bugün
- icardi190541
- kemalistler 15 temmuzda ne yapıyordu15
- sözlük yazarları beni tahrik etmiyor8
- en sevmediğiniz sözlük yazarları11
- kendini bir görsel ile anlat9
- meral akşener15
- ankarayı sel aldı25
- haysenin1210
- ey müslümanlar inananlar haydi cumaya allah yoluna8
- eksi ruyalar için diktiğim tulum12
- hafta içi avm kafelerinde oturan menopoz karılar8
- sarılma ihtiyacı10
- bursa8
- albay kemal22
- gizli samyel22
- evlendikten sonra çok daha iyisiyle karşılaşmak14
- kocasına kahvaltı hazırlamayan kadın kusurludur13
- uludağ sözlük aktrollerinin uçurulması9
- kadir mısıroğlu mezarı16
- içinde hiç'a harfi geçmeyen bir cümle yazınü19
- fethullah gülen8
- aşkım ben hiç osurmuyorum bizde genetik diyen kız14
- güçlü kadınların ortak özellikleri22
- okula gidiyorum sözlük10
- gay olanları toplum niye sevmiyor12
- yazarların cinsel tercihi15
- hangi sözlükçüyü dövmek istersiniz21
- peygamberlerin yahudi olması9
- zalbert ramstein18
- herkesle iyi geçinmek10
- bugün yaşadığınız en üzücü olay13
- anın görüntüsü11
- şanlıurfa da damattan istenilenler listesi15
- dini eleştirmeyi dün düşmanlığı ile bir tutmak8
- elini cebine atınca en az 5000 lira olmalı14
- karıncaları öldürmeden evden uzaklaştırma yöntemi15
- sokak ortasında ilişkiye giren muhafazakar çift22
- kablosuz sütyen20
- arkadaşlar sizce yakışıklı mıyım31
- müge anlı ile anadolu irfanı8
- seni allaha şikayet ediyorum erdoğan8
- meral akşener'in sarı saçları10
- 6 haziran 2024 meb ile ilgili skandal iddia25
- kuresel ikinma'nın sözlüğe dönüşü10
- estetikle 30 yaşına dönen teyze8
- belediye otobüsüne kaçak binme yöntemleri10
- türklere peygamber gönderilmemiş olması19
- türk tarihinin en büyük komutanı rte dir18
- ronaldo'nun fenerbahçe'ye gelme ihtimali12
- kadir mısıroğlu üstadın hoplattığı oğlanlar18
Kierkegaard'ın tüyler ürpertici derecede bir müessirliğe sahip yapıtının adıdır.
"Kim güç verdi ibrahim'in koluna? Kim kaldırdı sağ elini ki gevşeyip yanına düşmedi? Bu sahneyi gören, felç olur. Kim ibrahim'in ruhuna güç verdi ki gözleri ne ishak'ı ne de koçu göremeyecek denli kararmadı? Bu sahneyi gören, kör olur."
"Kim güç verdi ibrahim'in koluna? Kim kaldırdı sağ elini ki gevşeyip yanına düşmedi? Bu sahneyi gören, felç olur. Kim ibrahim'in ruhuna güç verdi ki gözleri ne ishak'ı ne de koçu göremeyecek denli kararmadı? Bu sahneyi gören, kör olur."
Kierkegaard'ın ironilerle dolu eseri. Eserde bireysel hakikat ve umut kavramlarını işlerken, teslimiyet, itaat gibi hususları ele alır.
ibrahim'in oğlunu kurban etme teşebbüsü ve oğlunun teslimiyeti eserde yer tutar.
Bu eser aynı zamanda nesnel idealizm ve özellikle hegel üzerine eleştiri niteliği de taşır. Hegel'i ve felsefesini bireyi unuttuğu gerekçesiyle eleştirir. Ona göre bireysel hakikat nesnel hakikatten daha önemlidir bireyin hayatında.
"insan uykusunda dahi kendisinden soyutlanamaz."
ibrahim'in oğlunu kurban etme teşebbüsü ve oğlunun teslimiyeti eserde yer tutar.
Bu eser aynı zamanda nesnel idealizm ve özellikle hegel üzerine eleştiri niteliği de taşır. Hegel'i ve felsefesini bireyi unuttuğu gerekçesiyle eleştirir. Ona göre bireysel hakikat nesnel hakikatten daha önemlidir bireyin hayatında.
"insan uykusunda dahi kendisinden soyutlanamaz."
kierkegaard'ın en etkileyici kitabıdır. ibrahim'in tanrıya verdiği söz üzere oğlunu kurban etme hikayesini farklı açılardan ele alır. kierkegaard'a göre, insanlar ibrahim'in yaptığını yapmadan-yani oğullarını kurban etmeden veya kurban edemeyecek olmalarına rağmen- iman konusunda onun ulaştığı ve bıraktığı yerden devam ederler. ibrahim gibi oğlunu sunabilecek kadar itaatkar olduklarını düşünürler, çünkü onunla aynı dinden, inançtandırlar.
peki iman etmek için kendinden öncekilerin imanını okumak, idrak etmeye çalışmak yeterli midir? aynı yollardan geçmek gerekmez mi?
gibi sorular sorar ve her zamanki gibi yanıtsız bırakır.
peki iman etmek için kendinden öncekilerin imanını okumak, idrak etmeye çalışmak yeterli midir? aynı yollardan geçmek gerekmez mi?
gibi sorular sorar ve her zamanki gibi yanıtsız bırakır.
1 "çocuk memeden kesileceği zaman, anne göğsünü karartır. çocuğun sütten kesilme zamanında meme leziz görünseydi, bu gerçekten bir utanç olurdu. çocuk inanır ki, meme değişmiştir, ama anne aynıdır. annenin bakışları eskiden olduğu gibi sevecen ve şefkatlidir. ne mutlu o kişiye ki çocuğu memeden kesmek için daha dehşetli çarelere ihtiyacı yoktur."
2 "çocuk büyüdüğünde ve memeden kesilmesi gerektiğinde, anne iffetlice göğsünü saklar. artık çocuğun bir annesi yoktur. ne mutlu o çocuğa ki annesini başka biçimde yitirmez."
3 "çocuğun memeden kesilmesi gerektiği zaman anne de hüzünlüdür. düşünür ki, kendisi ile çocuğu daha da ayrılmıştır. düşünür ki, önce yüreğinin altında büyüttüğü, sonra da bağrına bastığı çocuğuyla artık o kadar yakın olamayacaktır. böylece, kısa bir yas dönemi boyunca birlikte ağlarlar. ne mutlu o kişiye ki, çocuğu kendine yakın tutar ve daha fazla elem duymaz."
4 "çocuğun memeden kesilmesi gerektiği zaman anne yedeğinde güçlü yiyecekler bulundurur ki, çocuk telef olmasın. ne mutlu o kişiye ki yedeğinde güçlü yiyecekler bulunur."
2 "çocuk büyüdüğünde ve memeden kesilmesi gerektiğinde, anne iffetlice göğsünü saklar. artık çocuğun bir annesi yoktur. ne mutlu o çocuğa ki annesini başka biçimde yitirmez."
3 "çocuğun memeden kesilmesi gerektiği zaman anne de hüzünlüdür. düşünür ki, kendisi ile çocuğu daha da ayrılmıştır. düşünür ki, önce yüreğinin altında büyüttüğü, sonra da bağrına bastığı çocuğuyla artık o kadar yakın olamayacaktır. böylece, kısa bir yas dönemi boyunca birlikte ağlarlar. ne mutlu o kişiye ki, çocuğu kendine yakın tutar ve daha fazla elem duymaz."
4 "çocuğun memeden kesilmesi gerektiği zaman anne yedeğinde güçlü yiyecekler bulundurur ki, çocuk telef olmasın. ne mutlu o kişiye ki yedeğinde güçlü yiyecekler bulunur."
soren kierkegaard'ın ünlü kitabı.. kierkegaard eserinde ibrahim'in meşhur oğlunu tanrı'ya feda etme hikayesini kullanarak ibrahim'in kitleler üzerinde yücelik etkisinin nedenlerine cevap arıyor. kierkegaard kendisini seven kendisi için yüceleşir,başkalarını seven başkaları için fedakarlık yaparak yüceleşirken,ancak tanrı için tanrı ile beraber çalışan ve fedakarlık yapan kişinin en son noktada en yüce kişi olacağını anlatıyor.ibrahim'i diğer bütün kahramanlardan ayıran şey onun yaptığı fedakarlığın o dönem için izah edilebilir ve karşılık bulan bir eylem olmamasıdır.ibrahim'in yaptığı eylem'in yüceliği kitlelerin nazarında tanrı'nın neden böyle bir fedakarlık istediği sorusu ve ibrahim'in bunu nasıl yapabildiği bilmecesinin bilinmezliğinde yatmaktadır.
------
kierkegaard "korku ve titreme" adlı eserinde hz. ibrahimi saçma kahraman olarak sunar. çünkü ibrahim, oğlu ishakı tanrının isteği üzerine, nedenini dahi bilmediği halde, moria dağına kurban etmeye götürmüş ancak son anda yine tanrının dileğiyle bu eylemini gerçekleştirememiştir.
kierkegaard'a göre ".... insandaki en yüce tutku imandır.... iman en yüce şeydir," iman sayesinde hiçbir şeyden feragat etmeyiz, tam tersine herşeye sahip oluruz. tıpkı hz. ibrahim gibi.
ibrahim tanrıya öyle inanış güvenmiştir ki çekilen acılar ve insani hesaplaşmalar anlamını çoktan yitirmiş, tanrıya en iyiyi kurban etmek tek amaç haline gelmiştir
hz.ibrahim;in yaşamını bizim için değerli kılan şey, kierkegaarda göre, onun öyküsünün imanın ne müthiş bir paradoks olduğunu göstermesidir.
imanı öyle bir paradokstur ki bir cinayeti tanrı’yı memnun kılan kutsal bir eyleme dönüştürebilir. öyle bir paradokstur ki ishakı ibrahime geri verebilir öyle bir paradokstur ki hiçbir düşünce onu alt edemez. çünkü imanın başladığı yer, düşünmenin terk edildiği yerdir.
saçmalığın inayetiyle tüm varoluş kavranabilir, her an sevinçli ve mutlu yaşanabilir.
başka bir deyişle kılıcın her an sevgilinin başı üzerinde sallandığını görerek teslimiyetin acısında dinginlik değil, saçmalığın inayetinde sevinç bularak yaşanabilir - işte muhteşem olan da kierkegaarda göre bu’ dur.
------------
"kendisini seven kimse kendisinde yüceleşti ve diğerlerini seven kimse kendisini adaması yoluyla yüceldi; ancak tanrıyı seven kimse herkesten yüce hale geldi. hepsi hatırlanacaktır; ancak herkes beklentisi oranında yücelmiştir. birisi mümkün olanı bekleme yoluyla yüceldi, bir başkası sonsuzluğu bekleyerek; ancak imkansızı bekleyen herkesten yüce hale geldi. hepsi hatırlanacaktır, ancak herkes uğruna çabaladığının büyüklüğüyle orantılı olarak yüceldi. dünya için çabalayan dünyayı fethederek yüceldi ve kendisi için çabalayan kendisini fethederek yüceldi; fakat tanrıyla beraber çabalayan herkesten yüce hale geldi. böylece dünyada şiddetli bir mücadele oldu, insan insana karşı bir kii binlere karşı, ancak tanrı için çabalayan herkesten yüceydi. böylece yeryüzünde şiddetli bir mücadele oldu; her şeyi kendi gücüyle fetheden vardı ve tanrıyı kendi güçsüzlüğüyle fetheden vardı. kendisine güvenen ve herşeyi kazanan vardı ve kendi gücünde güvenli her şeyi feda eden vardı; ancak herkesten yücesi tanrıya inanandı. kendi gücünde üce olan vardı ve kendi bilgeliğinde yüce olan ve kendi umudunda yüce olan ve aşkta yüce olan vardı; ancak hepsinden yücesi ibrahim idi. o gücü güçsüzlüğü olan bir güçle yüceydi, sırrı aptallğı olan bir bilgelikte yüceydi, dışşal görünümü çılgınlık olan umutta yüceydi, kendisinden nefretinden oluşan aşkında yüceydi."
------
kierkegaard "korku ve titreme" adlı eserinde hz. ibrahimi saçma kahraman olarak sunar. çünkü ibrahim, oğlu ishakı tanrının isteği üzerine, nedenini dahi bilmediği halde, moria dağına kurban etmeye götürmüş ancak son anda yine tanrının dileğiyle bu eylemini gerçekleştirememiştir.
kierkegaard'a göre ".... insandaki en yüce tutku imandır.... iman en yüce şeydir," iman sayesinde hiçbir şeyden feragat etmeyiz, tam tersine herşeye sahip oluruz. tıpkı hz. ibrahim gibi.
ibrahim tanrıya öyle inanış güvenmiştir ki çekilen acılar ve insani hesaplaşmalar anlamını çoktan yitirmiş, tanrıya en iyiyi kurban etmek tek amaç haline gelmiştir
hz.ibrahim;in yaşamını bizim için değerli kılan şey, kierkegaarda göre, onun öyküsünün imanın ne müthiş bir paradoks olduğunu göstermesidir.
imanı öyle bir paradokstur ki bir cinayeti tanrı’yı memnun kılan kutsal bir eyleme dönüştürebilir. öyle bir paradokstur ki ishakı ibrahime geri verebilir öyle bir paradokstur ki hiçbir düşünce onu alt edemez. çünkü imanın başladığı yer, düşünmenin terk edildiği yerdir.
saçmalığın inayetiyle tüm varoluş kavranabilir, her an sevinçli ve mutlu yaşanabilir.
başka bir deyişle kılıcın her an sevgilinin başı üzerinde sallandığını görerek teslimiyetin acısında dinginlik değil, saçmalığın inayetinde sevinç bularak yaşanabilir - işte muhteşem olan da kierkegaarda göre bu’ dur.
------------
"kendisini seven kimse kendisinde yüceleşti ve diğerlerini seven kimse kendisini adaması yoluyla yüceldi; ancak tanrıyı seven kimse herkesten yüce hale geldi. hepsi hatırlanacaktır; ancak herkes beklentisi oranında yücelmiştir. birisi mümkün olanı bekleme yoluyla yüceldi, bir başkası sonsuzluğu bekleyerek; ancak imkansızı bekleyen herkesten yüce hale geldi. hepsi hatırlanacaktır, ancak herkes uğruna çabaladığının büyüklüğüyle orantılı olarak yüceldi. dünya için çabalayan dünyayı fethederek yüceldi ve kendisi için çabalayan kendisini fethederek yüceldi; fakat tanrıyla beraber çabalayan herkesten yüce hale geldi. böylece dünyada şiddetli bir mücadele oldu, insan insana karşı bir kii binlere karşı, ancak tanrı için çabalayan herkesten yüceydi. böylece yeryüzünde şiddetli bir mücadele oldu; her şeyi kendi gücüyle fetheden vardı ve tanrıyı kendi güçsüzlüğüyle fetheden vardı. kendisine güvenen ve herşeyi kazanan vardı ve kendi gücünde güvenli her şeyi feda eden vardı; ancak herkesten yücesi tanrıya inanandı. kendi gücünde üce olan vardı ve kendi bilgeliğinde yüce olan ve kendi umudunda yüce olan ve aşkta yüce olan vardı; ancak hepsinden yücesi ibrahim idi. o gücü güçsüzlüğü olan bir güçle yüceydi, sırrı aptallğı olan bir bilgelikte yüceydi, dışşal görünümü çılgınlık olan umutta yüceydi, kendisinden nefretinden oluşan aşkında yüceydi."
bülent ersoyu gördüğümde hissettiğim duygu.
bu kitaba başlamadan önce, ilk olarak ironi kavramı'nın okunması gerekir. şövalyenin ne demek olduğu çok daha iyi anlaşılıyor.
Göründüğü kadarı ile insanlar, düşüncelerini saklamak için değil, hiçbir düşünceleri olmadığını saklamak için konuşmayı ögrenmişler.(soren kierkegaard)
Teslimiyet, kişinin en çok sevdiği ümütlerini,o ümit ettiğinin, erişilmez olduğunu gördüğünde terk etmesidir.Teslimiyet, Kişinin kalbinin arzusu hakkında düşünmekten vazgeçmesi değildir.Aksine teslim olmak, eski ilgiyi korumayı,ancak yeryüzü hiçbirşeyin bu arzuyu tatmin etmeye yetmeyeceğini kabul etmektir.Kiergaard,imanın düşünce sistemi içerisinde yerinin olmadığını imanın tam olarak düşünmenin bittiği yerde başladığı acı gerçeğine bizi götürüyor bu kitabında.Mevcut tartışmada iman nosyonu o kadar ucuzlaşmıştır ki hakkında konuştuğumuz şey artık iman olmaktan çıkmıştır ve eğer Hz.ibrahim gibi kutsal figürleri yüceltmek istersek, iman sınavından geçen ibrahim gibi olmanın nasıl birşey olduğunu anlamak zorundayız.iman hakkında konuşabiliriz ama ibrahim hakkında konuşmamalıyız.ibrahim kadar yüce kimse olmadığına göre onu kim anlayabilir ki.ezcümle, teslimiyet iman önceki son duraktır ve bu hamleyi yapmayan iman kazanamaz.
Soren Kierkegaard'ın ibrahim'in oğlunu kurban etme hikayesini anlattığı kitabı.
"insan başkasına aşıkken de kendini sevebilmeli"
"insan başkasına aşıkken de kendini sevebilmeli"
güncel Önemli Başlıklar