kötü bir alışkanlıktır nihayetinde ama çözemediğim bir tarafı var. geceye özgü hüzünlü bir duruş mu desem? bazı sigara içenlerde oluyor; bu kişinin elinde bir sigara, başı hafif öne eğik, sonra karşısındakine bakar alttan alttan. Hüzünlü ama umursamaz bir havası vardır o bakışın. içselleştirilecek türden bir bakış diyebilirim. Sonra dumanı geçer bakışlarından öteye. Anlattığı şey çok da anlamsızdır belki ya, o an vazo diye masaya koyasın gelir sözcüklerini. sen dalmışken böyle, o da uzaklara bakar. duman geçer üstünden... tuhaf işte. insanın bazen kullanası gelir o nedenle. sadece o nedenle. nefret edilmese o da olurdu belki...
tütünün ince bir kağıda hapsedilip sarılmasıyla silindir biçimine getirilmiş, paketin içine özenle dizilmiş, bir an için de olsa stresden uzaklaşma amaçlı tüketildiği düşünülen, bağımlılık yapan ve genelde içmek eylemiyle adı geçen bir ürün olur kendisi.
'sigara pişmanlıktır' sloganı altında kişiyi sigarayı bırakması konusunda iknaya yönelik bir çok da reklam vardır televizyon ekranlarında insanları bilinçlendirmek adına boy gösteren.
artık bırakamayacağını anlamış olup da bari cepteki paranın amına koymayalım diyenleri sarma sigaraya yönlendiren ibibik.
kaliteli bi tütün alın 50 tl, sigara sarma makinesi 5 tl, 200'lük sigara kağıdı paketi de 3tl desen yaklaşık olarak 60 tl'ye bu iş bayağı ucuza kapatılır.
hesapladım, 1 paketi 1 tl'ye geliyor. sarıp sarıp marlboro paketine koyup millete ikram ediyordum da, sonuna gelene kadar kimse anlamıyordu yeminle.
aptalca bir hevesle başlayıp, alışıp, elbet bir gün bırakırım diye devam edip, bugün nasıl oldu da 2 pakete çıktığını anlamadığım, başladığım güne lanetler okuduğum illet.
sevgilim içtiğinde aldatıldığımı hisettirecek kadar nefret ettiğim zaralı zırtapoz. her objeye bir cinsiyet kavramı yüklüyorum nazarımda sigara kesinlikle dişi.
daha fazla kendime zarar vermeden bıraktığım şey. ama sanırım tam anlamıyla bırakmıcak kendilerini. sadece %80 azaltıcam. yani sadece ve sadece alkolle beraber içicem kendilerini. birde gerçekten çok sıkıldığım zaman günde 1 belki 2 tane içerim. o da o kadar.
yok arkadaş, özellikle son 3 gündür boyun kısmımda gariplikler seziyorum. bu böyle olmaz. korka korka içmektense hiç içmem zaten gerekte yok.
ama üstte ne dedim. alkolle falan gene içerim. neden? çünkü bu madde keyif veriyor arkadaş. zararlı kabul ama keyifli. neyse efendim. bırakmadım azalttım. hatta alkolle bile içtiğim de winston one kullanıcam.
gereksiz ürünlere anlam yükleyen insanların tükettiği ürün.
mesela örnek olarak verilirse "yemek üstü". bir kişinin hoşuna gider diğerine söyler ve böylece yayılır.
zevk olarak yayılması tüketimi arttırır. veya tuvalete sigara ile girmek bir açıdan "sıçma sigarası".
bu arkadaş yemek üstü ile aynı olarak sadece insanlar arası yayılan alışkanlıklar ve sigara kullanılan anlar ve
çeşitli duygu karmaşalarının yaşandığı vakitlerde sigara tüketimine bir anlam yüklenilmesi sonucu oluşan,
bağımlılık adı altında sadece duygusal bir tatmini amaçlayan tüketimdir. ben yedi senedir içiyorum ama seviyorum diye
içiyorum. dert, tasa bahane etmiyorum kardeşim. içiyorsan kimseye kızma kendine kız. ne diye üreticiye kızıyorsun.
adam satışına bakar. senin sağlığını düşünse zaten üretmez.