahane olduğu hayatımda izlediğim en iyi filmlerdendir. replikler de mükemmeldir. herkes izlemelidir.

    --spoiler--
    " bu maskenin altında etten fazlası var, bu maskenin altında bir fikir var bay creedy ve fikirlere kurşun işlemez..."
    --spoiler--
    0 ...
  14. 207.
  15. Mükemmel film,v'yi oynayan abimiz'in replikleri beyne ilk duyduğunuzda kazınır.
    (bkz: ideas are bulletproof)
    0 ...
  16. 206.
  17. devrim kanını kaynatan filmdir. maskeli surata hayran kalırsınız, esas oğlan v nin ses tonu inanılmazdır. (bkz: hugo weaving) Türkçe seslendirmesinin de hiç fena olmadığını, filmin ana dili ve şekspir nedeniyle orjinalinin burun farkıyla galip geldiğini de belirtelim.

    ayrıca askerde acemiyken izlediğim, sonunu ziyaretçim geldi diye kaçırdığım, üzerinde 1 yıl geçtikten sonra sonunu görebildiğim; ondan 2 yıl sonra tekrar izlediğim filmdir. her birinin bana kattığı ayrıdır diyebilirim.

    ve natalie portman. yine aşmış bitirmiştir ne diyeyim, en iyisi izleyin ve siz görün.
    2 ...
  18. 205.
  19. insan, kendisinin farkına varınca güzeldir ve vendetta insanın kendisine çağrı yapan bir filmdir.Sırf şu replik için bile takdire şahandır:
    "beneath this mask there is more than flesh. beneath this mask there is an idea, mr. creedy, and ideas are bulletproof" (bu maskenin ardında etten fazlası var, bu maskenin altında bir fikir var bay creedy ve fikirlere kurşun işlemez.)
    0 ...
  20. 204.
  21. natalie portman'ın nefis oyunculuğu filmi star wars hayranları için daha bir özel kılmıştır. *
    1 ...
  22. 203.
  23. leon filmindeki hatun çok büyümüş.. ee 20 yıl oldu.
    0 ...
  24. 202.
  25. --spoiler--
    dürüstlüğümüz beş para etmiyor ama elimizdeki tek şey de bu.
    ruhumuzun en küçük parçası ama o küçücük parçanın içinde özgürüz
    --spoiler--
    3 ...
  26. 201.
  27. herkesin mutlaka izlemesinin gerekli olduğu, yapılmış en etkileyici filmlerden biridir.
    0 ...
  28. 200.
  29. altıncı nesil yeni bir yazar. hoş c'mon.

    kendisi realist sanırsamdır ki. *

    (#5808372)
    2 ...
  30. 199.
  31. Film boyunca maskesini hiç çıkarmayan Hugo Weavingin ruhunuzu titreten ses tonu maskenin altındaki insanı merak etmenize sebep olsa da, Vnin bir insandan çok bir fikrin sembolu olduğunu daha iyi anlamanızı sağlıyor...
    1 ...
  32. 198.
  33. son zamanlarda izlemiş olduğum en güzel film.

    mükemmel konu işleyişi, müzikleri, oyuncuları, fikirlerin ve umutların ön planda olduğu etkileyici bir film.

    verilen bir çok mesaj vardır ancak en dikkat çekicisi;

    - neden ölmüyorsun sen?
    - bu maskenin altında bir etten daha fazlası var, bir fikir var ve unutma fikirlere kurşun işlemez.

    olmuştur kanaatimce.

    ve elbette ki;

    - remember remember fifth of november.
    4 ...
  34. 197.
  35. bir sinema severin kaçımayacağı türden bir film. Ülkedeki radikal sağ iktidarı ve onların baskıcı zulmünü 6 yaşında bir çocuğun bile anlayabileceği şekilde net açıklamışlardır. Film, günümüzü değil geleceği konu alır. Filmin yazarını bilmiyorum ama kuvvetlle muhtemel george orwell'ın 1984 kitabından esinlenmiş. ileride devlet, halkı dinleyecek ve görüntüleyecek, her yerde kameralar olacak attığımız her adım takip altına alınacak önermelerini güzelce anlatmışlar. o günler çok da uzak değil aslında, günümüzde kameralar ve ses sistemleriyle bizi dinlemiyorlar daha gelişmiş ve kolay yöntemlerle bizi takip altına alıyorlar. En basit örneğinden kredi kartları.. Kredi kartlarının üstündeki çiplerle bizi kolayca takip edebilirler, ne aldığımızı ne tükettiğimizi, demografik ve psikografik yapımızı kolayca çıkarabilirler. Konudan sapmadan şunu diyebilirim ki 'izle'..

    Bu arada filmin sonu ayrı bir zevk. insan hemen düşünüyor ''ben de mi yapsam lan..?''
    1 ...
  36. 196.
  37. izlediğinizde sadecee görüntülerden keyif alınıp ayrılabileceğiniz gibi biraz bilgiyle düşünerek daha da güzel anlamlar yükleyebileceğiniz ve sonra tekrar izleyip ben bunu böyle düşünmemiştim diyebileceğiniz bir filmdir.
    Blue-Ray ile bilrikte Türkiye'de tekrar çıkması da boşuna değil.
    0 ...
  38. 195.
  39. --spoiler--
    kainatın gerçek olan tek prensibi, etkiye tepkiyle karşılık verilmesidir.
    --spoiler--
    0 ...
  40. 194.
  41. mutlaka izlemesi gereken mümkenmel bir film olmakla beraber bir devrim filmidir de aslında.
    1 ...
  42. 193.
  43. filmin ana karakteri "V" nin tüm replikleri anlamlı, izlendikten sonra üzerine düşünülüp tekrar izlenmesi gereken film.
    0 ...
  44. 192.
  45. güzel bir film.

    iyi tarafları fazla. ancak eleştirilecek tarafları da var.

    öncelikle dikkatli izleyiciler için, bu kadar özenle kurgulanmış filmlerde en ufak hataların dahi göze battığını belirtmek lazım. filmin bütününe kötü dedirtmeyecek ama olmasaymış iyi olurmuş denecek cinsten hatalar var.

    bir kısmı yukarıdaki yazılarda anlatılmış.

    filmin sonunda o kadar maskeli adamın çıkması hoş olmamış. v'nin böyle bir organizasyon çabası yok. evet halkın uyanmasını istiyor ama şu tarihte şuraya gelin gibi bir çağrı yok. faşizan bir devlette, o kadar maskenin imalatı ve sipariş süreci dahi derhal dikkati çekecek, sert tepkiyle karşılaşacak bir durumken, adamların sağ salim orada zuhur etmesi yanlış olmuş. Bu açıdan film, bizim tanzimat dönemi romanlarına benzemiş.

    yanlış olmuş derken, adamlar bunun üzerinde kafa yormamışlar. atladıkları bir şey değil yani. sen bu ayrıntıyı boşver, ana fikre bak diyorlar. bu düşünce yanlış işte. ana fikri anladık, kafamıza vurmanıza gerek yok. detaylarıyla da ilgilenecek kapasitemiz var.

    gelelim şu anarşi meselesine. evet bir felsefesi, bir komplo teorisi var. bir miktar aforizma ile desteklenmiş. ama bu aforizmaların hepsini toplasanız bile bir manifesto çıkmıyor malesef. anarşizmin temel sorunlarından biri, sadece yıkmak ve başkaldırmak üzerine kafa yormasıdır. henüz dünyada bir alternatif medeniyet yaratabilmiş bir anarşist hareket yok.

    daha derin bir ironiden bahsetmek gerekirse; devrim her zaman ötekine büyük nefretle beslenir ve başarıya ulaştığı zaman bu büyük nefret iktidarın gücüyle yeni bir faşizme yol açar. (bakınız, bolşevik devrimi)

    filmde olmamış dediğim bir konu, aşk meselesi. bu konu biraz derin bir mevzu.

    Namık Kemal intibah'ın önsözünde; "Ancak bu faydalı bilgileri okuyuculara kuru kuruya vermemek için, tiyatro eserinde olduğu gibi, romanda da aşkın cazibesinden faydalanmak gerekir" diyordu. Aşk meselesi bu filmde böyle bir rol üstlenmiş. Bence gerek yoktu.

    üstelik, bu aşk, v'yi kahraman olmak durumundan son anda sıradan bir kan davası güden adam derecesine indiriyor. Bir insan, ancak şahsi kavgasından aşkı uğruna vazgeçebilir. üstelik o kadar yaklaşmışken. bir ülkeyi özgürleştirmek, faşist bir yönetimi devirmek isteyen bir adam, bundan bir aşk yüzünden vazgeçemez. işte bu, mazereti olmayan bir ihanettir: gerçeğin farkında olup, gücü yetecekken bunu yapmamak!

    öyleyse filmin kahramanı, bizzat kendisine yapılandan yola çıkıp topyekün bir kurtuluş mücadelesinin felsefesini oluşturan bir adam olmuyor. bilakis, kendinen yola çıkıp, intikamını alan bir ilkel kan davası sahibine dönüşüyor. illa da aşk olacaksa eğer, ölümü yenen kıza, metroya birlikte binmeyi teklif edebilir, kız da kabul edebilirdi. böylesi daha etkileyici olurdu.

    v'nin vurulduğu sahne de gerçeklik bakımından özenilmemiş bir sahne. çok fazla kurşun altında kalıyor ama hepsi de vücuduna isabet ediyor. kolu, bacakları, kafası bu kurşunlardan isabet almıyor. yine filmin bütününün güzelliğini gölgelemez ama daha kuvvetli illiyet bağlarıyla kurulsaymış daha güzel olurmuş.

    bunun gibi bir çok eksik, hata, yorum bildirilebilir. son söz olarak,

    asla sıradan bir film değil. onun için birden fazla izlemek gerekir. hatta belki üstüne gidip, atıf yaptığı kişiler, olaylar, semboller üzerinde bir miktar okuma yapmak da keyifli olabilir.
    6 ...
  46. 191.
  47. çizgi romandaki vurucu laflar filmde olmadığı için film, yazar alan moore tarafından kabul görmemiştir.
    0 ...
  48. 190.
  49. Kafamı kurcalayan çok şeyin bulunduğu filmdir.Evet uzun incelemelerden sonra başroldeki V karakterinin aslında kör olduğuna kanaat getirdim. Eğer ki değilse kesinlikle çekim hatası falan bu.

    http://img216.imageshack.us/img216/3509/korolmbu.jpg
    http://img25.imageshack.u...25/5929/nerdebugozler.jpg
    http://img9.imageshack.us/img9/148/ahandagozler.jpg
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük