Çocukların Cuma akşamüzeri eve dönüşteki mutluluk ve tebessümlerini Pazartesi sabah okula gidişte de temin edebildiğimiz gün eğitimciler olarak işimizin yüzde ellisini yapmış sayılırız.
Başarı, sevmekle başlar.
Muvaffakiyet, mutlulukla gelir.
Zor, farkındayım lâkin aynı mantık üzere, öğrencilerin Beden Eğitimi dersine giderkenki koşar adımlarını Fizik dersine girerken temin edebildiğimiz, Müzik dersindeki "su gibi akan zaman" izafî vakit kavramını Matematik dersi esnasında da hissettirebildiğimiz gün de işimizin diğer yarısını tamamlamış oluruz.
olmayan sistemdir.
inanın programlar uygulansa o kadar yararlı olur ki bütün titizlike hazırlanmış inanilmaz bir müfredat var.ogretim teknikv ve yöntemler çok güzel hem ögrencinin derste sıkılmamasıni hemde ögrenmesini saglıypr. Örneğin istasyon mükemmel bir teknik sonra akvaryum ögrenci birey olduğunu kendi düşüncelerini söylemesi gerektiğini ve karşıdakinin fikirlerine saygılı olmasını öğreniyor. bütün bunlari uygulayan biri olarak diyebilirim ki sadece emek istiyor. ama gel gör ki birçok ögretmen okul kitaplarından işlemez. Kazanimlara defter doldurmak için bakıyorlar. kadin 15 yıllık ögretmeb küme çalışmasının ne olduğunu bilmiyor !!! söyleyeceklerim bu kadar.
Tamamen ezbere dayalı bir sistem. Ne bilime ne sanata teşvik eden hoca yok gibi. Ders kitaplarını söylemiyorum bile. Ne edebi kitap okuturlar ne de adam akıllı ders verirler. Köklü ve sağlam bir sistem lazım.
türk ve sistem kelimelerini bir araya getiren komedi tiyatrosu. sahne önü ve arkası ekibi düzensiz periyotrlarla değişmekte, ama kıyafetlerinin kumaşı hep aynı kalmaktadır.
ezbere dayalı, öğretmen merkezli bir sistemdir. eğitim fakültelerinde yok bloom taksonomisi yok şu yok bu bir sürü şey anlatılır, öğüt verilir. mezun olunca ilk yıl idealist olunur, ikinci yıl ödün verirsiniz, sonra allah ne verdiyse onu... öğretmen adaylarının rezaletini görünce insan geleceğe dair umudunu yitiriyor. birçoğu kitap okumuyor, kaba konuşuyor, naiflikten uzak ve bu insanlar eğitimci olacaklar?