şebnem hanım özür dilemiş.
normalde istakoz paylaşmak hiç adeti değilmiş, sehven paylaşmış.
lakin en büyük üzüntüsü, kendi paylaştığı istakoz ile sayın cumhurbaşkanımızın hedef gösterilmesiymiş.
bir de istakoz paylaşımı hakkında yorum yapanlar kötü niyetli kimselermiş, antalya'daki teleferik kazasını unutturmak için şebnem hanımı hedef gösteriyorlarmış.
Teleferik olayında ihmali ve sorumluluğu var ise; Allah Antalya Belediyesi'nin belasını versin! Sanki sen babamın kızı, Muhittin Böcek veya Ekrem imamoğlu babamın oğlu mu? Zihniyetiniz ne kadar pis ve ne kadar rezilsiniz. Yemiş bi' halt, nereden neyi hesap ediyor Fetullahçı kaltak!
sn. vekil şebnem bursalı veya sn. cumhurbaşkanı erdoğan ya da akp tarafına.
demokrasilerde, halka verilmiş siyasi imtiyaz hakkı kapsamında seçme-seçilme haklarında bu yaşanan durumda en son eleştiri yapılacak kişi-kurumlar idarecilerdir (sn. vekil şebnem bursalı veya sn. cumhurbaşkanı erdoğan ya da akp) sonuçları eleştirmek aptallıktır. akıllı insanlar sonuçları eleştirmez.
amiyane tabirle evin ortasına dökülen benzine ateş atmakla çıkan yangında havada ki oksijeni suçlu bulmak sizi zeki göstermez.
kim ne der-düşünür bilmem (daha doğrusu beni ilgilendirmez) ama şahsen idarecileri eleştirmek, bu idarecilerden birine günah keçisi muamelesi yapmam için tüm etik ve ahlak değerlerim yanı sıra akıl ve zekamı da ret etmem lazım.
toplumun siyasi imtiyaz hakkı varsa (seçme-seçilme hakkı) bir rejim, sistem, idareyi ve yürütmeyi iyi/kötü yapan toplum/halktan başkası değildir.
daha önce de yazmıştım, iktisadın temel kuralıdır; kalite arz-talep dengesinin yansımasıdır. bu kural sadece iktisadın değil yaşamın her alanında geçerlidir.
ister bir şirket işletin, ister bir aile yönetin, ister bir şeyler üretin; kaliteyi belirleyen şey ürettiğiniz sandalyeyi alan, eş veya arkadaş olarak seçtiğiniz insan, idare ettiğiniz şirket veya şirketin bir birimi ve burada ki çalışma arkadaşlarınız, yönettiğiniz ülkenin vatandaşları-yurttaşları kaliteyi belirler.
örn: apple ürettiği iphone telefonlarda getirdiği her yeniliği kaliteyi son kullanıcılar tercih etmese, kabul etmese, talep etmese ne iphone bu kadar satabilir ne de apple trilyonlarca dolar değere erişebilir.
eğer böyle bir talep olmasaydı apple başarılı olur muydu? nokia kötü olduğundan değil, böyle bir talebe karşılık veremediği için piyasadan silindi.
ilginç deyimlerimiz vardır.
örn: özrü kabahatinden büyük deyimi.
bu deyimin çıkmasında, rivayet o'dur ki; padişah birgün yalaka-dalkavuk-soytarılarından (her ne deniyorsa) birine kızar. onun kellesini vurduracak olur. bir yandan da bu yalakanın keskin zekasına hayrandır.
padişah ona son bir şans vermek için "bana öyle bir şey yap ve sonra özür dile ki; özrün kabahatinden büyük olsun" der. padişah dönüp arkasını giderken yalaka padişaha bir parmak atar. padişah hiddetle döner ve "ne yapıyorsun gafil" diye bağırır. yalaka mahcup boynunu büker ve "kusura bakmayın padişahım, sizi hanım sultan zannettim" der.
diyeceğim...
ortaya çıkan bu istakoz olayı veya belediyeler başta olmak üzere kamuda sorumsuzca lüks şatafat israf harcamaları, savurganlık, kamunun-halkın parasını baba parası gibi hesapsız kitapsız kendi çıkarları zevklerine kullanmaları durumuna birilerinin tepki göstermesi, eleştirmesi, özür dilemesi özrü kabahatinden büyük deyimine cuk oturuyor.
özrü kabahatinden büyük deyimi neden ortaya çıkmış görüyoruz.
birileri kalkıp sn. cumhurbaşkanımıza veya partimize zarar veriyor diye, partimize, cumhurbaşkanımıza, kurduğumuz düzene-sisteme saldırı oluyor ve eleştiriliyor diye bu lüks şatafat israfın ortaya çıkmasında rahatsız oluyor.
halkın çektiği sıkın yokluk, fakirlik, çocuğuna pantolon alamadığı için intihar eden baba, çocuğunu saç kurutma makinesiyle ısıtan annenin yaşadığı yokluğa daha fazla dayanamayıp intihar etmesi, sabah erkenden 1 kilo ucuz kıyma almak için ucuz ekmek almak için yağmur kar soğukta ayazda kuyrukta bekleyen insanlar, pazarlarda market önlerinden çöplerden dökülen atılan sebze meyveyi çöplerinden yiyecek diye toplayan insanlar...
meyve sebze yem fabrikalarında kullanılmayacak kalitede gıdaları para verip alanlar, sağlık açısından sağlık açısından kedi köpeklere bile verilemeyecek, tahdit edilmiş et süt yağ vb ürünlerini ucuz diye alıp yiyen insanların ülkesinde...
esas/asıl olan halk böyle sürünürken, vekil/temsilcinin böyle lüks şatafat israf içinde olması ifşa olunca tek sıkıntıları sistemin eleştirilmesi ve bu sistemin kurucularının zarara uğraması.
halkın yaşadığı sıkıntı veya yapılan israf şatafat lüks harcamalar önemli değil.
bu lüks şatafat israf için değil de sn. cumhurbaşkanı veya akp için yapılan eleştirilere üzülmek.
lüks şatafat israf için değil de, halkın sıkıntıları yokluğu yoksulluğu değil de bunun ortaya çıkmasına üzülmek...
birilerinin tek dertleri bu sistemi korumak.
amiyane tabirle "uyandırma kerizleri" davranışı.
Olur ,uygundur, sarayın "bir günlük harcaması "15 mio 633 bin lira" dır...o parayla istediğin kadar istakoz yersin!! 100 de 1'yle biriyle bile çok güzel ıstakoz yersin!!
Ama türk halkı bunu istedi mi? Istedi... bize zamanında kaç kere koyduk mu, dediler mi? Dediler!!..
Vekilim ıstakoz yimesin mi arkadaş? Ne kadar kötü insanlarsınız olm siz. Bizim fakir olmamış açlık sınırında olmamız kendisinin suçu değil ki. Afiyet bal şeker olsun vekilim...
Gerçi benim vekilim değil ama yine de vekil yani...