karşılıklı aşka dönüşmesi temenni edilen hatta temenni ötesinde yatıp kalkıp gerçekleşmesi için dua edilen aşk türüdür. bu tür iyi bi tür değildir kanımca. insanı yiyip bitirir. o sizin için çok şey ifade eder ama o sizi görmez ya da görür ama görmezden gelir. ne acıdır bunu yaşamak. çoğunlukla uzun ömürlü olurlar. kısa sürede bağımlılık yapar ve iyileşme olasılığı yüzdelik dilim vermeye değmeyecek kadar küçüktür. senelerdir bu illet hastalığın pençesinden kurtulmaya çalışan pek kurban vardır. ne yazık ki kendileri de bilir; sevdiceğin güzel kalbinin kendilerinin için attığını bilmektir bunun tek ilacı.
yalan. aşk dediğin paylaşımdır. platonik aşk dedikleri şey ise kedi ile ciğerci arasındaki muhabbettir. ben aynı yatakta çırılçıplak uyuyup da tenine dokunmadan gözlerine bakabileceğim bir periye hissederim bir şeyler.
kendisinden hoşlandığımı hissedip de bana sırt çeviren bir yosmaya değil.
biliyorum, insanların özgür iradeleri asla ve asla değişmez. kalp güzelliği, iç güzellik, önemli olanın dış görünüş değil iç güzellik hikayeleri... bunların hepsi yetişkinlere anlatılan masallar. beni uyutamıyorlar ama artık. göz kapaklarımı jiletlerle keseli çok oldu.
ben kadınım ile hiçbir sokağını bilmediğim bir şehirde kaybolmak isterim. el tezgahlarında kitaplara bakıp, beraber balık-ekmek yemek. sonrasında bir otel odasında şarap içip dans etmek isterim.
ayrıldığımızda ise o meleği özlemek.
öyle uzaktan uzağa ego tatmini (ya da tatminsizliği) olan duyguların hiçbirisi aşk değildir. iki kişi kavuşamayınca aşk olurmuş. pehhh.
kandırılıyoruz lan. kandırıldık beş milyon yıldır. iki sevgilinin gece boyunca sevgi sözcükleri eşliğinde sevişip de sabah beraber duş alıp, kahvaltı yapmasının tadı hangi duyguda var?
hanginiz bu duyguyu bir kereliğine yaşadınız da gelmiş bu saçma-sapan ego meselesi olan, takıntılı durumu aşk sanırsınız.
yürüyün gidin be. sizin hissettiğiniz aşk değil. elde edememenin kuyruk acısı.
sevişin lan. daha nasıl açık açık söyleyeyim. kokusunu yutun beraber olduğunuz kişinin. teninde öpmedik yer bırakmayan. ama size sırt çevirenlerin peşinde koşup da ömrünüzü heba edip, bu duruma da aşk demeyin.
aşk bu değil. iyi biliyorum. aşk, paylaşmaktır. aynı güne beraber uyanıp, aynı gökyüzünün altında olunduğu için yaratıcıya teşekkür etmektir. başka bir şey değil.
aşk; iki bedenin hem somut anlamda hem de soyut anlamda tek olmasıdır.
platonik aşk beğenmektir sadece. dereceleri vardır. bazısı kara platonik, bazısı sarı bazısı mavi. benimkiler hep mavi oldu. mavi platonik; platoniğin bendeki oluşumunun en açıklayıcı kelimesidir.* neyse, platonik olunan kişi rüyada görülürse gün boyu sevinçli olunur, açıklanamaz bir enerji oluşur içinizde. ta ki rüyanın bilinçaltından ibaret olduğunu anlayana dek. onu düşünürken sizin onun umrunda bile olmadığız aklınıza gelir ve başka platonikli günlere diye geçilir.
sen kactıkca daha cok baglanıyorum sana ,farkında degılsın...her gecen gun farklı bır yanın aklımda;az da olsa gozlerıne bakabıldıgım o anlar.sokak ortasında gulumsuyorum onca kalabalıga ragmen.yanımda olmasan bıle senı sevmek guzel,senı duslerde yasamak guzel...bılıyorsun senı sevmek tum mevsımlerı yasamak gıbıydı bır anda.ilkbaharda ruzgarla dans eden bır ucurtma mısalı yuregım sımdı;mutlu ama tedırgın uzaklara yok olup gıtmekten...ruzgarım olur musun?uzakları yasamak da guzeldır senınle ,emınım...ama yanımda degılsın.
sevıyorum senı sen ızın vermesen de. **
gerekli teknik imkan olsa dünya üzerinden kaldırmayı istediğim tek şey. dünya üzerinde savaşlar, fakirlik, açlık gibi birçok daha önemli sorun olduğu söylenebilir belki ama platonik aşk hepsinden tehlikelidir. bir savaşta başınıza gelebilecek en kötü olay işkenceye maruz kalarak ölmektir. eğer çok önemli askeri bir göreviniz yoksa 4-5 gün işkence görür sonra ölüp gidersiniz. ama platonik aşk öyle mi? kendini, aklını, umudunu; hayata devam etmen için gerekli herşeyi elinden alır ve hayata öyle devam etmeni ister. öldür daha iyi derler ya, o hesap işte.. belki bir hastalıktır ama hiçbir zaman öldürmez, kat ve kat beterini yapar.
antik yunan felsefesinden feyz alan aşk, platonik olduğuna bakmayın, sokratesmiş bu işin babası, ondan önce ondan sonra diye şarkılar yapmış posbıyıklı zerdüşt üstinsanı.
evrende yalnız dolaşan iki noktanın,
şans eseri çakışmasından sonra,
noktaların birinin yeniden buluşmak için geri dönerken,
diğerinin yoluna devam etmesine denir.
gereken sinyallerin alındığına inandıktan sonra, kıza yanaşmanın sonucunda bu sefer de gereken sinyallerin alınamadığına kanaat getirince hayattan bezdiren aşk türüdür. platonikliği daha da platonik hale gelecektir. zaten zayıf olan özgüven iyice yıkılmıştır.