bugün

bu hafta oynayacağı sivasspor maçını alması halinde beşiktaş' ın şampiyonluğunu ilan etmesine neden olacak takım.
bu hafta ne isterse yapsın bu sene şampiyonluk değil concordato ilan edecek takımdır.

edit: ben demiştim demeye aşığım. iddaadan da üç buçuk milyar kazandım ayıptır söylemesi.
25 nisan 2009 sivasspor trabzonspor maçı nı kazandığı takdirde, bjk ve gs ile yarışa girecek ekip.
gs'nin şampiyon olması değil ikinci bile olmasının imkansız, bjk'nin şampiyonluğu kaybedeceğinin garanti olduğu, sivas'ın ise yetersiz kaldığı turkcell süper lig düşünülürse trabzonspor muhtemel şampiyon adayıdır.
türk futbolunda devrim yapan takımım. bugün de güzel haberlerini bekliyoruz...
umut bulut gibi bir balta ve gökhan ünal gibi küçük takımların büyük futbolcusu yerine sağlam iki forvet veya santrafor her ne s.kimse, hüseyin'in yerine de sağlam bir ön libero bulamadıktan sonra hiçbir halt olmayacak olan takım.

galatasaray, fenerbahçe ve beşiktaş'ın inanılmaz kötü performans sergiledği 2008-2009 sezonunda senin sıyrılacağın vakit sivasspor sıyrılıyorsa, sen hala geçmişteki en sonuncusu 25 yıl önce olmuş toplam 6 şampiyonlukla övünmeye devam eder bir 25 yıl daha beklersin.
ersun yanal için düşüncelerim; (bkz: ersun yanal/#157437)

sezon başında beşiktaş'ın transfer politikasına benzer bir politikayla 10'dan fazla futbolcuyu [ki gariptir ki hepsinin kalitesi birbirine yakın] bir araya getirip, ersun yanal'a "al hocam şampiyon yap!" demek ne kadar mantıksızsa, ersun yanal'ı kulüpten göndermek de o kadar mantıksızdır.

elindeki kadro ile oynayabileceği 2 taktik vardır ve ikisini de denemiştir. son 4-3-3 taktiği hücum tarafında etkili gibi gözükse de [alanzinho-gökhan-yattara], 3'lü orta sahanın [colman, selçuk, çimşir] ne savunmada ne de hücumda tam kapasiteli olmaları, 4'lü savunmanın beklerinin [cale-serkan] ileri çıktıp 5 dakikada geri döndüklerini ve önlerinde kanat oyuncusu da bulunmaması nedeniyle buralardan çok pozisyon vermesi ersun yanal'ın suçu değil, oyuncuların yeteneklerinin, kondisyonlarının yetersiz olmasındandır. 4-4-2'de ise, hüseyin cimşir ve selçuk orta sahayı toparlamada yetersiz kalmakta, yaratılan pozisyonlar ise forvetlerin kısıtlı yetenekleriyle harcanmaktadır.

40 yaşına gelmiş, yanından benim bile rahatlıkla geçebileceğim kadar ağır olan song'la, yorum bile yapıp adsl kotası doldurmak istemediğim [yok artık] hüseyin cimşir'le, afedersiniz de yattara'yla, colman'la, umut'la, takımı buraya kadar getirmiş, beni bile hayretler içerisinde bırakmıştır ersun yanal. yani bence son derece başarılıdır. çünkü trabzonspor'un bu kadro ile 5. ya da 6. olması olasıdır.

ersun yanal'ı gönderme sebeplerini ise, bir trabzonlu olarak, trabzonlu insanların hemen parlayıp, fevrileşip bu psikolojiyle yanlış kararlar alabilmesine bağlıyorum.

garip gelebilir ama, ersun yanal gayet başarılı bir sezon geçirmiştir.
bir türlü adam olmayacak olan takımdır. (kişisel bir tanım)

şimdi, açıkcası aşırı samimi bir entry olacak bu, önce bunu belirteyim...

18 yıl zonguldak'ta yaşadım, karadeniz insanını da karadeniz'i de iyi bilirim... trabzonspor'u ise eh işte öyle böyle takip edebildiğimiz kadarıyla...

şimdi, bakıyoruz, bilmemkaç yıl önce hala bazı aklı evvellere göre tek maçta kaybedilmiş bir şampiyonluk var(malum aykut kocaman olayı), şimdi önce o konuyu halledelim; şampiyonluklar tek maçla kazanılmadığı gibi, tek maçla da kaybedilmez arkadaşlar, rüzgar ekiyorsan fırtına biçersin... hani trabzon fırtınası diyoruz ya, ekilmiyor ki rüzgarlar; ortaya fırtına çıksın!

yönetiminden teknik heyetine, futbolcusundan taraftarına hep bir uyumsuzluk içindeydi trabzon son on yıldır. ancak bu yıl toparladı sanırım diyorduk; ilk kez futbolcu dostu bir başkan, futboldan anlayan bir teknik direktör ve adam gibi bir kadro ile baltalamayan bir taraftar bir aradaydı...

şimdi, burayı açıklama ihtiyacı hissettim; sözüm bundan önceki adam gibi teknik direktörlere veya oyunculara değil, sadece bu dörtlü ilk defa bir araya geldi, önceden hep eksikler oluyordu bundan bahsettim...

- şimdi, takımı baştan kurmuşsunuz, hedefiniz şampiyonluk; iyi güzel de takıma bir oturma payı bıraktın mı?

+ hazırlık maçları?

- güldürme beni laz kardeşim, galatasaray uefa'yı aldığı sene en boktan hazırlık maçlarını oynamıştı, geçelim o ihtimali...

+ e ersun yanal klasiği?

- arkadaşım, umut gol attı da ersun hoca mı çizgiden çıkardı, slyva topu çeldi de ersun hoca mı tipledi içeri?

başka da ihtimal kalmıyor; bu takım çok büyütüldü... hem kendileri, hem medya, hem de biz taraftarlar çok büyüttük gözümüzde...

eskişehirspor'u biliyorsunuz, lige bu sezon yükseldiler; rıza çalımbay akıllı adam, göreve gelir gelmez dedi ki; "bu sezonki hedef ligde kalmak"...

planını aşama aşama yap ki ağlama değil mi güzel kardeşim?

ha şimdi de çıkıp diyorlar ki, ersun yanal'la yollar ayrılacak... neden? başarılı diye mi?
kötü yöneticiler tarafından yönetilen takımdır.

sivasspor maçı öncesi bazı yöneticileri çıktı, sivas'ta kendilerine otellerin pahalı verildiğini söylediler. Sivas valisi çıktı, yok böyle bir şey dedi, verilen fiyatı açıkladı. niye böyle bir açıklama yaptıklarını izah bile edemediler.

şimdi de maçtan sonra çıkan olayları trabzonlular değil sivaslılar çıkardı demiş zat-ı muhteremler. bir kaç sivaslı el kol hareketi yapmış, zaten moralleri de bozukmuş...

ulan meymenetsiz herifler! geldiniz, erzincan karayolunda çiçekle karşılandınız, statta çiçekle karşılandınız. paşa gibi konuk edildiniz. Zaten çok fazla bir şey olmadı dediğiniz açıklamanızda sivaslıları topyekün kavga çıkarmış gibi göstermenin ne alemi var?

siz isteseniz de istemeseniz de sivaslılarla trabzonlular düşman olmaz birbirine. rekabet eyvallah. niye başarısızlığınızı sağa sola çamur yamayarak gölgelemeye çalışıyorsunuz? maçtan önce de ortamı geren sizdiniz, sonra da...

trabzonlu olsam sizden utanırdım vallahi. sivaslıyım, yine de sizden utandım...
sanki her sene şampiyonluğa oynuyormuş gibi, uzun zaman sonra kendilerine heyecan yaşatan ersun yanal'ı yollamış takım. 95-96 sezonundan yine yeni yeniden ders alınmadığı görülmüştür bir kez daha. daha nice 25 senelerde şampiyonluk kovalar bu takım artık. yazık yazık.
an itibariyle nefret ettigim tiksindigim takımım.. evvela öyle bir yerel medya düşünün ki teknik direktörü yerlinin de yerlisi değil diye sürekli eleştirilsin ve başarısız olsun diye elinden geleni yapsın. gelelim yönetime sezon başından beri benim bu sene ki hedefim şampiyonluk değil avrupa kupaları diyen sen değilmiydin? adam bize kaç senedir yaşamadıgımız şampiyonluk heyecanı yaşattı ve yarışın içine soktu. sadri şener zaten geldigi ilk gün ersun yanalla çalışmaya istekli değildi kafasında ki takımı yarattı sıra kafasındaki hocayı o takımın başına getirmeye geldi. çok merak ediyorum şenol güneşi mi getiricek giray bulakı mı yoksa hamiyi mi? bu dar kafa bu sığ kafa eminim ki bizi bi 25 sene daha şampiyon yapmıycak. yazıklar olsun hepinize.
benim icin sonsuza kadar onemini yitirmis takimdir. 25 degil artik 125 sene daha sampiyon olamayacagina hayatim ustune bahse girebilecegim bir takimdir.

her sene hoca degistirmek ile basari gelecegini dusunebilen yoneticiler secme basarisina sahiptirler. yerel basini hic bir hocayi begenmez. dunyanin bir numarali teknik direktorunu takimin basinda olsa, neden trabzonlu oyuncu oynatmiyor diye elestiride bulunabilecek kadar midesiz bir basina ve kose yazarlarina sahiptir.

yoneticileri; yatirim nedir, yapilanma nedir bilmezler. fason uretim yapilan formalari* futbolcularina giydirebilirler, terden su icinde kalan formalari gormeden, oyuncularin oynayamadigindan sikayet ederler. federasyonda hic bir etkileri yoktur. egolarini teknik direktorlerini istifa ettirip yada kovarak tatmin ederler. sonra da taraftarlarina yaranmaya calisirlar.

futbol yatirim ve sabir isidir. yillardir bu isi cozememis bir sehir ve bu sehrin basiretsiz yoneticeleri tarafindan yonetilen bu takim, bordo mavi renklere sahiptir, bir donem* kalbimi calmis olsa da, bosuyorum! bundan sonra benim icin tarihde aci hatiralarima neden olan iki kelimeden olasan bir anadolu takimin adidir. yaziklar olsun, senol gunes'den sonra ersun yanal gibi bir degeri de* harcayabiliyorsa bir takim, kim ne yapabilir.
Yönetme yeteneğinden yoksun kişiler tarafından yönetilen üçüncü sınıf futbol takımıdır. istediği kadar taraftarı olsun büyük takım iddiasında olsun bu tip kişiler tarafından yönetildiği sürecede bu şekilde kalmaya devam edecektir. Ayrıca kimse bu takımın kentindeki insanların futboldan anladığını söylemesin çünkü trabzonluların %85 nin futbolla alakaları yoktur yani hakettikleri yönetimlerle bugüne kadar yönetilmişlerdir.
bu kafayla, bu yönetim kültürü ile yönetildikçe zilyon sene daha bırakın şampiyon olmayı, avrupayı bile zor görecek takımdır. yani trabzonlu falan değilim yine de haberleri okudukça kaşım seğiriyor sinirden.

be kardeşim tamam belki şampiyonluk şansın gitmiş. ama sen değil miydin sezon başında hadef olarak "avrupayı" koyan? sen değil miydin peş peşe galibiyetler aldığında pek cafcaflı beyanatlar veren?

şampiyonluk gitti, peki avrupa şansın bitti mi?

hayır!

e o zaman?

neden td'ni gönderiyorsun kardeşim ya!

2 senedir sıfırdan yapılandırdığı bir takımı hiç de kötü yönetmemiş, her sene son hafatalara kadar at başı oynatmış td'ye ödülün bu mu?

sen bir fenerbahçe, bir galatasaray, bir beşiktaş değilsin kadeşim artık anla be!

şampiyonluk dürtün onlar kadar kuvvetli olmasın be!

seni şampiyon yapamayan td kötü değildir be!

yapardın takıma bir kaç kritik takviye gelecek sezon yine üst sıraları zorlardın, avrupayı kafadan garantilerdin.

şimdi?

bazı isimler okuyorum ersun yanal'in yerine getireceklermiş.

nah getirirsin!

yine kıldan yünden zıvarovski, tonayoviç ayarında yalandan td'ler getireceksin başa olmadı işsiz kalmış türk td'lerden birini kurtarıcı mahiyetinde oturtacaksın koltuğa.

olayın bu senin çünkü!

vizyonun bu!

yazık.

ersun yanal trabzonspor için kalite ve fiyat korelasyonunun zirvesiydi.

kaybettiler.

her türlü olumsuzluğa müstehaktır bu yönetim.
(#5129270)
Türkiye'nin en marjinal taraftar grubuna sahip takımıdır. Trabzonsporu tutmanın tadı anlatılamaz sex gibi birşeydir efendim. Kazım Koyuncu'nun deyimiyle:Türkiyenin tek sosyalist takımıdır.
küme düşecek bir takımken şampiyonluk potasına sokmuş bir hocayı lig bitmeden kovmuş ezik ötesi takım.
neden başarısız oluyoruz, 20 küsür yıldır şampiyon olamıyoruz? sorusunun cevabını sırf bu yılına bakarak değerlendirebilecek takımdır. yazıktır, daha çook uzun yıllar şampiyon olamayacaktır.

(bkz: ersun yanal)
sivas ve beşiktaş'ın ayrı ayrı mağlubiyetleri sonrası yine şampiyonluk potasına girmişlerdir.

ersun yanal'ın kısfmetsizliğinden başka bir şey değildir.
41 yıllık tarihinde takıma başkanlık yapmış kişilerden * * iki spor bakanı çıkarabilen tek kulüptür. büyüklüğünü rakamsal açıdan sorgulayanlara kapak olsun.
klasik ersun yanal sendromu yaşayan takımlarımızdan sonuncusu.
bursaspor'u garip bir şekil yenmiş, üstüne üstlük bir de kolbastı oynamış terbiyesiz takım. hakemin verdiği bir maçta kolbastı oynayacak kadar sevinebilmek yerine kendilerine çekidüzen vermeleri gerekir, zira haftaya eskişehirspor ile önemli bir maç yapacaklar. Rahavete fazla kapılmaları, eskişehirspor'un trabzonspor'a kol-basması ile sonuçlanabilir.
eskişehir bursa kardeş takım, affetmezler zira...
17 mayıs 2009 tarihinde bursaspor maçından sonra kendi sahasında kolbastı oynamakla kalmamış ayrıca bursaspor'a fena basmış olan türkiye süper ligi takımı. bursa futbolun elle değilde ayakla oynandığını bilseydi gökhan ünal uzaklardan çakmazdı ampul gibi gölü. şampiyonlar ligine gitme yolunda iyi bir adım atmıştır.
ıkınsalar da şampiyonlar ligi'ne gidemeyecek olan takımdır.
şampiyonlar liginde türkiye'ye puan kaybettirecek sivasspor'dan sonra ki diğer takımdır. etin ne butun ne, şampiyonlar ligine gitmeyi düşünüyorsun. beşiktaş-galayasaray, beşiktaş-fenerbahçe veya galatasaray-fenerbahçe kombinasyonlarından birisi gitse çok daha mantıklı olur(du).
ismi değişecekmiş yeni ismi ne bilmiyorum ama şimdiki adıyla uefa kupasına gitsin, başarılı olur eminim.