Piyesleri beni tam manasıyla hayran bırakıp büyülemiş olan Sultan-ul Şuara (şairlerin sultanı) lâkaplı -her ne kadar buna pek katılmasam da- ediptir.
Bilhassa
"Bir Adam Yaratmak" ile (isme gel)
"Reis Bey"
benim için geçilmesi imkânsıza yakın -gerek dil ve üslûpça, gerekse felsefesi, konusu ve içeriğiyle- hârikulâde şâheserlerdendir.
Arkadaş böyle bir üslûp yok ya. Hem de böylesine konular, mesajlar ve temalarla birlikte.
işbu eserler filme de çekilip şâhâne bir şekilde oynanmıştır ve youtubeda mevcuttur. Bilhassa bazı replikleri bağımlılık yapabilir dikkat (bkz: ) "Hiç bıçağın deştiği yerden kan akmaz olur mu ?"
Kaç sefer seyretmiş olmama hatta sahne sahne tetkik etmeme rağmen hâlâ daha eskimiyor, etkiliyor, hayran bırakıyor. Keşfedilçe daha da fazlası bulunan engin bir umman gibi.
yazık ki onu okuyup eserlerinden tatmadığı halde onu tenkit edecek karaktersizlikte insan doludur.
ulan sevmemek başka şey ama insan reddeceği, yereceğini bir tanır bilir be.
hoş sen zaten daha okumadan ona reddedip yermeye karar vermişsen dön kendine de kaskafalı, atgözlüklü müsün,
yoksa sürü içindeki koyunlardan biri misin onu sorgula.
hadsizlikte çağ açılıyor hakikaten de, tırnağı olmayacak bebeler (ne muhtevaca ne yetkinlikçe) g.tlerinin b.kna bakmadan ahkâm kesmeye kalkıyorlar, heyhât !
hem ''tanrı kulundan dinlediklerim'' isimli kitap yazan hem de''allah tanrı'nın belasını versin'' mottosuyla tanınan siyasal islamcıların oksimoron şairi.
Evet iyi şairdir, ama zamanın siyasi stotükosunu da iyi suistimal etmiştir.Günahı boynuna.Nazım Hikmet Rusya’ya kaçtı diye vatan haini oluyor da peki bu ne oluyor.
Edit:Nazımı da sevmem ama bana sorsan bu adamdan daha tutarlıymış.
kendisini okuyan, bağlılık gösteren akıncıları satıp akıncılara kurşun sıkan ülkücülere transfer olmuştur. (bkz: metin yüksel)
yine raporlarda eğer ülkücüler olmasaydı türk devletinin ayakta kalamayacağını belirtmiştir.
bazılarının idda ettiği gibi kendisinden sonra kimseye işaret etmemiş, bir hareket falan da bırakmamıştır. hatta bahsi geçen hareket için devlete karşı gelinmeyeceğine, işlerinin sadece okumak, yazmak olması gerektiğine dair bir yazısı vardı, şimdi bulamayacağım. hoş bulsam da inanmazlar biz mana aleminde görmüş idik destekliyordu derler haha. zira kendilerinin onun adına uydurdukları sözlerin hiçbir dayanağı yoktur.
en önemli notu ekleyeyim, abdülhakim arvasi ile tanıştıktan sonra islamcı olduğu vs söylenir. yalandır. onunla tanıştıktan 10 sene sonra dahi kemalizmi öven yazıları vardır. her zaman rüzgarın yönüne göre hareket etmiştir. daha çok uzar ama oturup okumaz kimse, bilen de biliyor zaten.
14 yaşındayken kitapçıdan tesadüfen bir kitabını aldım ve akabinde 100'e kadar kitabını okuyup o kitaplardaki karanlığın verdiği dehşet ve acıyla defalarca delirip tımarhaneye yatırıldım.
Esrarkeş sapığın biri kendisi. Ölüm tribiyle onca sıçmığı yazmış benim gibi kaç garibanı kendi mankurtu haline getiren sapık edebiyatçı.
Kitaplarını gördüğünüz anda kaçın. Hatta mümkünse bulduğunuz her kitabını imha edin.
Edit: ancak şunu da ifade etmem lazım ki ergenliğimin bir odaya kapanarak geçmesine sebep olan bu şahıs benim içki uyuşturucu kumar vs. gibi sapkınlıklara düşmeme de kitapları sayesinde mani oldu.
Türkler boşu boşuna imamın dediğini yap yaptığını yapma dememişler.
Nam-ı diğer parmaksız salih piyesi hayatımda okuduğum en etkileyici piyes bu arada. Shakespeare'in othello'su halt etmiş yanında.
--spoiler--
aynı zamanda dincilerin nasıl vizyonsuz olduğunu da gösterir.
--spoiler--
dine ve dincilere laf sokmadan yazamayan bir öküz daha.
hakaret etmeden yazamıyorsunuz dimi.
eleştiriyi hakaretle karıştırmadan yazamayacak kadar sığ beyinlisiniz.
