--spoiler 5x12--
dead is dead bölümünün tanıtımı yayınlanmıştır. http://www.docarzt.com/lo...512-dead-is-dead-preview/
fragmanda iskelede birinin denizaltına götürüldüğünü görüyoruz. bu kişi kıyafetine bakılırsa benjamin linus' a benziyor. benjamin 12. bölümde john ile konuşuyor ellerine meşaleler almış tünel gibi yada richard' ın 5x11' de benjamini soktuğu tapınak gibi biryerde ilerliyorlar orkide istasyonuna da benziyor aslında. fransız Rousseau' yu görüyoruz. görüntülerin başında da benjamin john' a kuralları bozduğunu söylüyor. bu akıllara benjamin ve john' un da artık eski zamana döndüklerini getiriyor. olabilir mi göreceğiz. benjaminin her zaman bir planı vardır bunu unutmayalım. panik yapmıyor adaya geri döndüğünden beri hala eskisi gibi sakin. bu da içimizi rahatlatıyor yine herşeyi yoluna sokacağını umuyoruz. aksiyon dolu bir bölüm olacak gibi görünüyor. black smoke' un nasıl kontrol edilebildiği olayına da benjaminin bir nebze olsun açıklık getirmesini bekliyoruz.
ve flashbacklerde de benjamin' in marinada kim ile çatıştığını göreceğiz. kime silah doğrultuyor? penny mi yoksa..
diğer yandan yeni kazazedeler arasında olaylar oluyor illian denen kadın lapidus' a vuruyor.
--spoiler 5x12--
--spoiler s5xe11--
kate'in sadece claire'i bulmak için adaya geri dönmesi çok saçmaydı. ayrıca ben'in kötü adam olma sebebini öğrendik bu bölümde. yani ben others'a verilmeseydi, jack onu tedavi etseydi iyi bir adam olacaktı.
--spoiler s5xe11--
--spoiler--
Az önce izlediğim 5-11 bölümünü ile artık şaşırtmayacak ve rutine girecek bir dize dönüşmesini an an izlediğim dizidir.
yazıktır...
--spoiler--
--spoiler 5x11--
bu bölümde sawyer ve kate benjamini richard' a götürürken diğerleriyle karşılaştılar. gruptan kimse ayrılıp richard' a haber vermediği halde richard birden çıktı ağaçların arasından ve beni görmek istiyormuşsunuz dedi. richard daha önce de john' un yaralandığını bilmiş ve onu iyileştirmeye gitmişti. john yaralı olduğumu nerden biliyorsun demişti. richard her olan bitenden bir şekilde haberdar oluyor yada malum oluyor işte. bir de aklıma takılan şey ellie ve charles' dan bahsetti diğerlerinden olan bir adam ormanda richard benjamin' i götürürken. ikisine de cevap vermeyeceğini söyledi richard. charles widmore ve elloise adada evli, daniel da onların oğlu mu acaba? düşünsenize daniel annem annem dedi hiç babasından bahsetmedi, belki de daniel da bilmiyor babasının kim olduğunu. ve desmond charles' a eloise' in nerede olduğunu sorduğunda onun çok özel bir kadın olduğundan bahsetmişti. çok iyi tanıdığı ve bir geçmişlerinin olduğu belliydi. eh tabiki bu sadece bir teori.
zaman kayması olayını miles ve hurley konuşurken miles "tüm bu konuşmalar daha önce yapıldı ama konuşma senle ben arasında geçmedi" dedi. hurley "peki benjamin ilerde onu alıkoyduğumuzda sayid ona işkence yaparken neden tanımadı " dedi. bu soru karşısında miles' ın mavi ekran vermesiyle benim de kafam karıştı. madem daha önce başkası tarafından yaşandı bunlar, yani benjamin' i vuran sayid değildi, neden benjamin sayid' i tanımak zorunda kalsınki.*
--spoiler 5x11--
--spoiler s5e11--
finalde ben uyanıp karşısında john locke'u gördüğünde bir an için "who are you?" demesini bekledim. ama demedi. belki bir dahaki bölüm der, hehe.
--spoiler--
bir önceki bölüme göre izleyiciyi aydınlatıcı bir bölüm izledik. bazı soruların cevaplarını bulduk.
ayrıca hurley sözlükteki entrylerimi takip ediyor sanırım. (#4932719) *
miles ile zaman kavramı hakkındaki konuşmalarının sonunda miles'in verdiği mavi ekran görülmeye değerdi.* hele ki kayboluyo muyum diye ellerine bakması, olayı yorumlaması..
kate ablanın her ne kadar motor olsa da melek gibi bir insan olduğunun altını çizmeye çalışmış senaristler. istediği kadar melek olsun, sevmiyorum g.tü başı oynayan insanları. markette aaron'ı kaybettiği sahnede aaron'ın elinden tutup götüren ablayı claire zannettim bi an. belki de claire da bizimkiler gibi 77 yılındaydı ve bu an için tam 30 sene bekledi ve tabiki 30 sene yaşlandı. biraz uçuk bi düşünce ama bu senaristlerden herşey beklenir.
jack'in "i can fix it" modundan çıkıp sallamaz tavırları ve kate'e verdiği ayarlar ile sonunda kendini bulduğunu düşünüyorum. ohh bee..
ben'in nasıl the others oluşunu izledik. alpırt amcada da nası bi mistik hava varsa ve beni buna nasıl inandırmışsa o tapınak gibi yere girişte dedim yapacak şimdi bişeyler.onu alacağını, artık eskisi gibi olmayacağını ve bir daha geri vermeyeceğini söylediği sahnede bir de hiç bişey hatırlamayacağını söyledi. neden birşey hatırlamayacağını çözemedik.ayrıca dharma içindeyken bitirmişti benjamin bu dharmayı. şimdi the others oldu. bakalım bu sefer dharma'yı nasıl bitirecek.
manyak fizikçi faraday yok bi kaç bölümdür ama kesin ilerde çıkıp, çözdüm oğlum olayı, sawyer beri gel bak neler neler anlatacağım diyeceği bölümü bekliyorum.
ve final sahnesi.. john locke'un ben'e "şimdi ne b.k yiyecen oğlum" bakışına karşılık, ben'in "ahaa şimdi s.çtık galiba" bakışı..
--spoiler 5x11--
bölümdeki güzel sahnelerden biri de kate' in aaron' a catch a falling star şarkısını söylemesiydi. bu şarkının önemli bir yeri var dizide. çünkü christian kızı claire' e küçükken hep bu şarkıyı söylerdi. ve büyüdüğünde claire hamileyken aaron' u evlatlık vereceği aileye de bu şarkıyı bilip bilmediğini özellikle sormuştu.
--spoiler 5x11--
artık kafa ütülemeye başladığına inandığım dizi.
sırf meraktan izliyorum artık.
ben severdim aslında lost'u ta ki (bkz: fringe) izlemeye başlayana kadar.
--tabe ki spoiler--
şimdi, kate diyor ki, adaya geri dönücem, claire'ı bulacam. kate, geri dönmek istiyor ve mutlu. ajira hava yollarındaki kate'e baktığımızda ise, başlarım böyle aşkın ızdırabına ifadesi var. bunun sebebi şöyle olabilir; kate claire'ın annesi ile konuşurken, 2. kez adaya geri dönmeye hazırlanıyor fakat ajira havayolları'nda ki sahne, 2. geri dönüş sahnesi olmak zorunda değil, uçaktakiler belki orada 10. geri dönüşlerini yaşıyorlar, biz 2. diye biliyoruz.
daha da uç bir örnek vereyim, james ford, küfür etmeyen, temiz bir delikanlıdır, adaya gide-gele küfür manyağı olmuştur. 2 kelimesinden birisi -son of a bitch-dir. james adaya ilk geldiğinde, walt'la ilgilenmiş, onu eğlendirmek için ağzına portakal takmıştır. adaya 3. kez gelişinden sonra, contayı yakmış, sürekli lakap takan, jack'e -komunist yaşam tarzınız beni ilgilendirmiyor, ben burada böyle iyiyim- diyen bir insan haline gelmiştir. locke'da, ya geçen seferlerde, şu siyah çocukla hep james ilgilendi, biraz da ben şaklabanlık yapayım deyip, portakal'ı ağzına takıvermiştir.
ya da, ya da, adadan 23. kez gidişlerinde, charlie locke'a lolo yapmıştır. locke'da 'destiny' demekten kalan vakitlerinde, charlie'nin güzel yüzünü şöyle bir pataklayıvermiştir.
locke'a bakalım, 100 gün boyunca, kaderde varsa düzülmek, ne gerek var ki üzülmek, diye gezinen bir tipi, others'ın oba başı yaptılar. bence bize gösterilen kısım böyle. locke'un 8. gelişte, neler yaptığını, 46. gidişte widmore ve penolope'yi nasıl kurtardığını bilmediğimizden, 'destiny diye gezindi, reis oldu be adam' diyoruz.
--spoiler--
--spoiler--
Kate'in sik gibi ortada kaldığı dizidir . Jack sen beni hiç sevmedin gibi laflar etti . Sayr'da Julietle mutluyum senle sevgili olmaya uygun değildim dedi . Artık kate mastürmasyon la idare eder*
--spoiler--
kate, jack ve sawyer'dan gördüğü sallamazlık tavrına karşılık roger linus'a yaklaşmaya başlamıştır. zaten dizinin başından beri birlikte olduğu adamları ben sayamadım. oynak karı.
önceki bölümde sayid "you were right about me. i'm a killer." deyip kaçmasına yardım eden little ben'i göğsünün orta yerinden vurmuştu. günümüzde kalmış olsaydı da muhtemelen big ben'i vuracağı için bir değişiklik olmayacaktı aslında. demek istediğim geçmişin geleceği etkileyebildiği kadar gelecek de geçmişi etkileyebilir. yani eğer kate ve sawyerlittle ben'i kurtulması için richarda götürmeselerdi de ölseydi, big ben de ölecekti. zira zaten ben, sun'ın vurmasıyla yataklara düşmedi ya. sayid'in onu geçimişte vurması onun şimdi herhangi başka bir sebepten dolayı yaralanmasına neden oldu. çünkü her ne kadar geçmiş olsa da orada geçmişini yaşamayan insanları barındırdığı ve aslında şu an ile eş zamanlı yaşandığı için geleceği etkileyebilir ki geçmişte richarda teslim edildikten sonra uyanıyor. bunlar tabi düşünce hep, bünyeyi g.t etme ihtimali olanından.
hurley'in her zaman yaptığı küçük ama çok süper konuşmalarının çıkış noktası bu defa back to the futuredu. eline bakması filan göndermeydi filme neye.
jack isyan bayrağını çekmiş durumda. yemişim hipokrat yeminini filan. gerçi daha yemin etmedi ki di mi?* haklı tabi "bi kere kurtardım daha ne kurtarıyım ben o ib.eyi?" düşüncesinde. iyice g.t oğlanına çevirdiler zaten. halbuki adaya gelmesinin sebebi orada güçlü hissetmesiyken. yazık lan. kate'e de "kimi kandırıyosun? sen beni eskiden de sevmiyordun ki." diye ayar vermekten geri durmadı, tebrik edip başarılarının devamını diliyor, gözlerinden öpüyoruz.
aaron'ı anneannesine bırakmış kate ama nerelerde kaldı bu claire. çıksa ya artık ortaya.
john locke pek güzel baktı ben uyanınca. hani "aga sen kiiim beni öldürmek kim?" ya da "öldüremedi kiii öldüremedi kiii" der gibi. john lockeçıyız ailecek. john locke başkan others şampiyon!
--spoiler--
"o değil de bir claire vardı ne oldu ona" dediğim dizidir. henüz 5. sezon 8. bölümü izlemiş bulunmaktayım; son 3 bölümde ortaya çıktıysa bilemem. en son babasının yanında ağır abla olarak görmüştük kendisini; john locke kendisini görünce bi havalara girmişti, böyle "şş rahat ol" bakışları falan. hayırlısı.
ayrıca charlie'nin dirilip geleceği günü de sabırsızlıkla beklemekteyim. özledim lan, çok şeker herifti. allahın kepçesi.
"zaman yolculuğuna bulaşıp iyice s.çtılar, toparlamaları mümkün değil artık" diyenlere kapak olmuş bölümdür 5x11. hurley'in sorduğu sorular hepimizin kafasındaki sorulardı. miles bunlara bir yere kadar kendince cevap verdi, aklımızdaki en büyük soruya sıra geldiğindeyse kalakaldı. soru "benjamin sayid ona işkence ederken, onun geçmişte kendisini vuran adam olduğunu neden hatırlamadı?" şeklindeydi. bu olmasa da bir benzeri bizlerin kafasını kurcalıyordu: "french chick neden jin'i tanımadı?".
böylece senaristler, "zaman yolculuğuyla ilgili aklınıza takılan soruların hepsinin farkındayız, s.çtığımız filan yok, az biraz bekleyin" mesajını iletmiş oldular. bekliyoruz mına koyim...
5x12 dead is dead bölümünün promusu yayınlanmış olan dizi.
Bakalım ne konuşmalar geçiyormuş promoda.
Dış Ses: Yaşayanların yurduna geldiği sahneyle birlikte.
Ben:Ben kuralları çiğnedim, john.
Dış ses: Hayatta kalanlar şimdi başına gelecekler için dua etti.
Ben: Adaya yargılanmak için geri döndüm.
Dış ses: Bu çarşamba cart curt.
Ben: Başka birşey söyleme
Dış ses: Adada bulunan en tehlikeli adam...
Ben: Hala yaşadığın için mutlu olmalısın. (Fransız kadına söylüyor)
(Ilana lapidus a tüfekle vurur.)
Dış Ses: Kıyamet günü geldi.
Ben: O ormanda çıkmak olacak şey benim kontrol edebileceğim birşey.
5x12 bölümünün ismi dead is dead. Bu bölümde Küçük ben in sayid yüzünden öldüğü bunun için john un yanında olduğu anlatılabilir. Adada ölmüş olanlar geri döndüklerinde farklı bir atmosferle karışlaştıkları/karşılacakları açıklanabilir.
--spoiler--
--spoiler 5x12--
yeni bölümün tanıtımında benjamin' in marinada biriyle kavga ettiğini görüyoruz. arkasında da bagajı açık bir araba ve yerde de cesede benzeyen birşey var. marinada olabilecek tek kişi teknede yaşayan desmond ve ailesidir. eğer yerde görünen şey gerçekten ceset ise büyük ihtimalle penny vurulmuş ve benjamin desmond' a tek kelime istemiyorum diyerek silah doğrultmuştur. bu sezon karakterlerden birinin öleceği söylenmişti. penny ile geçiştirilirse çok saçma olur bu ölüm olayı ama göreceğiz.
--spoiler--
--tahmin ve 5x11 spoiler--
tahminimce jack'in babası * da otherslardan birisi ve richard gibi yaşlanmıyor. claire ve annesini bırakmasının nedeni de yaşlanmaması olabilir. aynı the man from earth'deki gibi. 5X11 de richardben'i kucağına almadan önce içindeki masumiyetin kaybolacağıyla ilgili birşeyler söylemişti, dizinin ilk bölümlerinde jack'in babasından hoşlanmadığını, babasının çok katı kalpli birisi olduğunu da bize göstermişlerdi.
5x11 cevapların verilmeye başladığı bir bölüm. hurley'nin "peki ben kendisini vuran saidi nasıl hatırlamadı?" sorusu ise dizi içindeki en can alıcı soruydu. çünkü asyalı arkadaş diğer insanların geçmişlerini biz şimdi yaşıyoruz şeklinde bir teori savunuyordu. teori belkide gerçekten doğru.
şöyleki:
ben geçmişinde birisi tarafından vuruluyor. ama kim olduğunu hatırlamıyor. ve önemi de olmayan birisi. said geçmişte yaşamaya başladığında bu önemi olmayan kişi yerine geçiyor ve onu vuruyor. tahminimce ben diğer bölümlerde kendisini vuranın said olduğunu hatırlayacaktır. aynı desmond'ın rüya görür gibi geçmişindeki bir anıyı görmesi gibi.
uçakla adaya düşenlerin bir görevleri olduğunu zaten biliyorduk. geçmişteki bir takım boşlukları sanırım oceanic kazazedeleri dolduracak.
--tahmin ve 5x11 spoiler--
--spoiler--
5x11 ile birlikte ben'in others'dan biri olmasının nededinin jack olduğunu gördük. buradan anlıyoruz ki adaya geri dönenler geleceği değiştiremeyecekler çünkü geleceği zaten onlar belirlemiş.
--spoiler--
ekşi sözlük'te hakkında en çok entry girilen 10 konudan biri, üniversite gençliği arasında her daim muhabbet konusu, dvdlerini geçtim televizyon verdi 3. sezonu yayınlıyor hala, ben daha 1 bölüm izleyemedim arkadaş, tamamen fransızım bu diziye.
