bugün

beyaz şov ile arasındaki farkı geçen haftaki programında kanıtlamış şov prgramıdır.

zamanların birinde beyaz şov'a dünyanın en büyük adamı ile en küçük adamı aynı anda katılmış ve beyaz en küçük adama boyuyla ilgili türlü çeşit sorular sorup sanki bebekmişçesine onu kucağına alarak bu halinden reyting sağlamaya çalışmış, bunun üstünden şakalar yapmıştı ve dünyanın en küçük adamı da biraz bozulmuştu bu duruma, ben de izlediğim yerden köpürmüştüm bu nasıl bi saygısızlıktır diye... işte geçen haftaki programında cam adama karşı tutumu okan bayülgenin kalitesini ortaya koymaya yetmiştir. zira oturma düzeniyle bile camdan arkadaşımızın kendisini kötü hissetmemesi için konuklar dahil yerlere oturmuşlardır.okan, dizlerinin üstüne çökerek onunla konuşmuş ve boyuyla ilgili hiçbir şekilde espiriler yapmamıştır.onun sıfatıyla değil anlattıklarıyla ilgilenmiştir.

sözlüklerde okan bayülgenin ahlakına verip veriştirenler oluyor ama beyazı ahlaklı buluyorlar oysa bence beyazın yaptığı tam bir sahtekarlık... okan programındaki o eylenceli havayı sivri dili ve zekasıyla yaratırken, beyaz sanki artık yolun sonuna geldiğinin farkında, insanları nasıl biraz daha güldürürüm diye kendini kasa kasa saçma sapan şeyler yapıyor, ki bence "en büyük adamın ayağı kadar boyun var abi ne iş" demek oldukça gerzek bir şov anlayışıdır...

diyeceğim odur ki, okan bayülgeni reel yaşantısında bilmezük etmezük nedir ne değildir diye elbette, ama programlarında yansıttığı halinin de program formatı olduğunu bilmek gerek. bu sepettendir ki muhabbet kıralı ile medya ve disko kıralı programlarındaki tavırları birbirinden farklıdır.

kısacası okan kıraldır, babadır, bunu anlamayan metefordan ironiden de anlamaz... beyaz içinse günün tek şarkılı özeti; 'çek git bebeğim uzaklara çek giiitttt' tir...
memet ali alabora, darbe kaşıtlığı ve darbe anayasasının bir şekilde değiştirilmesi üzerine sarfettiği cümlelerle kat ve kat takdirimi toplamıştır. ancak statükocu ve değişime direnen modern (!) kafa okan, evet bizde darbelere karşıyız bıdı bıdısı yaptıktan sonra o meşhur bağlacı kullanarak "ama" dedikten sonra içindeki durumu dile getirmiştir.

AMA'dan sonra söylenenler her zaman öncekileri götürür. bu bir realitedir. okan da evet darbelere karşıyım ama bu darbelere karşı hareket edenlerin darbesine de karşıyım diyerek, ya akp darbe yaparsa diyerek şeçilmiş meşru siyasi parti ile amacı ülke savunması olan ordu'nun siyasete müdahil olmasını birbirine benzeterek (daha doğrusu karıştıraraK) klasik bir Hürriyet okuru olduğunu her zaman olduğu gibi gene gösterdi.

Bizler zaten okan'ın "beyaz türk"lüğüne alışıktık da ancak ben en azından askeri darbeler karşısında bu asi ve muhalif tavrını gösterir zannediyordum ki burada da yanıldığımın farkına varmış oldum. Eyvallah memet ali, ağzına ve yüreğine sağlık. hem bu dile getirdiğin cümleler için hem de hayattaki duruşunu devam ettirdiğin için. Ayrıca sağ olasın ki senin vesilenle okan'In da "ne darbe ne şeriat" tayfasının bir üyesi olduğunu anlamış olduk.

Evet biz de şeriat istemiyoruz ya da başka bir şey. Ancak öncelikli olarak biz bu ülkede darbe yaşamak istemiyoruz. HERşeyin sandıkta belirlenmesini istiyoruz. Ancak okan bunu düşünmüyor sanırsam. o korkuları ile yaşamaya devam etsin.

Ayrıca her hafta ve her programında (disko ve medya kralı) gösterdiiği ve bu telatabiLer ismini taktığı esra-ceyda salak kardeşler üzerinden muhabbet açma durumunun bokunu çıkardığını görüyorum. tamam 1,2,3,... nereye kadar devam edecek bu. sen karıcığınla her sabah açıp izliyorsun anladık, onların Türkiye'sinde yaşamak istiyoruz hepimiz; eyvallah. Ama tamam ya artık bokunu çıkarma bence.

o Zeynep'e harbi çok üzüldüm ya kızcağız oturdu ve dinledi. Seyircilerden tek farkı onun konuklarla yan yana ve aynı masada oturabiliyor olması oldu. Başka bir programına davet etmesi bir incelik olarak görünebilirdi ama ben yerinde olsam "bu soğukta geldim ve söz hakkı vermedin. Bir daha geleceğimi sanmıyorum" diyerek hem gereken ve hakkettiği cevabı kendisine verirdim hem de ... neyse. Ancak bu tepkiyi verseydi, Yeşim Salkım tarzı gibi olmazdı, o sefer nasıl okan'ı desteklediysek bu sefer de onu desteklerdik. Ama o da kibarlığından ödün vermeyerek, seve seve gelebilirim deme tercihinde bulunmuştur. saygı duyarız.

okan telefondaki tıp okuyan kızın açtığı muhabbeti, bu bizim program formatına uymuyor diye geçiştirme ve kapama yolunu seçmese aslında gençlerin izlediği ve medyatik konukların olduğu programda bu mevzuların konuşulması çok hoş olacağını düşünüyorum. o sohbetler esnasında okan araya girmesin, ne olur biraz daha konuşsunlar diye iç geçiren ekran başında baya insan kitlesinin olduğunu düşünüyorum. Tabi okan sunay akın tiplemesi yapmanın program formatına daha uygun olduğunu ve daha rating getirici bir unsur olduğunu söyleyip o muhabbetin amına koyana kadar..

Umarım bu vesileyle memet ali alabora'yı daha sağlam televizyon programlarında görebiliriz. OKAN'ın istediği konuk portföyüne pek uymadığını okan bile dile getirdi zaten. okan'a göre merve sevi'leri, ismail yk'ları, salim'leri, şerif ısı'ları falan alacaksın ki lagaluga muhabbetin doruklarına ulaşıp, ratinglerin amına koyacaksın. program başında da istanbul belediyesine 3-5 laf çaktık mı aralarda da "kültür başkenti" geyiği yapıp "mesaj" da verdik mi ooo tadından yenmez bir program yapmanın huzuru ile "consume-obey-die" diyerek reklam dönüşü izleyiciyi aptal yerine koyarak programın son bulması keyif verici bir durum olur kendince.

aklıma gelmişken, kapitalizmi ve firmalarin tüketim hilelerini söyleyen ve güya bizden biri gibi konuşan okan'ın reklam kuşaklarının yüzde 60'ının seslendiriyor olması da zaten başlı başına komik ve iki yüzlülük olsa gerek diye düşünüyorum. o eski harbi okan'ın yerini artık kolpa okan aldı fazlasıyla ve bu durum benim gibi uzun yıllar bu adamı simgesel değer adfederek medyada takip edip destekleyen onca insanın tepkisine ve nefretine neden olmaya başlamıştır.

not: okan sevenler, okan manyakları tamam anlıyorum gençsiniz, sizin yaşınızdayken yatıp-kalkıp bu adamı beğenirdik bizde, ne yapsa mükemmel sanırdık, muhalif tavrına hayran kalırdık vs vs. ancak keşke gözünüzü azıcık açıp gerçekleri bir parçada olsa görebilseniz çok kıyak olurdu gerçekten. bunları neden mi diyorum. okan hakkında iki yorum yapmaktan aciz insanların olası tepki entrylerinde anında eksiyi basmalarından dolayı sitemimi dile getirmek adına. neyse. siz bildiğiniz gibi yapın gene.
bugünkü yayınına çıkan, jordan denen dövülesi veledin şımarık konuşmalarına herkesin böğüre böğüre güldüğü, üzerine bir de "ehi ehi ne tatlı ne bilmiş bişey ya" diye şakşakladığı program.
şu dünyadaki en pis şey büyük insan taklidi yapan çocuktur, ben bunu bilir bunu söylerim. elinde ekmekle dolaşan, yarım akıllı çocuk candır can.
hangi bilmem ne kralından azarlayacağını şaşırıyor insan okan'ı. medya kralı'na denk geldi bu sefer de, güncellik hesabı. dün de giydirdim sana bir sürü ama kimin umrunda yahu. bak bugün neler diyeceğim!

şu sürtük kılıklı geri zekalı kardeşler üzerinden prim yapma artık yav. (hakaret yok, sürtük kılıklı dedim) tamam anladık 1-2 program durdun üstünde ama artık konsept haline geldi. yani artık medya arkasında kendine seks partneri arayanların, geri zekalı kardeşlerin ve şu flash tv deki elemanın çıkacağı aşikar oldu. evet haklısın sen de sıkıldın da, işte şov devam etmeli diyorsan adam gibi etsin yav.

ha unutmadan, programa başlarken azarlandığından bahsettin. gerçekten ne itici bir güç haline geldi bu sözlük, herkes istese de, istemese de siklemek zorunda kalıyor. neyse, programın iki saat on beş dakika olduğundan bahsettin. "daha ne yahu" dedin bir de. yav okan sen bu değilsin, sıkıldın amk. bana bunu söyle, bahane bulma. çık ekrana ben sıkıldım, yoruldum de. öyle de, sabaha kadar kanal d izlemeyeni miksinler.

neyse dur, haiti'den girdin yine, sosyal mesaj ayağı. bakalım sonu ne olacak?

düzeltme 1: amk az içte çık şu ekrana. ne içtiysen aynından istemiyorum fikret hakan, çünkü kıpkırmızı olmuşun. ne dediğini bilmiyorsun amk. biraz saygı izleyiciye.

düzeltme 2: öyle dağıldı ki program, şu an ne yapmaya çalışıyor anlamıyorum. okan için çalsın;
http://www.youtube.com/watch?v=DH2gouqcbzA

düzeltme 3: okan ciddi anlamda arabeks dedi. iğneleme falan olduğunu sanmıyorum, bildiğin hata yani. artık kılı kırk yardırırsın okan. bir huy kaptırdın ya bize, bir gıcık ettin ya bizi, daha da zevk almam bu programdan.

düzeltme 4: rober'in de kafa güzel. yok alkolü eleştirmiyorum, kameraya kızarmış bir vaziyette taşak gibi bakmanızı eleştiriyorum.

düzeltme 5: cinselliğin bu kadar fazla konuşulduğu programda tek korkum birazdan çıkarıp masaya vurmaları.

düzeltme 6: ıyyy ne iğrençsiniz motorcu kızlar. *

düzeltme 7;

- bitiriyoruz.
+ hayıııııııııırrrr.
- e bitiriyoruz işte.
+ hayıııııııııırrrr.
- tamam şarkıdan sonra bitiriyoruz.
+ hayıııııııııırrrr.

- tamam, tatmin oldum, boşaldım artık. verin hayko'yu.
murder king solistinin muhtemelen sosyete pazarından aldığı şortla çıktığı ekrana çıktığı program.*
okan bayulgenin tanınmayan gruplara şans vermesi hoş ama türlerinde başarılı olanları görmek isteriz.
özlem tekin in göğüslerinin bu hafta konuklar arasında oldugu program.
dalga geçmek için telefon bağlantısıyla programa katılmak istediğimde, sadece bayan izleyicilerin bağlanabileceğini öğrendiğimde, dumur olduğum program.demek ki neymiş?bu programa telefon bağlantısı yapabilmek için, bayan olmak gerekiyormuş!saçmalıkta son nokta bu olsa gerek...
rüyanız hayır olsun ablayla uğraşmaktan vazgeçilse artık? yok efendim kadının hapşırması yok bilmem neyi.

bu kadar mı çaresizsiniz? malzeme yoksa zorlamanın manası yok.
(bkz: mesut yar)bu gece konuktur. sözlükten açılırsa bu adam uludagı muhakkak söylemeden geçemez.

edit: ben demedim mi konu sözlüklerden açılacak ve mesut yar ulu diyecek diye.
bugünki medya kralı acayip keyif vermiştir.

okan bayulgen in memet ali alaborasunay akın a benzetmesi ve sunay akın ın taklidini yapması yarmıştır. memet ali alabora nın toplumsal direnişlere desteği takdir toplamıştır.
--spoiler--

ceyhun yılmaz: rüyamda başbakanla çine gidiyordum.
rüyanız hayrolsundaki kadın: başbakan görmek yükselişe delalettir.
hakkı baba: başbakanına göre değişmez mi ama.

--spoiler--
tanyeli'nin, masada tuna kiremitçi ve hakkı devrim varken '' kalemim kuvvetlidir. '' buyurduğu program. ne düşündüler harbiden merak ediyorum.
gökhan yıkılkan ı önce cidden yavşak şair sandım. açıkçası tanımıyorum kendisini yani belli olduğu gibi. ama şu an katıla katıla gülüyorum. süper seçim olmuş.
kanald yönetimiiiiii, okaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaan!!!
medya kralı yurtdışında da yayınlansın istiyoruuuuuuuuuuuuuuz.

bu ne ya medya kralı nın olduğu saatte kanald nin yurtdışı yayınında aptal saptal boktan bir yarışma programı yayınlanıyor pazar akşamları, alında siz o programı malum yerlerinize sokun diyorum kanald yönetimine.. üstelik bi ton reklam alıyorsunuz yurtdışından, buna rağmen boktan yayınlar yapıyorsunuz yurtdışına.. haram zehir zıkkım olsun o paralar size, sonunda çıldırttınız yurtdışındakileri.
çatladım gülmekten, bu programdan sonra intihar etse konuklar valla anlarım ben, hak veririm yani...
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar