türk eğitim sistemi

entry1269 galeri73
    150.
  1. 151.
  2. üniversiteye geldiği halde yaşadığı ülkenin başbakanını bilmeyen gençlerin yetişmesinin en büyük , hatta tek sebebidir.
    0 ...
  3. 152.
  4. çökmüş sistemdir. artık işlememekle birlikte; sistem içindekilere de (bkz: sürekli değişen öss sistemi, yök vs) zarar vermektedir.
    0 ...
  5. 153.
  6. sağlam bir reformla baştan aşağı yeniden yapılandırılması gerekirken, sadece mağdurun adını değiştiren ancak mağduriyet durumunu ortadan kaldırmayan, her gelen iktidarın kendi ideolojik bakış açısına göre kendisine yakın olanları kayırmak amacıyla katsayı, sınav sistemi, müfredat gibi konularda değişiklik yaparak daha da içinden çıkılmaz hallere soktuğu sistemdir.

    geçenlerde milli eğitim bakanı olacak olan zat-ı şahane "gerekirse yasa değiştiririz" dedi bir konuda. çok afedersiniz sayın bakan da, siz hiçbir halt yiyemezsiniz bu sistemi adam gibi temele oturtmak için!
    1 ...
  7. 154.
  8. bu eğitim sistemine maruz kalan ( maruz kalan diyorum çünkü bir nevi radyasyondur kendisi kalıcı hasarlar bırakır bünyede ) insanların büyük bir kısmı hayatlarını keşkeyle başlayan cümlelerle , akabinde de allah belanızı versinle devam eden sitemlerle yaşarlar. aslında türk eğitim sistemi demek bile gelişmiş ülkelerdeki eğitim sistemlerine bir hakaret olacaktır kanımca yani bu sistemse onlar ne ? ortada bir sistem falan yok işin doğrusu bu . padişahlık babadan oğula geçmeye devam ediyor tüm hızıyla bu ülkede . parası olan çocuğunu gönderiyor özel okula sorun falan yok ortada ohh mis ama parası olmayan için türk eğitim sistemi devreye giriyor işte tam o anda ....
    0 ...
  9. 155.
  10. 156.
  11. 157.
  12. Sabah saat 6 buçuk. Gün henüz aydınlanmamış. Bembeyaz örtüye sarılmış şehir. Arabama bindim işyerime doğru yol aldım. Radyomu açtım, duruma uygun şarkı buldum ; Bir kar tanesi ol kon dilimin ucuna. Bir kar tanesi eri ağzımda. Islıklarla eşlik ettim şarkıya, keyfim binbeşyüzdü.
    Sonra yol kenarında, duraklarda, kaldırım boyunca sıkı sıkı giydirilmiş, atkılar sarılıp sarmalanmış,ancak gözleri görülebilen, sırtlarını kamburlaştıracak kadar ağır olan sırt çantalarıyla, gözlerindeki uyku, yorgunluk, bıkkınlıkla öğrencileri gördüm. Henüz 6-7 yaşlarında miniminnacık çocukları gördüm. Sağa çektim arabamı. Bin bırakayım seni okuluna dedim. Korktu belli ki gerek yok dedi. ikna ettim, yola düştük.
    - Okulu çok mu sveiyorsun bakayım sen ?
    - Hayır ama annem zorla yoladı. Ben dedim hava soğuk gitmiyeyim diye.
    - Neyse canım okula gidince ısınırsın artık.
    Sonra sustuk yol boyunca.
    Düşündüm. Ney içindi bunca çaba, fedakarlık ? Öğrenme aşkı mıydı ? Çocuğun söylediğine göre değildi. Ya ne için harcanıyordu bu yıllar okul köşelerinde o halde ? 12 yıl sabah gün ağarmadan gidip akşam yorgun argın eve dönmelerimiz ne içindi ? Senelerimiz ne uğruna tükendi, kafalarımız kimin hangi düşünceleriyle bulandırıldı okullarda ? Bilgi gerçekten okullarda mıydı ? Eğitimin yeri gerçekten de okul mu ? Ne öprendim 12 yıl boyunca ? Ne konuda yetkin oldum ? Kim nasıl eğitti beni sorguladım.
    Sonra okul yıllarımdaki direnişimin haklılığını farkettim.
    Bilgiyse istediğim ; okula gitmemeliydim.
    Ama diplomaysa ; evet okul tam yeriydi.

    Böyle açma sapan düşündüm işte.
    Dedim lanet olsun kendimi okullarda öğrenim gördüğümü sanıp kandırdığım yıllarıma.
    Sen mi eğiteceksin beni lan üç kuruşluk aklınla dedim içimden tüm öğretmenlerime, kustum öfkemi.
    12 yıl beni tek başıma bir kütüphaneye tıksalar, prof olur çıkardım lan oradan diye sitem ettim sisteme.

    Sistem beni duymuyor, cevap vermiyordu.
    3 ...
  13. 158.
  14. geçirdiği değişimlerin hızını takipte zorlandığım sistemdir.
    insan yetiştirilmez.beyin asla geliştirilmez bu sistemle.

    hemde burada farklı bir konu devreye giriyor.insan hayatının en zor devresi ergenlik dönemidir.ve bu dönem içersinde bireyin kişisel karmaşıklık,kimlik arayışı hallerinde oldugu zaman hayatını etkileyen saçma sınavların yapılması ne kadar etiktir anlayan beri gelsin.
    0 ...
  15. 159.
  16. 160.
  17. memlekette türbanla aynı sıklık ve sıkıcılıkla tartışılan, çözümlü çözümsüz bir başka sorun.
    0 ...
  18. 161.
  19. tıpkı kurban bayramının her sene gününün değiştiği gibi,her sene değişebilen bir sistemdir.
    kime"türkiye'deki eğitim sistemi hakkında ne düşünüyorsun?"diye sorduğunuzda cevabı hiç şüphesiz olumsuz olacaktır.eğer içlerinde sistemi beğeneni görürseniz bilin ki onlarda bir anormallik vardır.sistem böyle olunca olan öğrencilere oluyor.mesela bir anne çalışmayan bir çoçuğuna "ay bu çocuk hiç çalışmıyor,napcaz bununla,bu gidişle sınıfta kalıcak"ya da buna benzer cümleler söyler.acaba hiç empati kurup çocuğunun neden çalışmadığını düşündü mü?hadi onu da geçtim,kendileri bu dönemde okuyan bir öğrenci olasalardı çok mu zeki olurlardı!(Amacım velileri suçlamak değil kesinlikle.)
    dünya her yıl dğişiyor,yenileniyor.şimdi çocuklarına kızan anne,babalar genelliklle"bizim zamanımızda bilgisayar mı vardı sanki."derler.nedense o dönemde okuyan çocuklar başarılı olmak için k.çını yırtarmış.o zamanlar teknolojik aletler yok,parasızlık,okuma hırsı var.e,hal böyle olunca çocuk okumak istiyor,çalışıyor.genellikle bazı anne babalar çocuğun çalışmadığını görünce hemen özel ders,dershane gibi yöntemlere başvuruyor.bu da bir nevi ailenin kaçış yöntemi.daha çocuğa bile sormadan hemen dershane işlemlerine başlıyorlar.yahu bir sorun bakalım çocuk istiyor mu?başarısız çocuk zaten dershaneye gitse bile başarılı olamaz.öğrenci bunu kendi kabullenmişse bu böyledir.velilere de hak vermek lazım"aman oğlum okusun,aman kızım doktor ol,aman aman aman"say say bitmez daha.şimdiki zihniyet bu ne yazık ki.yani biz okuyamadık,bari çocuk okusum anlayışı.işte bu zihniyet yüzünden öğrencilere baskı yapılıyor.çocuk da doğal olarak sıkılıyor.biz bu konuda hep kendimizi yabancı ülkelerle karşılaştırırız.onlar eğitim konusunda bizden daha üstünler ve de gelişmişler.türkiye gibi bir ülkenin onlara benzemesi neredeyse imkansız.arada dağlar kadar fark var,ama amacım kesinlikle ülkemizi aşağılamak değil.çünkü amerika,ingiltere,almanya vb. ülkeler zaten en başından beri bu düzeni sağlamış.her dersin ayrı labaratuvarı var,bahçeleri büyük,falan falan.öğrencileri sıkmadan eğitmeyi hedef edinmişler.aynı siste türkiye'de olsa belki birşey değişmez ama en azından öğrenciler eskisi kadar sıkılmaz.tabi ülkemizde özel okullarda bu konuda ciddi projeler yapılıyor!,hakkını yememek lazım onların.karşılaştırma yapmak çok saçma,ama avrupa ülkelernde sistem bizdeki gibi her sene değişip"LPG,OGS,SOS,YGS"gibi saçma sapan isimlerle adlandırılan sınavlardan ibaret değil.Evet, yabancı ülkelerde de birtakım zorluklar var,ama öğrenciler her hafta protesto etmiyor hiç değilse,çünkü belli bir düzen var.sonra da bazı bilmişler"niye bilim adamları hep avrupa'dan çıkıyor da türkiye2den çıkmıyor"diyor.şimdi ben onlara aynı soruyu soruyorum,sizce niye?bir düşünün bakalım,sebep milletin çalışmaması mı,yoksa devletin akılalmaz sitemleri mi!türkiye'de eğitim sistemi bu şekilde devam ederse, daha milyonlarca kişi işsiz kalır.aslında suç,kimsede değil,bu sistemi yapanda,okullarda en ufak bir yatırımda acımasızca çocukların cebini soyanda,öğreniclerin geleceğini tek bir sınavla belirleyende,kısacası bu durumu kabullenip kolunu kıpırdatmayıp rahatça oturanda(anladınız kimi kastettiğimi)..
    sözün özü;bu devran döner,dünya değişir,insanların beyni yıkanır,ama bu ülkenin eğitim sistemi asla değişmez.çünkü o,tıpkı bir kedi gibi dokuz canlıdır!
    1 ...
  20. 162.
  21. ilköğretimde akıllı tahta sistemine de geçildi ne güzel. giderek tadından yenmiyor.
    0 ...
  22. 163.
  23. bu sistemin üniversite ayağında bir doğru cevabınıza bir size bakıp "aferin doğru yapmışın ama benim istediğim yoldan değil" diyerek cevabınıza sıfır veren hocalar vardır.
    0 ...
  24. 164.
  25. sistemsizliği sistem edinmiş bir ülkenin eğitim sistemidir. diğer her sistem gibi onun da içi boştur. ne anlamak istediğinizi anlayabilirsiniz, ne de onun anlatmak istediğini...
    0 ...
  26. 165.
  27. hani bazı şeyler yapılmak için yapılırya, dışarıya bakın bizde yapabiliyoruz işte demek için, göz boyamak için. işte türk eğitim sistemide böyledir, doğru bi amacı yoktur, iş olsun torba dolsun mantığı ile yürütülür. koşmayı geçtim yürümeyi bile bırakmıştır, sistem ayakta dursun yeterdir türkiyedeki eğitim sisteminin mantığı. o değilde ayakta bile zor duruyo lan bu.
    0 ...
  28. 166.
  29. yıllardır yarayan bir kana.
    0 ...
  30. 167.
  31. yıllardır memleketin vasıfsız amele ihtiyacını karşılamıştır. hor görmeyin.

    (bkz: yarabbim)
    0 ...
  32. 168.
  33. 169.
  34. azimli öğrencilerin yolunun tıkandığı azimsiz olanların ise yata yata okul bitirebildiği bir sistemdir, bozuktur. yenilikler yetersizdir, bu gidişle de hiç bir zaman hiç bir zaman yeterli olmayacaktır.
    0 ...
  35. 170.
  36. 171.
  37. 172.
  38. neresinden tutsan elinde kalacak olan bu sistemin eksiğiniden gediğinden bahsetmiyeceğim de şöyle bir şey var:

    üniversite ikinci sınıf öğrencisiyim. bu gün okula giderken liseden bir defterim geldi elime. dedim alayım buna yazayım. gerçi zaten pek not tutmam ama kağıt ve kalem mühim. bunlara saygım sonsuz. not tutmasam da yazarım elbet bir şeyler. neyse aldım defteri okula gittim hacı. bu arada hacı diyenlenlere dalga geçen molozlar türemiş saçma sapan beyanatlarda bulunanından tut hakaret edenine kadar var. garip insanlar işte. ne diyem mahmut mu diyem. ne çok konununu dışına çıktık lan altı üstü bir şey anlatacaktık. neyse nerde kalmıştık. evet aldım okula gittim. arada bakıyorum deftere işte. bana yazılan yıllıkların müsvettelerinden tut derslerde alınan notlara kadar her şey var defterde. bir aşk mektubu yok. zaten yazı yazmayı adam akıllı becerebilen bir sevgilim hiç olmadı. neyse yine çıktık gittik konudan. hah karıştırıyorum defteri hacı ingilizce bir metin ilişi verdi gözüme. geri dönüşümle ilgili falan. öyle baktım baktım baktım... anlamını bilmediğim kelime de vardı bayağı. göz ucuyla baktım zaten korkudan. şimdi otur yaz desem yazamam abi bir, iki bilemedin üç cümleden fazlasını bir araya getiremem. komik sadece iki sene sonra bu kadar garipseyeceğim bir dersi ne diye bana öğrettiniz hatta hazırlığını bile okuttunuz ki?

    bir de şöyle bir şey var. bak bu üniversiteye dair ilk izlenimimdir. mühim. işte liseden sonra eğitim fakültesini kazandığım üniversitenin öğrencisi olmanın nasıl bir duygu olduğunu merak etmekteydim. işte bu merakla okula gidip gelirken; daha dersler yeni başlamışken, dediler abi muafiyet sınavı var ingilizceden gel gir geçersen sene boyunca ingilizce dersinden muaf ol. kendi kendime dedim ki ben ömrü hayatında ingilizcesi iyi olmuş hatta fena değil denecek kıvama gelmiş bir adam bile değilim. gireyim muafiyete ama şansımı deniyeyim. ve evet muafiyet sınavına girdim. çıkarken gülüyordum ama ağlacak halimize gülüyordum. benim gibi bir adamı ingilizce dersinden muaf ettiler lan. hemde dandik sorularla. yanim göte bala muaf olsam gam yemeyeceğim de o sorularla kötü ya. devletin bunca yıldır bana ingilizce öğretmek için harcadığı paraya yazık günah.

    sadece ingilizce üzerinden bile bu konu uzar gider. şimdilik böyle kalsın. zaten kaldığı yerde kalmış bir adım bile ileri gidememiş. her neyse. allah iyi etsin diyelim...
    1 ...
  39. 173.
  40. 174.
  41. iki dakika önce ne kadar boktan bir sistem olduğunu kavradığım eğitim sistemidir.

    yedinci sınıfa giden kardeşim basit bir denklemi dahi çözemedi şimdi sorgulanması gereken bu nasıl olurda çözemez!!!

    ikinci bir konuda kardeşimin matematik dersinden 5 üzerinden 4 ile geçmesi beni asıl dehşete düşüren nokta bu ya kardeşim süper derecede kopya çekiyor hele ki bu yaşta ya da öğretmeni fazladan puan veriyor.

    biliyorum canım ülkemin birçok sorunu var çözmesi gereken ama bu eğitimle olmaz yazıktır harcanan zamana!!
    akp liler açılımla,anayasa değişimiyle uğraşacaklarına eğitim ve işsizliğe çare arasınlar madem bu kadar çesurlar yenilikçiler hem aklıma gelmişken madem feto bu kadar eğitimde iyi bütün dünyada okul açıyor bizim tayipte ondan danışmanlık hizmeti alsın zor mu? kanka sayılırlar!!!
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük