fiba 2010 dünya basketbol şampiyonası için çektirdiği reklam filminde mantık hatası bulunmaktadır;
elindeki çöp poşetini öte sokakta giden çöp kamyonuna atan ablayı çözemedik bir türlü.
zira tüm atış yapanlar yerinde ve alternatifsiz atışlar yaparken ( çaycı bardağa, nine yün toplarının yanına, dede kitaplığa, bakkal sepete, eleman kirliyi çamaşır makinesine) bu ablamız önünde koca çöp konteyneri olmasına rağmen tutup öte sokaktaki görmediği çöp kamyonuna çöp poşeti fırlatıyor.
(bkz: yok artık lebron james)
kazık mı kazık gsm şirketi.
adam gibi konuşma paketi bulmak mümkün değil.
rakipleri aylık 8 tl'ye sınırsız internet paketi satsın, kendileri aynı fiyata 100 mb kullanım veriyor. 100 mb ne lan?
iş bu entry yazarın kendi fikri olup, söz konusu şirket için karalama ve kötü reklam çabası içermemektedir.
ligin isim hakkını kaptırmasıyla, süper lig takımlarının formalarındaki göğüs sponsorluklarının tamamını çekerek pek çok takımı sponsorsuz bırakmış firma.
yıllarca türkiye'nin en iyi gsm operatörüyüz dediler, eyvallah dedik.
fiyatlarımız böyle, işinize gelirse dediler, peki dedik.
yardımcı olamadıkları halde "size yardımcı olabileceğimiz başka bir konu var mı?" dediler, eksik olmayın dedik.
ama artık bitti.
49 yıllığına aldıkları gsm lisansını, 6 aylık karıyla ödeyebilen bir şirket, üstelik artık türk şirketi bile değil.
globalleşen dünyaya ayak uyduramadı. avrupa birliği sınırlarını kaldırmayı düşünürken turkcell hala yurt dışı aramalarda müşterilerime nasıl takarımı düşünüyor.
büyük şirketlerin çökmesini sağlayan en büyük tehlike olan işletme körlüğüne turkcell de yakalandı. beyoğlu'ndaki binadan dışarı çıkamadıkları için oldu bu belki de.
ama artık iletişim çağındayız be turkcell. hem biliyor musun, o ufak çocukları oynattığın reklamlar da işe yaramıyor artık. yemiyoruz yani "artık".
hiçbir zaman bırakmayacağımı düşündüğüm turkcell'in tarifeleriyle vodafone'un tarifelerini kıyasladım. önyargıyla yaptım bunu. vodafone'a karşı bir önyargı ile. kimin hizmet vermek ve müşteri çekmek için çalıştığı, kimin amacının daha çok para kazanmak olduğunu fark ettim.
ayda 20 tl'ye 200+200 dakika veriyor diğer operatör. bu 200 dakika ile dünyadaki bütün sabit hatları (1. kademedeki) ve vodafoneluları arayabiliyorsun. 8 tl'ye sınırsız internet veriyor. sınırısız. artık sınırların kalkması gerektiğini biliyor yani. cep telefonunu bilgisayara bağlayıp internete girebiliyorsun, özgürce.
yani 28 tl'ye çok da rahat bir şekilde işlerini yapabiliyorsun.
turkcell'de faturana itiraz ediyorsun. sallamıyorlar. şikeyetimvar diyorsun, anca o zaman arıyorlar. yarım saat laf ebeliği yapıyorlar. sonra da şikayet çözüldü diyorlar. yok yaa?
ben artık neden turkcell'de kalayım?
çekmiyormuş vodafone. doğrudur. 3g'yi kapat telefonunda, bak nasıl çekiyor o zaman.
reklam gibi oldu belki; ama bu böyle. araştırılırsa turkcell hakkında da ne kadar olumlu şey söylediğim görülebilir. ama bitti artık. mesele mağdur olmamak. ve turkcell beni çok kez mağdur etti.
2 günden beri 5666' dan gelen mesajlarla beynimi ütüleyen gsm şirketi. yok bmw' ymiş, yok 1500 lira ödülmüş. şu numaraya şunu yazıp ücretsiz yollamalarmış. dayanamayıp ücretsiz olan ilk mesajı gönderdim çünkü 5666' dan gelen mesajlar bitmek bilmedi, 5 kere falan geldi aynı mesaj. neyse..ücretsiz olan mesajdan sonra bir başka mesaj göndermemi istedi turkcell hazretleri fakat ücret 2.4 tl. yollamadım. bu sefer 'neden yollamıyorsunuz?' 'şanslı kişi siz olabilirsiniz' şeklinde mesajlar yağmaya başladı. dayanamayıp müşteri hizmetlerini aradım, o arama da 5 türk lirasına mal oldu. hiçbir müşteri temsilcisiyle de görüşemedim üstelik. aslında iyi ki de görüşmedim çünkü fena şeyler olacaktı. sözün kısası; dün bayağı ahbap olduk bu saygıdeğer şirketle. tebrik eder, başarılarının devamını dilerim..
4-5 ay'da bir kontör yükleyen bir kişi olarak sinir ettiğimi düşündüğüm gsm operatörüdür. tabi ben kendileri için okyanusta balık olsam da bu her 3 ayı geçtiğimde zibilyon tane kontör yükle şu kadar kazan, bu kadar kontör yükle bu kadar kazan, kontör yüklesene lan! tarzı mesajlar göndermelerine engel olmuyor. ben yüklüyormuyum? tabbi ki (acil durumlar haricinde 5 aydan önce) hayır. zengin etmemek lazım bu tekelcileri.
532 233 33 ** gibi harika bir numaraya sahip bir insan idim. (son iki karakteri gizledim ama oda gayet uyumluydu numaranın genel fonoteğine)
yaklaşık 1 sene önce sim kartımı kaybettiğim için aradım sim kartımı iptal ettirdim.
daha sonra mart ayında bir turkcell extraya gittim. yeni sim kart almak için ancak ödenmemiş faturam varmış. peki dedim ödedim.
hattın tekrar kullanıma açılması için fatura istediler. bugün faturalarımla birlikte gittiğimde bana hattımın iptal edildiğini hatta satışa çıkartıldığını söylediler.
müşteri hizmetlerindeki hatun kişi ise mart ayında bir ödeme yapmadığım için turkcell vergilerimi benim adıma ödediği için hattımın iptal edildiğini söyledi. hatta işi bir boyut ileri taşıyarak "kullanmadığınız hattı niçin açık tutalımki tabiki iptal edeceğiz" dedi.
ödeme makbuzlarımı ibraz ettim belgeç* ile. çok merak ediyorum takınacakları tutumu.
bekle beni tüketici hakları
lanet olsun hacı, başka bir sey demiyorum ben bu adamlara. sabah arkadasimi aramak icin aldım elime telefonu telefon cekmiyor evde. yok boyle bir sey. sinir olmak icten degil. bir de televizyon reklamlarında bilmem hangi koyde yasayan muhittin amca'nın eline vermişler telefonu, "turkcell'in cekim gucu" dedirtiyorlar adama. ee ulan ben istanbul'da yasıyorum evimde telefon cekmiyor. bu nasıl bir iştir arkadas. ulan telefonda "turkcell" yazısını gorunce sevinir oldum. adamlar cep numaramı istiyorlar ben gidip ev numarasını veriyorum. ee baska turlu konusulmuyor ki adamlarla. adam beni yol da goruyor, "telefonun neden kapalıydı dun ?" diyor. düşünüyorum düşünüyorum, e telefon acık. ee o zaman ? işte o zaman anlıyorum bu turkcell'in ne kadar lanet bir operator oldugunu.
eskiden cama yapışırdım konusurken falan. ama artık o da bir işe yaramıyor. bu gidişle değiştiricem operatoru o olacak.
