Her devirde. her memlekette ve her zaman ortaya çıktığı gibi, bizde de kalp ve sinirleri zayıf, anlayışsız insanlarla beraber, vatansız ve aynı zamanda şahsi refah ve menfaatini vatan ve milletinin zararında arayan sefiller de vardır.
altıok olarak adlandırılan ilkelerle bir ilgisi olmayan büyük deha.
altıok'un atatürk ilkeleri olarak anılması bu nedenle hatalıdır. bunlar chp ilkeleridir. atatürk hiç bir konuşmasında, demecinde ve yazılı belgede altıokla ilgili "bunlar benim ilkemdir" dememiştir.
ancak şunları demiştir:
"Ben, manevî miras olarak hiçbir nass-ı katı, hiçbir dogma, hiçbir donmuş ve kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevî mirasım, ilim ve akıldır." (1933)
"Dünyaca bilinmektedir ki, bizim devlet yönetimimizdeki ana programımız, Cumhuriyet Halk Partisi programıdır. Bunun kapsadığı prensipler, yönetimde ve politikada bizi aydınlatıcı ana çizgilerdir. Fakat bu prensipleri, gökten indiği sanılan kitapların doğmalarıyla asla bir tutmamalıdır. Biz, ilhamlarımızı, gökten ve gaipten değil, doğrudan doğruya yaşamdan almış bulunuyoruz." (1937)
iyi bir liderden öte, Türkiye'nin frekansını yükseltmek için ciddi çaba vermiş bir kişidir. Ondan önce halka ve insanlara kullarım diyen garip adamlar falan vardı. Kendini diğerlerinin tanrısı gibi gören kesimciklere sadece yerel değil global çapta ayar vermiştir. O yüzden kendisi bu ülke tarafından daima saygıyı hak ediyor. Bir diğer nokta da frekansınızı daima korumanız gerektiğidir. Neden devamlı haberlerde, siyasette falan negatif haberler, olaylar üretiyorlar ve tiyatro çektiklerini düşünüyorsunuz ?
Sizlerin frekansını aşağı çekmek içindir. Frekansınızı yükselttiğinizde realiteniz değişir. frekansınızı yükselttikçe yeni insanlar, yeni çevre ve yeni bir realiteye geçersiniz. Farkında olmadan devamlı realiteler arasında zıplıyorsunuz. O yüzden sizlerin frekansını aşağı çekmeye çalışıyorlar. Frekansınızı yükseltin ve her anlamda daha pozitif bir realiteye geçtiğinizi göreceksiniz. Gerçekten inandığınız şeyler gibi tükettiğiniz yiyeceklere kadar sağlıklı ve güzel bir şekilde yaşayın.
Güçsüz ve korkak insanlar, herhangi bir felaket karşısında milletin de hareketsiz kalmasına ve çekingen bir hale gelmesine neden olurlar. Beceriksizlik ve tereddütte o kadar ileri giderler ki, adeta kendi kendilerini aşağılarlar. Derler ki, "Biz adam değiliz ve olamayız! Kendi kendimize adam olmamıza imkan yoktur. Biz kayıtsız şartsız, mevcudiyetimizi bir yabancıya bırakalım."
Türkiye'yi, böyle yanlış yollarda yokoluş ve çöküş vadisine sevk edenlerin elinden kurtarmak lazımdır. Bunun için keşfolunmuş bir hakikat vardır, ona tabi olacağız. O hakikat şudur: Türkiye'nin düşünen kafalarını büsbütün yeni bir inançla donatmak... Bütün millete taze bir manevi güç vermek...